gececi tayfa toplanın aşk hikayemi

uyumuşum panpalar. sabah 8 de kalkıyorum kusuruma bakmayın.
başta da söylemiştim , hikayenin sonunda resimlerden , hediyelere kadar herşeyin görüntülerini koyacağım.

bu gece devam panpalar..

http://www.youtube.com/watch?v=8b3mftcV0dY

her halde 40 dakika nathalie nin telefonuna ulaşmaya çalıştım..
yüze yakın mail atmışımdır..
facebookuna girip arkadaşlarına bile baktım...
yok yok yok.
hiç bir dönüş yok..
sabahı görmek üzereyken resimleri attım..
ve bu sen değilsin yazdım...

ışıklar kapalı..
lap toptan hafif müzikler geliyor..
önümde ise deli gibi içtiğim bir cardinal melon..

kendimi kaybetmişim..

rüyamda bile gibtiğimin cezayirlisini dövüyordum..
defalarca..
bir kapıyı açıyordum..
karşımda nathalie..
gibtiğimin fransızının kollarında..
çıldırıyordum ya çıldırıyor..

sabah bildiğin kötü kokuların içinde uyandım..
saat daha 9 du.
nathalie..
sıfır..
sadece otomatik gönderilmeye ayarlanmış seni seviyorum maili...
her sabah beni öyle uyandırırdı..
otomatik mail ile önceki gece çektiği bir resim..
yüzlerce resmi..

yine bir resim atmıştı..
gözlerini büyütmüş..
yumuşadım..
ve uyandım..
bu kız dün öyle bir yere gittiyse..
artık hiç bir şeyin anlamı yok..

herhalde hayatımda ki en uzun 1 saatti...

http://www.youtube.com/watch?v=MvFknu4Nuhk

sonunda uyandı..
ilk maili günaydın hayatımın en büyük parçasıydı..
ben skype yazıp yolladım..
ikinci maili seni seviyorumdu..
üçüncü maili ne oluyor du...

20 saniye sonra skype kullanıyorduk ikimizde..
dağılmıştım resmen..
nathalie ..
dün bana mailler geldi..
bana ben değilim de..

nerede dedi..
son maile bak..
baktı..
şaşırdı..
yüzü düştü..
ağlamaklı oldu..

member dedi..bir itiraf bekliyordum..
hayalimi yıkacak..
rüyadan beni sertçe uyandıracak bir itiraf..

bir daha asla sevmememi sağlayacak olan bir itiraf..

ama...

beni tanımadığına inanmıyorum dedi..
nasıl yani.

kızın sol koluna bak..
küçük bir dövme...
cezayirli evet.
ev arkadaşı evet..
ama o nathalie değildi...

resmen allah diye bağırdığımı hatırlıyorum..
kendime geldiğimde karşımda üzgün bakışlı bir nathalie..

nasıl yaparsın..
sana bunu yapmayacağımı bilmiyormusun..
senin için hayatımı değiştirdim ben..
nathalie..
sus..
kalbimi kırdın member..
seni çok seviyorum ama bana güvenmediğine inanmıyorum..
nathalie..
konuşmasak iyi olur bir süre..
yapma..
lütfen yapma..
güle güle derken bana..

evlen benimle dedim..
durdu..
ciddimisin dedi..
evet dedim..
işim de var..
okulu zütürebiliyorum..
evlen benimle..
benim okulum..
olsun evlen..
ailem..
olsun..
peki ya din konusu.
sonuçta tek bir allah değilmi dediğimi hatırlıyorum..
gülümsedi..

ve gülümsemesi soldu...
bana güvenmeyen birisi ile nasıl evlenebliirim?
nathalie..
ya benimle konuşamasaydın bir süre..
ya benim seni aldattığımı düşünüp başka bir kızın yanına gitseydin?

bu kadar kolaymı seni bırakmak..
güvenmemen kolay ama..
nathalie..
bir sürü boş laf..
hatırlamıyorum bile..
seni seviyorum member..

ve skype kapanır..

http://www.youtube.com/wa...kz33k&feature=related

deliler gibi yazılar yazdım..
mailler attım..
aradım..
açmadı..
bağlanmadı..

ağlamaklı oldum..
bir kıza inandık..
hayatımızı kaybettik belki de..
acaba evlenirmiydi benimle böyle bir şey olmasa..

deliler gibi yazılar yazıyordum..
bin tane mail atacağım kararım kesin diye düşünüyordum..
affeder..

