hikayeye başlayalı bugün tam 3 hafta, bitireli iki gün oldu. bu süreçte bana gerek mail yoluyla gerek sözlükte vs. olumlu veya olumsuz daha çok çoook olumlu birçok yorum geldi, hikaye sonunda caps isteyenler oldu, küfür edenler oldu, rize'den kalkıp adana'ya seninle 2 muhabbet etmek istiyorum diyenler, hünfür hüngür ağlıyorum diyenler oldu, velhasıl-ı kelam oldu da oldu. bu süreci biraz izlemek istedim ben. eleştirilere toplu olarak cevap vermeyi de bugünü seçtim. öncelikle,
caps meselesi, salt bu bloga 3 hafta içerisinde şu an itibariyle 75.000 insan girmiş, 75.000 insan lan, ben bir tane caps paylaşsam 75.000 insana sizce ne olur? tahmin edebilir misiniz? biri bana bir şeylerin garantisini verebilir mi şu olmayacak diye? elinizi vicdanınıza koyun 75 saniye düşünün, ha? evet hikayenin başlarında bir iki kişi dinlerken caps vermeyi düşünüyorum ama emin değilim dedim, hiçbir şekilde söz vermedim. caps konusunda ileride belki bir şeyler paylaşabilirim. belki diyorum bak, daha farklı ortamlarda farklı şekilde...
bu hikayeden maddi hiçbir kazanç güderek başlamadım hikayeye.
bu blogu neden açtım? i̇nci sözlükte defalarca yanan hard disk yüzünden açtım. lan yazıyorum o kadar madem yarın bir gün yanarsa yine hard disk ne yaparım ben kaygımdan mütevellit açtım blogu, 3 hafta sonunda bana bir paket sigara bile aldırmayacak reklam gelirlerine göz diken arkadaşlar var ne diyeyim size, bir şey demiyorum.
popüler olmaya çalışıyorsun diyenler var, hikayeye başlamadan önce facebook hesabım yoktu, birkaç yıl önce kız arkadaşımla beraber ortak bir kararla facebooklarımızı kapatmıştık, facebooktaki darthvenom sayfasının açılmasını rica ettim ve bir arkadaşım açtı benim için, neden istedim peki bunu? bir okuyucunun bilgisayardan gece nete giremiyorum, yatağımın içinde uyumadan önce telefondan okumak istiyorum hikayeyi dediği için istedim sadece.twitter hesabını da aynı arkadaş açtı bana, bunları yaparken asla popüler olmaya çalışmak gibi bir gayem olmadı. olsa ilk size söylerim, vallaha.
bu hikaye tamamen gerçek dersem size yalan söylemiş olurum; lakin hikayedeki gerçeklik düşle beslenen yanından çok çok çok çok çok çok daha fazla.
hikayedeki ankara'daki sucukcuya olan borcumu bana ulaşan bir arkadaş sayesinde ödedik. bu bile yeter bana.
lagaluga yapmayın.:):)
http://yazardarthvenom.bl.../01/diyeceklerim-var.html