camdan bakmakla sokağa koşmak

biraz azmettikten sonra çıktım en tepeye ama inecek dermanım kalmamıştı düşmektende korkuyordum sonra 1-2 metre aşşağı saldım kendimi ve sonrasında ipi bıraktım aşağı indim iyisin iyi alışırsın biraz dinlen dedi. tilki abi ben bi eve gideyim annem merak etmiştir dedim olur dedi çıktım tam gidiyordum ki etrafta ne araba var ne otobüs ne minübüs geri döndüm güldü dedi nereye gidiceğini sanıyosun anahtar attı bana kapıdaki gri olan dedi kapıda gri bi accent vardı. abi ben yolu bulamam buraya yeni taşındık bilmiyorum daha sen bırakır mısın beni minübüs yada taksi geçen bir yere dedim. olur dedi evimin önüne kadar bıraktı ve evimi sordu gösterdim burası abi dedim 4. zil dedim tamam dedi geri nasıl dönücem abi ben yanına peki diye sorduğumda numarasını verdi ararsın ben gelir alırım seni buradan dedi tamam abi dedim indim ve evin zilini çaldım

kız da geldi tam oldu amk zerre inanmadım ama okuyoz işte

sonra lafı uzatmadan bi halat verdi bana çık ağaca bağla bunu dedi merdiveni ağaca dayadım üstüne çıktım en sağlam gördüğüm dala halatı bağladım ve aşağı sarkıttım halata sarıl in dedi ilk başta kolay gibi gelmişti tutuntum halata ve aşşağı kaymaya başladım ama halat baya keskinmiş ellerimi kesti bıraktım ve sırt üstü düştüm güldü kaymayacaksın dedi tek tek kavraya kavraya sıka sıka adım adım ineceksin sen yürürken kayıyor musun? diye sordu yok abi dedim o zaman tutun halata yukarı çık in dedi (işin kaşarlığını öğreniyordum, gerçekten yaptığım işi kusursuz yapmayı öğreniyordum.)

kahvaltını bitirince arka bahçeye gel dedi ve evden çıktı evde tektim merak ettim etrafı gezdim biraz evin içinde sonra arka camdan baktım ne var arkada diye bir şeylerle uğraşıyordu lastikler falan filan vardı araba parçaları tamponlar tavanlar jantlar falan hemen indim arkaya gittim abi bura neresi dedi burası benim atölyem dedi abi ayıptır sorması senin adın ne ? diye sordum tilki dedi söylemeyince üstelemedim eşin ne oldu abi annemle babam gibi ayrımısınız sizde diye sordum 2 sene önce vefat ettiğini söyledi.

kahvaltıya oturdum çay içer misin diye sordu olur abi dedim ve sonra bir kız geldi benim yaşlarımda kumral yeşil gözlü çok tatlı bir şeydi biraz baktım sonra hemen kafamı çevirdim adam görürse dayak yeriz lan dedim ama harbi kıza vurulmuştum yani geldi çay doldurdu dikkat et yanma dedi doldururken bardağı uzatmıştım yok yok dedim çayı doldurdu ve tilki abiyi öptü babacım ben okula gidiyorum var mı bir isteğin diye sordu nasıl şaşırdım o at hırsızı gibi adamın nasıl böyle bir kızı olabilir böyle bir evi olabilir diye düşünüyordum.

çektim kendimi biraz sonra tek elini uzata bildiğin kadar yukarı uzat tekrar dedi kaydıra kaydıra uzattım ve diğer elinide şimdi onun yanına it kendini çek dedi tekrar çektim biraz yükseldikten sonra ellerim kaymaya başladı aşağı doğru indim neyse sonra tekrar devam ederiz heyecan yaptın ellerin terliyor dedi tamam abi dedim gidecek yerin var mı diye sordu sonra evim var ama bu saatten sonra gidemem herhalde dedim tamam kal bizde dedi tilki abi kaldım o gece onlarda ertesi gün kral sofrası gibi bir kahvaltı hani böyle tiplerin böyle kahvaltı edebileceği hiç aklımın ucundan bile geçmezdi.

sen zayıfsın kendini kolay taşırsın pimaşa tırmanmayı öğrenirsen 10. kata bile çıkabilirsin dedi. geri nasıl inicem? dedim kapıdan çıkıp yürüyeceksin olum dediler mantıklı geldi ama 10. kat şaka değil yani düşsem sakat kalırım diye düşünüyordum. sonra beni kendi evlerinin oraya zütürdüler 3 katlı prefabrik villa tarzı bir evdi önce pimaşın önünde hazır ol'da dur dedi durdum hiç şeklini bozma ayakların bitişik kalsın kas kendini elini kaldırabildiğince kaldır 2 elinle pimaşı kavra ve kendini yukarı çek ama ayaklarının şeklini sakın bozma duvardan da destek alma dedi.

reserved

oturduk yaşlı kır saçlı bir adam vardı sürekli sigara sarıyordu 40-45 yaşlarında tilki abi diyorlardı adama sürekli ot yanıyordu o adamın olduğu yerde bi tane sarıp yakıyordu 2-3 duman aldıktan sonra sağındaki çocuğa veriyordu ve direk diğerini sarıp yakıp tekrar çocuğa veriyordu orada rahat 10-15 sigara içtik ve benim yanımdaki torbacı abi beni anlattı güzel bir kardeşimiz yeni taşınmış yol kovalıyor falan filan hesabı dediler nerelerde yaptın saydım semtleri araba sürebiliyor musun dediler evet dedim sonra bana pimaşa tırmanabiliyor musun diye sordu 1 kere denedim yakalandım dedim.

