-
76.
+8Ege aradı.
E: alo kanka ne yaptınız
B: olum ne yapmadık ki
E: buldunuz mu evi
B: bulduk bulduk
E: heh iyi bare bak biz de şimdi mirayla bi yer bulduk 10 numara 5 yıldız
B: nasıl bi yer kanka ?
E: ya amaan yer dediğime bakma , miraya bi kafede iş bulduk hem de sizi bıraktığımız yere baya yakın, iyi denk geldi yani
B: oo iyi olmuş ee sen
E: ben de bornovada işte çiçekli karaçam arası bi dolmuş hattı varmış orda bi tane hat sahibi abiyle anlaştım haftada 4 gün, yani 4 gece ordayım kanka
B: iyi yapmışsın kanka da buraya biraz uzak değil mi lan oralar
E: uzak da napalım aq olmadı bırakırım başka iş mi yok anasını satayım
B: iyi kanka sen bilirsin nabıyosunuz şimdi
E: hiç kanka öyle arabada bekliyoruz gelelim mi almaya
B: gelin gelin hallettik ya zaten
Biraz tuhaftı. insanlar günlerce iş arayıp bulamıyordu anasını satayım. Bu ikisi ilk günden iki iş birden bulmuşlardı. O kadar kolay mıydı aq ?
Bunlar geldiler. buket eve gitmişti eşyaları falan getirecekler diye. ben de arabaya atladım, eve zütürdüm bunları. eve girdik ama, mübarek ev değil cennet. buket ne yapmış bilmiyordum ama ev şahane gözüküyordu. biz girerken de siemens bayii yetkilileri evden çıkıyordu, buzdolabı falan getirmişlerdi heralde.
Buket konuştu
Bu: hadi gelin bi markete falan gidelim evde hiç bişey yok ya
M: ayy evet ya bi market alışverişi yapmak lazım
E: oluur çıkalım
Bu: ay yok yok vanic, siz evde kalın egeyle şu koltukları moltukları yerleştirin. bide etrafta hep bi sürü karton marton kalmış bak şöyle bi toparlayın biz alışveriş yapar geliriz bi saate
B: ama şimdi kız başınıza...
Bu: ay vaniic saçmalama hadi çıktık biz baybay -
77.
+8Egeyle birlikte okula gittik. Okulda bi gib yoktu, ne olacaktı zaten orda. Biraz okulda takıldık. Çıkışta da bi markete falan uğrayıp egenin evine geçtik. Gece için zula yapmıştık. Lise günlerinde gibi hissetmiştik kendimizi. Ben ona kalmaya giderdim , o bana gelirdi.
Her zamab yemeklerimi beğenmiştir. Çok büyük şeyler değildi, bir iki kızartma yaptım sadece ama onu egeyle yemesi ayrı tatlıydı. O da yemekten sonra çay demlerdi. Egenin çayı dedin mi orda duracaksın işte. Güzel yapardı şimdi.
B: olum buket çok kafamı karıştırdı ya
E: nasıl yani kanka
B: ne bileyim hemen eylülün üstüne gelmesi falan...
E: kanka nasip kısmet işi hem böyle şeyleri denemeden bilemezsin
B: lan bi dur be eylül gideli ne kadar oldu öyle hemen üstüne gül koklayamam ben onun
E: kanka gerçekleri söylüyorum sen bilirsin kızma hemen yav
B: tamam be bişey demedim , çay koysana bana
E: dur getiriyom
O gidince bi telefonuna bakayım dedim. Arkaplanda miray vardı. Geldi, utanır gibi olmuştu.
B: unutamadın dimi
E: nasıl unutayım, kendinden pay biç
B: doğru söyledin, benimki de soru olsa
Bi sessizlik oldu
E: vanic , aklıma çok deli şeyler geliyor
B: heh al işte şimdi taku yedik
E: olum bi dinle da allah allah
B: anlat kanka söyle
E: gel şu tüm her şeyi halledip hayatlarımızın peşinden koşalım ulan
B: oğlum ne diyosun saçmalama aq (kahkaha attım)
E: ciddi söylüyorum ulan , filmlerde olur ya. Herkesi temizleyelim , sonra gibtirolup gidelim buralardan. Okulu boşver geçiş yaparız gittiğimiz yere, zaten burda okulu giblediğimiz yok
Bi an gülmem durmuştu. Egenin bana sunduğu amerikan filmi senaryosu her ne kadar sadece filmlerde de olsa , herkesi halletmek güzel görünüyordu.
Zaten artık birbirimizden başka kaybedecek bişeyimiz de kalmamıştı.
