gececi tayfa toplanın aşk hikayemi

izinimin 4. günü farklıydı.. perşembeydi galiba..
kapalı bir havaya uyanmıştık. onun evindeydik..
beraber yatıyorduk..ve hala cinsel bir şey yaşanmamıştı.. bende yanaşmıyordum. o da ileri gitmiyordu beyler.. sadece dokunmalar.. tutkulu dokunmalar.. öyle bir kavrıyordum ki onu.. sanki gitmesin diye içime yapıştırıyordum.. gitmesin diye...

evde kalalım bugün dedi. tamam dedim.. herkesi gönderdi belliydi.. kerem geldi.. okula gidecekti.. nathalie benim için gitmiyordu okula.. ısrar etsemde gitmiyordu.. onun da notları çok iyiydi..ama gitmiyordu..
kerem benimle konuşmak için beni mutfağa çekti..bu da geldi. arkadaş , beni yalnız bırakmıyordu ya.
hele bir kız olsa yanımda.. kendi çocukluk arkadaşını bile itmişti benim yanımda diye..
manyaktı bu kız.. sevimli bir manyak.. tutkulu..dünya güzeli bir manyak..ama benimdi... kendime ait hissettiğim çocukluğumda ki oyuncaklarım dışında ilk defa benim olandı bu kız..

alın işte ben:
http://www.youtube.com/watch?v=rmCpOKtN8ME

herkes gitmişti..
bana adımla hitap etti.. senin için ben neyim dedi..
ben neyim dedim. kızdı..soru sorma cevap ver dedi..yes my lady dedim. yine kızdı..
ama vazoyu ilk defa yürümeye başladığında kıran bebeğe kızma gibiydi.. gözleri mutluluk , sözleri şevkat doluydu..
geleceğim dedim. kafasını gömdü..10 dakika kadar kaldık galiba öyle..tam hatırlamıyorum..

seninle konuşmamız gereken bir şey var dedi..
o an ensemden aşağıya bir soğuk ter indi..
her güzel şeyin.. içinde illa bir şey çıkacaktı.. acı acı güldüm.. acı acı güldüm yalnızca...

http://video.uludagsozluk...ngers-in-the-night-36424/ sinatra reyisi unuturmuyum lan..

hiç aşık oldunuzmu?
elbetteki oldunuz..
aşk tıpkı güçlü olmak gibidir.. yerine senden güçlüsü gelene kadar sen en güçlüsündür..
gerçek aşk çocukluğundaki gibidir.saf ve temiz..
diğerleri yalnızca aşık olduğunu sanmaktır..ama o anlar da bile..hep aklından geçer ya..
bu kızın yanlış tarafı ne diye.. sorduğun bir soruyu binlerce kez tekrar sorarsın..
cevap aynıdır. senin hoşuna gidecek şey..
etrafını bin kere karıştırırsın.. yine bir şey bulamazsın.. çünkü o doğrudur.. dürüsttür..ama bir an olur.. ve bir şey gelir ya..her zaman böyledir bu..
o şey yıkar seni.. bitirir..
işte bende böyle bir beklenti içindeydim.. tüylerim havalanmış , sırtımdan terler süzülüyor..

sizlerden de unuttuğum güzel parçaları bekliyorum..

konuşmaya o gibtiğimin fransızını anarak başladı..
al işte.. zeki kız ama bu isim geçtiğinde geri kalanını dinlemeyeceğimi biliyordu.. bunu yazarken fark ettim lan.. belki geri kalanını dinlemeyeyim diye ilk onun ismini anmıştı..
beklediğim şeyler bakire olmaması başta olmak üzere , hala onu sevdiğine kadar dayanıyordu..
ikinci kez aşık oluyorum lafını bekledim sonuna doğru..
sonuçta burası kaybedenler kulübü değilmi..