2 saat geçer..
affedicektir..

dört saat geçer beni seviyor...

altı saat sonraydı galiba..
artık ne umudum kalmıştı..
ne başka bir şey..

ağlamaklı olduğumu hatırlıyorum..
gerçekten gider mi böyle bir şey için..
salak..
neden inanıyorsun..
neden dikkat etmiyorsun..

kızların bize acı çektireceğine o kadar kaptırmışız ki kendimizi..
asla güvenemiyoruz.

ve belki de evlenebileceğimiz seviyede kızları..
aptallıklarımız ile kaybediyoruz...

http://www.youtube.com/wa...WHLX0&feature=related

açtım..
ama hissetmiyordum.

su gerekiyordu ama..
su almak için gittim..
bardağın düşüş anını hatırlıyorum.
elimin bardağa gidişini..
bardak parçalandı yerde..
benim elimde hemen dibinde..

elimden kan geliyordu..
hafif şekilde akıyordu..
abartılacak bir şey olmasa bile yıkamak gerekirdi..

ama ben kana bakıyordum..
kanda nathalieyi görüyordum ..

etraf batmış..
kafamda hala nathalie..
kendimi toparladım..
kendine gel..
bir kızmı üzecek seni..

bir kız mı..
komik olma..
o asla bir kız olmadı..
o senin ta kendin...
senin bir parçan..

hatta sen.

elimi yıkadım küçük bir parçayı çıkarttım ve bilgisayarıma geçtim..

öyle bir mail attım ki..
aranızdan birisinin ihtiyacı olursa maili size gönderirim..

a4 kağıda göre 3 sayfalık bir dosya..
son cümlesi..

seni her zaman seveceğim , sen olsan da olmasan da ben senin hayalin ile yaşamışım ..
şimdi seni kaybedemem...

bir skype sesi duydum odada dolanırken..
koştum..
nathalie..

açtım..
bana bakıyor..
ne yaptın sen..

seni kaybedemem..

kim beni kaybedeceğini söyledi ..
sen beni asla bırakamazsın..
bundan sonra benden uzaklaşamazsın..

kim ister ki dedim..
kim ister..
haftaya geliyorum nathalie..
ne yapıp edip geliyorum..

hayır dedi..
nasıl hayır..
bir bilet gösterdi..
ben geliyorum...

http://www.youtube.com/wa...tWY-c&feature=related

herhalde çıldırdım..
hatırlamıyorum ki..
alkol , açlık , uykusuzluk..
hepsi boş..

laptopa sarıldım..
gülüyordu..
yine gülümsemesine kapıldım..
sadece izliyordum..

ne bakıyorsun lan dedi..

dona kaldım..
nasıl yani?

kıkırdamaya başladı yine..
ağzını kapatıyordu..
kıkırdıyordu..

nereden biliyorsun sen dedim..
öğrenemezmiyim dedi..

gülüyordu hala..
saçları önüne düşüyor..
arkaya atıyordu..

komik surat diyordu bana...
gülüyordu..
kıkırdamalar..

bir bebeğin katılması gibi..

adeta yolda yürürken karşınıza çıkan bir kız grubunun size baktıktan sonraki konuşmaları gibi..
hani siz gülümsersiniz ya..
o gülümseme size göre dünyanın en mutlu anıdır..

işte söyledim ya..
nathalie benim herşeyim..
nathalie benim parçam...

o an kendi mutlu olduğum yalan olmuştu..
çünkü birisi gerçekten severseniz..
artık sizin mutluluğunuz onun gülümsemesi olur..

