-
176.
+1 -1insanlara sürekli yazdığımdan bahsediyorum . bunları kitap haline falan getireceğimi anlatıyorum . ' ha öyle mi ? güzel ' diyorlar . heyecanımı bu şekilde paylaşabilirler mi ? sanmıyorum . her cümlede içimden bir pas tabakası kaldırıyorum . yoğun alkol sonrası kusma ile eşdeğer bir rahatlama . günleri karıştırdığım oluyor bazen , dersleri bırakmıyorum elbet ama derste bile yazıyorum . deniz kenarına gidip dakikalarca ne yazmam gerektiğini düşünüyor , kelimelerle dans ediyorum . hala başkalarının hayatlarını izliyorum , suni mutluluklarda mastürbatif eylemlerle tatmin ediyorum ekgib hisleri . geleceğe olan merakım artık eskisi kadar yok , erumi ve sakil içinde bulunduğum durumlar için rehber niteliğinde rüyalarda geliyorlar yanıma . işaretleri alıyorum . kafamda biri mi konuşuyor ? hayır sadece kulaklık takılı . o zaman yazmaya devam et . bu lazımmış , öyle dediler . yolun ucunda mı bekliyor dersin beklediğim . yol ne kadar uzundur acaba , kaç vasıta ile gidilecek bilinmezler diyarına.
-
177.
+2 -1toprak altı kalan ümitleri kazıyorum , umut ekiyorum ancak hayal kırıklığı biçeceğimi bilsem dahi korkmuyorum artık . düş kırıklıkları olağan şeyler sanırım artık kaybetme korkumu kaybettim . bu seferde kaybetmekten korkmamaktan korkmaya başladım sanırım , amaçsız gibiyim dünyada . şurda sağa sola koşuşan karınca bile akşam karı dırdırından kurtulmak adına didiniyor , peki ben ? ben yazıyorum , ne için ? yaz dediler ne için ? sana soruyorum ey yönlendiren , nedir tüm bunlar ?
bir kalpte yer edinmek ? kimin kalbinin olduğu önem teşkil etmiyor . emin ol bu dostta olabilir . fırtına ortasında kalmış denizci gibiyim , bir limana ihtiyacım var . gemi su alıyor -
178.
+2hikayemi bitiriyorum bir müddet sonra . becerebilirsem bastıracağıma inanıyorum o zamanlar . insana ve sohbete hasret kalmışım . ciddi anlamda yazma süreci zahmetli bir iştir . kimse ile konuşmam , yazı dilinden ötesi kafamı karıştırır . beynimin konuşmasına izin veririm o bana yazdırır . aklıma bazen saçma düşünceler geliyor , beni kendim ve allahtan ötesinin anlayamadığını düşünüyorum ona gitmek istiyorum . intihar etsem dahi anlar diye umuyorum bazen , ufak bir kurşun darbesi kafa tasımı delip beynimi birbirine katabilir mesela . öleceksem beynimi dağıtmalıyım , beni bu noktaya sürükleyen yegane birimi yani . bazen salya akıtıp , mal mal ekmeğimi yemek istiyorum . başaramıyorum , sürekli konuşuyor kafam ve ben ona ' ne bileyim yaprağım ' demekten usanıyorum
-
179.
+1 -1hikayemi ufak bir yerde birkaç nüsha haline getirtiyorum dişimden tırnağımdan arttırdıklarımla . sadece birkaç kopya . gücüm buna yetiyor , zengin bini değilim ve ben hep imkan kazıyorum . bin olmayan zenginlerle sorunum yok , kısa süre sonra paranın dıbına koyarsam kendimle çelişmek istemem . banknotlarla bacak omuza yapma olasılığımı düşünüyorum : ) yaşam bana temkini öğretti . bahsettiğim kopyaları okuyup fikir belirtmesi adına çevresi geniş birkaç arkadaşa veriyorum . onlarda yeni yeni yaygınlaşan mail kullanımı sayesinde bilgisayara girip adresi olan kimselere atıyorlar . birgün ilginç birşey oluyor .