farklıydık onunla dedi..
sevip sevmediğimi bilmiyordum onu sana yalan söyleyemem dedi..
ama senin gibi değildi o diye devam etti..
biraz iltifatlar falan filan.. duymadım bile...
ilk kez onu öptüm hayatım da dedi..bu kadar mı diye umutlandım lan.. çünkü sustu bir süre.. utandı..
ulan çıldırmak üzereydim.. buysa olay..o gün bu kızla evlenirdim..
evlenirdim lan..
olay aşırı sağcı bir partide beraber olmalarıymış ama..
keremlerden önce göçmenlerden nefret ederdim dedi. okumaya gelenlerden.. seni ilk gördüğümde sana da öyle yaklaşmıştım dedi..ama sen beni alıp zütürdün ve bana doğru yolu gösterdin dedi..
bunlar bu parti de beraber anılıyorlarmış. herkes evleneceklerine kesin gözü ile bakıyorumuş(bu evlilik kısmını bir arkadaşı söyledi)
üstelik annesi de en büyük destekçileriymiş.. sorun müslüman olmamdı beyler annesinin gözünde..

her neyse.. güzel bir şarap açıp geldi..
anlatmaya devam etti. kaza siyasi amaçlar yüzünden oldu dedi..
ve seni bu dünya ya soktum ben diyerek ağlamaya başladı...

bir süre ara verelim beyler güzel bir içki koyup geliyorum..

http://www.youtube.com/wa...CqWzc&feature=related sinatra reyisten devam bu arada...

belirli bir siyasi görüşüm olsa da siyasi mevzuların çoğunu boş görürüm hep..
adamlar sağ ve solun doğduğu yer lan.. orada olaylar bizden çok farklı.. batı filan demeyin.. kavgalardan , yalanlardan ve dolanlardan ibaret onların sağ ve sol kavramı..
her neyse.. kazanın sosyalist grupların işi olduğunu söyledi..
annesi çok küçükken sokmuş onu bu partinin içine.. tanınıyormuş o yüzden. babası ise hiç umursamazmış böyle şeyleri.. müthiş bir adamdı zaten..
ama annesi işin baya bir içindeymiş..
bilemiyorum artık.. kazadan sonra nathalie de bir süre hastane de kalmış..
ve o an anlattığı şeyleri hatırlamıyorum..
çünkü aklımdan nasıl evleneceğimiz geçiyordu lan. ciddi ciddi. evlenmem diyen ben..bir fransızla nasıl evleneceğimi düşünüyordum..
ironi işte.. hayatın ironisi..

çocuğu ne olursa olsun merak edeceğini söyledi. işte o an öyle bir dikkatli dinlemeye başladım ki..
görmeniz lazımdı halimi..
benim yapım böyle dedi.. gazetede çıkan bir kayıp haberinde bile böyle olurum dedi ve dudağını büzdü..
ulan beni yine benden aldı bu hatun..bu kadar sevimli olamazdı beyler hiç kimse.. olamazdı lan işte...
üzülmemesi gerektiğini söyleyip sarıldım ona.. içimden geçen cümle aynen şuydu:inşallah bu çocuk karşımıza çıkmaz.. inşallah..

o gün saat tam 18.24 te .unutamam lan saati unutamam.ev arkadaşının odasına gitti ve eli kapalı geldi.. elini açmadı ve açabiliyorsan aç dedi..10 dakika kadar sevimlice boğuştuk herhalde..
sonunda elindekini gördüm.bir prezervatifti.. birlikte olmamızı istiyordu beyler.

bu anı kereme bile anlatmadım lan..ama kalbim güm güm hızlandı... deneyimsizlikten değil.. vardı deneyimlerim..ama aşık olduğun kişi ile ?
üstelik bu kadar olay yaşanmışken birde..
herhalde yarım saat sevişmişizdir delilerce.. daha sonra işin asıl kısmına geldiğimizde ise olay biraz değişti.. kıyamıyordum..
ama deli gibi istiyordum.. o da istiyordu.. sonuçta olacağı belliydi... bunca yıl bekledin dedim.. seni beklemiştim dedi..

ve oldu beyler..ilk birleşmemizi yaşadık.. gerçekten bakireydi.
biraz kötü geçen bir buçuk saat yaşadık..
sonunda kendisini topladı..ve yarın devam etmek istiyorum dedi. sarıldım ve öptüm sarıldı bana. ağladı..ama güldü sonra..
dedim ya..manyak lan bu kız..ama seviyorum ben bu kızı...