Çayını yudumlarken birden eğildi. Yudumunu yutarken konuştu.
E: bugün okul çıkışı okanı gördüm. onu bi akıllandırmak lazım -
78.
+8Eylülü çıkardım. Öylece boş boş yürüyorduk. Hızlı adımlar atıyordum.
E: aşkım noluyo böyle
B: bilmiyorum eylül bilmiyorum
E: ama hiçbişey anlatmıyosun ki
B: önce mustafayı bulmam lazım
E: aşkım ne mustafası ne oluyo yaa
Tüm her şeyi karıştıran mustafaydı. Benimle ne zoru vardı ki onun? Herkesin kafasını karıştırıyor, herkesi bana karşı kışkırtıyordu.
B: ben ararsam açmaz şimdi sen arasana bi şunu
E: ya vanic bi doğru düzgün anlatır mısın
B: ARASANA ŞUNU YA
E: off tamam tamam arıyorum bekle
Aradı. Açmadı tabi. Eylülün telefonunu da niye açacaktı ki ? Ama bu gece yılbaşıydı. Birden aklıma geldi.
B: şu instagrama girsene bi
E: neden ki
B: ya eylül boş soru sorma allah aşkına
E: tamam canım kızma ya giriyorum
Tam da aklıma geldiği gibiydi, gavat mustafa sahilden fotoğraf atmıştı. Orda kutluyordu yılbaşını. Direk yanına gittim. Eylül de yanımda gelmek zorundaydı, o saatte tek başına gönderemezdim onu eve.
Mustafaya doğru hızlı adımlarla yürüyordum. Beni birkaç adım kala farketti. Yakasına yapıştım. Yere yatırdım. Sadece vuruyordum. O da sürekli sıçrayıp kıvranıyordu. Yanındaki kızlar çığlık atmaya, birkaç erkek de beni eylülle birlikte beni tutmaya çalışıyordu. Onları savurdum. Vurmaya devam ettim. Tekrar yapıştılar kollarıma sırtıma. Ayırdılar. O sırada erkeklerden bazıları da bana vurmuştu karambolde. Mustafa kalıp olarak benden iri değildi, ben 7 aydır spora gidiyordum. Oturaklı bi vücudum yoktu belki evet ama kalıplıydım. insanların kolay kolay tokuşmak isteyeceği biri değildim yani. Tokuşmayı sevmezdim o da ayrı bi konu.
Mustafaya neden vurduğumu bilmiyordum. Belki de onun olanlarla bi ilgisi bile yoktu. Ama tüm olanlar beni ona zütürmüştü. Başka bi açıklaması olamazdı.
Ayırmaya çalışan erkekler beni tuttu, bi tanesi d eylülü geriye itti. Eylülün düştüğünü gördüm. Onu görünce ben daha bi delirdim. Bağırmaya çağırmaya başladım.
Mustafa yerden kalktı, ağzını tutuyordu. Kanıyordu haliyle.
Mustafanın yüzüme , tam gözümün altına yumruk atmasından ve eylülün çığlığından sonrasını hatırlamıyorum o gece için.
Uyandığımda daha önce hiç bulunmadığım bi evdeydim. Başım çatlıyordu. -
79.
+8Dikkatimi tamamen o sözlerine vermiştim. O da farketmişti. Bi gözlerimi kıstım, kafamı biraz yatırdım.
B: ne ? Ne demek benden bahsetmişti ?
E: kanka öyle değil ya dur..
B: ne nasıl o zaman aq anlat ?
E: anlatıyorum bi dinle atar gider yapma giberim belanı
B: tamam tamam devam et
E: işte biraz cenkten bahsetti. Bana daha önce kimseyle bi ilişkim olup olmadığını sordu. Sonra seni sordu
B: benim neyimi soruyor aq ?
E: işte onlar da eylülle ne kadardır sevgililer illa bişeyler yaşamışlardır falan ben tabi bilmiyorum kendi bilecekleri iş ama vanic pek yanaşmaz öyle şeylere falan dedim
B: doğru demişsin ee ?
E: işte sonra biraz senden bahsetti yakışıklı çocuk iyi bilmemne ama eylülle çıkmaya başladıktan sonra biraz salak olduğunu düşünüyorum falan dedi güldü ben de sözlerine dikkat et en yakın arkadaşıyla konuşuyorsun dedim
B: vay huur vay ee sonra?
E: kanka işte sonrası bu sana biraz ilgili galiba bu kız hatta bide şey dedi
B: ney aq ney ?
E: şu yaşadıklarıma bakar mısın ya dedi
B: ne ?