-
180.
-1mail atılan bir şahıs tarafından ciddiye alınıyor görüşlerim . ciddiye alınıyor derken , yazdıklarımı ve stilimi beğeniyor . bana paranormal üzerinden sorular yöneltiyor . sanırım çöküntü içinde . sohbet ettiğimiz esnada bayan olduğunu vurguluyor . benim için önemli değil diyorum , içimden ise 'beni bayma yeter' diye geçiriyorum . kadınların beni anlaması zor iştir , bu konuda erkekler daha avantajlı . pek çoğu ile ortak düş kırıklıklarının izini taşıyoruz çünkü
-
181.
+1 -1bir süre sonra farkediyorum ki , bir insanın karşısındakini anlayabilmesi için çük sahibi olmasına gerek yokmuş . ciddi anlamda kafa sahibi biri karşımdaki ama genellikle aksi . çabuk öfkelenebiliyor ve sohbeti kesebiliyor . ben ise ilk zamanlar umursamazım . zaten zütüme yılan kaçmış , sorduğu kadarını cevaplıyor geçiyorum . neticede bu şekilde pek çok insandan soru alır hale gelmişim . bu noktada da bir ilginçlik var . arkadaşın imkanlarını kullanarak girdiğim bu mecrada aldığım okuyanların onlarca sorusu varken ( bunlar paranormal meseleler yoğunluklu ) ben nedense bu kişiyle konuşmayı seçtim . tesadüf mü bilemem . ama tuhaf bir şeyler var . ciddi anlamda kültürü yüksek biri , muhabbet ilerledikçe pek çok konu hakkında birikimini görüyorum . demek ki her dişi aynı olmuyor , aralarında cidden kafalıları da var diye düşünüyorum . şiire meraklı , müzik seviyor . merak ettiğiniz ve aklınıza gelmeyen bir sözü yazın size anında eseri söylesin . bundaki beyinden öte birşey . acaba o da benim gibi hastalıklı mı ? yoksa biz normaliz diğer insanlar mı mal ? buna yıllardır karar veremedim
-
182.
+2 -1önyargıları parçalamak atomu parçalamaktan daha zordur . bu kişi sohbetiyle bazı önyargılarımı kırıyor . kızlar artık meme değil , cidden beyinleri de varmış . bayanlar alınmasın , kadınlar aptaldır demiyorum . sadece hayatımı giben kadınlar aptaldı ve herkes yaşadıkları ölçüsünde bir fikre kapılır . ha işte bu diğerleri gibi değildi . demek ki kadınlarda beyin vardı ama kullanma konusu tamamen kendi ellerindeydi . bu kullanabiliyordu tek fark buydu . ben pek çok konuda sohbet etmeyi seven bir kimseydim ancak karşımdaki insanların konuşabileceği konular genellikle birkaç tane ile sınırlıydı . gülçiçek diye bahsedeceğim bu kızda ise her telden mevzu mevcuttu . kezban dediklerinizden değildi , ölçüsünü kaçırmadan argo kullanabilirdiniz . sizi sınırlayan şeyler kalktıkça daha samimi olursunuz , daha samimi olursanız kendinizi daha iyi ifade edersiniz . o zaman ise güzelleşirsiniz
-
183.
