-
76.
+1o gece zifiri kranlıkta cebimdeki 190 lirayla yürürken kendimi hiç olmadığı kadar aydın hissettim. sanki bomboş ve kapkaranlık sokağı bi kaçtane sokak lambası değilde ben aydınlatıyordum. düşüncelerim gökyüzünden kafama iniyordu, hayatımda ilk defa bu kadar cesur hissediyordum kendimi. tanrıyı eleştiriyordum o akşam, hayatımı ve tüm hayatlarımızı sorguluyordum. yani aslında herşey bi şaka gibiydi. bizde bu saçma şakanın şaşkın kurbanlarıydık.
akvaryumdaki balıklar gibi hissediyordum kendimi ve herkesi. koskoca bi akvaryum vardı havada asılı duran.o akvaryumdaki milyarlarca japon balığından sadece biriydim. hiçbir özelliğim yoktu. akvaryumun sahibi küçük bir çocuk camın arkasından izliyordu bizi. hepimizi görüyordu, hissediyordu onun bir parçasıymışız gibi. geçici bir hevesin ürünleriydik biz onun gözlerinde. elbet sıkılacaktı bizden sahip.ama biz nefret ediyorduk ondan. yani bir camın içindeki japon balığını ufak bir çocuk ne kadar anlayabilirdi ki ? ne kadar ortak olabilirdi sıkıntılarına... -
77.
+1@143 bende hastayım şuan panpa sidikli klavyeyle yazıyorum bunları...
-
78.
+1(bu entyi yazmak ve o anı tekrar yasamak için az önce banyoda girip 15 dk yıkandım beyler ona göre.)
içeri girdim yarım kalan çişimi bitirdim. telefondan yarım kalan müziğimi başa alıp açtım. telefonumu sesin daha iyi geleceği yankı yapan bi yere dolabın köşesine koydum. burda ıslanmadı da.sıcak suyu yarım soğuk suyu ise sonuna kadar açtım. genelde kaynar suyla banyo yapardım ama vücudumun heryanında ateş sıcaklığı hissediyordum. söndürmem lazımdı bu ateşi. suyu açıp yukarı astım şofbeni.su vücuduma değdiği ilk anda gözlerim kapalı müziği dinliyordum. müziğin sesi kısıldı. gözlerim kapalı vücudumdan çıkan dumanları görüyordum. eriyordum resmen. sonra suyun altına kafamı soktum. aynı şekilde müziğe ayak uydurarak kafamda geziniyordu bu su denen nimet. kaşınan ve saçları dökülen kafamın her yanından sular akıyordu. suratım,kulaklarım, ağzımın içi ve boğazım. heryanım suydu. dökülen saçlarımın suyla birlikte girmesini izledim ilk başta hüzünle. sonra su denen şeyi inceledım. yere fayanslara oturdum müziğim devam ederken. yere daha yakınken saçlarımın çoğu daha net görünüyordu.bu kadar çok döküldüğünü tahmin etmemiştim. yerdeyken kafamı kaldırıp dıştan falso alarak suratıma gelen suyu izledim. gözlerimin kıpkırmızı oldugunu hissediyordum.o soğuk nimeti kana kana içtim kardeşlerim.eve banyo yaptığım çeşme suyuydu.ama ömrümde içtiğim en güzel suydu belkide. arasında bi seçim yapamazdım içtiğim suların ama bu cok tatlı gelmişti. sonra incelemeye basladım sofbeni. tüm deliklerden eşit miktarda su akıyordu.ama köşede bi yerdeki delikten azar azar damla damla su akıyordu yere.o suyu izledim biraz. dilimi dışarı çıkardım. evet yaptım.o akan suyun her bir damlasını 4-6 dakika kadar o pozisyonda içtim. neden böyle bişey yaptım hatırlamıyorum.ama müzik bitene kadar durdum öylece... - 79.
-
80.
