-
26.
+25 -422 Haziran günüydü. Hayatımda yaşadığım en şok edici olay o gün vuku bulmuştu. O gün yeni bir expo işe başlamıştı; yani mutfak elemanı - Yemeği aşçılardan alır; yanına garnitürünü, sosunu koyar; süsler ve biz garsonlara verirler... Amerika'da insanların ekmeğin de içerisinde bulunan gluten maddesine aşırı alerjisi olabiliyor ve bazı konuklar içerisinde gluten bulunmayan gluten-free menü istiyorlar. Kennedy'nin başına gelenlerden ötürü dalgındım; derin düşüncelere dalıp çıkıyordum. Kendi halinde bir garson nasıl başını belaya bulaştırabilir? Zira Kennedy'yi ziyaretimde bana kavga ettiğini söyleyip geçiştirmişti... Yeni expo, gluten-free menünün yanına breadstick koydu; bu türdeki ekmeklerde aşırı miktarda gluten bulunur. Konuğa servisini yaptım ve birkaç saat sonra ambulans geldi; apar topar adamı zütürdüler... Gelen misafirlerin hepsi paniğe kapıldı ve teker teker kalkmaya başladılar... Restoran müdürü bütün personelin mutfakta toplanmasını söylemiş; ben de gittim.
-
-
1.
+2Panpa hassasiyet değil o " çölyak " hastalığı gluten yüzünden bağırsak emilim yapamıyor
-
1.
-
27.
+15 -5Gençler anlattığım hiçbir detayın gereksiz olmadığını anlayacaksınız. Lütfen sabredin. Farklı bir konuya dalmış gibi gözükebilirim ama asıl olaylar 2015'te başlıyor; her olayın altında bazı sebepler yani bir zemin yatar. O zemini anlamanız için koca bir hikayeyi kısa kısa özet geçiyorum.
-
-
1.
0Anlat pnp ama hizli anlat
-
1.
-
28.
+22 -2Restoran müdürü Mike Nate, karısı da müdür yardımcısı Laura Nate idi. Mike mutfağa girer girmez bana bağırıp çağırmaya, işimi iyi yapmadığımı söylemeye, menüyü kontrol etmediğimi haykırmaya başladı. Ben de bunun exponun sorumluluğu olduğunu, iş tanımımda bana verilen menüyü kontrol etmenin yazmadığını söyledim. "You are fired" demeye kalmadan "I am not your slave. I can't let you behave in such a manner towards me." dedim yani ona kölesi olmadığımı, bana böyle davranamayacağını söyledim. Önlüğümü çıkardım, bütün çalışanların şaşkın bakışları eşliğinde arka taraftan gibtir oldum gittim. Artık işsizdim. Sonraki iki gün iş aradım ve nihayet kaldığım motele yakın bir Mekgiba restoranında bulaşıkçılık işi bulmuştum. Ne olsa yapacaktım zira yaşamak için paraya ihtiyacım vardı ve babam "Burnun biraz sürtsün." diyor, para göndermiyordu.
-
29.
+14 -3Tam da o akşam Laura'dan email aldım. ik gündür işe gelmeyişime bir anlam veremediklerini, bunun endişe verici olduğunu, yarın öğleden sonra beni görmek istediğini belirtiyordu. Ben de bozuntuya vermedim ve "Çalışma saatlerimi sabaha alır mısınız?" temalı bir email attım. Kabul edilmişti. Bir taşta iki kuş vurmuştum; sabahları garson olacaktım; akşam ise Mekgibalılarla bulaşık yıkayacaktım. Kendimi şanslı addediyordum. Ama büyük bir hataydı.
-
-
1.
+1Şimdi şoyle birsey var bu hikaye seninmi bilmiyorum moruk ama zaten bu mudur yardimcisi olan laura denen kaşar işten ayrilmani solememişmiydi? Tarihlerde karışık? Acaba not defterine yazdin ordan buraya kopyalayip yapiştirirkenmi karıştirdin?
Not: yazmayiyim diyorum ama tarih karışıkliği beynimi yedi lutfen kendinize çeki düzen verin kendinizi biliniz beyefendi -
2.