her şarkının bir anlamı vardır..

paylaşacağım şekli buydu..
http://www.youtube.com/watch?v=nVYFOlVB-Uo

güzel bir kardeşimizin tam paylaşmadan önce inboxuma gönderdiği ise bu..
http://www.youtube.com/watch?v=KX4jAplZb0Y

işte hayatımı değiştirme zamanıydı..
okul notlarımı açıklayacağım sonra..
düşüşe geçiyordum..

iş yerinde çalışma azmim son aşamadayken bazı günler kendimi kaybediyordum..
patronu zor duruma sokmasam bile kendime yakıştıramıyordum..
işimi bırakmam lazımdı..
istifa edecektim..
teşekkür ederek..

kalan paramı birleştirecektim..
yatırımlarımı bozdurup başka bir iş bulacaktım.
ve en az 15 gün..
nathalie ile yan yana kalacaktım..
hiç bir dert olmadan..
okulmuş..
işmiş...
yaşamakmış..

bana kalsa sadece nathalie yi izleyerek yıllarca yaşayabilirdim..
ama onu yaşatmam lazımdı..
paramı sevmiyordu.
ihtiyacıda yoktu zaten...

ama birbirimize ihtiyacımız vardı..
ve evlenmek istiyorsak..
benimde bir işe..

sevinç dolu günler geçirmeye başlayacaktım..
iş yerine geçtim ertesi gün..
okul mu..
kim gidiyordu ki.

işyerinde o gün 1 aylık iş bitirdim ..
yemek bile yemedim..
patron bir şeylerin ters gittiğini anlamıştı.
beni yanına çağırdı...

yeni bir iş teklifimi aldın dedi..
hayır dedim..

ne oldu member dedi..

durumu anlattım..
nathalie olayını oğlundan biliyordu..
beni biliyordu..
çalışırım beyler.. severim yaptığım her işi..
patronlar sever bu yüzden beni..
çok büyük bir iyi niyet ile karşıladı..

bizim için hiç bir zaman sorun olmaz dedi..
ama benim için olur dedim.
nasıl ..
rahat edemem..
kafam burada kalır , üstelik işi yavaşlatmış olurum..

güldü patron..
sana 1 ay ücretli izin dedi..
işte bunu kastediyorum kabul edemem dedim..
güldü..
o zaman ücretsiz dedi..
ben güldüm bu sefer..
teşekkür ederim ama yapamam..

kararın kesin mi dedi..
evet dedim..
şirket politikası çıkan birisinin bir daha alınmamasını kapsamakta beyler..
çok kötü bir durum olmadıkça tabi..

bunu biliyordum..
on numara bir işe sahiptim ama..
nathalie için her şeyi boşverebilirdim..
çoktan okulumu fransaya nasıl aldırırım diye araştırmalara başlamıştım bile..
patron tamam dedi..
ama sen istifa edemezsin haberin olsun dedi..

istifa edersem o ayın maaşını alabilirdim..
kovulursam 4 aylık maaş + şirkette çalıştığım zamanlar için prim vereceklerdi...

kabul edemezdim..

benden bir şey rica etti ama patron..
akşam 9 a kadar ofiste kalırmısın işler var dedi..
seve seve kalırdım..
ve kaldım..

9.30 gibi çıkacakken içeriye patron ve oğlu girdi..
yanlarında sarışın bir adam..
onun yanında da bir yüz..
tanıdık bir yüz..
fransadan tanığım , fransız olan bir yüz..

evet g.f. di gelen.

gülümsedi bana..
member diye seslendi.
ayağa kalktım hemen sıkı bir karşılama olmuştu ve şaşırmıştım..

buraya gelip seni görmeden gideceğimi mi sanıyordun dedi..
nasıl olduğumuza dair ettiğimiz uzun bir sohbetten sonra istanbulun ünlü mekanlarından birisine geçmeye karar verdik..