+1işte ben o gece elimde sigaramla tüm bunları düşündüm o kısacık ama saatler süren yolda. tüm dünyanın merkezindeki aç bir karınca gibiydim. etrafımda amaçsız dolaşan bir sürü nesne vardı ama çok anlamsızdı hepsi. yani varlığından emin bile olamadığım bir sürü duman kokulu şey vardı.
neyse bu kadar pgiboloji betimlemesi yeter.o gün evdekilere söyledim işten ayrıldığımı. hiç şaşırmamış gibi karşıladılar durumu.ama içlerine işleyen o duyguyu hemen sezmiştim. tekrar eski bakışları dha ilk andan yüzüme çarpmıştı yada ben öyle gördüm tam emin değilim. gidip hiç de yorgun olmayan bedenimi atıyorum gıcırdayan yatağa. saat 11 e geliyor. hiç kitap okumak istemiyorum. dünyada o an istediğim tek şey uykuydu.ne kadar uzun veya ne kadar kısa olursa olsun yeterki bir keye uykuya dalmaktı istediğim. yeterki geçsin saatler birkaç saniyede. başka bişey istemezdim o an.
belki inanmazsını ama hayatımın en güzel ve en kesintisiz uykusunu o gece yaşadım. yatmadan önce görmeye hazırlandığım 2 rakamı yerini aydınlıkta apaçık seçilen 13.19 rakamlar bütününe bırakmış. uzun bir süredir uyuyordum, yani gerçekten uyumuştum... -
81.
+1gözlerim güzelim kızın karşısında oturan bu kırmızı herifteydi. kendimi gördüm onda.amk ne işin var burda am gidip sıranda kitap okusana lan diye geçirdim içimden. çocuk karşımda gitgide kızarıyordu.bir kıza bakıyor bir bana bakıyor rezil olmuscasına kafası gitgide masaya eğiliyordu.aha şimdi terler amk diye aklımdan geçirdim.10 sanıye sonra alnındakı boncuk boncuk terlerını farkettım eski benin.a be cocuk a be cocuk konussana.tek bi kelime et gidicem ulan bak tenefüs geçiyor.ama tek kelime söylemedi amk. bekledim bekledim yok. çocuğa baktım ve baktım. yavasca suratımda bin bi ifade oluştu. acayip binlik gösterdiğini düşündüğüm bi gülümsemeydi bu.görmediğim halde biri bana bu gülüşü yapsa çakardım ağzına bi tane.o derece yani. neyse ben güldükçe mutlu oluyordum. cocuk küçülüyor, büzülüyoe,eliyle terlerini siliyor mal gibi suratıma bakıp gülüyordu.ben ise sadece bakıyordum kardeşlerim. ruhumun arta kalan son parçalarında mutluluk seziyordum.amk sadisti ben sonra çocuktan kafamı cevırıp kıza baktım.bu ikinci bakısımda acayip tatlı gelmişti kız gözüme. kızı incelerken birden patladı kız bana doğru.ne istiyosun be gerizekalı, başka işin yokmu, mahvettin masayı galiba bunları söyledi. benım tepkin aynen şu oldu kardeşlerim: suratımdaki gülümsemeyi büyülttüm, sesli bi şekilde gülmek diye tabir ettiğimiz tıs sesli o gülücük sesini cıkardım. gerçekten mutluluk gülümsemesiydi bu.neden amk neden mutluyum bilmiyorum ama o çocuğa yıllar gibi bana ise bikaç saniye gelen o anlarda çook ama çok mutluydum. gerçek bir mutluluktu. sonra çayımda son bi yudum alıp kardeşlerimin yanına geçtim. gider gitmez hepsinin suratındaki gülmekten kızarma halini gördüm. hemen yanına sandalyeyı koyup oturduğum okan sırtıma vurup ne bin bi adamsın lan sen ahahaha dedi. sonra hep birlikte güldük.ama bu gülüşüm mutluluk gülüşü değildi. içimden üzüldüğüm yapmacık bi gülüştü...
edit:sahurdan sonra saat 3.30 gibi devam.. -
82.
