- 176.
-
177.
0kerem ben bu işe bir bakayım dedi.
fransız liseli mezunuydu zaten.2 senedir de fransadaydı..
ben bu işe bakacağım member dedi..ama bu işin sonu hiç hayra halamet değil..
acı geldi lan o laf..
bilirsin ya bir şeyler olacağını..ama engelleyemezsin..
şansın yoktur belki..
belki de olacağı vardır..ama engelleyemezsin.. öyle bir şeyler gelecek gibiydi..
kerem bir şey daha söyledi giderken.. senin kimseye böyle baktığını görmedim dedi..o yüzden yanına inmiyorum fazla dedi.. çünkü görmedim seni böyle dedi..
ayrıca nahlalie nin derslere gitmediğini ve böyle gözlerinin güldüğünü de ilk defa görüyorum dedi..
ne olabiliriz ki biz diye düşünmeye başladım..ne olabiliriz..
aklımda olan tek bir fransızca kelime vardı o çocuğun söylediği. kereme saçma sapan bir şekilde tercüme ettim.. bana sevmek dedi..
demek ki nathalie doğruyu söylüyordu bana..
keremle yarın akşam görüşürüz diye sözleştik.
ve düşünmeye başladım ben..
ne olacak bizim sonumuz..
o sırada ev arkadaşı geldi..
beni iten kız hani..
senden özür dilemek istiyorum dedi..
nathalie yi hiç böyle görmediği filan anlattı. bende kıza geçmişi sordum..
nathalie anlattı ama dedim.. hepsi doğru biliyorum da dedim.ama senden duymak istiyorum bir de..
kız anlatmaya başladı..o da siyasi olayları sevmezmiş..ama onlar hep beraberdi dedi..
hep farklıydı yaşadıkları..
nasıl farklı dedim..
abi kardeş ya da tarihteki en önemli aşk gibi dedi..
ulan bir sinirlendim var ya..ama ona sana baktığı gibi hiç bakmadı dedi..
aranızda geçenleri biliyorum , o evlenene kadar istemeyen birisiydi..
değerin bil ve iyi bak dedi.. döndü gitti... - 178.
-
179.
0ulan bu olaylar çok fazlaydı..
o zamana kadar belki 6-7 kere afallamışımdır bütün hayatımda..
ama çok fazlaydı bu afallamalar..
hayatı severim beyler. yaşamak ne olursa olsun güzeldir...
üstelik paylaşacağınız kafa dengi birisi de vardır emin olun dünyada..
onu bulmaktır mesele.. belki komşunuzun kızı.. belki kanka dediğiniz kız. belki de benim gibi başka bir ülkede ve başka bir yaşam da..
bulupta bırakan olmaz genelde..
değer bilmek önemlidir bazen.. çok önemlidir..
nathalie duştan çıkmıştı..
o daha giyinemeden yanına gitmiştim bile..
ve gerisini siz tahmin edin..
suratım daki gülücükleri..
siz tahmin edin..
mutluluğumuzu..
bir iki saat sonra yemek yapmaya başladık beraber.. elde ne varsa kullanıyorduk..tek sıkıntı domuz eti vardı evde..
biliyordu yemediğimi.
çöpe attı lan koca eti..
sen varsın bu evde diye..
arkadaşların dedim.. dışarıda yesinler dedi..
ulan böyle bir kızı bırakıp nasıl gidebilirsin ki evine?
şans işte..
zamanlamaya bak.. farklı ülkeler.. farklı hayatlar..iş.. okul.. - 180.
- 181.
-
182.
09. gün...
kardeşliğin.. aşkın ve kendimin ortaya daha da bir çıktığı gün...
ben yalnız bir adamımdır beyler.. kendi kendime yaşamayı çok severim.. geride bırakılmayı sevmem..
bir çok kardeşim vardır..ama yalnızımdır..
aşkım da vardır..ama yalnızımdır..
sabah uyandığımızda ev arkadaşı bize kahvaltı hazırlamıştı..
kahvaltı diyorum da bizimki gibi bal tereyag peynir nerde lan..
gibim gibim şeyler..
adam akıllı çay desen yok.. keremlerden alıyoruz demlikle çayı.. çok güzeldi lan.. bizim çayı beğenmedi pek..ama o surat ifadesi...
aşk farklı bir şey lan.. çok farklı..
kahvaltıdan sonra yine beni alış veriş merkezlerine zütürdü.. merkez dediysem avm değil.. üstüme başıma 2-3 saat dolaşıp bir sürü şey aldık..
sonunda yoruldu.. sonunda diyorum çünkü bıkmıştım beyler.. ulan alış verişi zaten sevmem..bir de moda zevki olan bir hatun varken yanında.. iyice zor oluyor.. annemi ablamı kıramam ama beni bilirler.. nathalie yi de kıramamıştım..ve oda beni biliyordu..ama sırf inadına gezdiriyordu beni.. bu gezerken ben wc bahanesi ile çıktım.. çünkü antika eşyalar satan bir yerde geçerken çok güzel bir çerçeve görmüştüm..