neyse biraz muhabbet ettik ben yaptıklarımı anlattım tabi ki kısaca yani ve etkilendi bizimde öyle arkadaşlarımız var dedi tanıştırayım sizi dedi olur abi dedim zaten kendime takılcak adam arıyorum bana yol yordam öğretecek dedim ve o gece beni daha yukarı dağa zütürdü orada ki küçük bir mahalleye çingene çadırları vardı yağmur başlamıştı bir çadıra girdik etrafta karton toplayan çocukların el arabaları falan vardı çadıra girdik her taraf minder yuvarlak ortada bir odun sobası cayır cayır yanıyor.

reserve

reeserveddd

rezerved

mahalleye çıkarken cami gördüm şadırvana gittim oturdum bi elimi yüzümü yıkadım kafamı ıslattım çıktım abiyle muhabbet etmeye başladık delikanlı çocuksun diye başladı beni övmeye hoşuma da gitmeye başladı ama asıl amacımı unutmadım insanları çözücem tek başıma bir şey yapamazdım kalabalığa karışmam lazımdı estf. abi o senin delikanlılığın dedim bi sigara yaptık oturduk içtik dün sahilde oturduğum adamı sordum o arada abi dedi ki o bizim dayımız akrabasınız yani dedim yok komple bu semtin dayısı dedi herkes dayı der eski kulağı kegiblerden o şurada kahvehanesi var dedi.

adam kuzey tekinoğlu beyler

abi bıçak var bunda ben bununla kavga etmem dedi çocuk yan çizmeye başladı çıkardım çakıyı açtım buna doğru tuttum sonra kapadım oğlum lan biz kaşar değiliz, ne sandın sen bizi dedim çakıyı banka koydum sonra oldumu dedim yok olmadı abi üstünü arayın başka vardır dedi üstümü aradılar hiç bir şey çıkmadı sonra yeter dıbına koyim artık ha dedim saldırdım çocuğa konuşurken çocuk kafasını bildiğiniz kaldırıma vurdum amk çocuğun sonra abiye abi sizin mahalleye gidelim de işimizi görelim dedim.

o çapulcu abi geldi bi baktım çocukların hepsi abi abi diye bağırmaya başladı ilk çocukların yanına gitti ne oldu dedi sonra ben köşede saklandığım yerden çıktım abi diye bağırdım geldi yanıma abi o çocuğu ben dövdüm ablamlara sataşıyordu dedim beni niye çağırdın dövdüysen dedi diğerinide dövmek istiyorum abi dövemedim çok kalabalık oldular dedim güldü teke tek çıkarayım o zaman sizi dedi olur abi dedim bizi aldı parka zütürdü çocuklar benden 1-2 yaş büyüklerdi parka gittik çocukla tam teke tek çıkıcaz üstüne koşmaya başladım dur dur dur diye bağırdı bi tane vurdum sonra durdum

zütünü gibecekler bigün ama dur bakalım bekliyoruz.. devam reis. yerden taş al gögsüne vur itnelerin. yakalanırsan nefesini tut kıpkırmızı olsun suratın birini itele ve topukla kaç..

inanmadı üstüme yürüdü ilk boş salladım bi kere geri kaçtı manyak mısın lan sen! diye bağırdı sonra millet toplandı etrafımıza bizi izliyorlardı o yere attığım çocuğun burnu murnu kanıyo benim yüzüm mos mor olmuş nasıl bi kafakol aldıysa huur çocuğu elimde koca sustalı kapatmadan yürüyorum ablamıda aldım sonra ileri gittik minibüse bindirdim eve git sen ben akşama doğru gelirim dedim sende gel dedi yok sen git ben gelcem dedim ablamı minübüse bindirdikten sonra bu çapulcu abileri aradım abi sıkıntım var benim yanıma gelebilir misin? dedim ne oldu neredesin hayırdır falan dedi dedim abi şu lisenin önüne gel tamam 5 dakikaya oradayım dedi bende yürümeye başladım çocuklar hala oradaydılar kafasına tekme attığım çocuğun yüzüne falan su döküyolardı.

dayak yiyeceğimi düşündü herhalde bırak karışma uyma onlara dedi ama ben tutulmuştum bi kere çocuklara yani ablamla yürürken bıraktım çocukların birinin arkasından çantasına asıldım yere çektim ve düşürdüm ve kafasına tekme attım diğeri beni boğazımdan tuttu kafa kol aldı nefes alamıyodum ama hala dirseğimle karnına vuruyodum ve nedendir bilmem ki ben kavga ederken adamı dövsem bile ağlarım ağlamaya başladım bırak huur çocuğu diye bağırıyorum adamsan bırak delikanlıca teke tek çıkalım diğer çocuk kendine geldi bana vurucam diye arkadaşına vurdu ben kurtuldum baktım gücüm yetmeyecek cebimden sustalı çakımı çıkardım çektim dedim allahıma kitabıma vururum şakam yok.