+1biraz sonra zil çaldı ve toplanıp sınıflara gittik. sınıfa giderken aklımda sürekli kantindeki çocuk vardı. aklımdan cıkartamıyordum o suratını. yolda bir daha güldüm. tuvalete uğrayıp yüzümü ve saçlarımı yıkadım. bikaç tel daha terk etti beni. ıslak kafamla sınıfa gittim. benım sıramda kendi sıra arkadasım ve az önce konustuğum kızın sıra arkadası oturuyordu.kim bilir şimdi yine ne tak var amk diyerek gittim sıramın yanına. benım sıra arkadası aga sen ... nın yanında oturcakmıssın bu ders aynı sekilde dönüp gidip oturdum denilen yere. kız kafayı gömmüş yatıodu sırada. horluyordu hatta amk korktum. neyse şaka tabi kız horlamıyordu. hatta uyumuyordu da kafasını sıranın üzerine koymus öyle mal gibi yatıodu. yanına oturunca kıpırdamadı. gözlerini kaldırıp bana baktı bende ona baktım. sonra kafamı cevırdım. bana bakıyordu hala.bir daha baktım kıza o anda aklıma binbir türlü şey geldi kardeşlerim. ergen ve sivilceli sevgili beynimin ilginç fantezilerine şahit oldum o anda. kızı aynı bu pozisyonda yatırmış arkasından sırtına vuruyordum.amk züt falan da değil sırt. neden sırt ulan neden. bende beynıme bunu sordum ama birden değişti görüntü.bu yeni hayalde sınıf bomboştu. kız suan bulundugumuz sırada çırılçıplak yatıyordu. bende sınıfın diğer ucundaydım. birden havalanıyor ve kıza doğru ucuyordum.ben kafam tavana carparak kıza yaklasırken gectığım yerlerdekı sıralar devrılıyordu bırbır.tam çıplak kızın yanına yaklasıyordum ucarak ve birden kendime geldim.
karşımda çırılçıplak halüsülasyonunu gördüğüm bu kızı birden suratımın 10 cm karşısında üzgün üzgün cevap beklerken buluyorum.ilk işim kafamı suratından cekıp bacaklarına ve vücudunun gerıkalan yerlerıne bakıyorum. kız çıplak değildi. kız fark ettımı bılmıorum ama benım aletin dikildiğini fark etmem, kızın giyinik olduğunu öğrenmemden daha fazla acı verımiyor bana. neyse kendime geldiğimde ne diodun diye sordum tekrar kızın vücudundan daha güzel suratına dönerek.. -
83.
+1--devam--
ben tabi değiştiğimi falan sandığımdan balıklama atlıyorum. kendimi bu asosyallik, utangaçlık illetinden kurtardığıma öyle inanmışım ki kendime bişeyler kanıtlamak istiyorum. yani o zaman kızın teklifini kabul etme nedenim bu.bu arada kıza elif ismini veriyorum ifşa olmaması için adını vermiyorum burda. elifle yürümeye başlıyoruz banktan kalkıp. yokda uzun uzun konuşuyor tabi bu baya geveze zaten.ben kısa cevaplarla veya kafamı sallayarak yanıt veriyorum.
bi süre sonra çok lüks bi sokağa giriyoruz. yani utanmasam ayakkabılarımı çıkarıp girecem sokağa. gündüz vakti temiz,dar ve bir o kadar da sessiz yolda yan yana yürüyoruz elifle. sokağın sessizliğini bozuyor elifin topuklu ayakkabı sesi. kendimi dinlemeye çalışıyorum neler olacak acaba diye soruyorum kendimi.ama sinirlerimi bozuyor bu ses. tık tık tık. düşünmeye çalışıyorum doğrumu yapıyorum diye. tık tık tık. sinirlerimin kat kat yükseldiğini hissediyorum. sanki bi asansördeyim ve en üst kata çıkınca çok kötü şeyler olacak.
bu durum biraz daha devam etseydi düşüp bayılabilirdim. şükürler olsun ki(evet) çok fazla sürmedi. şükürler olsun ki o tertemiz sokak ayaklarımın altından başka pislik tatmadı... -
84.
