gececi tayfa toplanın aşk hikayemi

o gün.. belki abartısız 6 saat seviştik lan..
abartısız.. ciksin doruklarına çıktık..
hayatımda hiç bir şeyden böyle zevk almadım ben..
tutkunun doruklarına çıktık resmen..
kapıyı çalmış keremler 3-4 kere.. duymadık bile ..
mesaj atmışlar en sonunda..
saat 11.30 da gece kulübüne gelin diye..
bir tane gece kulübüne çıktık beraber.. yürüyemiyor gibiydik lan.. uyuşmuştu her tarafımız..
6 saat beyler.. inşallah yaşarsınız bir gün...

müthiş bir elbise giymişti.. bense spor bir ceket ve yeni aldığımız bir pantolon ...
mini bir elbiseydi.. siyah..ama müthiş tatlı ve ciksi gösteriyordu onu.. ayağına hafif topuklu ayakkabılar..
ulan..
müthiş bir görüntüydü.. dünyanın 1. harikası karşımdaydı..
ve benimdi..
gece kulübünde öyle farklı danslar ettik ki..
çok şaşırttı beni..
resmen ciksiliğin doruklarına çıktı..

gece 2 gibi elimden tuttu ve merdivenlerden bir yere çıktık.. vıp odalar vardı.. kapıda bir body guard .
adama 20 euro verdim. ve bizi içeriye soktu.. geçerken içki istiyorsan birisini göndereyim dedi..50 euro verdim ve bulabildiğin güzel bir şey gönder dedim..
deli gibi para harcıyordum orası ayrı..ama hakkımdı.. alın terimle kazanmıştım.ve mutluluğun doruklarındaydım..
bir şey mi kutluyorsunuz dedi beni odaya sokarken nathalie.. kafa salladım.
5 dakika sonra küçük bir şişe şampanya getirmişlerdi.. fransız malı..ama güzel ve kaliteliydi.. içtik beraber.. daha sonra kapıyı kitledi ve hayatımda ilk defa bangır bangır müzik eşliğinde dünyadaki en taş hatunla ve bir gece kulübünde seviştim..

yarım saat sürdü galiba.. sonunda toparlanırken hep bunu yapmak istemiştim dedi..
burada cüzdan da korunma yollarını taşınmanın önemi hatırlatıyorum size..
her neyse.. kiminle dedim..
bugüne kadar kimse aklımdan geçmedi dedi..
hafif bozulur gibi olmuştum ama az önceki olay..
beni benden almıştı...

aşağıya indik ve keremlerin masa da olmadığını fark ettik..
masa dediysem ayaktaydık hepimiz.7 kişi filan 3 kız 4 erkek..
etrafa bir bakındım yerde kırık şişeler..
dedim kesin bizimkiler kavga etti..
nathalie de şaşırmıştı baya.. vestiyere yöneldik ve sorduk.. kavga çıktığını iki grubunda dışarıda olduğunu söyledi nathalie ye burada kal dedim ve fırladım dışarıya.. kenarda kaldırımda oturan 2 kişi vardı. ayakta 2 kişi daha.. tanımıyordum onları ,yerde oturanların birisinin kaşında diğerinin kafasında kan vardı..
bizim 3 delikanlı bunları bir güzel pataklamışlar..
bizimkilere bir baktım millet zor tutuyor.
hiç birisinde bir şey yok.
beni görünce bir body guard beni tuttu. tamam dedim bir durum yok. anlamadı herhalde.. nathalie de geldi , şok geçiriyordu sanki.
keremin yanına gittim sakinleştirdim..
huur çocukları kızlara laf atmış bizimkilerin yanında.. giberim lan avrupasını türkün yanındaki manitaya laf atmayacaksınız beyler..
bende sinirlendim bu sefer. nathalie beni sakinleştrimeye çalışıyordu..
laf atanlar aynı okuldalarmış , sadece farklı bölümlerde..
üstelik bir tanesi de nathalie ye aşıkmış.
gelde gibme şimdi.
ulan nasıl sinirlendim varya.
ben senin yerine gibtim merak etme dedi kerem.
ama siz gidin dedi. kızları al ve zütür. şimdi polis gelecek ve ya bizi evden alacaklar ya buradan.yok artık , bir bar kavgası yüzünden polis?
ilginç geldi bir süre tartıştık filan kerem bana talimatları söyledi.200 euro para lazım olacak bizi çıkartmak için dedi ve para yeri tarif ederken bende var merak etme dedim.
konuştuğumuz gibi kızları eve bıraktım. nathalie üstüne bir eşofman takımı geçirdi ve beraber polis merkezine gittik. çocukları almışlardı gerçekten. karşı tarafı da öyle.
nathalie fransızca konuştu ve elini cüzdanına zütürdü.ben o arada 200 euro çıkartmıştım bile...
biraz bekleyin dedi..
oturduk.. tipleri bir görseniz. nathalieye döndüm. ağzımı açacakken hayır gitmem dedi.
senin kardeşin ama benim de dostum..
üstelik onun sayesinde tanıştık...

