camdan bakmakla sokağa koşmak

kadir çok değişik bir çocuktu birden sinirlenip parlıyor birden duruluyordu istanbula dönerken çok acıktık ve yol üzeri bir tesise girdik kamyonlar otobüsler falan vardı önünde girdik 2 tane kebap söyledik 1 litrede yayık ayran getirdiler sürahiyle hayvan gibi yedik içtik 15 lira para verip çıktık çıkarken tuvalete girelim dedik girdik ve çıkınca adam 2 lira para istedi tuvaletin kapısında oturan, kadir garip çocuk demiştim ya adamın yakasına yapıştı amk dünya kadar paramız olmasına rağmen dayı sen ne diyooooooooooooon? 50 kuruşa içtiğimiz suyu 1 lirayamı işiyecez vay amısına koyim böyle işin dedi adamı geri itti oturağına yoktan iş açtı başımıza tesisin personelleri falan gelmeye başladı baktım olacak gibi değil tilki abiden aldığım silahı çektim

devam ediyorum arkadaşlar, sabrınız ve ilginiz için hepinize teşekkür ederim, nick6 giren panpalarıma da tek tek mesaj atmak istemiyorum onlarda bunu okuyacaktır onlara da harbi gönülden bi teşekkürü borç bilirim.

nerede kalmıştık ? kadirle çilingir sofrası kurdurtmuştuk tarabyada içiyorduk muhabbet muhabbeti açtı birbirimizi anlatmaya başladık sonra telefonum çaldı arayan annemdi paraları görmüş gecenin 1 inde beni aradı köpek mi var senin karşında ne yapıyosun bu paralar nereden geliyo ablanda da son 1 aydır baya bir bolluk var yanlış yoldasın falan dedi peki anne ama köpek ne alaka versem almicaktın parayı dedim hala almış değilim orada duruyo gel o parayı al dedi. yok anne üstüme gelme bir daha gelmem dedim. iyi yolun açık olsun dedi.

ilk önce internet kafeye gittik ve saçma salak bir anket hazırladım 20-30 tane çıktı aldım ve o evin olduğu yere girdim 15-20 tane villa vardı dip dibe tek tek zilleri çaldım lise öğrencisi olduğumu ve anket başı 3 lira kazandığımı okul harçlığımı çıkardığımı söyledim ilk gittiğim yerde kadın 50 lira para verdi ankete gerek yok tatlım dedi ulan dedim vay amısına koyayım biz boşa çalıyoruz anket alıp böyle kapı kapı gezsek günde köşe oluruz. sonra bir sonraki eve gittim orada anketi doldurdular para vermediler sonra asıl elimdeki eve gittim zili çaldım kimse açmadı olum dedim allahın sevdiği kulusun.

edit; entry no 666 panpalar şeytana uyuşumun resmidir.

danışmaya gidip dedim ki 2 kişi dün kurşunlanarak öldüler onların akrabaları yakınları aileleri yok ben damadıydım üzüldüler baya damadıydım diyince gözlerim kan çanağı tabi defin işlemleri ne olacak onların ? diye sordum siz üstlenmek istiyorsanız halledebilirsiniz dediler olur dedim cenaze aracı geldi ve cesetleri adli tıbba zütürdüler yenibosnaya bende gittim peşlerinden 2-3 saat bekledim sonra defin işlerimizle ilgilenen memur hiç mi akrabanız yoktu sizin dedi yok dedim acıdı adam kendi arkadaşlarını çağırdı 8-10 kişi cuma namazından sonra cenaze namazı okundu cumadan insanlarda geldiler cenaze namazına sonra tabutu sırtladık hep birlikte şıhlı mezarlığına gittik önce tilki abiyi gömdük 3-4 kişi.

bi süre sonra insanların bana bakışı değişti şunun kardeşi şunun evladı falan demeye başladılar yanında olduğum abinin kötüde olsa bi şekli vardı ve kuryeliğini yapıyordum tabi ki o zamanki aklımla bilmiyordum bunları.

başlığı değiştirelim
(bkz: sezercik hırsız bin)
@47 takma sen panpa anlat, devam! >>("zaten yavaşsın bari hızını kesme oç" nin kibarlaştırılmış hali)

@58 he amk çok komik hayatım boyunca ben senin gibi boş boğazlıları giberek yaşadım panpa dikkat et bi gece sizede uğramayayım altına sıçarsın o bilgisayar başında.

eve gittim sürekli yüzüm gülüyordu babannem hemen fark etti ne o sakar oğlan niye gülüyon böyle dedi yok bişey aklıma komik bişey geldi babane dedim ve odama geçtim hayatımda ilk defa kendi isteğimle derslerimi yapmaya başladım çünkü annem derslerini ihmal etme ödevlerini yap öğretmenklerinle konuşucam demişti

dur lan tahmin edeyim, kilitli kaldığın odadan da birtakım süpersonik yeteneklerin sayesinde kaçmayı başardın.