+1@188 inanmayabilirsin ama o dönemlerde kendimi diger ergenlerden farkli hisseden bi liseliydim. pink floyd king crimson dinler okulda o ipnelerin demet akalın larina katlanır beni rahatsiz etmemeleri içinse kitap okuyormuş numarası yapardım. işte bu sayede zamanla gerçekten kitap okumaya başladım. sadece cehov değil gerçek ustalarin dostoyevski nin nietzsche nin etkisinde kaldiğim daha büyük işlere kalkistigim dònemlerimde oldu. ilerde onlarda gelicek...
Edit : bu akşam devam edicem,evi boyuyoz amk. -
85.
+1Şükürler olsun ki bu başlığa tıklamışım
-
86.
+1reserved dönücem buraya
-
87.
+1şuana kadar şuku verdim şu kıza yaptığın olay için son entrini çükülüyorum
-
88.
+1Elif ve annesinin saçma soru yağmurundan ve benim kısa cevaplarımdan hiç bahsetmicem.o muhabbetler en az bi yarım saat surdu.bi arada merak edip arayan anneme disardayim gelicem falan diyorum. annesinin davranışlarından ve sorularından sıkılan elif bana odasını göstermek istediğini söylüyor.2 yıldır gördüğüm ve bugun haricinde nerdeyse hiç konusmadığım bi kız nasıl olurda dışarda beni görünce direkt evine davet eder, hadi onu gectim gel odamı gezdirim falan der. ülke baya gelişmiş amk.
Neyse biz elifin odasına giriyoruz(dikiş yok beyler abaza ipneler k.b) ve nerdeyse salonları ile aynı büyüklükte elifin odası. kapının hemen karşısında büyükçe bir yatak var. yatağın iki yanında da küçük komidinler var. yani başka yerde görsem iki kisilik bir yatak odası sanardım elifin odasını. yatağın sağ tarafında ince uzun bir masa ve küçük bir sandalye var. masanın üzeri renk renk makyaj malzemeleri ile dolu. elif beni hemen duvarın önündeki kanepeye oturtuyor. ayni acele tavırlarla ince masasının nerden olduğunu anlamadığım gibik bi köşesinden tahta bir sehpa çıkarıp önüme koyuyor. ardından kendiside yanıma gelip,'EE anlat bakım nabiosun, kusura bakma annem için öyle çok konuşur işte birini görünce'diyor. daha cevap vermemi beklemeden kalkıp kapıdan nuraan diye sesleniyor.az sonra telaş içinde en fazla 20 yaşinda olan beyaz kıyafetli bir hizmetçi geliyor.
Hizmetçi beyaz gömleğinin sonuna kadar iliklenmesinden dolayı hafif kızarmış ve biraz da terlemiş bi kızcağız. telaşla içeri girip 'elife hanıma' ne arzu ettiğini soruyor. elif kola kek filan bişey getir ama acele olsun diyor zavallı kıza... -
89.
+1Aradan yarim saat bile gecmeden okuldan bi kiz göruyorum.oda beni gormus olucak ki yanima dogru geliyor. suratinda aptal bi gülümseme var ve daha da sinirlerimi bozuyor. yanima geldiğinde hiç istifimi bozmadan oturuyorum. sigara ictigimi görünce surati biraz değisiyor ve "sendemi ya"diyor aptal bir ses tonuyla. sınıftaki halimi tamamen unutmuş olarak gözlerinin tam ortasına bakìyorum bir süre sonra bir duman daha cekiyorum ve biraz daha yayìliyorum banka. kız şaşkın şaşkın beni izliyor. biraz oturabilirmiyim diye soruyor şaşkinlıgı gecince. hiçbir şey demeden yana kayìyorum. artìk kontrolümü kaybetmisim gibi hissediyorum. sanki bendeğil de sìnifìn populer tiplerinden biri veya kardeşim konuşiyormuş gibiydi.ama kesinlikle ben değildim.