35 dakika filan geçti.
beyler fransada bir bürokrasi var.
aklınız hayaliniz durur. resmen 4 kişiye gittik çıkartsınlar diye..
en sonunda bir adam bir şeyler söyledi. tercümesi şuymuş.1 saat daha kalsınlar da kendilerine gelsinler.1 saat sonra çıkartacağız..

nathalie ile birbirimize baktık ve dışarı çıktık. küçük bir park var buralarda dedi. yürümeye başladık.
bu olayın üstüne birde parkta mevzu çıkar diyordum.
parka bir geldik. mevzu çıkarsa anca ben ve nathalie arasında olabilirdi. çünkü etraflar onlarca sevgili vardı.. banklarda..taşlarda oturmuşlardı..
el ele tutuştuk.. yürümeye başladık..
konuşuyorduk bir taraftan..

gitme zamanım yaklaşıyor dedim..
morali bozuldu..
neler yapacağimizi konuşmamız lazım dedim..
geleceğimizi..

benim geleceğim sensin dedi..
sende benimsin ama bir plan yapmamız lazım dedim..
güz dönemiydi ve vizelere girmem gerekiyordu..
bunu anlattım oda okula gitmesi gerektiğini söyledi zaten..
sınavlardan sonra türkiye ye geleceğim dedi..
ulan nasıl mutlu oldum varya..
zaten tek başıma yaşıyorum.. ailem arada bir geliyor..

sarıldım ona.. uzak kalsak kalsak en fazla 3 hafta uzak kalacaktık..
bir düşündüm de..
değil 3 hafta..
ben ondan 3 saat uzak kalamazdım...

http://www.youtube.com/watch?v=BfuWXRZe9yA

biraz dinleyin ve düşünün..
sadece şarkıyı dinleyin..başka bir ses olmasın..
ve sizin için önemli olan şeyleri düşünün..
onları bırakmayı bir süre için bile olsa..

biraz ara verelim..

bu arada
hayat gerçekten zor be abi diyenlere..
sizin karşınıza çıkan zorlukların beteri var dünyanın bir köşesinde..

http://www.youtube.com/watch?v=JUbMWtUyIIE
http://www.youtube.com/wa...re=fvwp&v=Q8Tiz6INF7I

mutlu olmaya bakın..

bir tane daha gelsin..
mutluluğumuz için..
http://www.youtube.com/watch?v=d-diB65scQU

http://www.youtube.com/watch?v=5_swaxOidGU

keremleri çıkarttık.
dosdoğru eve..giderken bir şeyler aldık içmelik..
uyurmusunuz ki öyle bir ortamda?
11.gün geliyor..4 gün sonra gideceksiniz..
nasıl uyursun lan?
ulan varya..resmen dünya dursun istiyordum yanında.. zaten duruyordu..
daha uçak bileti bile almamıştım.
ironi bekliyordum.bilet bulamam gidemem filan falan..
sevgilim olmuştu o benim.nasıl bırakırım ki?

ve tipik bir nathalie ve member gecesi..güzel bir müzik eşliğinde hafif ve abartılmadan alkol..ve tutku..
aşık olmuştum lan..
cidden.farklı bir olay aşk..
öyle her gün buluşmalı olmuyor..yanından ayrılamıyorsan aşkı yaşıyorsun demek..
sabah 6 gibi uyuduk.5 saat uyku idaelimiz buydu..saat 10 gibi elimi attım.kimse yoktu.uyandım.korktum bir an ..hayalmi diye..
üstümü giyindim ve diğer odalara bakmaya başladım..
kimse yoktu..banyo da da.. mutfak ta da..
kimse yoktu..
ulan bir telaş yaptım..
bir heyecan yaptım..
türkiye de olsa hadi ekmek almaya gitti de..
o an varya..korkunun en büyüklerinden birisini yaşadım..
içim dışarıya çıkacaktı herhalde..
nasıl bir ruh halindeydim biliyormusunuz?
sevgilinizin internette videosunu gördüğünüzü düşünün.omu diye düşünürken ki korku diyelim..umarım iyi açıklamışımdır..

