/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    +4
    BüfBüf Büfeyi bundan bir 6 yıl önce Betülün sevgilisi olan en yakın arkadaşım Selo' ile donumuzu satarak kurmuştuk. Çok para harcamıştık ama değmişti, sonra Betüle işletmesi için hediye edip, ikimizde ayrı ayrı isteklerde bulunmuştuk. Selo büfbüf isminin ölsek bile deişmeyeceğine söz aldı Betülden. Bende ne zaman istersem para vermeden sigara alabileceğim yönünde bir söz aldım, aslında isteğim biraz bencilce gözükebilir, ama BüfBüf için harcadığım parayla 7-8 yıllık sigara stoğu yapabilirdim, yapmadım.

    Betül yetiştirme yurdunda büyümüş bir kızdı, hiç kimsesi yoktu, devletin verdiği burslardan bu günün parasıyla 23 yılda biriktirdiği 2-3 milyar parası vardı. Selo aşık, bunda sorun yok selo donuna kadar satıp sevdiği kıza bir büfe hediye edebilir. Bunu ben neden yaptım hala anlamıyorum, bir anlık gaza gelmelik bir durum da değil, neyimiz var neyimiz yok koymuştuk ortaya. Herneyse yıllar geçti, Betül ve Selo evlendi, Selo bir şirkette satış müdürü oldu, Betül Büfeyi işletmeye devam etti.
    ···
  2. 27.
    +4
    Bu geceninde sonuna geldik, yarın sandıkta hepimize iş düşüyor, erken kalkıp erken kalkalım ki, kimse hile hurda yapamadan seçim sonuçlarını gönül rahatlıgıyla inceleyelim. Hadi iyi geceler, devam ederiz kaldigimiz yerden.
    ···
  3. 28.
    +4
    -Bölüm 6-