Neyse kız seni biliyorum çok konuşmazsın ortamlarda falan ama sende farklı birsey oldugunu seziyorum diyor.(bak bak konusmalara bak)ben tabi sadece dinliyoum kafam yine yerde ama bu kez çekingenligimden falan değil yerdeki karıncaları izliyorum.o bankta kızdan duydugum son sey seni bizimkilerle taniştırıcam oluyor -
90.
+1işte bu pgibolojiyle varıyoruz elifin apartmanının girişine. bahçe kapısını ucu kırmızı ojeli 5 karmak açıyor.ve bahçeden içeri giriyoruz. tık tık tık. binbir çeşit yapmacık çiçeğin arasından geçip koyu gri yolda apartman kapısına ulaşıyoruz. kapıda sırtında siyah çöp poşeti olan bi abla görüyoruz. kafasındaki başörtüyü acayip bi şekilde bağlamış, alnının ve çenesinin herbir yanından nokta nokta ter taneciği görülüyor. nasır tutmuş 5 parmak ve bu parmakların ucunda koyu yeşil 5 tane tırnak göze çarpıyor. tırnakların ucunda anlam veremediğim siyah plastik parçaları var. diğer elinde iste 4 parmak var. beşinci parmağın acayip kötü bi şekilde yarısından yukarısı yok. eteğin paçaları yıpranmış ve üstüne geçirdiği ince yelek eteğin arasına sıkışmış.o kadın 'bizi fark edince afedersiniz gençler diyor ve telaş içinde kenara çekilmeye çalışıyor sırtında koskoca poşetle.
kadın kenara çekilmeye dursun elif 'ay kusura bakma ya' diyor ablanında duymasını istediği anlaşılan bi ses tonuyla. kafamı çeviriyorum eliften tarafa.10 adet sapasağlam ve kafaları kırmızıya boyanmış oldukça temiz parmak görüyorum ilk önce. kafamı yavaşça yüzüne doğru kaldırıyorum parmaklarından. suratına giden yolda beyaz dar bi tişort, siyah ve en az bu sokak kadar temiz bir ceket ve biraz fazla açık olan göğsünde bir altın kelebek kolyesi görüyorum. sade bir makyaj olan yüzünde ise aptal bir kibir duygusunu örtmeye çabalayan utangaçlık duygusu seçiliyor... -
91.
+1aglattin pic
-
92.
+1o parka 1 kız 1 erkek olarak girdik ve 1 sevgili olarak çıktık. işe bak amk sevgili nedir ya.şimdi size bu kızla ilgili çok da uzun vade de olmayan planlarımı anlatayım.bu kıza yaklaşmaktaki tek sebebim gelişimi mi tamamlamak. evet bu aşamaya kadar bir çok seviye atladım.bir çok zorluklardan geçtim.bu asosyallik denen illetten kurtulmak için buralara kadar geldim. şimdi tek bir şey vardı o da hayallerimde bile gerçekleştırmeye utandığım o gibiş denen cinsel organ birleşmesi.bir çoğundan dünyadaki en güzel duygu oldugunu duydugum bu vuruş işi benı iyice heyecanlandırıyordu. hemen olucak bi iş deildi bu ama bu amaç uğruna ergenliğimi dışa vurup onlar gibi biri olucaktım. kamufle olup onlardan biri gibi görünecek gerekirse uzaktan bakıp sürekli küfrettiğim o iğrenç çiftler gibi olacaktım.ama bu noktaya kadar geldikten sonra amacıma ulaşacaktım her ne olursa olsun..
edit: yarın devam beyler malum sabah 08:00 da iş başı. -
93.