odaya tekrar döndüm..yastığım yere düşmüştü..kaldırmak aklımın ucundan geçmedi.ama altında sarı bir şey gördüm.yastığı kaldırdım ve bir not.
notu hala saklarım.koyarım bir ara resmini..
küçük bir kağıda çizilmiş onlarca kalp.
ortasında merak etme şapşal geleceğim hemen..
ve türkçe seni cok sevıyorum.

gelde sevme bu kızı.
beni okuyordu..
hemde bir kitap gibi.
ne yapacağımı daha yapmadan biliyordu..
adım atmadan önce önümü kesecek kadar iyi biliyordu beni..
sanki yıllardır beraberdik..
nerede diye merak ettim . o ayrı konu...

http://www.youtube.com/watch?v=k3bzXdW-7AQ

resimlerimize bakıp odasını inceliyordum..
bu odada ekgib olan bir şey var lan dedim..
büyük bir peluş oyuncak almalı diye düşündüm..
tatlımı tatlı bır kız odasıydı.. düzenli ama incin.
çekmecelerini karıştırsammı dedim.vaz geçtim..
yattım ve resimlerimizi inceledim.. bunca günün bedeli 400 resim..
sadece benim telefonumda üstelik..
telefon ağırlaşmıştı lan resmen..
ama değerdi..ona değerdi..

5-10 dakika sonra kapının açıldığını duydum..
uyuyor numarası yaptım kotla kalıp..
odaya girdi.. sessiz sessiz yürüdü. çantasını o kadar sessiz koydu ki..
sadece üstündeki t shirt ü ve poları çıkarttığını duydum.ama onlar bile sessizce..
yanıma yatacaktı belliydi.. dizi yatağa değdiği an fırladım ve kollarımın arasına sardım..
yarı çıplaktım.
onun üstünde ise beyaz bir sütyen vardı yalnızca..ve kotu tabi ki..
nasıl korktu anlatamam. öyle bir sardım ki ama neler söyledi kim bilir..her tarafını öpmeye başladım.. yatağa yatırdım.. göbeğini bile ısırdım..
öptüm doya doya.. gülmeye başlamıştı.. yine çığlık atıyordu..ama bırakmayacaktım..
deli gibi öptüm onu , ısırdım..
ve bir daha bana haber vermeden bir yere gitme daha kötüsünü yaptım..
öyle gıdıklanıyordu ki belinden.. hele öpersen.. artık çığlık çığlığa tamam diyordu..
tamam... söz...
arada fransızca onlarca cümle..

http://www.youtube.com/wa...g-1BQ&feature=related

deli gibi öpüştük yine..
gülüyorduk ya sadece..
gülüyor.
farklı bir gülüş bu beyler..inşallah hepiniz yaşarsınız..
http://www.youtube.com/wa..._Fylg&feature=related
neredeydin diye sordum..
sana bir hediye almaya gittim dedi..
masasının üstünden bir zarf çıkarttı.içini açtım 4 gün sonraya uçak biletiydi.
ulan öyle bir suratım asıldı ki.
aklınız hayaliniz durur.

onun alması dokunmuştu bir..
ikincisi bu kadar seven bir kız neden gidip bilet alıyordu..
gel de çıldırma..
gel de üzülme..
suratımı öyle bir asmışım ki tuttu ve öptü yanağımdan..
şapşalsın dedi..
ve başka bir zarf daha verdi..
bu zarfın için de yine bir bilet vardı..
benim gideceğim günden tam 15 gün sonra..
yine paristen istanbula..
gözlerinin içine baktım..
benden kurtulamazsın dedi..
kim kurtulmak istiyor dedim?
seni seviyorum dedim.
ama öyle bir söyledim ki..
bir daha o ses tonunu asla yakalayamam ... asla...

