camdan bakmakla sokağa koşmak

@661 elimde zaten kağıda dökülmüş bir proje var kardeşim bu lafından sonra yarın notere gidip tasdik ettireceğim.

sevindim ilk sonra kadire dedim ulan oğlum ya 3 kerede açamazsak? o zamanda b planı var kardeşim dedi elektrik veren bi zımbırtı aldı eline ve ben mekan sahibini aradım işi kabul ettiğimi söyledim adresi almak için yanıma gel dedi yanına gittim bana 5000 lirada para verdi üstünüzde bulunsun harçlık dedi adam bizi yemliyor aklınca neyse adresi aldık ilk gün girmedik 2. gün yola koyulduk verdiği adres ayazağaydı ve orada her yerde kamera vardı büyük risk almıştık sonra vaz geçme şansımda yoktu bu kez daha profesyonel çalışmamız gerektiğini biliyordum.

ama kasayı kadir açacaktı onu hiç hesap etmedik ve kapının önünde kamera vardı kapıyı açıpta içeri alamazdım sonra kadir akıllılık yaptı villanın arkasında bi kaalas buldu balkona doğru dayadı ona tırmantı sonra elimden tuttu diğer eliylede mermerden yukarı attı kendini içeri girdik ev baya lükstü ama içinde kamera vardı ilk bi göründük hafiften ama hemen geri kaçtık, olum napıcaz falan derken benim üstümde sweet shirt ve polar vardı poları çıkardım kadire verdim kapşonu kapa kafanı eğerek yürü dedim birlikte yürüdük kasayı arıyoruz.

sonra kıl oldum amk kasayı bulamadık mekan sahibini aradım evin içinde deri koltuğa oturmuşum rahatlığı görseniz amk paşalarda yok aradım abi bu gibtiğiminin kasası nerde gibicem evde tavaf ediyoruz dedim alt kata in bilardo masası var onun altında dedi yok dıbına koyim daha neler dedirtecek tarzdan bi kasa saklama yeri yani. indik aşağı kata ve kasayı bulduk kadir hemen çalışmaya başladı bende camdan dışarıyı kesiyodum gelen varmı diye kadir 3 kere yanlış girdi ve sonra kasaya elektirik verdi kısa devre yaptı bi 3 kere daha girdi bu sefer açtı ama kasada para yoktu gerdanlıklar, altın kol düğmeleri, altın kravat tokası, altın saatler falan filan öh dıbına koyim dedim hepsini siyah tekel poşetine doldurduk ve o arada birileri geldi

içeri girdim 4-5 kız 3 erkek oturuyorlardı 2-3 tane nargile vardı masalarının yanında laptoplar fora arabayı cafenin önüne çektim indim ya ablam kardeşim demiş baktılar biraz süzdüler girdim ama elbiselerde janti ha buz mavisi açık renk normal paça bi pantolon üstünde bordo yakaları siyah gri kareli gömlek kol düğmeleri hesabı (kol düğmeleri altın üstüne pırlanta işlemeli.) üstümde tam belden oturtmalı dar bi deri ceket arabadan indim arkaya doğru elimi uzatarak alarma bastım vik vik arabayı kilitledim selamun aleyküm aleyküm selaaam hesabı.

çocuklara baktım biraz özel üniv binleri belli yani çocukların en yakışıklısının yanına oturdum arkadaşlar kim tanıştırmicak mısın abla ya? dedim oğuz, gürsel, tunahan buda kardeşim dedi çocuklar memnun oldum dediler ben böyle üçüne tek tek baktım, bakalım olucak mıyız? dedim. çocuk anlamadım dedi anlarsın anlarsın dedim sonra garsonu çağırdım alkol sordum alkol yok dedi iyi dedim 2 elmalı sodayı geniş bi bardağa dök getir dedim. oturuyorum çocuklara soru sorup duruyorum napıyosunuz nerde oturuyosunuz ananız babanız ne işi yapıyo bu kızların hangileri manitanız diye sürekli soruyorum amk

anladıysan kafanı salla pekekent altına sıçıcan kafanı sallada bırakayım dedim bıraktım sonra kabine girdi öksürmeye başladı dedim bu olanlardan kimseye bahs etme hadi eyvallah çıktım geri oturdum ablamların yanına sonra ablamı bi geri masaya çektim bi ihtiyacının olup olmadığını sordum annem çok üzülüyor eve gel dedi annem kovdu beni abla boş ver sen kurcalama dedim 500 lira çıkardım ablama uzattım bide araban iyiymiş yeni mi bu ? dedi evet patronun hediyesi dedim sonra ablamla geri geçtik masaya tunahan geldi ayaklarını yere sürte sürte çocuk bembeyaz olmuş amk.

neyse sonra hattı açar açmaz ablamı aradım ablacım bu yeni hattım anneme verme en ufak bir sıkıntıda beni ara sular kesilmiş bana söylemiyorsun dedim ya bu gün kesildi falan dedi neyse söyle böyle şeyleri bana dedim ve telefonu kapadım kadire döndüm kadir biz başka türlü kovalayalım mı yaa dedim arabamız var allaha şükür paramız pulumuz var adam gibi bir iş kuralım koşturalım dedim ne işi yapıcaz olum dedi sonra küçük cafe tarzı bir şey açarız gelen giden illa ki olur dedim olabilir kanka ama böyle işler şaka değil yani dükkan kiralayıp içini dizmekle bitmiyor dedi.

