geçmiş artık yoktur, gelecek henüz gerçekleşmemiştir.o halde anın saflığından keyif almaya bakın. hayat felsefesi edindiğim bir sözdür. deneyebilirsiniz hayatınıza çok olumlu etkiler katacağı garantisini veririm. bugünlük bu kadar olsun panpalar..

huzurmuş... ulan git tayland'a tapınaklarda bedava yaşa ciddiyim. http://inciswf.com/1294166617.swf

ego seni beklemede tutar: yarın başarılı olduğunda keyif alacaksın. bugün tabii ki acı çekmek zorundasın. eğer başarılı olmak istiyorsan bugünü feda etmek zorundasın. birazcık acı sonra kutlama olacak.. yuppi amk. fakat bu yarın asla gelmez.o asla gelmemiştir. yarın sadece, gelmeyen demektir.o yaşamayı ertelemektir.o seni acı çeker halde tutmak için çok güzel bir stratejidir.ego şimdiki zamanda keyif almaz. etrafınızdakilere sorun bi bugünden keyif alan insan sayısı çok azdır. hep ileriye endeksli şimdi acı çekip ilerde kutlama yapacağını sanan andavallar çoğunluktadır. geçmiş artık yoktur ,gelecek henüz gerçekleşmemiştir;her ikisi de yoktur.ego sadece var olmayanla var olabilir. çünkü onun kendi varlığı mevcut değildir. şimdiki zamanda, anın saflığında içinde hiç ego bulamayacaksın;sadece sessiz bir mutluluk:)

reserved

ego senin hakikat olarak kabul ettiğin en büyük yalandır. menfaat grupları bunu son derece destekler tabi ki.neden? şayet herkes egosuzluğun farkına varırsa dünyanın her yerinde süren bu yarış basitçe duracaktır. hiç kimse everest'e tırmanmak istemeyecektir ,onlar nerede olursa olsunlar tadını çıkaracaklardır. onlar zevk alacaklardır.

egonun oyunları vardır... evlilik onun oyunudur, para onun oyunudur, güç onun oyunudur. toplum şu ana kadar oyunlar oynar halde kalmıştır;herkes yukarıya doğru mücadele ediyor ve herkes onu bacaklarından aşağı çekiyor çünkü everest'in zirvesinde hepinizin duracağı kadar yer yok.bu ölümüne bir rekabet.ve bu senin için o kadar önemli hale gelir ki egonun senin içine toplum tarafından, öğretmenler tarafından yerleştirildiğini tamamen unutursun. anaokulundan üniversiteye kadar onlar ne yapar:egonu güçlendirir. daha çok unvanlar -doç.lar prof.lar başkanlar..- ismine eklenmeye devam eder ve sen daha büyük hissetmeye başlarsın.

fakat ben hiç kimsenin bu boş ellerden bir şey öğrendiğini görmüyorum. çünkü iskender'den sonra insanlar aynı şeyi başka şekillerde yapmaya devam ettiler. insanın egosu onun tüm çalışmalarının, tüm kıskançlıklarının, depresyonunun,korkusunun, çatışmalarının kaynağıdır. birisi senden daha yakışıklıdır/güzeldir,bu incitir. birisi senden daha bilgilidir,bu incitir. birisi senden daha çok paraya sahiptir,bu incitir. seni incitecek çook şey var ama sen seni incitenin bu şeyler olmadığını bilmiyorsun çünkü beni bunlar eskisi kadar da çok incitmiyor hatta hiç. onlar seni egon yüzünden incitiyor.

iskender ölümünden önce başkumandanına şöyle dedi:'tabutumu mezara taşırken iki elimi tabuttan dışarıya sarkar halde tutun.' başkumandan şöyle sordu;'bu nasıl bi istek? böyle bir olay duyulmuş şey değil.' iskender,''sana açıklayacak kadar vaktim yok ama kısaca söyleyeyim, dünyadan boş ellerle gittiğimi göstermek istiyorum. giderek daha büyüdüğümü ve zenginleştiğimi zannediyordum. fakat aslında giderek daha çok yoksullaşıyordum. doğduğumda hayata avuçlarımda bir şeyler tutuyormuş gibi gelmişim. şimdi ölüm anında yumruğum sıkılı gidemiyorum. herkesin büyük iskender'in ellerinin boş olarak, sadece bir dilenci olarak öldüğünü bilmesini sağlayın.''dedi.