-1sizin 3 harfli dediğiniz , 3 harfli dediğiniz zaman anlamayacak kadar gerizekalı olarak hayal ettiğiniz o varlıklardan korkuyordu gülçiçek . aq anlayamadığım nokta 3 harfli deyince kendisinden söz edildiğini anlayamayacak kadar mal olarak tasarladığınız şeyden nasıl korkuyorsunuz ? neyse ... ona bir şekilde yardım etmeye çalıştım . neden mi ? benim üfürükten bir adam olduğunu vurguluyordu alttan alttan . egom hala ölmemişti , tek amacım ona istediklerini verip gitmekti . tek istediğim 'vay be ' dedirtmekti . saçma bir hayatın olunca saçma meselelere takılıyorsun , sanki gülçiçeğin umrumdaydım . aslında o dönem gülçiçekte benim umrumda değildi . kim daha uzağa işeyecek yarışındaydık ilk başlarda . birbirimize güzel karşı çıkışlarımız mevcuttu , çükümün verdiği avantajla daha uzaklara işeyebiliyordum ve gayet mutluydum
zamanla gülçiçekle dostluğumuz ilerledi . pembe sıçanlardan değildi . odasında canı sıkılınca tükrüğünden baloncuk falan yaptığını itiraf edecek derecede içten . lahmacuna ıyhhhh deyip 3 tanesini iç içe saran kızlardan değil . doğal bir kız , orgnik . ne de olsa kökeni doğulu . ama hiç doğuluya benzemiyordu aq . duygular doğu ,trt spikeri türkçesi batılı . sesini nerde duydun ? dur hele anlatırız gel otur yamacıma , yeğenime bir oralet söyleyim bakayım . -
184.
+2 -1gülçiçekle dostluğu ilerlettik dedim ya , ha işte burdan sonra sıçmaya başladım . bir soru ile seni duvara yapıştırabilir 'ya cevap vermeyi , ya da beni seç seni zenci ... hadi adamım şu lanet olası kararını ver artık ' tadında tripler atabilirdi . ansızın ortadan kaybolabilirdi , uyuyorum diyerek kaçıp ayılar belgeselini izlediğini itiraf edebilirdi . günde bir doz gülçiçek almasam , yoksunluk belirtileri başlardı . çok seviyordum lan muhabbetini , gülünce gözleri falanda kayboluyormuş öyle diyordu . gülünce kaybolan gözleri çok severim , kısa süreli bir güneş tutulmasını andırırlar benim adıma . millet nelere tav olur , ben gülünce gözü kayboluyorsa oooo şahanedir o zaman diye düşünen mal bir adamım . elime topitop ver tenha inşaata çek . haşa ya rabbi , mesleğimle ilintili oldu ürperdim . düşman zütüne inşallah , amin
bizde dosta , 1) silah 2) yaprak kalkmaz beyler . silah neyse de diğerini kaldırmayın rica ederim .edebimizle muhabbet ediyoruz . ifrit olayında 'yüksek cinsel gücümden' dem vurup aklınca beni şişirip akabinde abi detaylı anlatta aletle oynayalım diyenler vardı. unutma ifritte olsa yenge yengedir . saygı isterim , giberim tahtanızı -
185.
+1 -1dediğim gibi öfkelendirdiniz mi , belanızı gibebilirdi tripleriyle . ben ona trip makinesi derdim o dönemler . bir keresinde bana zorla birşeyler cevaplatmaya çalışmış , cevabı veremeyince yine ayılar belgeseli izlemek üzere ortamdan ayrılmıştı . gecenin kör yarısı şortuma kusup , donumla uyumak zorunda kalmıştım . sinir benim mideme vurur , tabi karşımdakinin midesine vurmadığım zamanlarda . kafası bozuldu mu sizin en sinir olacağınız sıfatları itina ile seçer , 5 dakika da ağzınıza sıçıp hemen teslim ederdi . overlokçu gibiydi. özünde iyiydi , ama asabiydi aq . ne aq asabiydin işte uzatma gülçiçek . bu meseleyi tartışmayalım . her ne kadar sevimli bir tavşana da benzesen , tersin çok pisti .
-
186.