    Sigaram yine bitmişti, hiç olmadığı kadar erken bitmişti ama bu sefer. BüfBüf'e gitmek istemiyordum, ne insanları mahçup etmek ne de yaaa ne gereği vardı, biz onu zaten içimizden geldi diye yapmıştıkk muhabbetlerine girmek istiyordum. istediğim tek şey, yandıkça karamel aromasını damağın en üst noktasına bırakan, ve dumanı üflerken is kokusunu burnunuza ihtiva eden bir paket Kırmızı Marlboro. Evin yakınlarında zincir marketlerden biri olacaktı, ve sigaraya satıyor olmalıydılar, gerçi çok uzun zaman olmuştu Migros, Carrefour gibi yerlere girmeyeli, belki sigara satmak yasaklanmıştı, kim bilir. En azından iki insan görürüm bahanesiyle yola koyuldum.
    ···
  4. 29.
    +3
    Eskiden çok mutluydum, bunu nasıl yapıyordum, nasıl başarıyordum o kadar mutlu olmayı, bunu hatırlamam gerekiyordu. Hiçliklerin en derinini tatmış bir insan yeniden mutlu olmak istiyordu, bunu nasıl yapmalıydı. Mutsuzluğumun temel sebebi günün birinde ölecek olmamız ve tak vardı o kadar güldük, bak hepimiz öldük sonunda, pek te eğlenceli bir yer değilmiş dünya diyecek olmamıza dayanıyor. Bu algıdan kurtulmam gerekiyordu en azından, tamam sevgi pıtırcığı saçan bir kelebek olamazdım ama en azından bu gibik idea'dan uzaklaşmalıydım.
    ···
  5. 30.
    +3
    Okuyan yok mu ?
    ···
  6. 31.
    +3
    ve ben şiirlerimede tarih atmam dostum.
    zaman denen zımbırtının içinde başsız ve sonsuz şekilde kaybolmuş durumdayım
    ···
  7. 32.
    +3
    Alper dedi. icini cekerek. Cocukluk arkadasim, urladan tanisiyoruz buraya kadar beraber geldik, yillarimiz beraber gecti, beni sevdigini anlamistim ama, bir gun amfide beraber ders calisirken beni opecegi hic aklima gelmemisti. Basta sevmiyordum onu, napiyosun sen de desem, karsilik verip bende opsem hicbirsey degismeyecekti. aslinda cok sey degisti ama verdigim tepkiler herseyin degisecegi gercegini degistirmeyecekti. eve geldigimde deniz artik hicbirsey eskisi gibi olmayacak degil mi dedi, suclu hissediyordu, abartilacak bir olay yoktu ortada, cocukluk arkadasimi beni sevdigi icin uzemezdim dedi. Daha fazla devam etmesine izin veremezdim anlattikca canim aciyacakti cunku, Deniz dedim sadece. Ne var anlaminda yüzüme baktı o da, öpmek istiyordum, daha fazla uzatmanın manası yoktu, yapismistim dudaklarina. bekledigim tepki Denizin imdaaaat diye bagirmasi, alperin uyanip diger gozumu morartmasi ve gecenin bir yarisi sokakta kalacak olmamdi. Olmadı, devam etti, elleriyle yüzümü sıkıca tutmuş bırakma beni dercesine öpüyordu, ellerim belindeydi, sıkıca kavrayıp bırakmak için öpmüyorum dercesine tutmuştum onu. Dudaklarının yumusaklıgi, teninin kokusu, nefesinin sıcaklıgı, hepsi benimleydi, sabah birisi lavaboya gitmek icin uyanana kadar o sekilde devam ettik. uyanan Alper'di. O mutfaga girmeden coktan kalkip masaya iki medeni insan gibi oturmustuk.
    ···
  8. 33.
    +3
    Eve girene kadar sabretmiştim günlerdir özlemini duyduğum nikotini ciğerlerime göndermek için. Kartonu açtığımda içinde sigara olmadığına emin olduğum şeyler vardı, önce tedirgin oldum, Betül uyuşturucu satmayacak, çevresinde bulundurmayacak kadar terbiyeli bir kızdı. Halıya döktüm kartonun içinden çıkan şeyleri, Beyaz bir zarf. ve 2-3 deste para. Anlamamıştım mektubu okuyana kadar. Sonra yine bir şeyler oldu, bir acı girdi birden. Ben anlamamıştım ama o anlamıştı.
    ···
  9. 34.
    +3
    Gözümü açtığımda, bara girdiğimde 4-5 kişilik yeni üniversite bitmiş gibi bir halleri olan grup tepemdeydi. Abi iyi misin ? diye sordu bir tanesi, yani duymamıştım ama bence öyle demiştir, Hacı baba naber muhabbeti çevirecek bir halde değildik çünkü. içlerinden dikkatimi o kumral olan çekmişti, çok masum bir güzelliği vardı, tek gözümle ona bakıyordum, öbürü ya kör olmuştu, yada pansumandan dolayı karanlık'ti, her ikiside eşdeğerdi, kör olmuş olsam da üzülmeyecektim, bir gözüm kumral kıza bakarken diğergözüm hiçbir şey görmese de sorun değildi. Aşık oluyordum, rezil bir şekilde, çok yanlış zamanda, çok yanlış insana. Yapmamalıydım. Belki uyanırdım ? Uyanmayı beklemeliydim. Çocukluğumdan beri yapardım bunu, hiç işe yaramadı, kötü giden bir şeyler olduğunda, öylece durup uyanmayı beklerdim, hiç uyanamadım biliyo musunuz ? Hepsi gerçekti. Ve olmuştum. Kumral kız hayatımın geri kalanını gibmek için yeterli olacaktı.
    ···
  10. 35.
    +4 -1
    Aslında bu yeni olan bir şeydi. Mutlu olmaya çok ufak yaşta başlamıştım. Belki de benim hatam bu olmuştu. Artık mutlu olacak pek bir şey bulamıyordum. Belki çok meşguldüm. Belki de yeteneklerim köreliyordu.

    Ben sadece fazlasıyla ciddiye almıştım küçükken babamın bana birini üzdüğümde söylediği o sözü: “Kendini karşındakinin yerine koy.” Ve ilk başlarda bunu o kadar çok yapmıştım ki, bir gün dönüş yolunu yani kendimi bulamadım ve beynimin bir parçası boşlukta uçuşan, hayata uzaktan bakan bir çift göze dönüştü. Bütün duyguları bilen ama hiç birini hissetmeyen biri oldum.
    ···
  11. 36.
    +3
    Burada mısınız beyler ?
    ···
  12. 37.
    +2
    Oooo uyanmışız, diyerek ben daha ağzımı açmadan söze girmişti bile. Evet. ne oldu ? neden buradayım ? burası neresi ? gibi gibik sorular sormamaya karar verdim. Vardı bir açıklaması ama bunu direk sormama gerek yoktu, ilerleyen günlerde öğrenecektim zaten.
    ···
  13. 38.
    +2
    Devam etsene amcik
    ···
  14. 39.
    +3 -1
    - Bölüm 7 -

    Evde çok önceden alındığı belli olan, ve tahminimce benim almadığım bir kitap vardı. Hatta o kitabı ilk defa görüyordum. Sayfaları sararmış ve kağıdın içerdiği selüloz bozulmaya başlayıp kötü bir koku yaymaya başlamıştı. Kinyas ve Kayra

    ilk sayfayı açtım, tek bir cümle yazıyordu koca sayfada, öyle bir cümleydi ki sayfa küçük bile gelmişti.

    Omnes vulnerant, ultima necat.