fakat onun tüm deneyimi büyümek, zenginleşmek.daha çok ve daha çok iktidardı.ve o,annesine dünyayı fethettikten sonra gelip tüm dünyayı onun ayaklarına sereceğine dair söz vermişti. hiçbir oğul hiçbir anneye daha önce bunu yapmamıştı. fakat o,en iyi doktorlarla çevrili olmasına rağmen çaresiz hissetti, ölümünü 24 saat dahi erteleyememenin çaresizliği belki de..doktorlar ona hayatta kalman imkansız.bu 24 saat yolculuk.. ölmek üzeresin.biz yardım edemeyiz hastalıkları iyileştirebiliriz, ölümü iyileştiremeyiz. ömrünü,tüm yaşam enerjini şu ülkeyle bu ülkeyle savaşarak tüketmişsin.bu hastalık değil sadece yaşam enerjinin tükenmiş olması ve o boşuna harcanmış dediler.

büyük iskender'den örnek vermek istiyorum:onun içindeki 'ben' dünyanın fatihi olmak istedi. yaşdıbının neredeyse tümünü savaşarak geçiriyordu. yalnızca savasıyor, savasıyordu.hasta olmuştu, savaştan,katliamdan, kandan sıkılmıştı.eve dönüp dinlenmek istedi ve bu bile yerine getirilemedi. atina'daki evine ulaşması beklenenden sadece bir gün önce öldü, sadece bir gün..24 saat..

@36 çok güzel bi noktaya parmak basmışsın değineceğim o konuyada.

egonu tam anlamıyla parçalamak istiyorsan
tüm bağımlılıklarından kurtulmak zorundasın
konuşmakda bir bağımlılıktır
egoyla süperegoyu dengelemelisin
ego fazla olursa
kibrinle kavrulursun
süperego fazla olursa
kendini bir hiç olarak görürsün

rezervuar okuyacağım bunu baştan sona ama bitirdiğin zaman.
bu arada tasarımını gibeyim bi alışamadım

up up up

şayet birisinin senden daha büyük bir 'ben'i varsa bu sende aşağılık kompleksi yaratır.sen herkesten üstün, büyük olmak için her türlü çabaya girersin. artık tüm yaşamın bir tek aptalca şeye adanmıştır.sen bir hayalin peşindesin ve devam edip duracaksın.'ben' inidaha daha büyük yapacaksın.ve..ve bu neredeyse tüm problemleri yaratır.

ahmet insanların ona seslendikleri bir şeydir,bu yüzden o da kendisine ahmet der. ancak bir gün gelir ... o büyüdükçe ona bunun doğru olmadığını öğretmeye başlarsın.'ahmet başkalarının sana taktığı isimdir. kendine ahmet demekten vazgeç.sen ayrı bi kişisin,sen kendine ben demeyi öğretmek zorundasın.'işte ahmet'in 'ben' haline geldiği gün o,varlığının hakikatini yitirir.'ben' dediğinde bütünüyle farklı bir enerji işlemeye başlar. artık 'ben' gelişmek ister,o büyümek ister,o şunu ister,o bunu ister.o hiyerarşi dünyasında yükselmek ister.o daha büyük bir hüküm alanı ister.

seçebilirsin: ya hayal kırıklığı, acı,mutsuzluk;o zaman egoya tutunmaya devam et.ya da huzur, sükunet,saadet. fakat o zaman masumiyetini yeniden kazanmak zorundasın.ego toplum,din, kültür tarafından öğretiliyor. bebekleri gözlemlemişsinizdir:onlar 'karnım aç'demezler. bebeğin adı ahmet olsun mesela ahmet'in karnı aç. ahmet tuvalete gitcek, çiş yapcak falan derler.(güldüm amk).onun 'ben' duygusu yoktur.o kendisini de 3. şahıs olarak niteler.

yarım bırakırsan giberim. reserved

lan karı kız capsi olsa doluşursunuz amk. ayakta alkışlıyorum sizi:) her neyse bu başlık burada kalsın arada yazarım

nası parçalıycagımızı da anlatıcakmısın ? bi de sana özel mesaj atmıştım bakarsan cok sevinirim