+1Ayrılmamı söylemedi. O ilk sayfalardaki flashforward yazısını diyorsun. O bulaşıkçı olarak çalışmaya başladığım ikinci restorandaki müdür yardımcısıydı. Garsonluk işinde ben atarlanıp kapıdan çıkmıştım. Dikkatli okumanı ve kurguya dikkat etmeni öneriyorum. Hikayemde 2 adet flashforward kullandım, arka arkaya.
-
3.
0ya amk herkes hikayedeki yalanı çözmeye çalışıyo gibtir edin artık zaten hepimiz biliyoz yalan olduğunu
diğerleri 1 -
1.
-
30.
+16 -1Sabah işe giderken restoranda benimle çalışan bir kadın garson jipiyle yanıma kadar geldi. "Hadi, atla." dedi. Yolda sohbet ettik. Meğer ben gittikten sonra iki Ukraynalı garson almışlar; güzelliklerine güvenmişler ellam - Tabi ingilizce'yi batırmışlar ve kovulmuşlar... Bunu duyunca ayrı bir sevindim; Mike benim gibi nitelikli ama ucuz bir işçiye talimdi sonuçta. Chicago'da adam mı yok demeyin, o kadar ucuza kimse gibsen çalışmaz. Saati $2,33+tip ama deli bahşiş geliyordu, orası ayrı.
-
-
1.
+2 -1Ellam mı? Memleket neresi panpa
-
-
1.
0Tokat'tır panpa
-
1.
-
2.
0rez lan
-
1.
-
31.
+13Sabah Kennedy'nin ne kendisi işteydi, ne de ondan bir haber vardı. Öğleden sonra ise bulaşıkçı olarak çalışacağım restorana gittim. Orada Barbie güzelliğinde sarışın bir müdür yardımcısı ile tanıştım. Gel zaman git zaman ilişkimi ilerlettim, onunla ev partisine gittik, restoran kapandıktan sonra sabaha kadar yiyiştik, ve kısacası pek çok şey paylaştım onunla ve belki biraz da aşık oldum. Onunla arabasında bile seviştik. Bir anda moral kaynağım olmuştu. Ama restoranda Mekgibalılarla çok laf kavgası yapıyordum. Çalışmıyorlardı. Bütün iş başıma kalıyordu. Bir gün dayanamadım ve içlerinden birisiyle birbirimize girdik - haliyle yüzümde bir ısırık izi ve mor bir gözle ayrılmıştım. Yine olayın ertesi günü Kennedy'nin işten çıkartıldığını öğrenmiştim. Telefonunu aradığımda hep meşgul çalıyordu. Bozuk bir moralle bulaşık işine gittim ve yine aynı herifle sert bir kavgaya tutuştum. Dünün intikdıbını da alma niyetim vardı; günlerce adamlara karşı kin beslemiştim. Kız arkadaşım dahil restorandaki bütün personel mutfakta bizi korkuyla bizi izliyordu. Araya diğer Mekgibalılar da girdi tabi, onlar diğer adamdan yana saf tutuyordu. Bu sefer iyi pataklamıştım. Sert birkaç yumrukla yere düşürüp kalkmaya çalıştığında tekmeyi basıyordum. Olay sonrası müdür beni eve yolladı; Miguel adındaki adamı da arkadaşları hastaneye zütürdü. Motele dönmüştüm ama hala sinirliydim. Derken telefonum çaldı, arayan Kennedy idi.
-
32.