E: sonra şey
B: ege gibecem bak ama
E: eylüle küfretti biraz , ağlamaya başladı. Ağlayan kız görünce ben de ne yapsam bilemedim öyle kaldım aq
B: hay ananı gibeyim ya
E: kanka bu kız seninle kafayı bozmuş olmasın
B: ağzını hayra aç lan zaten öyle olsa niye milletle yatıp kalksın
E: huurlar aşık olamıyor mu dıbına koduğum seni ?
B: aşık olsa huur mu olur aq ?
E: doğru söylüyosun
Egenin yanından ayrıldım. Buket işi kafamı kurcalıyordu. Eylülü aradım
B: alo napıyosun
E: hiç aşkım musakkayı yapıyorum işte patlıcanları doğradım sen napıyosun
B: iyi iyi ben de egenin yanından çıktım şimdi eve dönüyorum
E: tamam bitanem evde görüşürüz
B: eylül dur
E: söyle bitanem
B: şu arkadaşın buket var ya
E: evet aşkım ne olmuş ona ?
B: onun sevgilisi falan var mı
E: vallaha en son sametle konuşuyodu ama bilmiyorum ki ya neden sordun sen hem
B: hiiç aklıma takıldı öyle dün akşam yanında hiç erkek yoktu ya ondan dedim meraktan yani
E: ha tamam canım hadi öptüm görüşürüz
B: görüşürüz bitanem
Samet kimdi aq ? Bide ben tanıyormuşum gibi sametle konuşuyordu demişti Eylül. -
-
1.
+1yaz kanka yazzz
-
1.
-
80.
+7Buket aramızda hayatından nefret edecek son insandı. Aslında çok zeki biriydi. insanlarla konuşurken ne söylenmesi gerektiğini iyi bilirdi. Durup dururken verdiği fikirler olsun, ortaya attıkları olsun, düşüncesi önemsenecek bi kızdı aslında. Ama hayatından nefret etmesine bi sebep bulamıyordum. Belki de ailevi sorunları vardı.
B: neden böyle söyledin
Bu: nefret edilesi bir hayatım va.. var (ağlamaya başladı, ama az önceki gibi serin bi ağlamak değildi bu, hüngür hüngür ağlıyordu)
B: hayatını bu kadar nefret edilesi yapan ne
Bu: her şey annemi kaybettikten sonra oldu
Annesini kaybettiğini bilmiyordum. Ben de aynı şeyi yaşadığım için ufaktan bi içim cız etmişti. Devam etti.
Bu: o kadından nefret ediyorum
Bir an anlam veremedim. Neden annesinden nefret edecekti ki?
B: annenden mi ?
Bu: hayır , hülya denen huurdan
B: o kim ?
Bu: üvey annem
Bi gözlerimi kapatıp kendi kendime haa demiştim.
B: peki ondan neden nefret ediyorsun ?
Buket daha şiddetli ağlamaya başladı. Konuşamıyordu, belliydi. Ben artık zamanı geldiğini düşündüm, kolumu omzunun üzerine attım, kendime çektim. Başını omzuma koyup ağlamaya devam etti.
Bu: ben isteyerek yapmadım vanic (her kelimesinden önce hıçkırıyordu) , he , hepsi , hepsini zorla yaptırdı. benim bi suçum yok (nefes vererek ağlamaya devam etti)
Kim kime ne yaptırmıştı anasını satayım ? Buket bizim zengin şımarık tatlı kızımızdı , ne yaptırmışlardı da anlatamayacak kadar içlenmişti ?
B: anlatmak istermis...
Bu: her şey zorlamaydı. Ben bilerek yapmadım. Çok küçüktüm ki zaten, nerden bilebilirdim ki (hala ağlıyordu)
B: ne yaptın buket ne yaptın ?
Bu: onun da oğlunun da allah belasını versin (sesi titremeye başlamıştı. Ağlaması şiddetlenmişti)
Anlamıştım az çok neler olduğunu. Buket hüngür hüngür ağlıyordu, kolum gözyaşlarından sırılsıklam olmuştu. Belki iyi gelir diye , simsiyah saçlarının bittiği yere hafif bir öpücük kondurdum. Daha sıkı sarıldı bana. -
81.
+7Sabah omzumdan tutup dürterek uyandırmıştı beni buket.
Bu: vaniiic , vanic , hadi kalk kahvaltı hazır
Hemen irkildim, başka bi yerde uyuduğumda hep irkilerek uyanırdım.