-1iyice gülçiçek müptelası olmuştum . kaldığım evi resmen işgal etmiştim . çocuk birgün dayanmadı
- ne oluyor sana aq . kaça kaça tuvalete giriyorsun , kaça kaça yemek yiyorsun . ne yapıyorsun sen ?
harbiden durumum aynen böyle idi . gülçiçeğin tuhaf huyları vardı . virgülden sonra takıntısı diyeyim size . normal insanlar örneğin saat 11 de sözleşirler . gülçiçek ise 11.23 . 23 'ü bir dakika geçerse ana bacı bırakmazdı , ne kadar sorumsuz olduğundan falan bahseder çiçekli ayakkabılarla bilgisayar başında volta atardı . çiçekli ayakkabılar . ondan sonra hiçbir kadında göremedim : )
sabah 9 a kadar muhabbet ettik . gülçiçek saat 11.23 te hazır bulunmamı emretti . emrin başım üzerine dedim . neden ? beni tıpkı torbacılar gibi haplayarak müptela etmişti sohbetine . önyargılarımı yıkıyordu . ondaki özellikleri falan not alıp , geçmişimdeki taklularla kıyaslıyordum . 9 gibi uyudum alarmı kurdum . 11.10 a kurdum sanırım . geç kalırsam ne tak olacağını biliyorum . alarm çalmış ve kapamışım . birden bir ses duydum
edebi olmak için fazla güzelim bu sözle uyandım ama uykuda duyduğum bir ses. saat 11.20 idi . kaça kaça bilgisayarı açtım . bir dakika farkla yetiştim ona .
- geldin * dedi
- gelmem mi : ) dedim ( yiyorsa gitme ) sürekli gülücük surattık biz , her taka güleriz . güler(dik) ( gizemli oldu demi * )
sallama çayı bile zamandan tasarruf adına farklı bir uygulama ile kullanmak istedim . ağzıma poşeti koyup üstüne sıcak su içmek . varın siz hesaplayın : ) -
187.
-2gülçiçeğin korkularında azalma vardı ama huzursuzluğu aşikardı . gönül işi olduğunu bilirdim ama çok derine inmez , sıradan bir aşk der geçerdi . ona cidden değer veriyordum , kendime yakın hissediyordum . adı olmayan bir bağ diyebiliriz . bazı insanlar vardır , onu tanımlayamazsınız . anne , baba , eş , dost diyemezsiniz ve ona yeni bir klasör açarsınız kalbinizde . bende aynen böyle yaptım ve onun adına bir klasör açıp 'gülçiçek' ismini verdim . gülçiçek onun lakabıydı ama sonra ismi gibi oturdu dilime . asıl ismi büşraydı . büşra size tanıdık bir isim gibi geldi mi ?
-
188.
-1huzursuzluğunu anlatmadıkça kendi yöntemlerimle ona belli etmeden çözmeye çalıştım . bakım yaptım onun adına ki annesinin ismini ve doğum tarihini biliyordum . daha önce ona bakmıştım ancak bu kez ona haber vermeden baktım . bir düğüm gördüm , ancak dış varlıklarla alakalı bir mesele bulamadım . hayatında bir düğüm noktası vardı . iri bir düğüm . gemici düğümü herhalde aq , yoksa ben çözerdim emin olun . gerçi düğümün mahiyetini bilmiyordum , ama kolay birşey olsa düzeltebilirdim . bu düğümü öğrenmenin tek çaresi onun hakkında derine inmek ve anlattırmaktı . oysa başaramıyorduk , en ufak detaylarıma kadar sorup kendi ile ilgili kısımları çok yüzeysel geçerdi
-
189.
+1 -1birgün tuhaf bir gecede yazışmaya devam ederken , sanırım biraz ileri gittim ve ondan bir ikaz aldım . alttan alttan ayarı veriyordu , kendimi kötü hissettim . sürekli biz arkadaşız deyip duruyordu , bu alt metni bana dayatıyordu . canım sıkıldı , hareketlerimde bir yavşamamı var diye düşündüm . açıkçası ona da kızdım . samimiyet olsun diye söylediğim sözlerden bile sorardım , maksadımı aşarsam uyar diyerek . sorun yok der geçerdi , sohbet devam ederdi . ancak o gece iki de bir her sözüme bir engel koymaya başladığını farkettim . en sonunda itiraf etti . aslında itiraf demek saçma olur , zaten saklamamıştı ancak durumun derinine indi . duygusal ilişkisini anlattı , özetle bana yavşama giberim belanı dedi . bende onun müsterih olması adına böyle bir şeyin olmayacağını , olsa bile bu saatten sonra olmayacağını falan zırvaladım . tuhaf bir kızdı . ama hala saklıyordu birşeyler . bakım yapma lüzumu hissettim
-
190.