çerçeve şöyle beyler , üç bölümü var..
birisine kendi resmin... ikincisine onun..
üçüncü bölümün kapakçıkları var ve doğru iki resmi koyarsan kapakçıklardan aşağıya kalp şekline düşüyor resimler..
kendi resimlerimi çoktan koymuştum. peki ya nathalie ninkiler?
telefondan attı adam. çıkartmaya başladı. parasını verdim geleceğim dedim..
gittim.. nathalie kızgın kızgın bekliyordu..tam kızgınlık tipi vardır ya..yanakları şişmiş.. ayağını yere vuruyor arada.. kolları bağlamış.. ayrı bir güzel geldi be gözüme.. çok ayrı bir güzel.. -
183.
0sonunda bitti ve bir cafeye oturduk.. içeriye..geleceğim dedim.. bende seninle gelirim nereye gidiyorsun dedi.. buraya oturmazsan sana çok kızarım bekle beni dedim..
çok korktum dedi..
ulan bana meydan okuyan bir kız.. yine güldüm lan yine.. içten güldüm ama..
aileleri ile eskiden oyunlar oynayanlar varsa çocukken.o anlar gibiydim.. kızma birader tarzı oyunlar.. sırf sen mutlu ol diye oynardı ailen.. monopoly filan nerede...
kendin üretirsin bir şeyler ve onlarda oynar.. birde kazanırsın ya nedense..o anki mutluluk vardı lan içimde..bu kız ailemden olmuştu..
1 ay bile olmadı belki..ama ailemdi..
gidip çerçeveyi aldım. çok güzel ayarlamıştı lan adam. ikimizin de yüz resmi.. sanki birbirimize bakıyor gibi düşüyor bir üçüncü alana..
çok güzeldi. paketi de ayrı güzeldi..
nathalie için döndüm. cafeye giriceğim bir baktım hatun ortada yok. arkamdan geldi.
eşyalar hala oturduğumuz yerde ama..
olaya bak ya..
eşyaları bırakıp beni takip etmiş..
ya da ben öyle sanmıştım.. neredeydin dedim..
başını eğdi..ve işte beklediğim an geliyordu.. mutluluk baltalansın hadi be dünya.. geç bile kaldın..
işte filan falan demeye başladı.. sinirlendim baya.. kızarmışım bile..
sonra bir anda kafasını kaldırdı.. senin şapşal(silly) olmanı çok seviyorum dedi.
ve elinde sakladığı bir bilekliği çıkarttı. zaten verdiği kolumdaydı..ama bu eski savaşçıların taktığı türden bir bileklikti..ve üstelik ortasında resmi vardı...
bende ona çerçeveyi verdim..
zengindi lan kız.. hediye zaten çok alıyordu..
ama bunu görünce gözleri doldu..ve yanıma geldi.. karşı karşıya oturmadık.. zaten sevmem o olayı..yan yanaydık yine.. -
184.
0beyler finallerim var bu hafta..biraz ara vereceğiz..son bir parti yazıp ara verelim bir iki saat..
işte o anki ruh halimi anlatan bir şarkı.. http://www.youtube.com/wa...mp;NR=1&v=Q8Tiz6INF7I -
185.