+26 -5Arkadaşlar ben de insanım; asıl olaylar Kennedy'den aldığım telefondan sonra başlıyor ve başta anlattığım ana hikayeyle doğrudan iletişimi yakalamamıza az kaldı. Bunları yazmak gerçekten kolay değil; 3 sene öncesini detaylarıyla, ayrıntısıyla hatırlamaya çalışıyorum. Ciddiyim ve hikayem gerçektir. Hiçbir yerde bulamassınız; lütfen açığımı dilediğinizce aramakta kendinizi serbest hissedin. Film izlemiştir diyorsunuz, soruyorum - hangi filmde böyle bir senaryo işlenmiştir? Roman okumuştur diyorsunuz, soruyorum - hangi romanda bu olaylar bu kurguyla verilmiştir? Rica ediyorum, sabırla bekleyiniz. Chicago'da geçen 2013 yazı, New York'ta geçirdiğim 2015 senesi ve özellikle stajlarda gittiğim Bulgaristan, Romanya, ispanya ve Tunus ülkelerinde geçen ufak tefek olayların tamamı bunlarla bağlantılıdır. Tunus'ta meğer ben bu adamlarla sokaklarda kovalamaca oynamışım; ben de yapbozu birkaç ay öncesinde tamamladım. Hikayemin adı da Man On the Target olsun. Ağlayasım geliyor ve kendimi hiç iyi hissetmiyorum. Bir müddet mola rica ediyorum. Lütfen takipte kalın. inanın kolay değil onca şeyi toparlamak ve daha da ötesi, artık hiçbir şeye eskisi gibi bakamıyorum. Çok büyük bir hataydı... Çok pişmanım...
-
-
1.
+9 -1Niye durdun kafasına bitcoin fırlattığımın
-
2.
+9Charmine'in capsi var mı panpa
-
3.
+1Muthis ingilizceli beyfendi "man on the target" dedi."the man on the target olmasi gerekmiyor mu kardesim?
-
4.
0Hayır kardeşim, aslında A Man olması gerekiyordu ama ben Ommitting yaptım.
diğerleri 2 -
1.
-
33.
+21 -8Gençler yoğun istek var. inanın olaylar ve yaşadıklarımı tekrar tekrar rüyalarımda görüyorum, kabuslarla uyanıyorum. Yine de gayret edip devdıbını anlatmaya başlıyorum.
Kennedy'den gelen telefonu açtım. Kısa bir hoşbeşten sonra bana bir adres verdi ve oraya derhal gelmemi söyledi. Verdiği yer UNO Chicago Grill'in (garsonluk yaptığım restoranın) ilerisindeki büyük bir oteldi. Kennedy takım elbiseliydi ve otelin ön bahçesinde bir bankta oturuyordu. Beni görünce ayağı kalkarak beni karşıladı ve fazla uzatmak istemediğini söyledi. "Ben aslında bir polisim. Görevim, buraya yurtdışından gelen öğrencileri takip edip raporlamak, diyelim. Charmine'in evinde ölü bulunduğundan haberin var mı?" içimi sıcak bir şeyler kaplıyordu ama hayır, bu önceki akşam arabasında seviştiğim yeni garson diane ile içtiğim tekila shot'ın sıcaklığı değildi... (Moral bozuk olunca uyuşturucu müptelası yeni garsona "I want to kiss your lips, right now" demiştim. ABD'de bu gibi şeyler basittir. insan ihtiyacı olarak algılandığından serbesttir de. Onun rahatlığı vardı zira Amerikan kültürüyle yoğrulmuş bir insanım; ailem de beni öyle yetiştirdi. Bu cümle üzerine gelişen olaylar zinciri, bir yan hikaye ama konuyla bağlantısı yok.) Şaşırdım, ama bir aptal gibi gözükmek istemediğimden soğukkanlılığımı koruyarak "Senin polis olduğunu nerden bilebilirim?" dedim. Bana rozetini gösterdi. FBI rozetini... Bu işleri daha da kötüleştirdi. -
-
1.
+1 -1Isler asil simdi dahada kotulesti diger entry 3 saat sonra
-
1.
-
34.
+16 -5Gençler rica ediyorum, kendinizi bir an için benim yerime koyun. Tanınmamak için kafamı kazıttım, sakal uzattım ve her gün farklı araçlarla seyahat ediyorum. Kimi gün kiraladığım bir araçla, kimi gün benim emektar Peugot ile; kimi zamanlar metrobüs+füniküler yapıyorum, ama bazen teleferikle gidiyorum. Bütün sosyal medya hesaplarımı kapattım, telefonumu değiştirdim ve internetteki bütün izlerimi temizlemesi için istanbul'da bu gibi işler yapan minik bir mühendislik şirketiyle anlaştım. Bu bir hayatta kalma mücadelesi, ve inanın bana - kolay değil.
-
-
1.