http://www.youtube.com/wa..._Fylg&feature=related

söylediğim gibi..bazen sözler iyidir..
ama bazense seni alıp istemediğin yerlere zütürür..
devam edeceğim , ne zaman bilmiyorum ama edeceğim...
beni de yıktınız lan iki gündür..

http://www.youtube.com/wa...o61fJM&feature=relmfu

farklıdır sevdiğin kızın kokusu..
çok farklı..
http://www.youtube.com/watch?v=3uNyPefjS88

11. gün..

bende seni seviyorum dedi..
neden biletimi aldın dedim..ben almasam sen asla almayacaktın ve gidemeyecektin..
ikimizde biliyoruz dedi..
realistti beyler kız..
en güzel özelliklerinden birisiydi..
ve aramızdaki aşk saf bir aşktı...
mitlerde olur onlar ama..
bizim aşkımız sanki ateşte dövüşmüş gibiydi..
tutkulu ve kaya gibi sağlam..
bilmiyorum yazdıklarımda kendisini gören oldu mu hiç..
size o an ki ruh halimi bir betimleme ile anlatayım..
çocukken ailenizin eve gelmesini beklersiniz. gelirler ve size bir şey getirmişlerdir.. sakız olur genelde bu..
her gün beklersiniz bunu..
ve çıldırırsınız mutluluktan..
hani bir kinder çikolatanın bile en değerli olduğu zamanlar ki ruh haliniz beyler..
işte ona olgun olduğunuz zamanı ekleyin..
ve sevginiz artık aşka dönüşmüştür..
kaç gün kalacaksın türkiye de dedim..15 dedi..
bir çıldırma süreci başlıyordu benim için...
ailen dedim..
biliyorlar dedi...
izin verdiler yani dedim.. önce hayır..ama seni rusya da izlemişler..onu hatırlayıp evet dediler..
mutluluk işte beyler..
sevdiğiniz kızın ailesinden takdir almak ...
farklıdır..
özeldir..
sizi özel kılar..
buradaki konuşmalarımız ne olursa olsun..
hepimizin içinde bir bey efendi vardır..
ve ne olursa olsun içimizdeyse gösterebiliriz..

kafama takmıştım..
ben bu kız ile evleneceğim...

dışarıya çıktık..
yine dolaşıyorduk hafif kapalı bir günde..
yine beraberdik..

her zaman ki alışkanlığımız bir cafeye oturmaya gittik.
ben şanslıydım evet..
ama şanssızlığım da yanımdaydı..
gibtiğimin fransızı da oradaydı..2 kız 2 de erkek vardı yanında..
gidelim dedi.
neden dedim?
bilmem dedi... sadece gidelim.
sen sadece benimsin dedim...
kimse de alamaz seni benden..
istediğimiz yerde de dururuz dedim..
ister inanın ister inanmayın ama hukuku iyi bilirim.. avrupa hukukunu da..
bana kimse dokunamazdı beyler.. diyelim ki dokundular.. elin fransasın da bile başlarına iş açabilirdim..
her neyse , geçtik ve oturduk cam kenarına..
yine yan yana..
bize bakıp duruyorlardı..
aslında bana..
ama birisini severseniz..
artık ben ve sen yoktur..
biz varızdır.. ve ya siz varsınızdır...

yirmi dakika sonra.. tabi yanlış hatırlamıyorsam..
masamıza geldi kızlardan biri..
fransızca bir şeyler söyledi ve ingilizce selam verdi..
sonra bana dönüp ,neden ona zarar vermeye çalışıyorsun dedi.
kime dedim..
gibtiğimin fransızına dedi..
doğruldum ve , sence yanımda hayatımın aşkı varken birisine zarar vermeye çalışırmıyım dedim..
bir şey demedi..
rastlantı dedim , eğer buraya biraz daha bakarlarsa başınıza geleceklerden ben sorumlu olmam diye cümlemi bitirdim..
nathalie kıza artık bizi rahat bırakın dedi ingilizce olarak..