B:(gerinerek) saat kaç ya
Bu: 10 buçuk hadi kalk
B: tamam geliyorum
Elimi yüzümü yıkayıp mutfağa geçtim. Çok güzel bi kahvaltı masası vardı. Şaşırmıştım doğrusu , ondan bu kadarını beklemiyordum.
Bu: ne oldu öyle bi kaldın hehehe
B: şaşırdım yani biraz
Bu: hadi hadi otur soğumasınlar
Kahvaltı ederken muhabbet arasında söyledim :
B: sana karşı mahçub oldum şimdi ya
Bu: ya saçmalama be olur mu hiç öyle şey
B: ya bi sürü zahmete girdin
Bu: hayır hayııır hiç öyle düşünme canım sıkılıyor zaten akşamları yalnızken bana da arkadaş oldun hem
B: ya sanki bişey mi yaptım , geldim yattım manda gibi
Bu: aa bak orda haksızsın işte, senin yatman bile benim içimi bi hoş etti, güvende hissettim hem
B: evinde ilk deda bi erkek kalmıyor heralde
Bu: şey bi kere de okan kalmıştı
B: anladım
Kahvaltı ettikten sonra üstümü giyinmeye başladım. Buket pek beni salma taraftarı değildi ama giyinip çıktım.
Bu: istediğin zaman gelebilirsin vanic kendi evinmiş gibi düşün
B: teşekkür ederim bişeye ihtiyacın olursa ararsın
Bu: hıhı
Egeyi aradım. Bu akşamı da ege'de geçirecektim. Ama önce bi okula uğramamız lazımdı. -
82.
+6 -1Neden bilmiyordum ama bu sefer tadı farklıydı dudaklarının. Sanki uzun süredir öpmüyormuşum gibi, sanki öpmeye öpmeye unutmuşum gibiydi. Ama hemen canlandı aklımda dudaklarının o tenime dokunuşları. Unutmamıştım. Unutamazdım. Onu nasıl unuturdum ki zaten ?
Üzerimdeydi. sadece öpüyorduk birbirimizi.Bi elini omzuma yaslamıştı. Karnımın biraz altında oturuyordu. Başını kaldırdı. Ellerini göğsüme yasladı, masaj yapar gibi okşamıştı biraz. Karnımdaki yaraya dikkat ediyordu bu esnada.
Başını sargıma doğru yaklaştırdı. Koklar gibi burnuyla hafifçe dokundu.
E: acıyor mu
B: biraz
Sargımın etrafını öpmeye başladı. Hafif hafif dudaklarını dokundurup kaldırıyordu. Başıma doğru öperek yaklaştı. Boynumda durdu. Sürekli boynumu öpüyordu. Kendime yapıştırdım. Sarıldım. Yanıma yatırdım. Yatarak birbirimize bakıyorduk, tıpkı istanbuldaki gibi.
Gözlerini takip ediyordum. Sürekli fıldır fıldır hareket ediyordu gözleri. Yüzünün önüne gelen açık kahverengi saçlarını bi elimle başının arkasına attım. Yüzünü okşuyordum.
E: sana bakmayı özledim
B: bana bakmayı mı
E: yani, bakışmayı
B: ne zamandır bakışmıyoruz
E: izmire geldiğimizden beri gözlerini göremez olduk vanic efendi
B: al senin olsun
Sabaha kadar sevişmiştik. Hani askere gidersin de karını arkada bırakırsın ya, hani aylardır görmüyorsundur ya sevdiğini. işte öyle severek, özleyerek dokundum tenine. -
83.
+7Dizlerimin üzerine çöktüm. Bir şey söyleyemiyordum. Nutkum tutulmuştu sanki. Önüme bakıyordum sadece. Ege yanıma koşmuştu. Elini karnıma koymuştu. Etraftan üzerime doğru koşuşan insanları gördüm. En son hatırladığım şey , buketin bana bakarak çığlık atarak ağlamasıydı.
Uyandım. Hastanedeydim. Miray, ege ve buket başımdaydı. Hemen solumda buket, sağımda ege duruyordu. Miray biraz daha uzaktaydı.
E: aha vanic , lan oğlum iyi misin şş
B: noluyor amın...
Bu: allahım şükürler olsun şükürler olsun
E: iyi misin oğlum bi ağrın sızın var mı lan
B: ne oldu öyle dıbına koyayım
E: oldu bitti be oğlum boşver ne olduğunu. bi sıkıntı yok şükür
B: ah karnım (elimi sargılı yere zütürdüm)
E: herkesin başına gelebilir be oğlum. geçti artık problem yok merak etme.