+8ilk önce bu kadar uğraşıp sonra hikayeni inci gibi herkese açık bir ortamda paylaşman ne bileyim, tuhaf
-
2.
0Hikayeyi inciye yaziyor mal ama saklaniyorum diyor. Ulan gerizekali adamlar cat diye telefonuna girmisler ip numarasini mi bulamayacaklar. Yalan hikaye
-
3.
-1Onlemimi aldim. Buraya yaziyor olusumun, trende girisimin de bir amaci olduguna emin olabilirsin. Sabirla okumaya devam etmeni oneriyorum.
diğerleri 1 -
1.
-
35.
+9 -5Şimdi önceden yazmış olduğum ve bir flashforward yazımı, şu entry'mi tekrar okuyunuz: http://www.incisozluk.com.tr/e/169078156/
Okuduysanız başlıyorum. Yeni garson ile seviştiğim kız arkadaşımın da kulağına gitmişti ve bütün bunlardan ötürü Bağımsızlık Günü'nde bu şekilde ayrıldık. Ertesi gün garson olarak çalıştığım yerden çıkınca öğleden sonra işten çıkmak istediğimi görüşmek ve çeşitli evrak işlerini halledip son paycheck'imi almak üzere Mekgibalıların çalıştığı restoranda müdürün ofisine girdim. Müdür şakayla karışık olarak "Burayı bırakırsan bir daha geri dönemessin." gibi bir laf etmişti. Aldırmadım ve paycheck'i aldığım gibi bankaya bozdurmaya gittim. Akşam motelin önünde polis belirdi. Kapım çalındı ve Kennedy'yi gördüm. "Kız arkadaşın bu akşam evinde ölü bulundu. Merkeze kadar gelip sorularımızı yanıtlamanı istiyorum." dedi. Yıkılmıştım. Birlikte olduğum insanlar bir bir öldürülüyordu ve bu beni şüpheli konumuna düşürüyordu. Birisi bana komplo kurma niyetinde miydi? Donakaldım, hiçbir şey söyleyemedim. Sadece onay anlamında kafamı sallayıp polis aracına bindim. -
36.
+4 -2
-
-
1.
+2Part bekliyoruz girilen entryleri gibtir et
-
1.
-
37.
+10 -3z jenerasyonu... seviyorum sizi, her cevabınızda şu halimdeyken bile beni güldürmeyi başarıyorsunuz. beklemede kalın ve sabırlı olun.
-
-
1.
+1Peki panpa
-
2.
-1rahat ol kardo takipteyiz
-
3.
0panpa sağlam yazıyorsun
diğerleri 1 -
1.
-
38.
+12 -1Uzatmıyorum, polis merkezine gittik. Genişçe bir toplantı odası gibi bir yere oturttular. Sonra cinayet bürosu şef yardımcısı, kennedy ve bir de dea ajanı içeri girdi. Ayağı kalktım, kendilerini tanıttılar. Oturmamı söylediler, oturdum. Birkaç rutin soru sordular. "Kız arkadaşınızın bir düşmanı var mıydı? iki cinayet arasında ortak nokta farkettiniz mi? Garip bir şeylere rastladığınız oldu mu? Burada günleriniz nasıl geçiyor?" gibi sorular... Bütün samimiyetimle, dürüstçe cevap verdim. En sonunda içim içimi yiyen o soruyu sordum: "Ben bir şüpheli miyim?"
-
-
1.
+1Pnpa ben mobilden giriyom beklemek istemedim ve hikayeyi devam ettirdim entryi okursan sevinirim neyse daha hızlı yaz
-
1.
-
39.
+12 -2Şef yardımcısı "Tabiki hayır. Bunlar rutin. işbirliğiniz için teşekkür ederiz. Arkadaşlarımız size evinize kadar eşlik edecek; herhangibir şey hatırlarsanız sizi dinliyor olacağız. Hoşçakalın." dedi. Müsade istedim, kalktım. Üçü içerde kaldı; ne konuştular kim bilir...