bizim birlikteliğimiz size zarar vermez dedim..
bize değil ama sana verir dedi arkadasından gelen bir çocuk. bildiğin ilk okul ingilizcesi ile..
güldüm..
nathalie kolumu sıkıyordu..
sen dua et dedim..dua et yanımdaki güzelliğe..
sen ona dua et dedi..
masadan kalktım. çocuk geriledi.
iki garson geldi..
nathalie gidelim aşkım dedi.
my love.
böyle güzel bir ses tonu düşünün..ve bu kelimeleri..my love..
nasıl hayır derim.
kalkarken çocuğa ve kıza dönüp , dışarıda birinizi bile takip ederken görürsem bizi nathalie yi bir taksiye bindirim ve bu şehri başınıza yıkarım dedim nathalie benden biraz uzaklaşmışken.. biraz dediysem çantasını alıyordu..
parayı ödedik ve çıktık..

yine huzursuzluk derken , nathalie dışarıda bana sarıldı..
ne oldu dedim..
hiç dedi..
seni çok seviyorum sadece...

ve dolaştık yine..
fransızca sözcükler öğretmeye çalışıyor beceremiyordum..
çok tatlıydık lan.

o gün böylece geçti..
12. gün de herhangi bir şey olmadı. sizin ilginizi çekecek..
ha derseniz ki aşkı anlat tutkuyu.. yeteri kadar anlattık zaten..
13.gün farklıydı..
sabah nathalie nin okuluna gittik ve bazı işleri hallettik. okulunda oturduk biraz.. deli gibi öpüştük sınıflardan birinde..
öğlene doğru bana yemek yapması için eve gittik..
yemeği yaptı..
yedik..
ve sonrasında tatlı olarak kendisi vardı..
evden çıkmayıp deli gibi sevişiyorduk yine.. saat 18.00 gibi bir haber geldi..
keremin başı belada..ve yanında nathalie nin yakın arkadaşı olan bir kızın..
nasıl çıktığımızı bilmiyorum evden..
taksi tutup tanıştığımız mekana gittik..
ulan o mekan bir duygulandırdı beni..
ama şimdi konumuz farklıydı..
kapıda bir kız gördük nathalienin arkadaşı..
sinema bölümü öğrencisiydi ve ağlıyordu..
ne oldu derken yukarı çıkın kendiniz görün dedi..

yukarı fırlarken ben nathalie kalıp kalmama arasında gitti geldi..
kız nathalie yi itti ve bende geleceğim dedi.
yukarı çıktık..
kapıda kimse yoktu.
benim kapıyı sertçe açmamla nathalie nin benimle birlikte girmesi bir oldu..

girer girmez karşımızda kızlı erkekli yirmi-yirmi beş kişi bulduk..
bir de yaklaşık 3-4 metrelik bir yazı..
nathalie ve member.. sonsuza kadar...

tanıştığım ve tanıştığımız herkes gelmişti.
2 katlı bir pasta vardı...
üstünde nathalie ve benim sarılmış bir resmimiz..
bir sürü yiyecek hazırlanmıştı...
nathalie kıp kırmızıydı..
bense çok mutlu..
keremler ve nathalie nin yakın arkadaşı olan kızlar organize etmiş bunu.
ben gideceğim diye son günleri unutmamamızı istemişler..
çok güzel bir süpriz olmuştu..
herkes hayatımda gördüğüm en güzel çiftsiniz diyordu..
bir sürü iltifat.. ikimiz de utanmıştık baya..
pastayı keserken öp diye bağırıp durdular..
kestikten sonra onu bir öptüm..
nefessizce dakikalarca..
herkes çıldırıyor gibi sesler çıkartıyordu..
baya mutlu olmuştuk..
baya...

http://www.youtube.com/watch?v=0put0_a--Ng

http://www.youtube.com/watch?v=zRIbf6JqkNc

14. gün..
gitmeme yalnızca bir gün kalmıştı..sabah 7 de uyandık..daha doğrusu uyumamıştık ki.
çok üzgündüm..
nathalie ise çok ama çok durgun..ve dalgın..
siz hiç karşınızdaki kızın titrediğinizi gördünüzmü..
titremesi ve hıçkırarak ağlamasını..
gitme demek istiyorum dedi..ama gitmezsen olmayacak biliyorum ..
sen değilmiydin bilet alan kendine dedim..
evet dedi..
görüşmemizi kimse engelleyemez..ve engellemez dedim..
biz seninle insanların gülümseme sebebiyiz...
bizi biz birbirimizi bu kadar çok seviyoruz diye seviyorlar ..
sarıldım..yine ıslanıyordum..
çok zor lan..
mutluluk gözyaşları da..
acı da..
hüzün göz yaşları da..
çok zor işte...