mekana geçtiğimiz de g.f. nathalie ile beni anlatmaya başladı..
patrona memberı parise getirelim dedi..
patron güldü bırakamam dedi..

g.f. bana döndü..
duyduğuma göre işi bırakmak istiyormuşsun.
evet.
sebebi nathalie galiba..
evet.
neden ..
durumu anlattım..

güldü...
izin al dedi..
senden men kalamayız..

meğersem ortaklığı ileri boyuta zütürüyorlarmış..

ve beni de daha iyi bir konuma getirmeyi düşünüyorlarmış..
ayrılamam için organize edilmiş bir gece..
zaten g.f. geliyormuş.
durumu öğrenince üzülmüş ve benimle konuşmaya karar vermişler..

ekmeğini yediğim yere haksızlık yapamazdım..

konuşmaların sonunda bir ay ücretli izini ayarladılar bana..
üstelik pariste g.f. ye yardım edecektim..
okulu parise alabilmenin yollarını arayacaktık..
ve ben orada işin türk tarafı ile ilgili işleri halledecektim..

iyi bir terfi geliyordu..
genç yaşımda planladığım başarılar yavaş yavaş oluyordu..
ve yanımda dünya güzeli olan bir kız ile ...

bu arada nathalie sürekli mail atıyordu..
şımarıyordu ..
kalkıp skype a gel diyordu..
sonra gelme diyordu..
oyun oynuyordu kendi kendisine...

her şey hazırlanacaktı..
ve ben parise geçecektim..
artık izinliydim üstelik..
hemde ortaklığın şerefine iki hafta sonra işler onaylanırsa güzel bir de prim alacaktım..

hayat güzel..
ne olursa olsun güzel..

nathalie geliyordu..
başka neler olabilirdi ki..

gelen sarışın adam g.f. nin korumalarından birisiydi..
nathalie nin babasını tanıyordu..
şöförlüğünü yapmış bir zamanlar..

değişik bir tipi vardı..

tanıdık...

g.f. nathalienin okuldaki durumunu aktardı bana..
dersleri iyiye gidiyor dedi..
takipteyim merak etme..

derken patrona dönerek , bu genç arkadaşımız parisi karıştırdı biraz bilmem biliyormuusunuz dedi..
patron anlattıklarınız kadar dedi..
utandım lan o an..
gibtiğimin tiplerini dövdüm diye rezil olacaktım..

üstelik duyduğum kadarı ile daha da karıştırmayı düşünüyor..

ulan bu kadar şeyi nasıl bildiğini bilmiyordum..
ama daha sonra anladığım kadarı ile bu adam bana çok önem veriyordu...

cezayirlinin yanında dövdüğümüz çocuklardan birisi bir milletvekilinin yeğeniymiş galiba..
ama pek etkili olmayan ikinci meclistenmiş bu vekil..

bizim şirketimiz bir aile şirketidir beyler..
çaycısı bile çok yakındır patrona..
g.f. nin adamları da öyleydi...

ve hepsi güvenilir adamlardı aktarılana göre..

okulu bırakma durumu konuşuldu..
ancak ileride yaşanacak bazı durumlar karşısında bırakmama isteğim vardı..
onlarda desteklediler bu isteğimi..

iş hayatım on üzerinden on birdi artık..

iş konusunda en küçük sıkıntım olamazdı..

tek isteğim iş ile nathalie arasında kalmamaktı..

her ikisine de gereken ilgi..

ve her boş anım nathalie ile beraber...

isteğim buydu..
planlarım bile hazırdı..
en geç 2014 yılında nathalie ile evlenecektim..
planım buydu..

ve artık yeni bir dönem başlıyordu benim için..
başarı grafiğimi yukarı çekmem gereken..
genç yaşımda iyi paralar kazanmamı sağlayacak olan bir dönem..
üstelik yanımda bir dünya güzeli ile ..
nathalie ile..

http://www.youtube.com/wa...JQCQU&feature=related

bazı ricalar üstüne , güzel de bir şarkı..