+1gibik döl rengi bi hastanede açtım gözlerimi. duyduğum ilk şey kendine geliyor oldu. yine aynı gibik renkli kıyafet giymiş bi kaç kişi vardı başımda. ağzımdan karnıma oradan da bacaklarımın arasından başka bi makineye giden uzun bi boru vardı.sol kolumun ortasından hemen tepemdeki direğe asılı bi torbaya giden veya torbadan koluma inen kan vardı. birden nefes alışım yavaşladı, zorlukla nefes alıyordum. sağ elimle ağzımdaki boruyu çıkarıp düzgün nefes almaya başladım. yavaş yavaş gözlerimdeki bulanıklık düzeliyordu. gövdemi kaldırıp az önce kafamın altında olan yastığın üzerine oturmaya çalıştım. sağımdan ve solumdan bi kaç el kollarımı sarıp beni eski pozisyonuma getirdi.
gözlerim iyice kendine gelince sağımda 2 kız solumda 1 erkek olmak üzere etrafımda 3 doktor vardı aynı gibik kıyafetli. biri gözüme ışıkla bakıyor, biri ağzıma uzun ince bi tahta sokmaya çalışıyor bir diğeri elindeki dosya kağıtlarına bi şeyler karalıyor. sonunda yorgun gözlerimi beyaz tavana diktim ve aval aval doktorların anlamadığım saçma konuşmasını dinledim. sadece sesleri geliyordu ama hiç bir şey anlamıyordum. farklı bi dilde konuşuyorlarmış gibi.
bu şekilde odada biraz takıldıktan sonra karşıda kapalı halde duran odanın gibik beyaz rengine uyumlu bi renkteki kapı açıldı gürültüyle. kardeşim ve annem kağıda yaşlı bi kadına teşekkür ediyorlardı. kadın turuncu uzun bi elbise giymişti. kısa siyah çorapları elbisesinin altından görülüyordu. saçları açık beyaz renkliydi ve oldukça kısaydı. gözündeki gözlüğü düzeltti ve son kez kapıdan içeri baktı. benim uyanık olduğumu gördümü bilmiyorum.ama uzun uzun süzdükten sonra kapının solundan kaybolup gitti.. -
94.
+1burada harcadığım zamanın ardından yağmurun kafama yağmasını istedim. çıkıp yağmurun altında yürümeye başladım. ellerim montun, cebinde kafam elbiselerime iyice girik hafif kambur bi şekelilde yürümeye başladım. nereye gideceğime dair aklımda en ufak bi fikir yoktu. sadece yürümek istemiştim. biraz yürüdüm. biraz daha yürüdüm. cidden baya yürüdüm o gün.en sonunda bi parkta üstü kapalı bi banka oturdum. suriyelilerin ülkemize geldiği ilk zamanlardı. yanımdan bi suriyeli aile geçti yağmurun altında sırılsıklam bi şekilde. cidden baya üzülmüştüm onların haline. kadın küçük cocuklarından birini kucağına almış ıslanmasın diye çarşafının içine sokmuştu. kocası olduğunu anladığım adam da iki çocuğunu ellerinden tutmuş ayaklarından arkası boydan boya açık bi ayakkabı vardı. adamın sol elinden tutan 5-6 yaşlarında ufak bi çocuktu. ayaklarında terlik vardı. sağ elindeki 11-12 yaşlarında bi kız.oda aynı şekilde yeşil bi terlik giymişti. ayağına küçük geliyordu bu terlik.
sonra kendime baktım. ayaklarımda siyah gayet kalın bi bot, üzerimde yeşil bi mont vardı. montun fermuarını açtım içinde kalın bi kazak, onun altında okul tişörtü onun da altında atlet. suratımın her yeri ıslak. burunumun ucunda bi damla. sonra arkamı dönüp tekrar baktım onlara. gördüklerim yine aynı. benim yaşımda,o halde,o manzarada olup o aileyi görüp,o çocuklara acımayan tek bir insan çıkacağını şu ana kadar hiç düşünmedim. yoktur zaten öyle bi insan. insan değildir yani.
neyse kalkıp nedense hiç utanmadan gittim. arkalarından hızlı hızlı yürüyüp yetiştim. montumun iç cebinden uğurlu kalememim ve not defterimi alıp pantolonumun cebine koydum. montu çıkarıp adamın elini tutan mavi tişörtlü küçük çocuğun eline sıkıştırdım. mont çok ağır gelicek ki bi kolunu yerdeki suya değdirdi. sonra kafam yerde arkamı dönüp oturduğum banka doğru yürüdüm. adam ve kadın arkamdan arapça bişiler söyledi anlamadığım... -
95.