0çıktık oradan ve güzel bir bara yöneldik.. öğleden sonra hafif kapalı bir hava..
bara oturduk.. hafif müzikler vardı.. güzel bir bira söyledim kendime.. belçika birası.. bilen bilir..
sana ne söyleyeyim dedim.. bilmem ki dedi..
bakarsın çocuğumuza zarar vermesin diye su rahat olur dedi.
ulan bu sefer affallamayı geçtim lan..yok bu sefer.. ciddi ciddi dünya ile iletişimim kopmuştu.. sevinsemmi.üzülsemmi.
gibtir lan diyodum içimden..
garip bir çoşku.. özellikle çocukken içini dolduran bir an vardır ya..tarif edilemez.. öyle bir şey..
ciddi ciddi afallamıştım lan. hala gülüyorum salak gibi..
tabiki ileride şapşal dedi.
hiç dikkat bile etmemiştim korunup korunmadığımıza..
yine avladı lan hatun beni.. yine..
herkesle dalga geçen..
milletin illegal işler adamı , profesyonel pokerci olarak bildiği ben.. yine avlanmıştım..
baya bir güldük.. daha doğrusu o güldü..ben onu ısırdım..
20 -25 dakika sonra biri geldi yanımıza.. selamlaştılar..1.90 boylarında bir çocuk. gelde kıskanma..ama çocuk bana çok iyi davrandı.. baya içten böyle..
oturmazmısın dedim.. teşekkür ederim dedi ve fransızca konuştular.. ulan yine ayar oldum.. fransızca öğrenmem şarttı..
eski partisinden arkadaşıymış.bu çocuk ta göçmen bir kıza aşık olup bırakmış o işleri..ama parti ile ilgili bir haber getirmişti.. nathalie üzülmüştü çünkü..ne oldu dedim..
bir arkadaşları ölmüş. nasıl dedim.. süpheli gözüken kaza tabiki dedi.
olaya bak lan siyasi entrikalar başka memleketlerde de varmış...
kim peki dedim. eskilerden bir arkadaş.
üzgün olduğu için zorlamadım pek..
cenaze dedim.. gitmeyeceğim dedi..
neden dedim..
gidersem istemediğimiz kişiler ile karşılaşırız... -
186.
0güzel bir şarkı..o anı yansıtmasa da güzel...
http://www.youtube.com/wa...mp;NR=1&v=E5gNYVia2rg -
187.
0aklıma geldi sadece..
http://www.youtube.com/watch?v=m8OlDPqYBLw -
188.
0bu da güzeldir beyler..
http://www.youtube.com/watch?v=CzGVYyu9gsE -
189.
0başlayalım biraz..
-
190.
0http://www.youtube.com/watch?v=zRIbf6JqkNc bu şarkı herhalde bu ana uyabilecek en güzel şarkı..
-
191.
0o gün çok durgundu..
akşam kerem ve manitası ile buluştuk.. bir yerde otururken bana sarılıp ağlamaya başladı..
insanların ölmesi çok etkiliyor beni dedi..
ağlaması..
yaşamazsınız umarım hiç..
gerçek aşkınızın o hıçkırıkları..
sayesinde sırılsıklam olan göğsünüz..
acı tarafı da onun acısının ıslaklığı o göğüs..
ağlama diyemezsin ki..
kafasını kaldırdım.. gözleri kıpkırmızıydı.. yanakları kızarmıştı...
ağla dedim , ama sakın unutma..bir insanı unutursan işte o zaman üzülmen gerekir..
ve hayat felsefem beyler.. yapabileceğiniz kadar çok çocuk.. minik yaşamlar dunya da.. küçük bir bebeği elinizde tutmak..
yaşam.. yeni bir yaşam..
bunu ona da söyledim. seninle birlikte bir sürü çocuk büyütmek istiyorum dedim.. çocuklarımızı..
yaşam katalım hayata..ve bir daha asla ağlama..
yine ağlamaya başladı..
ama bu sefer daha çok sarılmıştı bana..
hıçkırıkları gitmişti ama..
fransızca birşeyler söyledi..
sonra asla gitme dedi..
asla beni bırakıp gitme...
içim parçalandı lan..
o göz yaşları.. sanki hala göğüsüm ıslak..
komediye bak.. hala hissedebiliyorum o yaşları.. gitme dediğini.. beni bırakma demesini..
bir aşkın en güzel tarafı flört aşamasıdır beyler..
eğer aşkınızın her günü flört ediyormuş gibi olursanız..
emin olun o aşk asla bitmez...
keremler ile biraz daha oturup kalktık. onlar bir gece kulübüne geçtiler..
bizse eve..
yattık beraber... saatlerce..
saçlarını sevdim lan resmen.. sarıldı bana.. öyle bir sarıldı ki..
hani hava alanını hatırlıyormusunuz..ben ayrılırken ki sarılışını..
işte bu daha beterdi.. korunmaya ihtiyacı vardı..
benim korumama ihtiyacı vardı...
benim ise ona ihtiyacım vardı..