Bu: vanic , iyisin dimi bak bi sorun olmasın söyle hemen bişey istersen
B: yok yok iyiyim, ne zaman gidiyoruz burdan (kalkmaya yeltendim)
E: lan bi dur be bi dur ne acelen var, daha gidemeyiz zaten.
B: ee siz , siz gidin
E: saçmalama be dıbına koyayım bi kere de saçmalama mantıklı bişey söyle
B: ne yapacaksınız burda iyiyim ben siz gidin
Bu: ege isterseniz siz mirayla eve geçin ben burdayım zaten
E: ya yok olmaz öyle şey
B: olum gerç...
E: sus aq olmaz dedik
Biraz yorulmuştum konuşmaktan. Başımı yasladım yastığa. Derin bi nefes aldım.
Tekrar uyandığımda baya bir zaman geçmiş olacak ki ege ve miray uyuyordu. Buket başımda saçlarımla oynuyordu. Uyandığımı görünce o uyandırdı sanıp ellerini çekti. Tuttum, geri koydum ellerini.
Bu: çok korktum biliyor musun
B: bişey yok merak etme
Bu: seni kaybetmeyi düşünmek bile ne demek biliyor musun sen ?
Bişey demedim. Öylece uzanıyordum. Aklıma sürekli bir kız profili gelip gidiyordu. Eylül gibiydi, ama o değildi. Eylülün saçları daha açık renkliydi. Siması eylüle çok benziyordu, ama eylül daha buğday tenliydi. Çok kafa yoramadım, uykuya dalmıştım çoktan. -
84.
+7Hemen gördüğüm odaya doğru yöneldim. Sinirlenmiştim de. Eğer o mustafaysa elimden sağ kurtulamazdı bu saatten sonra. Gittim. Sağa sola baktım. Birilerine sordum.
Sanırım bilinçaltımın bana oynadığı küçük bir oyundu bu. Mustafa falan yoktu.
Telefonum titredi.
Bilmediğim bi numaradan mesaj gelmişti.
"Mutfağa gel" -
85.
+7Miraya ne var ne yok anlattık. Kız çok yorgundu gözlerini zor açık tutuyordu. Saat de muhabbet falan filan derken geç olmuştu. Yatakları falan hazırladık yattık.
Ulan diyordum kendi kendime şu evimin haline bak 3 günde genel eve döndük anasını satayım. Sonra bi gülme geldi. Sarıldım eylüle sımsıkı. Sırtında parmağımı gezdirirken uyuyakalmışım.
Gece bi anda uyandım, tuvaletim gelmişti. Saate baktım 04.34. Tuvalete gireyim diye odamdan çıktım. Baktım ki miray yatağında yok. içerisi de tak gibi soğumuştu. Balkonun kapısı açıktı.
Ben balkona girdiğim anda gördüğüm ilk şey battaniyeye sarılmış oturan mirayın rüzgardan uçuşan saçlarıydı.
Beni farkedince birden irkildi.
B: benim benim korkma
M: hı tamam gel vanic
B: rahatsız etmiyorum dimi ?
M: yok yok gel otur
Oturdum. Öylece önüne bakıyordu. Sessizliği bozdu.
M: neden böyle şeyler oluyor
B: ben de bilmiyorum ki
M: bence senin halin de biraz gülünç (bi kıkırdadı)
B: allah allah nedenmiş
M: şu haline bak hiçbişeyle alakan yok ama herkesle ilgileniyorsun
B: doğru söylüyorsun
Birden bire elini yanağıma koydu ve gözlerime bakıyordu.
M: eylül çok şanslı bi kız -
-
1.
+1Noluyo lan
-
1.
-
86.
+5 -2Bi anda kaşlarımı çattım. Bir şey yapamamıştım. Ne yapacaktım ki ? Bi kız yanağınızı tutup sevgilinizin çok şanslı olduğunu söylediği zaman ne yaparsınız ? Ulan dedim kendi kendime. Hafiften yanağımı çeker gibi oldum. Elini boynuma indirdi.
M: bence çok iyi birisin, gerçekten. Eylülün yerinde olmak isterdim
Elini tuttum , indirdim. Gözlerine bakıyordum sadece.
B: miray
M: hı ?
B: egeyi seviyor musun ?
M: ben şeyy
B: seviyor musun ?
M: o beni seviyor mu ki
B: sen sorduğuma cevap ver
M: sanırım seviyorum ya
B: sanırım mı ?
M: ege çok iyi biri ve bana karşı duygularını o kadar güzel anlattı ki...
B: neden lafı geveliyorsun ?