Kız arkadaşımın cenaze töreni yapıldı. Cenaze törenine Mekgibalı restoranın müdürü de gelmişti. Tören bittikten sonra bana restoranında iş teklifi etti; ben çok moralsizdim ve öylesi bir günde bunu söylemesine çok kızdım. "Bunu duymadım, siz de söylemediniz!" deyip gibtir oldum gittim.
1 ay sonra Mike ve Laura'nın kötü davranışlarından ötürü garsonluk yaptığım yerden yine ayrıldım. iş bulmalıydım. Özellikle kaldığım moteldeki muhitte iş aradım ancak sezon kapanıyor ve izne ayrılan asıl çalışanlar bir bir geri dönüyordu. Aklıma Mekgibalı restoran geldi; mecburen gittim ve müdüre durumumu anlattım. işe tekrar kabul edildim. Eylül ayıydı. 1 aylık aradan sonra orada çalışmaya başladığım ilk gündü. Mekgibalılar bana diş bilemişti; etrafta soğuk savaş vardı. Kavga ettiğim Miguel, restorandan kovulmuştu. -
-
1.
0Rezzz devam
-
1.
-
40.
+12 -2Velhasıl akşam oldu, konuklar gitti ve bulaşık yıkanan kısmı paspaslarken arkamda bir kol hissettim. Sonra sert bir yumruk patladı kafamda. Böyle bir durumda ne yapacağımı planlamıştım. Karşı saldırıya geçtim, dirsek darbeleriyle sağlı sollu giriştim. En son karnına sert bir şekilde dizimi vurup yere düşürdüm. Bıçağı kaptığım gibi boynuna dayadım. Diğer Mekgibalılar etrafımı sarmıştı. Restoranın çöplüğe açılan arka kapısını işaret ederek tehtidkar bir tonlamayla "Go! There! Or he dies!" diye bağırdım. Oraya yöneldiler ve ben de bıçağı kemerin arasına sıkıştırdıktan sonra restoranın giriş kapısından koşarak dışarı çıktım; ve etrafımda bu sefer çok fazla Mekgibalı vardı. Arkamdan birisi gelip bir tür gazlı bezle beni bayılttı; gözlerimi açtığımda bir parkın tenha bir köşesindeydik. Başıma poşet geçirilmişti ama ispanyolca konuşmalarını duyabiliyordum. Anlaşılan etrafım hayli kalabalıktı. Korkuyla panik davrandım, ellerim bağlı değildi o yüzden sakladığım bıçağı ani bir hamleyle çıkardım ve kaçmaya çalıştım ama tam göbeğime sert bir tekme darbesi aldım. Savrulurken bıçağı gelişine bir noktaya sertçe salladım ve bir şeyi çok fena kesmiştim. Kafamdaki poşeti çıkardım ve adamın biri yere yığılmıştı. Sonra bir sürü Mekgibalı üzerime saldırdı ve önce yere yıkıp sonra tekmelemeye başladılar. Bunlar ciddi tekme darbeleriydi ve ölüme en çok yaklaştığım üç andan birisi ve ilkiydi. Birkaç kişi ise yere düşen adamın başına toplanmıştı. Tam bu anda önceden girdiğim şu flashforward'ı tekrar okuyalım: http://www.incisozluk.com.tr/e/169077855/
-
-
1.
+1Tam istediğim gibi bekliyorum devdıbını
-
2.
+4 -1Olm mekgibalılarda kürt gibiymiş amk
-
1.
-
41.
+14 -2Kennedy aracından inerek silahını çekip bana doğrulttu: "Get in or I will have to shot you!"
*(Bin yoksa seni vurururum.)
Çevreme bakındım, Mekgibalılar ve yerde yatan adamdan iz yoktu. içimi yine o derin sıcaklık ve korku kapladı. Adamı öldürmüş müydüm? Çimenler kanla kaplıydı ve bir bölgede ufak bir kan gölü vardı. Çaresiz ellerimi kaldırdım ve araca doğru ilerledim. Bütün bunlar tek bir sonuca varıyordu: O kızları ben öldürmüştüm, tıpkı az önce o Mekgibalıyı öldürdüğüm gibi... Soğukkanlı... Merhametsizce... Bu ben miydim? Bütün oklar beni gösteriyordu. Bir an için bunları düşünüyordum. Ben bile düşünüyorsam başkaları ne düşünürdü acaba? -
-
1.