sonra anahtarı söktüm kontaktan kadire arabadan in dedim indi ailenin yanına git dedim oğlum yok artık daha neler dedi arabanın kaputuna vurdu ben giderim o zaman dedim gidipte napcan dedi giderim her şeyi bir bir anlatırım dedim ya yok falan filan dedi sonra yürümeye başladım tamam dur gel gidicem ama ne diyeceğim bunca zamandan sonra telefonu bigibleti nasıl aldın diye sormazlar mı dedi oğlum bak dedim biz ünlü bi organizasyon şirketinde çalışıyoruz turne işi aldık şehir şehir geziyoruz konserlerin verileceği mekanları ayarlıyoruz tamam mı? dedim tamam dedi birlikte gittik ayakları nasır tutmuş yaşlı bi kadın oturuyodu bahçede yavrııııım kadiriiiim diye çığlık attı korktum amk

ben dışarıda oturdum kadir eve girdi baya bi sessizdi hiç ses gelmiyordu bağırış çağırış olur sanıyordum ama hiç birşey olmadı biraz sonra kadirin kardeşi çıktı bana seslendi yemek hazır abi dedi gittim oturdum tövbe allah günah yazmasın abuk subuk yemekler vardı hani miğdem kaldırmadığı halde incelik olsun diye yedim kadirin babası evde yoktu anneside sürekli sorular sorup duruyordu adın ne yaşın kaç nerede oturuyorsunuz eviniz kira mı sizin mi çalıştığınız şirket senin babanınmış falan diye bende ne derse evet hayır diye cevap veriyordum yemeğimizi yedik ve kapıya çıktık.

sonra bana hiç bilmediğim bir şeyi söyledi, benim babam vefat etti kardeşim 7 yıl önce annemi de kuzeniyle evlendirdiler huzur yok bu evde rahat olamıyorum dedi sonra anlamıştım kadirin 12 yaşında neden istanbula kaçtığını. özür dilerim kardeşim gerçekten bilmiyordum ama saklama böyle şeyleri anlat utanılacak bir şey yok dedim babannenin elini öptüm annenin elini öptüm sonra kız kardeşe bi sarıldım teşekkür etti bana hediyeler için ve arabaya atladık yolda uzun uzun bi muhabbete daldık ve üvey abimden bahs ettim ona biraz kendini rahat hissetsin utanılacak bir şey olmadığını anlasın diye

@743 iyi geceler panpa

hemen ilk gördüğüm benzinliğe girdim arabayı yıkattım ve silahı patlak olan lastiğin yarığının içine koydum ve yarık olan tarafını alt tarafa çevirdim. istanbula geldiğimizde saat 00:30-01:00 falandı kalamışa gittim mekan sahibine işi konuştum sonra abi bizim hani sende 150 bin liramı vardı? o ne oldu ya dedim bu bahs ettiği iştede sağlam para vardı o yüzden pek sıkıntı çıkarmadan direk 100 bin lira koydu masaya bu kadar var üstünüde kol düğmelerine say dedi. bi anda yüzüm düştü kol düğmeleri derken abi? dedim çalınanların listesini çıkarttırmışlar memur arkadaşlardan öğrendim kol düğmeside varmış tutanaklarda ama benim haberim yok dedi.

abi sen ne ima etmeye çalışıyorsun hayırdır biz kaşar mıyız? fitilci miyiz? güvenmiyorsan iş yapma allaha emanet dedim ve kalktım ya zaten o ev sigortalıymış belki kendilerine yok etmiş olabilirler sigortadan parasını almak için sadece haberin var mı diye sordum falan diye kıvırmaya başladı tamam abi dedim çıktım ve tilki abiye gittim olanları anlattım telefon aç ona ve onunla çalışmayacağını söyle dedi tamam abi dedim aradım abi bu işi ben kabul edemem kusura bakma dedim ve kapattım telefonu.

tilki abiyle sonra uzun bir muhabbete girdik sabah ettik kadirde çok sevmişti tilki abiyi sonra abi atölyeye müsade var mı dedim mülk senin evlat dedi yürüdük arkaya kadire bak buralarda öğrendim ben her şeyi tilki abi eğitti beni dedim daha önceden merdiven dayadığım ağaca koşarak tırmandım ve halat bağladım kadire tırman dedim tırmandı indi tekrar tırman dedim tırmandı indi sonra tekrar dedim yoruldum dedi sonra ben geçtim rahat 13-14 kere in çık yaptım kadir şok oldu kanka alışkınsın sen ipte öğrenmişsin ben pimaşta öğrendim dedi tamam dedim pimaşa çıktık kadir en üst kata yani 3. kata çıktı indi ben hayvan gibi 3. kata çıktım oda kesmedi elimi çatıya attım kendimi yukarı çektim çatının üstüne çıktım bi tur atıp geri indim.