+1günler birbirini kovaladı bu şekilde.bi arkadaşım olmuştu. yıllardır yalnız yaşayan ben şimdi kütüphaneye gidecek birini bulmuştum. kafam yine rahat değildi ama. babam almanyadaydı ve bu beni gerçekten üzüyordu. yani yıllardır birlikte yaşadığım babamın birden ayrılmasına kafayı çok takmıştım. ezik bi asosyal olarak bana yaz tatilinde cektirdiklerinden sonra nasıl hala kendimden çok onları düşünebiliyordum anlamadım.ama daha önceden de dediğimiz gibi aile önemlidir.ne kadar çabalasam da vazgeçemiyordum onlardan. onlar çoktan benden vazgeçmiş olsa da.
bu düşünceye kütüphaneye gittiğim bi gün okuldan eve geç gelmemle vardım. hava yağmurlu,yaz kış giydiğim koyu yeşil montum ve botlarım tam takır üzerimde. okuldan saat öğle 12 de çıkıyorum.eve gelmem saat 14 ü buluyor. aliyle biraz falza dalmışız sohbete.bi yerde oturuop baya konuşmuşuz. neyse eve geliyorum. annem çok sinirli. bana nerde kaldığımı soruyor. kütüphanedeydim noldu bişi mi oldu diye soruyorum. azarlamaya devam ediyor, kütüphaneymiş, olum sen nesin ki okuyunca bişey olucaksın.sen gereksiz salak bi adamsın. evden dışarı adımını atmayan, asalak gibi yaşıyan bi çocuksun. seni kitap mı kurtaracak diyor. tamı tdıbına seçtiği kelimeler bu şekilde. ekgibsiz.kusursuz.tam olarak bu.yani bi düşünün.eve gelmişsin annem, canım dediğin kadın sana tam olarak bunları söylüyor. ayakkabın ayağında boydan boya ıslaksın.ve en kötüsü söylediklerinde tamamen haklı olması. yani şuan bile düşünüyordum da söylediği her kelime her hece tamamen doğru.ne yazık ki işte ben buyum ve be kadar değiştim sansam da hiç bir zaman değişmedim..
-
basıldık bakışı değil mi bu
-
10 online var sözlük bitmiş bu defa 25 06 2025
-
kayra babalarının sayısını gösteriyor
-
kayra seni köylü hayriye kıza hediye verek
-
salak orman kayra herkes senin gibi
-
kayra daha cümle kurarken nefes nefese kalıyorsun
-
bulaşmayım diyorum ama
-
s1kko bir bolumu 15 senede bitirmis
-
30da kaldı feyzo ve gotcapsivarmi sözlük reisidir
-
bu saatte uyanan adamdaan
-
hocalar bikmis bundan derslerden gecirmis
-
kayranın tespit edilen babaları tam liste
-
nasil olsa bu mezun olsada bundan bi sey olmaz
-
yeni havuç bumuş
-
dosta korku dusmana guven veren ermenı
-
beyler profil fotomu israil bayrağı yapacağım
-
geayra anca yemek yersin
-
kayra elektrikten ne anlar
-
28yaşındaki gariban facia28 aganız biralarını alıp
-
kayra da yalan bitmez
-
size 1 milyar dolar vereceklr
-
levanın sıska bacağı mı
-
sokakta hiç tanımadığım bir kıza
-
allah askına bırısı levan adlı kısıye kayra
-
ah kayra senjn hayallerin
-
kız numaramı sil
-
beyler bali li eski sevgilim aklıma geldi
-
beyler bir kızı unutmak için be yapmam gerek
-
rüyalanmaya öyle bi gıcık kapıyom ki
-
ah kayra ah ah
- / 2