+6Hikayenin sonunda şizofren çıkmazsın umarım
-
1.
-
42.
+10 -1Araca bindim, Kennedy kaldığım motele sürdü ve önünde durdu. "iniyorsun, bavulunu hazırla. Gidiyorsun. Oyun bitti." Bir an anlamsızca Kennedy'ye baktım. Kennedy tekrar "Git!" dedi ve anlam veremeden araçtan indim. Eşyalarımı topladım. Motelden çıkış yaptım ve Kennedy beni apar topar O'Hare Havalimanına zütürdü. Biletimi aldığıma emin olduktan sonra hiçbir şey söylemeden ayrıldı ve beni yeni gizemlerle tek başıma bıraktı. Hiçbir şey demeden. ilk uçakla ülkeme dönüyordum. Onca sırrı arkamda bırakmaya niyetim yoktu. Hayatımda beni en çok utandıran kararı vermek zorunda kaldım: Bir korkak gibi uçağa bindim. Havada 14-15 saatte birçok şeyi düşünmek için çok fazla vaktiniz oluyor. Daha önce aklınıza gelmeyenler o esnada aklınızda beliriveriyor ama ben yine de bu esrarengiz gizemlerin hiçbirini çözemedim. Katil veya katiller kimdi? Mekgibalı birini mi öldürmüştüm? Kennedy niçin benim ülkedışına çıkmamı istemişti? Apar topar, kelime etmeden... Kennedy'nin gerçekten bir FBI ajanı olduğundan bile şüphe edecek durumdaydım. Münih aktarmalı olarak izmir'de indiğimde beni Gümrük Ofisi'nden bir memur karşıladı. "Kendinibilenadam, değil mi?" diye sordu. Onayladım. Nereli olduğumu sordu; söyledim. "Toprağam, seni aramama gerek yok, hem eminim uğraşacağın çok şey vardır." dedi. Gülümseyip teşekkür ettim. "iyi günler beyfendi ve unutmayın, sizi izliyorlar... " dedi ve oradan ayrıldı. Kanım donmuş bir şekilde arkama bile bakmadan ilerlemeye devam ettim ve gümrük ofisi görevlileri beni tekrar durdurdu. "Kontrol için beni takip edin lütfen." diyorlardı; "Benim kontrolümü şuradaki beyfendi yaptı." diye dönüp gösteriyordum ki adam gitmişti. Emin olmuştum, izleniyordum.
-
-
1.
+1Vay aq devam et reis
-
2.
0rezzzerssss
-
1.
-
43.
+20 -4Derin bir soluk alabilirsiniz. Birinci sezon tamamdır. Şöyle düşünmenizi istiyorum. Chicago ile saksıya toprağını koyduk, bitkisini ektik. New York'ta bu bitki filizlenecek, Bizerte'de (Tunus'ta) kocaman olacak, Varna'da (Bulgaristan'da) ise meyve verecek...
Tunus'ta bu adamlarla bizzat hırsız-polis oynadım; sokaklarda canımı kurtarmak için koşturdum ve zannediyorum hikayemin sizler açısından en heyecanlı kısmı da Tunus olacak; benim için ise hayatımın en büyük yıkımlarından birisi olmuştur.
Çok kötü oluyorum hatırladıkça inanın. Ağlayasım geliyor. O kadar zor ki. Çok pişmanım. Çok büyük bir hataydı. Kahretsin ki yaptım... Yapmamalıydım...
Lütfen takipte kalın. Sabırlı olun, bütün soruların cevabını bulacaksınız. Bütün gizemler çözülecek, emin olun. Ben birkaç ay önce bütün olayı çözdüm.
Şimdi istirahate çekiliyorum. Bugün de hayattayım. -
-
1.
+4Knk hala rahatsiz ediyorlarsa dayim polis amcam astsubay djckvjf
-
2.
0Bunun gibi bi hikaye okumuştum ukraynada falan geciyodu ama coook önce
-
3.
0Güzel panpa umarım güzel biter
-
4.
0Güzel panpa umarım güzel biter
diğerleri 2 -
1.
-
44.