    Birilerinin canı oyun istiyordu anlaşılan ve buna karşı çıkacak değildim. Henüz yenilmemiştim. Devam ettim okumaya, durmadan, dinlenmeden. Kitap bitmişti. Karakterlerin adını unutmaya başladığım ilk yarım saat içerisindeydik. Yalnız geriye hatırlamak için fazlasıyla iyi bir şey bırakmıştım :

    (Kayra bir gün bana, “Mutsuzluğuna hiç bir çare aramıyorsun.” demişti. “Ve en büyük acının kendininkinin olduğunu düşünüyorsun. Dünyadan haberdar olmayan bütün gerizekalılar gibi. Ölmesine çeyrek kalmış, herkesi yaşadığına pişman etmeye çalışan, sağlıklı oldukları için suçluluk duymalarını isteyen hastalıklı, yaşlı bir kadın gibisin.” )

    Bu bendim, ve doğru söylüyordu mutsuzluğuma hiç bir çare aramıyordum.
    ···
  15. 40.
    +2
    Beyler şimdilik yokum ben akşam gelirim yine, başlığa biraz ilgi gösterirseniz belki bir iki kişi daha okur, iyi olur . Hadi görüşürüz.
    ···
  16. 41.
    +2
    Yeni insanlarla tanışabilmek için birkaç sokak ötedeki bar'a girdim. insanların yapmacık kahkahalarını, ayy şekerim çok güzel olmuşssunnn tarzı yalandan sahte tavırlarını duyduğum, işittiğim anda çıkıcaktım oradan. Duymadım. içeride zaten 10-15 kişi falan vardı. ilk defa girdiğim bir bar'dı, barmene Her zamankinden. dedim. Tepkisini ölçmek istemiştim, ama o hiç tereddüt etmeden, bir kadeh tadından Jack Daniels olduğunu tahmin ettiğim, içine bir adet buz atılmış viskiyi önüme indirdi. Sinirlenmiştim, ben viski sevmezdim. Herzamanki diye bir şey yoktu, ben ilk defa gelmiştim. Sormalıydı bana. Ama bu gibik tavırlarımdan sıkıldığım için ses etmedim, tek dikişte bitirdim kadehteki viskiyi, 4,2,2 votka tekila cin dedim, tarifi vermiştim, hangi içkileri ne kadar karıştırması gerektiğini biliyordu, yine viski getirirse dövecektim. Getirdi.
    ···
  17. 42.
    +2
    abi devam
    ···
  18. 43.
    +2
    - Bölüm 8 -

    Güneşten kopup odama kadar gelen ışığın yüzünden uyanmak zorunda kaldım. Sabah olunca uyanmak isteseydim kendime bir çalar saat alırdım. Birden gözümün önüne kızgın güneşi, üzerine dev bir sürahiden döktüğüm suyla söndürdüğüm geldi, dünyaya dönüp Haydi, herkes yatağına! Uyuyoruz! demek için.

    Sonra pişman oldum. Bu hayat benimdi, öyle yada böyle bitecekti, eskiden olduğum gibi mutlu olmayı deneyecektim artık, çok mutlu olduğum zamanlara dönecektim, yataktan kalkıp perdeleri açmak istedim, perdeleri yıllardır açmamış olmalıydım, artık hiç kapatamayacaktım, bu güzeldi, yırtıldı yada koptu diyemiyorum, tüm perde elimde kaldı. yırtılmadı, yırtılsa yarısı yukarıda kalırdı. hayır bütün perde elimdeydi.
    ···
  19. 44.
    +2
    Günaydın beyler. Hazır mıyız ?
    ···
    1. 1.
      +3
      sessiz sakin takipteyiz reiz
      ···
    2. 2.
      -4
      anca ergenleri peşinden tav edersin gibik. ben böyle içi boş hikayelere tokum.
      ···
  20. 45.
    +3 -1
    Aşırı nazik bir ses tonuyla bakar mısın ? dedim. Ne vardı ? dedi, aşırı giblemeyen bir ses tonuyla. Anlam veremedim, önceden hiç gelmediğim bir yerdi burası, neden böyle bir tepki aldığımı çözemedim. Sinirlenmiştim. Fazlasıyla.

    ''Bana bak gerizekalı, şu anda aşırı hassasım, ağzından çıkan tek yanlış harf ( bu sırada elimde tuttuğum bardağı sıkmış olmalıyımki birden paramparça oldu. ) bu bardak gibi paramparça olmana neden olabilir, ya şu gibtiğimin votka'sını getir, yada o rafta duran J&B şişesini zütüne sokarım.''

    Sokarım dememe kalmadan ilk yumruk barmenden gelmişti. Aslında korkutucu olmaya çalışmıştım ama işinin verdiği tecrübeden dolayı her gün benim gibi yüzlerce insanla uğraşmış olmalı ki, tek yumrukta Knock Out.
    ···