çünkü artık o olmadan nefes alamayacağımı biliyordum... -
192.
0o gece böylece geçti..
yine sabahladık ..uyumaya ihtiyacım yoktu..
yanımda 'o' vardı çünkü...
10.gün gelmişti.. gidecektim yakında.. herhalde onunda aklına gelmiş olacak ki gitmesen olmaz mı dedi..
neden dedim.. sana çok ihtiyacım var dedi..
ben ne yapacağım ki sensiz?
asla bensin kalmayacağını söyledim..
ne kadar uzakta olursak olalım..
asla bensiz olmayacaktı.. beni hep hatırlamasını istiyordum..
her gün..
nerede olursak olalım.. sanki bana hep ulaşabilecekmiş gibi olsun istiyordum..
dışarı çıktık.. güzel bir gündü.. hava güzeldi..
her şey güzeldi.
nathalie ise..
güzel demek yetersiz kalırdı..
sonuçta çıktık..
yine gezdiriyordu beni.. morali yerine gelmişti..
gece girseniz rahatsızlık duyabileceğiniz bir sokağa girdik..bir yere kestirmeymiş..
yolun ortasında yürürken elimi tutup dönüyordu kendi etrafında.. kendime çektim..ve bir daha asla elimi bırakma dedim.. asla...
sarıldı bana..bu sefer omzumda yaşlar vardı..
böyle etkileneceğimi bilseydim belki o iş seyahatine asla gitmezdim..
kalbim darmadağın olmuş..ben desen ayrı bir hikaye..
yine dağıttı beni.. yine...
yürümeye devam ettik.ve yine bir ses.. yine ona sesleniyorlardı..
bu iş ne zaman bitecek lan diye düşündüm..bu sefer iki tane kız geliyordu..
konuşmaları sırasında gibtiğimin fransızının adı geçti..
giberleri de geçti bu boyut.. bıkmıştım..
konuşmaları bitti ve ne olduğunu sordum.. gibtiğimin fransızı resmen ortalığı ayağa kaldırmış. nathalie yi arıyormuş..
benim başımdan geçen kaza olayı herhalde ona nathalie kazaya uğradı gibi gitmiş...
gelde sinirlenme.. durgunlaştı ama kendisini toparladı..
bıktım artık dedi.. bende dedim..ve bu çocuğu bulmak istediğimi söyledim.. artık bazı şeyleri anlaması gerekiyordu..
çocuğa ulaştık bir şekilde telefondan..
bir yerde buluşacaktık... - 193.
-
194.
0ve buluştuk..bir barda..
yanında bir arkadaşı daha vardı..kel kafalı bir fransız..
el bile sıkıştırmadım..ve konuya girdim.. nathalie artık benim sorumluluğumda..
ondan uzak durmanı istiyorum dedim..
bu senin kararın değil dedi..
nathalie de evet benim kararım dedi..
fransızca bir şeyler tartıştılar..
fransızca yok dedim sert çıktım.o kel kafalı yaklaştı. dönüp bir şeymi var dedim. kafasını salladı nasıl bir sinir halindeysem..
nerede olduğumuzun önemi yok dedim.. istediğin kişi ol..bu kız artık benimle..ve benim izin vermediğim kimse yaklaşamaz ona..
nathalie de beni onaylayınca , çocuk baya bir bozuldu...
sizin isteğiniz dedi ve fransızca birşeyler söyledi.. küfür eder gibi..
dikkat ette o lafları sana yedirmiyeyim dedim türkçe..
ne dedin dedi.. sanane dedim.kel yine yaklaştı..
dayak yemeği bu kadar istiyorsanız nathalie yi gönderiyim dedim.. güldü..
dene bakalım dedi..
nathalie beni sakinleştirmeye çalışıyordu..
barda çalışanlar da geldi..
meğersem nathalie nin arkadaşlarıymış onlar..
uzaklaştırdılar bizi.
çocukları gönderdiler..
giderken seni bir daha görmeyeceğiz dedim..
bir şeyler dedi. anlamadım...
nathalie artık bitti dedi..
gölgelerden kurtulduk dedi ve gülümsedi..
sen yalnızca benimsin dedim.
ve benim kalacaksın...
sarıldım..
sarıldı..
farklıydı bu sefer.. çünkü sahiplenmem çok hoşuna gitmişti..her kız gibi..
öptü beni.. hadi evimize gidelim dedi.. - 195.