M: bilmiyorum vanic gevelediğim falan yok biraz daha zamana ihtiyacımız var sadece
B: sen de haklısın ne diyeyim. Okanın derdini de hala anlayamadım
M: sanırım mustafa onu doldurdu biraz ya sana karşı
B: iyi de o neden okanı bana karşı doldursun ki
M: orasını ben de bilmiyorum
Koluma sarıldı , başını omzuma koydu.
M: boşver sen okanı takma ondan sana zarar gelmez
O sırada arkamdan bana bağıran eylülün sesiyle bi anda ayaklandım.
"NE OLUYOR BURDA YA?" -
87.
+7Olm eylül neden gittin be valla üzüldüm aq
-
88.
+7Uyuyakalmışım. Uyandım. Öğleden sonra 3 falandı saat. Egeyi bi ziyarete gideyim dedim. Kalktım.
Eylül tuttu.
E: dur aşkım napıyosun bu halde ne ziyareti
B: ya bişeyim yok görmüyo musun 1 saate gelirim zaten
E: ıı ııh hayatta olmaz o zaman ben de gelicem seninle
B: ya sen bana şu patlıcanından yapsana adı neydi
E: ney musakka mı
B: heh evet ondan yapsana sen bana bu akşam çok canım çekti
E: (biraz gülümsedi , utanır gibi olmuştu) yani aşkım yapıyım tamam istediğin musakka olsun.
B: ben gideyim şimdi bişey lazım olursa ararsın alırım gelirken
E: eh iyi tamam canım kendine dikkat et
Öptüm eylülü, evden çıktım. Egeye telefon ettim kanka nabıyon ne durumdasın diye. Aynı şekil yatıyormuş hastanede. Gittim. Konuşmaya başladık.
E: ulan keraneci az kalsın zütü kaybediyordun ahahha
B: olum hiç sorma ya
E: sen şimdi bi anlat bakayım mustafaya girişmeler falan ne ayak
Anlattım. Buketli kısımda biraz endişelenir gibi olmuştu. Sebebini sordum.
E: yok be olum ne olacak bişey olduğu yok sana öyle gelmiş
B: emin misin bi rengin attı kanka buket deyince ?
E: yok ya sadece şey
B: ney aq bişey mi saklıyorsun benden
E: bi keresinde yine akşam işteydim. 2-3 ay oluyor ama. Buket bindi taksiye...
B: ee aq binemez mi çok mu garip bişey ?
E: saat akşam 11 falandı bunun da saç baş dağılmış. Hayırdır dedim ay yok bişey ya hadi sür sür dedi , evine zütürdüm bunu.
B: ee sadede gel ege gibecem şimdi bak
E: yoldayken biraz konuştuk şeyden..
B: neyden aq ?
E: sanırım bunlar cenkle yatmış o akşam, öyle anlattı yani
B: kardeşim, sen mal mısın? Bizene bundan aq
E: biraz da sarhoş gibiydi kanka
B: olamaz mı dıbına koyayım çok garip bişey sanki
E: bide birkaç kez senden bahsetti -
89.
+7Hastanede bir süre geçirdim. Ege ve miray bazen eve gidip geliyorlardı. Buket de bir sefer gitmişti. Ama o sabah akşam yanımdaydı.
Buket kulağıma yaklaştı bi ara, yalnız kaldığımız bir zamandı.
Bu: çocuğumuz olmuş olsaydı , bahsettiğimiz gibi ortalıkta dolaşamayacaktı. Şimdi bu halini görüp çok üzülürdü. Babasına düşkün olurdu kesin ya (hıhıhı)
B: ne çocuğumuz mu
Bu: yaa hani bi kere bahsetmiştik ya aşkım, neyse sen yat dinlenmene bak kendini çok yorma
B: yok yok iyiyim ben
Bu:hadi canım hadi
Bi afallamıştım. Birlikte olalı 3-4 hafta kadar oluyordu yanlış hatırlamıyorsam. Çocuk muhabbeti yapmış olmamız çok garip bi durum değildi, sadece ben hatırlayamamıştım öyle birden bire.
Uyudum. Çok derin uyudum. Sanki ölüp dirilmiş gibi uyumuştum. Ne kadar uyuduğumu hatırlamıyorum. Uyandığımda yanımda ege vardı.
E: ne oldu kanka iyi misin
B: iyiyim iyiyim, buket nerde ?
E: ne buket mi , ne bileyim evdedir heralde
B: nasıl ne bileyim lan ?
E: kanka biraz daha dinlen istersen
Bişey demedim. Mal gibi yüzüme bakıyordu.