-1onu hala sevdiğinden falan bahsetti . içimden ;
' sende beni kullandın diye geçirdim . tek amacın ilişkini düzelttirmekmiş '
elbette bunu bu şekilde söylemedim . ilişkilerini düzeltecek ve çekilecektim . şartım ise gitmekti , zira kullanılmış olacaktım ve nefret ederim bu durumdan
- istiyorsan eskisi gibi olabilirsiniz . yani arada bir sorun varsa , başkaları tarafından yapılan bir şey falan . bunu kaldırmayı denerim . yok eğer sevmiyorsa yapacağım birşey yok
- nasıl yapacaksın ? ( hep soru sorardı )
- sen onu boşver , istiyor musun ? büyü falan değil emin ol
- isterim istemem onu boşver ... sen nasıl yapacaksın ? ( amacı üzüm yemek değil bağcı dövmek )
- sen beni çok hafife alıyorsun
- senden gelecek yardım allahtan gelsin ( bunu aynen söyledi , şu gün getirin okutun inkar edemez )
- ben sadece senin iyiliğin bıdı bıdı
- yav he he ( buna benzer ifadeler kullandı : ) )
gülçiçek'te bitmek bilmez bir merak vardı . herşeyi merak ederdi . ona birşeyden bahsetti iseniz devdıbını getirmeliydiniz . o an için kapatır en alakasız zamanda tekrar açardı ... ki öyle de oldu
- sen bana yardım edebileceğini söylemiştin ya
- evet
- etsene
- peki . yapacağım ve gideceğim
- neden ?
- öyle lazım
- neden ?
- öyle gerekiyor
- uykum gelir bak
- sana anlatamam ( oysa sebebi kullanılacak olmamdı )
- o zaman istemiyorum .
bu son sözü onun kıymetini çok arttırdı . bu kız insanları kullanacak biri değildi . ben kimdim ? bir tak değil . sadece sanal bir klavye , oysa sevdiği adam için bile basit birini satmayacak bir karaktere sahipti . o gün karar verdim . ona yardım etmeliydim . -
191.
-2bir cuma günü namazdan sonra eve geldim . onun için türlü duaları okudum , eğer sıkıntı varsa kalkması adına . sanırım o dönem için işe yaradı . ona birşeyler yaptığımı söylediğimde , klagib tavrı ile yav he he moduna bağladı . hiç değişmezdi ama çok sevimliydi .
bir şekilde günler günleri kovaladı . sohbetlerimiz uzunca devam etti . çok karamsardı . cidden iyi özelliklere sahip , aklı başında birinin bu halde olması bana dokunuyordu . dedim ya değerliydi benim için , üzülmesi üzüyordu . ikna metodlarım işe yaramıyordu . hemde hiç işe yaramıyordu . o herif kimse dönse de hayata bağlansa diye düşündüm . gülçiçekler kolay yetişmez beyler . güldür ve elbette çiçektir . solmaması lazımdı , korkmayın solmadı da . -
192.
-1ona birşeyler anlatırken aslında farkettim ki ; 'ona değil kendime anlatıyorum '
varlığına inancımı yitirdiğim meselelerden bahsediyorum . bunlar din değil , sevgi gibi mutluluk gibi . ona anlatırken dinliyorum . allah mesaj veriyor . birgün yine beni duvara sıkıştırdı , nasıl sordu hatırlamıyorum ama zor bir geceydi . ona mehmet olayını anlattım . hayatında dolaylı bir eskişehir noktası vardı , ismi falan uyuyordu bunlardan bahsettim .