+5 -23Sizlere sürprizler yapmak için alternatif sonları olan bir kurgu yaratmak istemiştim; yanlış anlamayın, hikayem gerçektir ve bütün bunları yaşadım. Uzun bir süre buralarda olamayacağım ama emin olun, hikayemi burada bitireceğim. O süre zarfında bir nebze de olsa sizleri tatmin olmuş bırakabilmek için alternatif sonu burada vermeyi uygun görüyorum. Burada bulunamayacağım uzun süre zarfı başımdan geçmiş bütün bu olaylarla doğrudan bağlantılıdır. Kendinize iyi bakın ve benim için dua edin.Tümünü Göster
Bu bir son değil, kısa süreli bir aradır. Çok yakında tekrar görüşeceğiz.
Alternatif Son 1: Kennedy Münih aktarmalı izmir'e giden uçak biletini aldığımdan emin olduktan sonra tek kelime etmeden beni bırakmıştı. 14-15 saatlik uçak yolculuğu sırasında bolca düşünmeye vaktiniz çok oluyor; ben de düşündüm ve bir anda bütün olay bir atom bombası gibi zihnimde kendini açığa çıkarmıştı.
Kennedy ile gey ilişki yaşıyordum ve restoran müdürü Mike bundan rahatsız olduğu için gerçekten gizli görevdeki FBI ajanı Kennedy'yi işten çıkarmıştı. Kennedy, Mekgibalılarla sorun yaşadığımdan benim için Mekgibalılarla kavga etmişti ve ağır yaralı hastaneye kaldırılmıştı. Günde birkaç saat uyuyan çift kişilikli bir şizofren olduğum için o kızları gerçekten ben öldürmüştüm. Mekgibalıyı da ben öldürmüştüm ama bu şizofrenik durumun farkında değildim. Bana büyük bir aşkla bağlı olup beni çok seven FBI ajanı Kennedy yakalanmama göz yumamayarak son anda beni sınırdışına yollamış ve olayı örtpas etmişti. Hikayenin başında anlattıklarım ise yapmayı çok istediğim şeyleri yazdığım bir tür not defterinden alıntılardı... Beyaz maskeli adam zenginlerden aldığı para karşılığında cinselliği canileştiren soğukkanlı bir katil değildi; zira o, kendinibilenadam'ın bastırılmış bilinçaltını her gün başında saatlerini geçirdiği bir not defterine yazan ve çizen ikinci bir kişilikti.
Edit: Lütfen yargılamayın; tatmin olmadığınızı biliyorum ama adı üzerinde, alternatif bir son ve şunca sayfa içerisindeki tek uydurma entry budur; sadece bütün her şeyin orada bitmesini dileyen bir yanımı görmezden gelemiyorum. Keşke böyle olsaydı, keşke böyle bitseydi... Devede kulak kalırdı... Ama böyle bitmedi... Çok pişmanım... Büyük bir hataydı. Yapmamalıydım.
Basimdan gecen asil hikayede Kennedy emin olun, FBI ajani falan degil; tam tersi, oyle bir gorunum veren ama Mekgibalilari ma$asi yapmis bir suc kartelinin icindeki hitman'dir. -
-
1.
+2Sen nediyon amk
-
2.
+1Şimdi Gay miymiş bu
-
3.
0Isıtılmış demir dildo güzel fanteziymiş kardeş, umarım babanın düşmanları seni giber
-
4.
0ya yavşak mısın yaz huur
-
5.
+1Geldin geldin sonunda sıçtın
-
6.
0vurduruyo muymuş yani
-
7.
0Alternatif son daha cekici kennedy gibmek istiyom djcjcjcj
-
8.
0huur cocugu konu deep web di simdi taka sardin yazma daha bin
-
9.
+1bi tak anlamadım amk
diğerleri 7 -
1.
-
45.
+1 -1
-
-
1.
0Panpa hikayen guzel de takunu yiyim o kizlar gercek degildi de.ben uydurdum de cunku cok rahatsiz oldum kendinibilenadam in bilincaltiydi yani demi o
-
2.
0Malesef kardeşim. Gerçek.
-
1.
başlık yok! burası bom boş!