Gözlerimi kapatmıştım. Uyumaya çalışıyordum tekrar. Ama aklıma takılmıştı. Öyle dönüyordum sağa sola. Kendimi bir an boşlukta hissettim. Sanki ölü gibiydim. Ne olduğunu anlamamıştım. Böyle saçma sapan şeyler düşünürken uyuyakalmıştım yine.
ince bi sesin kapıdan içeri seslenmesiyle ayıldım, gözlerimi açmamıştım.
Fısıldayarak konuşuyordu.
"şşt ege, uyandı mı ?" -
90.
+7Bi an düşüncelere daldım. Ne yapıyorduk ulan biz ? yaptığımız iş miydi şimdi ? züt kadar kafmaızla ne yapmaya çalışıyorduk ki biz ? Çok değişik şeyler yaşamıştım son 1 saat içerisinde ama , yanımda ege varken pek endişelenmiyordum. O bana sahip çıkardı her şekilde.
indik. Ne yapsak diye düşündük. Cebimde eylülün babasının verdiği 900 doların 820'si duruyordu. 80'ini eylül varken bozdurup harcamıştık. para konusu ilk gittiğimiz zaman için problemdi sadece, sonra zaten kazanacaktık. Paramız da vardı. Dert etmiyorduk orasını.
E: nereye gidelim ne yapalım ya
B: ne bileyim oğlum sanki her gün bi yere kaçıyorum aq
E: antalya ?
B: yok ya pek sevmiyorum orayı
E: ankaraya gidelim büyükşehir sonuçta aq ?
B: orası da kalabalık be oğlum
E: e yarramın keli nereye gidecez o zaman
Bi durdum. Sorularıma cevaplar bulamıyordum.Bu beni rahatsız ediyordu. Sonrasını düşünmeden iş yapıyorduk.
B: izmir ?
E: izmir mi o nerden çıktı şimdi aq
B: sen izmirli değil misin dıbına koduğum
E: izmirliyim de 2 yaşına kadar ordaydım sokayım izmire yani
B: gel gel
1 saat sonraki otobüsle izmire bilet aldık. Ne yaptığımız konusunda hala ikimizin de bi fikri yoktu.
Oturduk, bekliyorduk çantalarımızla.
Buket geliyordu karşıdan, koşa koşa geliyordu. Yanımıza gelinceye kadar ayaklandık biz de. Kızgın bi ses tonu vardı.
Bu: ne yapıyosunuz siz ya
B: gidiyoruz
Bu: bu ne rahatlık saçmaladığının farkındasın dimi ?
B: evet farkındayım
Bişey diyemedi. Gözlerini patlatıyordu sadece. Sinirli sinirli sağa sola bakındı.
Bu: iyii madem farkındasın , ben de geliyorum -
91.
+6Geldim beyler hazır olun
-
92.
+3 -3Eylülle bakınıyorduk birbirimize. istiyorduk gerçekten bunu. Gerçekten severek bakmıştım gözlerine. Son kez bakar gibi, severek, aşkla bakmıştım.
3 yıl geçti o günün üzerinden. 3 yıl. Ben bi şirketin güvenlik altyapısında basit bi eleman olarak çalışıyordum. Bilgime güvenerek işe almışlardı. Diplomam yoktu.
Ege kendisine bi hat almıştı iki ilçe arasında. Bir de şoför koydu üzerine, artık sürmekten o kadar haz almıyordu. Aynı evlerde de yaşamıyorduk artık. Mirayın 3. çocuklarına hamile olmasından sonra ege yeni bi yere geçmişti. Durumlarımız iyiydi zaten, yeni biyere yerleşmek dert değildi. Artık daha büyük, daha olgunduk.
Biz o evde kalmıştık eylülle, eylülümle. Her akşam eve gelip , 1 yaşındaki kızımla oynuyordum. ismini Ekim koymuştuk. Eylülümden sonraki en değerli varlığımdı o benim.
Bir akşam yine kızımla oynuyordum evde. Genelde oyuncaklarını salona taşır , mutfakla bir olan salonumuzda oynatırdık Ekim'i. Eylül yemek yapıyordu.
E: aşkım
B: hı , hanimiş babasının kızı hanimiiş
E: vaniic
B: efendim canım söyle (eylüle döndüm)
Gülümsedi.
E: seni çook seviyorum biliyo musun
B: ben de seni seviyorum hayatım da nerden çıktı (hafif sırıtıyordum)
E: bilmeem içimden geldi öyle
Telefonum çaldı, ege arıyordu. Yaklaşık 2 haftadır da görüşmüyorduk egeyle
B: ooo ege bey nasılsınız
Eg: müsait misin
B: hayırdır inşallah ?