@152 zaten polise ifademi verdim ve asılsız suç olduklarını düşündüler yada beni tutuklamak istemediler hatta çocuk büro amiri bi abla vardı onunla hala görüşüyoruz annemlede tanışıyorlar.

benim kafam kırıldıkça aklıma annemle ablam gelmeye başladı çünkü perşembeydi o gün hemen okul çıkışına gittim ve annem ilkkez perşembe geleceği için beden dersim vardı diye yalan uydururum dedim üstümde okul formam yoktu çünkü annem ve ablam yine pazartesi günü olduğu gibi geç gelmişlerdi nedenini sordum ablanla aynı saatte okuldan çıkıyorsunuz onu alıp direk taksiye binip geliyoruz dedi üzüldüm anne taksiye binmeyin otobüsle gelin ben beklerim pahalıdır taksi dedim

can abinin yanına gidemezdim beni öldürür diye korkuyordum direk semtin meydanına çıktım ve bir taksiye bindim gece gece otobüs minübüs yoktu tuzlaya gitmek istiyorum abi dedim paran varmı diye sordu ilk haliyle var abi dedim göstermemi istedi gösterdim (hangi akla hizmetse amk.) tuzlaya zütürdü beni sahilde indim çünkü anemin yanına oradan gitmeyi biliyordum sadece 15-20 dakika yürüdükten sonra annemin dükkanını buldum ve içeri baktım kapalıydı cama vurdum belki içerde biri vardır diye yok kimse yoktu çantamı yine çıkardım ama tek kolu takılıydı kafamın altına koydum ve betonda yattım.

ilk kızdı sonra şaşırdı sen nerede öğrendin araba sürmeyi dedi geçen sene yazın sanayide çalışmıştım orada öğrendim dedim ve yanıma bindi sürmemi istedi sürdüm biraz baya iyi sürdüğümü söyledi ve her hafta pazar gecesi araba sende kalabilir dedi çok sevinmiştim kendime ait bir arabam vardı doya doya gezebileceğim ve annem tuzladaki tüm polislerin amirlerini tanıyordu polis yönünden sıkıntım olmayacağını da söylemişti. ablamla tekrar eve çıktık ve resmimi çekti bir kaç tane o zamanlar netlog vardı bana netlog profili açmıştı resimlerimle ve arkadaşlarına sürekli söyleyip duruyodu bu benim kardeşim bu benim kardeşim diye oda seviniyordu içten içe çünkü tek başına çok sıkılmıştı.

@189 yalamam güzel kardeşim inanmıyorsan okumazsın.

neyse sonra bize verilen piknik banklarına oturduk babam poşetten 10 lu halleyle tamek şeftali meyve suyu ve 4-5 plastik bardak 10-15 tanede peçete çıkardı, baba ne gerek vardı dedim benim param var ama içeri almadılar lazımsa dışardakilere vereyim getirsinler sana dedim. Oğlum neredesin sen amcanlar kaçtığını söylediler onlarla konuşuyorum ben her cumartesi telefon iznim var dedi babama olup biteni anlattım amcamların bana yaptıklarını falan filan amcam çantasında para buldum hırsız demiş bu ne işler karıştırıyo abi falan demiş babama babam bana sordu nereden buldun parayı diye cesaret buldum birden çaldım baba dedim.

bende ekledim hemen babacım amcamlar benim hiç bir isteğimi karşılamadılar hep kendi dertlerindeydiler ben onlarda sen buraya girdikten sonra en fazla 1-2 ay kalmışımdır beni hiç arayıp sormadılar bile ben çocuk büroda 2 hafta yattım baba gelip beni kimse almadı senden sonra dedim, yurda verdiler beni duymuşsundur ama kimse gelip almadı beni oradan kaçmak zorunda kaldım dedim. annemi buldum baba biliyor musun dükkanı var arabası var arabasını sürüyorum araba sürmeyi bile öğrendim dedim. sonra 2-3 gardiyan bağırmaya başladılar görüş bitti mahkumlar içeri diye. babam gitmesin diye bağırdım biz daha yeni geldik dedi babamda gardiyan ben bilmem bana verilen talimat bu herkes içeri dedi 5 dakika müsade et dedim olmaz dedi lan 5 dakika 5 anlamıyomusun 5 dakika dedim ayağa kalktım.