tilki abinin göğüsü kabarıyo ama sanki iyi bi gib yemiş gibi övünüyo benim evladım işte falan diyo aşağı indim kadir sızdı sonra tilki abiyle harbici muhabbete girdim abi bi sıkıntın isteğin arzun var mı? dedim yok be oğlum sen bana yapabileceğin iyiliği yaptın zaten asıl senin benden bir isteğin var mı dedi abi dedim arabayı değiştirelim bi problem yok ama etiket oldum ben herkes tanıyo arabayı görünce dedim sen iste yeter dedi ve sonra ada uyandı geldi günaydın dedi babasını öptü ve bu kez beni de öptü sarıldı tilki abinin yanında nerelerdesin abi sen yaa dedi sonra.

ben bir duraksadım neden abi dedi bu bana diye düşündüm ama bir şey diyemedim sonra kahvaltı hazırladı ve tekrar babasını öptü peşinden beni öptü ve okula geç kaldım çıkmalıyım dedi ama ada harbi ada olmuştu yani güzelleşmişti yanlış anlamayın ama göğüsleri büyümüştü vücut hatları falan belirginleşmişti harbi kadınsı bir havası vardı neyse biz kahvaltı ettik sonra kadiri uyandırdım tilki abi kadir ben oto pazarına gittik arabayı sattık ve araba beğen dedi bana bmw 323 i beğendim 98 model metalik gri eski kasa off diyorum.

@769 komiksin panpa güldüm ama yapmazsan sevinirim.

sonra hemen ablamı aradım nerede olduğunu sordum yanına gittim arabamı görmesini istedim baya beğendi arabayı hatta kadirden arka koltuğa geçmesini istedi ön koltuğa geçip camı açtı vaktin var mı diye sordu var abla dedim 2 arkadaşını çağırdı ve beni istanbulun en güzel yerine zütürür müsün dedi tamam dedim ve cihangirde 5. kat diye güzel bir mekan var (hatta abartısız istanbulun en iyi manzarası olan mekanıdır (gitmenizi tavsiye ederim, istanbulun sahibi gibi hissediyorsunuz kendinizi.) güzel bir yemek yedik hep birlikte ama hesap baya kabarık geldi yani şu an ki durumumda gibseler ödeyemeyeceğim bir hesap geldi ödedik kalktık saat geç olmuştu ablamın arkadaşlarını evlerine bıraktım ilk sonra ablamı bıraktım ve kadirle tilki abinin yanına gittik amacım adayı görmekti.

kapının önüne geldim ve silah sesleri duydum hasgibtir dedim ve çantama elimi attım silah yoktu, diğer arabanın stepnesinde unutmuştum anasını gibeyim böyle işin sonra direk çakı çıkardım kadire arabada kal dedim oldu dıbına koyim istersen bide saklanayım dedi indi hemen sol elime çakıyı aldım sağ elime yerden büyük bi taş aldım yavaştan içeri girdim ortalıkta kimsecikler yok ve evin kapısı açık koşarak kapıya kadar yaklaştım ve kapıda hızımı kestim sessizce ilerlemeye başladım.

içeri girdim yavaş yavaş ilerliyorum ama nasılda korkuyorum amk taşı gerdirmiş yürüyorum adamların elinde makine var silah sesi duymuşum yani şaka değil züt 3.5 larda içeri girdim kimse yok üst kata çıktım hemen yine kimse yok sonra bir üst kata çıktım ada yatıyor kucağında laptop ada dedim elimde bıçakla taşla görünce çığlık attı dur kız bağırma dur dedim silah sesi duydum ne oluyo dedim babam arkada atış yapıyor dedi peşinden çığlığın sesine arkadan tilki abi gelmiş silah tutuyor amk.

abi benim ben hayırdır o silah ne dedim adanın odasında ne işin var dedi abi silah sesi duyunca sana bir şey oldu sandım dedim o taşla bıçak ne elinde dedi abi silahı diğer arabanın stepnesinde unuttum bunları bulabildim sana bir şey oldu sandım yemin ediyorum dedim silahı indirdi tamam dedi aşağı indik abi neden bana silah çektin ben öz evladın değilmiydim diye sordum. bak oğlum dedi ne olursa olsun ada benim tek çocuğum ve herşeyden değerlim o bağırınca panik yaptım kusura bakma dedi önemli değil abi haklısın dedim.

abi silah temiz mi diye sordum silah kayıtlarda bile yok dedi trabzon yapımı özel üretim seri nosuz iğnesinde damga yok dedi uliyaaan bi sevindim varya o makineyle ne yaparsam yapayım kayıtlarda çıkmazdı yani sonra oturduk biraz ada indi korkmuştu biraz direk silahları falan kaldırdık masadan ada gelince oturdu dizlerini masaya koydu geri yaslandı hiç konuşmadı oturdu öylece sonra tilki abi mangal yakalım mı gençler dedi olur abi rakı alayım mı dedim var var gerek yok dedi ada bana baktı telefonuna ulaşılamıyor neden bana yeni numaranı vermedin? diye sordu.