- eeeee ? dedi
eeee güzelde . bende bilmiyorum . bilmediğime inandıramıyorum onu . dürüst bir şekilde anlatıyorum , bunun bir tesadüf olacağından bahsediyorum ama anlamıyor . durum iyice taka sardı . beynimi sorular kemirdi
çok şükür hayatım düzene giriyordu ve bende bir anormallik olduğunu anlamıştım , benim hayatım iyi gidince nazar değdi falan sanıyorum . iyi meseleler o kadar azdır ki ... ancak iş yine yokuşa sarınca , taka yani rutine dönünce rahatladım . herşey normale döndü dedim içimden : ) -
193.
+1 -1hani hatırlarsanız 2 isim çıkmıştı mehmet'in görüsünde . 2 karı alamayacağıma göre neden 2 isim çıkmıştı , bunu da sorgulamıştık o dönem . birisi ile daha farklı bir ilişkim olması muhtemeldi . herşey olabilirdi , aklınıza gelecek herşey . belki başıma çok kötü bir iş gelecekti , belki çıkışım adına bir basamak olacaktı , belki bana büyük bir faydası dokunacaktı . bunları uzunca konuştuk , verdiğimiz karar şuydu
- bu muhtemelen tesadüf değil . sanırım zor dönemlerimizde birbirimize yardım için bir araya geldik
sohbet ile destek oluyorduk diyeyim . benim aklımdan ölme fikri çıkmıştı mesela . gülçiçekle uğraşırken bırak intihar edecek vakti , su içecek vakti bulamıyordum -
194.
-1erumi ve sakilin 'yaz' demesi . yazmam sonucu insanlara ulaşmam . bu insanlar içinden şans eseri birini seçmem ve onunda özlemini çektiğim kafa çıkması . yine bir zincir , yine bir döngü. her zamanki gibi kısır döngü
'al sana kaya , nerene dayarsan daya ' şeklinde önüme sunuldu yine -
195.
+1 -2kendisinin bir fotografını bile görmemiştim ama tanıyordum . ister inanın ister inanmayın . hatta onu görmeden resmini çizmiştim ,rüyamdakinin aynısıydı . dışardan pek belli olmaz ama sanatçı ruhlu bir insanım . gülçiçeğe bunları söyleyemiyorum tabi , ne desem 'biz arkadaşız yaprağım'a bağlama potansiyeli var .. yapmadığı iş değil . allah'ım burdan çıkarmam gereken ders nedir ? ne olur özet geç diye dua etmeye başladım . olum aklıma her ihtimal geliyor . acaba beklediğim bu olabilir mi ? yok olamaz baksana ilişkisi var . eee aq o zaman neden bu isim çıktı ki bana ? mehmet tam bir huur evladısın aklımı bulandırdın züt !
-
daha kötü ne olabilir ki memlekette
-
youtube işlerinden anlayan pnplar buraya
-
kayra 7 ay teorısı
-
23 06 2025 güncel sözlük reisleri
-
günaydın çetesi lideri tarafından tehdit
-
melek goz sentenza batık maliyet nedır
-
zalinazurt sozlugu sattı gercek anlamda
-
zalinazurt artık dusmanımdır
-
türkiyenin en saçma reklamları
-
binboa votka migrosta var mı
-
gotcapsivarmının annesini hayal edip 31 cekmek
-
hayat artigi gel sana parayı ogretıyorum
-
wow girl kamılın yan hesabıydı
-
türkiye avrupa mı ortadoğu mu
-
ah dumbki bi konusabilsen
-
aslında sozluk bıze gıbtır cekıyorr
-
zalinazurt onceden haber verıyor
-
beyler bi karı bana öyle bi baktı ki
-
hastalıkların yüzde 90 nı büyüdür
-
votka içtim coolum
-
baslıga vıdeo eklemeyı bılerek kapatılar
-
beyler bugün mersin limonlu plajına gittim
-
atakankemal2
-
kayra alese girecekmiş
-
ilyas salman bir zaman cem yılmaza
-
haspatoloji
-
aynısı ama farklısı
-
kamyoncukamil 2018 entrylerıne bakıyordum
-
illa aspartamli kola mi icelim
-
sende şeref ve mertliik işportaya düşmüş
- / 2