çocuğu hemen bizim dükkana zütürdü kafasına buz falan koydu küçük patlamış dikişlik birşey yok dedi siz neyi paylaşamıyorsunuz anlatın bakayım dedi çocuk ağlamaktan konuşamıyodu ben anlattım geçen gün yürüyodum bana saldırdı bunlar dövdüm yolladım bu kezde geldiler arkadan sopa vurdular sonuç böyle işte dedim siz neden arkadaş olmuyorsunuz dedi annem çocuk şaşırdı duraksadı arkadaşım olur musun ki? dedi ve arkadaş olduk tuzlada ilk arkadaşımdı o çocuk adı ramazandı ve sonra annem o paraları sorgulamadan evimizi tuzladan aldı ve kendimi geliştireceğim bir semte taşıdı geliştireceğim derken illegal yönlerden. haberi yoktu tabi olacaklardan ama ben çok mutluydum çünkü dilediğimce yol kovalayabilecektim.

mahalleye çıkarken cami gördüm şadırvana gittim oturdum bi elimi yüzümü yıkadım kafamı ıslattım çıktım abiyle muhabbet etmeye başladık delikanlı çocuksun diye başladı beni övmeye hoşuma da gitmeye başladı ama asıl amacımı unutmadım insanları çözücem tek başıma bir şey yapamazdım kalabalığa karışmam lazımdı estf. abi o senin delikanlılığın dedim bi sigara yaptık oturduk içtik dün sahilde oturduğum adamı sordum o arada abi dedi ki o bizim dayımız akrabasınız yani dedim yok komple bu semtin dayısı dedi herkes dayı der eski kulağı kegiblerden o şurada kahvehanesi var dedi.

kahvaltıya oturdum çay içer misin diye sordu olur abi dedim ve sonra bir kız geldi benim yaşlarımda kumral yeşil gözlü çok tatlı bir şeydi biraz baktım sonra hemen kafamı çevirdim adam görürse dayak yeriz lan dedim ama harbi kıza vurulmuştum yani geldi çay doldurdu dikkat et yanma dedi doldururken bardağı uzatmıştım yok yok dedim çayı doldurdu ve tilki abiyi öptü babacım ben okula gidiyorum var mı bir isteğin diye sordu nasıl şaşırdım o at hırsızı gibi adamın nasıl böyle bir kızı olabilir böyle bir evi olabilir diye düşünüyordum.

neyse hadi saki doldursana rakıları ne bekliyorsun dedi doldurdum başladık içmeye anlat bakalım dedi hani ben senin gözlerinde görüyorum seni ama dinlemekte istiyorum dedi baban nerede ? diye sordu ilk biraz kızdım biraz utandım ceza evinde abi dedim neden dedi bilmiyorum dedim peki kimle yaşıyorsun dedi yakın bi zamandır annemle yaşıyorum ama ondan önce tek yaşıyordum dedim ve başladım anlatmaya kısa kısa bizim ada var ya dedi evet abi dedim çok güzel kız dimi dedi estf. abi benim ne haddime dedim hemen

babam sonra bana baktı ve telefonun ahizesini ağzına yakınlaştırarak kısık sesle hırsızlık yapmıyorsun dimi dedi (telefon ne telefonu amk diye soran olursa kapalı görüşlerde arada kalın bir cam var panpalar 2 taraftada paralel telefon hatı var telefondan konuşuyorsunuz.) Ne alakası var baba çalışıyorum dedim sen bana inanmıyor musun? dedim. inanmak istiyorum oğlum ne olur buralara düşme buralar çok kötü dedi bende güldüm ve dedim ki baba yoklukta yokluk yaşıyorsun, ben bollukta yokluk yaşıyorum, dışarısı da çok kötüydü yapamazdım ama yaptım. bu içeri gelicem demek değil bıraktım hırsızlığı buraya gelirsemde hırsızlık gibi yüz kızartıcı bir suçtan gelmem merak etme dedim ve görüş bitti çıktım dışarı.

peşinden diğer huur çocuğuna döndüm elimi kaldırdım züt korkusuna 2 metre geri kaçtı amk değmezsiniz huur çocukları dedim siz vurmaya değmezsiniz tilki abi döndü ve dedi ki ben neysem bu çocukta odur, duymayanlara duyurun bir daha böyle bir yanlış görmeyeyim bana karşı dedi ve arabalara binip tilki abinin evine gittik ada bahçede tek başına oturuyordu öyle bizi görünce hemen koşarak geldi babasına sarıldı öptü sonra bana naber dedi iyi dedim ama tilki abinin yanında pek muhabbet etmek istemiyordum korkudan olsa gerek kestim yine muhabbeti.

sonra bir kaç sigara içtikten sonra konuya girdi salağın teki yanlışlıkla abi kapıyı bu mu açacak diye ne kapısı dedim artık olayın rengini almıştım abi hayırdır ne kapısı falan diye sormaya başladım dedi ki 8. katta bir ev var eve tırmanıp gireceksin kapıyı açacaksın bu 2 abin yanında olacak orada bir kasa var onu çıkaracaklar ve sonra aşağı inip onlar gelir gelmez arabayı sürüp bizim atölyeye geleceksin dedi bu kez iş büyüktü korkmuştum ama hiç ses etmedim sıkıntı değil abi hallederizde 8. kata nasıl çıkıcam diye sordum 4. katta bir yakınımız oturuyor onun evinden doğru çıkacaksın yani sadece 4 kat çıkacaksın dedi bana olur abi dedim biraz içim rahatlamıştı