Eg: almaya geliyorum aşağı in
Çok titrek bir sesi vardı. Sanki terliyor gibiydi konuşurken, ve aynı zamanda korkar gibi. -
93.
+6Beyler görüyorsunuz partlar kısa değil ben de mobilden yazıyorum insaf edin biraz elimden geldiğince hızlı yazıyorum
-
-
1.
+1panpa sabaha kadar burdayiz sen elinden geldigince yaz
-
2.
+1panpa sabaha kadar burdayiz sen elinden geldigince yaz
-
1.
-
94.
+6Yoldayken eylülle alakalı birkaç şey daha sordu. Ege mesaj atmıştı.
Ege (23.42): lan oğlum kendine dikkat et bak zütü kaybetme xd hadi eyvallah
Hafif bi sırıtmıştım. Buket de ona gülüyorum sanıp kendince moda girmişti. Bi gülmeye falan başladı. Bozuntuya vermedim tabi, gülüşü fena değildi.
Ben ona sorular sormaya başladım. Eve giriyorduk bu sırada. Onu , ailesini, neden böyle büyük bi yerde yalnız yaşadığını ve bunlara benzer daha bir sürü soru sormuştum.
Eve girince yetim gibi hissettim. Ne yapsam bilemedim. Karnın açtır dimi dedi. Ben bişey demedim. Açtı çünkü.
Dolaptan bişeyler çıkardı. Önüme getirdi.
Bu: al bak sen bunlarla atıştır ben de üzerimi değiştirip geliyorum
Onayladım başımı sallayarak. O gitti. Birden bire derin düşüncelere dalmıştım. Ulan benim burda ne işim vardı ? Eylül nerdeydi ? Ege neden bukete güvenip beni yollamıştı buraya ? Hem ben burda ne yapacaktım bi gece ? Okul ne durumdaydı ? Aklıma onlarca soru geldi bi anda.
Buket yanıma geldi. Elinde bi eşofman altı vardı. Bu: Bendeki en büyük eşofman bu ya idare et yine biraz küçük olabilir ama artık napalım hahahaha
B: tamam ya problem değil napalım
Bu: üstünü de artık atletinle falan idare et ya bende sana göre pek üst yok (dudaklarını büzüştürdü)
Ben biraz şaşırmıştım. Tanıdığımız buketin evinde illaki erkek eşyaları bulunur sanıyordum.
Bu: yatağın hazır yaptım misafir odasında, bak lavabo da koridorun sonunda soldaki kapı tamam mı keyfine bak evindeymişsin gibi rahat ol
B: teşekkür ederim her şey için
Odama doğru gidiyordum , o hala oturuyordu. Arkamdan seslendi.
Bu: şey vanic
Döndüm
Bu: canını sıkma tamam mı her şey düzelir merak etme sen
Başımı salladım
Bu: hadi tatlı rüyalar (elini kaldırıp parmaklarını salladı , hani baybay işaretinin kibar hali)
Yastığa başımı koyduğumda eylülden önce bulunduğum durumu düşürdüm. Anlam vermeye çalışıyordum. Bir sağa bir sola döndüm. Uyuyamadım. Eylül de bi yandan aklımı kemiriyordu. -
95.
+6Yüzüğü görünce içim bi rahatlamıştı. Helalimdi ulan artık benim. Tabi rahatlayacaktı.
Yatağa geçtik, tabi önce üzerimi değiştirmeme yardım etti. Rahat rahat bol donlarımdan birini ve bir de pijama üstümü giymiştim. Eylül de benim evimdeyken aldığı o siyah geceliğini giydi, yanımda değiştirmişti bu sefer üstünü.
B: o hala duruyor mu
E: ne hayatım ?
B: geceliğin
E: ne oldu çok mu seviyorsunuz üzerimdekini vanic bey hehehe
B: üzerindekinden çok seni seviyorum.
Sanki ilk defa söylüyormuşum gibi yüzüme baktı. O kadar uzun zaman olmuş ki söylemeyeli , eylül garipsemişti.
Yüzünde çok tatlı bi gülümseme oluştu. Üzerime doğru yatıyordu yavaş yavaş. Bi ara eli karnımdaki yaraya değecek oldu. inledim hafifçe.
E: ayy aşkım pardon ya özür dilerim
Dudaklarına yaklaştım. Öpmeye başladım. Daha doğrusu öpmeye o başlamıştı. Ben de devam ettirdim. -
-
1.
+2Yazmicaksan finali getirde bitsin
-
1.
başlık yok! burası bom boş!