http://www.youtube.com/watch?v=T3E9Wjbq44E ..

ertesi gün kapalı hava devam ediyordu..ama benim hatunum bu sefer gömleğimi giymiş bana kahvaltı hazırlıyordu..
işin komik tarafı gömleğim asılıydı beyler..tatlılık olsun istemiş aklınca..
ulan öyle çok gülümsüyordum ki yüz kaslarım öyle kalacak diye korkuyordum cidden...

ciddi ciddi korkuyordum lan..ama gitmesinden..elimden kaymasından.günler geçiyordu çünkü..
o gün beni sanat turuna çıkartacakmış hanım efendi..

http://tr.wikipedia.org/wiki/Louvre_M%C3%BCzesi

http://tr.wikipedia.org/wiki/Zafer_Tak%C4%B1,_Paris

gittiğimiz yerlerden bazıları beyler..hava kötü olmasa asıl isteğim o romantik eyfel kulesiydi.
merak etme zamanımız çok dedi...
daha beraber koca bir hayatımız var...
bende öyle düşünüyordum ..
ve yine sarıldım ona... kaybetmemek için..sarıldım ona...

8.gündü galiba..
hava düzelmişti.. eyfel kulesine doğru yola çıktık erkenden..
bu adamların ulaşım sistemi de güzel beyler bu arada..her neyse..
meşhur paris cafelerinden birisine oturduk.. gülüyordu yine.. alışmıştım devamlı gülümsemesine ne oldu demedim bu sefer..ne oldu demeyecekmisin dedi. sordum..buralar turistleri kazıklamak için kurulan yerlerden dedi.. söylesen burası yerine daha uygun ve daha güzel manzarası olan bir yere gidebilirdik diye gülmeye devam etti..

senden değerlimi dedim..
ve vurucu cümleyi ekledim tabi ki.. benim için dünyanın en güzel manzarası karşımda..
arkasına döndü..ve tam karşısında olan pastahaneye baktı..
bana dönüp senin aklından yalnızca yemek geçtiğini biliyordum dedi..sen tatlılarına git istersen ben beklerim dedi. ulan yine ve yine ..
hayal gibi bir kızdı lan bu..
hayal gibi...

dinleyin bakalım panpalar..sözleri dinleyin...
http://www.youtube.com/watch?v=UxVdjw0Gm8I

teşekkür ediyorum güzel panpalarım..
bu da özellikle gelsin benden size..
http://www.youtube.com/watch?v=01JUJYK5ALQ

hayat ne olursa olsun güzel..unutmayın...

oradan çıktık ve eyfel kulesine gittik..
ulan amma sıra vardı..
baya bir bekledik.ama ne olacak ki lan..
giriş ücretimizi de bayılıp çıktık yukarıya...
2.katına çıktık..
neden son kat olan 3 e çıkmadık dedim..
burada yalnızca sen , ben ve kuşlar oluruz da o yüzden dedi..
sarıldım ona arkasından.. baya bir kaldık lan orada.. öptüm yanağından doya doya..
sevdim onu. sevdi beni..
her şey güzeldi lan..
hayat güzeldi..

http://www.youtube.com/watch?v=LMStRERJNsM eski reyislerden devam..

yürüyorduk salak gibi.. anlamsızca lan.. bildiğin anlamsızca..
nereye gidelim bile demedik ikimizde.. çünkü yan yana olmak yetiyordu bize..
sadece birbirimizin olması..
kerem bile tavır yapıyordu arada.. şakaydı ama yapıyordu..
sana hayatındaki kızların yarısını ben ayarlamışımdır , ama benimle bu kadar çok zaman geçirmedin diyordu..

bir anlasaydı bu kızın değil hayatıma girenlere.. bütün dünyadaki kızlara bedel olacağını..bir bilseydi...
yürürken birisi nathalie diye bağırdı..ama fransızca olarak ..farklı bir söyleniş tarzı var..
ikimizde döndük. nathalie anlık bir şok geçirmiş gibiydi.. bağıran 22 -23 yaşlarında bir çocuktu..
ironiye bak lan.. yağmur yağmaya başladı o an..