1. 58.
    0
    bi bitin artık amk
    ···
  2. 57.
    0
    toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim toplumbilim
    ···
  3. 56.
    0
    adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam adam beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler beyler
    ···
  4. 55.
    0
    çok bilimsel aga. ben yine ciks istiyorum. kafam bu kadar basıyor
    ···
  5. 54.
    0
    sen liselisin muallak, sana laf bile hazırlamadım dıbına koyım.
    ···
  6. 53.
    0
    * 1 Tanımı
    * 2 Tarihçesi

    TANIMI
    Sosyoloji (latince socio+logos) ; “Toplum Bilimi” veya “sosyal olayların bilimi” ya da “sosyal örgütlenme ve sosyal değişimler bilimi” olarak da bilinmektedir.
    Sosyoloji, sosyal hayatımızda var olan sosyal gerçekleri (sosyal olaylar ve olgular), insanların meydana getirdiği grupları, grupların davranışlarını ve sosyal kurumları olduğu gibi inceleyen pozitif bir sosyal bilim dalıdır. Bir başka ifadeyle, sosyoloji, bir takım varsayımlardan çok; var olan gerçekleri ortaya koymaya çalışan, sosyal gerçeğe eğilen bir bilimdir.
    Geniş anlamıyla sosyoloji, insanların birbirleriyle kurdukları sosyal ilişkileri, sosyal gruplar, kurumlar ve örgütler arasındaki ilişkileri, toplu eylem, toplu direniş gibi topluluk ve fert davranışlarını, değişik düzeylerde bütün sosyal etkileşim biçimlerini, sosyal yapı özelliklerini ve bu yapıda ortaya çıkabilecek değişme eğilimlerini belirli bir yöntem dahilinde inceleyen, sosyal gerçekleri ve süreçleri sistematik ve bilimsel olarak mercek altına alan bir bilim dalıdır.
    Sosyoloji, fertten ziyâde toplumun aynasıdır. insanın, sosyal diye vasıflandırabileceğimiz bütün davranışları, sosyolojinin ilgi alanına girmektedir. Her ne kadar insan ruhuna pek yakın olan ilgi alanlarını, değerleri ve duyguları ihtiva eden sorunları ele alıyorsa da, sosyoloji, bir şeyin iyiliği veya kötülüğü, uygunluğu veya uygunsuzluğu gibi hususlarda yargıda bulunmaktan uzak durmaya, yani tarafsız kalmaya gayret etmektedir.

    TARiHÇESi
    Toplumsal olaylar, her ne kadar insanlık tarihi ile başlatılmakta ise de hadiselere toplumsal yaklaşım tarzı daha çok 18. ve 19. yüzyıllarda ortaya çıkmıştır.
    Toplumbilimi terimi, ilk kez bir toplumbilimci olan Fransız August Comte (1798-1857) tarafından kullanılmış ve ingiliz Herbert Spencer (1820-1903) tarafından da geniş kitlelere tanıtılmıştır.
    Ancak, toplumbiliminin ilk temel esaslarını, ilmî yöntemlerle ortaya seren ilk bilim adamı belki de ibni Haldun'dur (1332-1406). Prof. Dr. W. Barthold’a göre ibni Haldun, tarih felsefesinin en mümtaz simalarından birisi olduğu kadar, toplumbiliminin ilk büyük kurucusudur. Toplumsal kanunları, tarihî hadiselerden çıkaran ibni Haldun, cihan tarihinde, büyük devlet ve medeniyetlerin kuruluşunda göçebe unsura yer verdiği, bunların medeni halk içerisinde yaşayıp milliyetlerini kaybettikleri hakkındaki fikirleri bugün bile geçerlidir. Ayrıca, toplumsal pgiboloji, toplumsal ekonomi, tarih felsefesi, etnografya, toplumsal coğrafya, toplumsal felsefe, kentleşme, toplumsal insanbilimi gibi toplumsal bilim dallarına ait toplumsal kuramları, ciddî mânâda ancak 19. asırda kavranabilmiş ve birçok Avrupalı bilim addıbının çalışmalarına temel dayanak vazifesi görmüştür.
    Bu Mesajı Yetkililere Rapor Et Bu mesaja hızlı cevap gönder
    Eski 01-02-2008 #2 (mesaj-linki)
    sedat sencan Bay-M
    sedat sencan - avatarı

    Toplumbilimde ilk adımlar
    Yunan, Roma ve Çin gibi ilk çağa ait olan ve örgütlenmeleri ile daha güçlü konuma gelmiş toplumlar,o zamanki sınırlarında yaşayan, kendilerinden daha az gelişmiş toplulukların sınırlarından sızmalarını önleyecek şekilde tedbirler alıyorlardı.Ya da onların topraklarını işgal ederek baskı altında tutuyorlardı. Ancak bu ilkel toplulukların gelenekleri ve sosyal kurumları hakkında bilgi sahibi olmayı pek önemsemiyorlardı.En çok bunların askerlik ve yönetimleri ile ilgili örgütlenme konuları ilgilerini çekiyordu. Görece kendilerinden daha ilkel olan komşuları hakkındaki yargıları kendilerinin kültürel değerlerine bağlıydı.
    Örneğin Çin’de Han Dönemi olarak adlandırılan M.Ö. 206 ile M.S. 220 tarihleri arasında Çinliler, kendi sınırlarında yaşayan birçok az gelişmiş topluluk tanıyorlardı. Barbar olarak nitelendirdikleri bu halklar konusundaki görüşleri onlara taktıkları adlara yansıyordu. Yüksek itibarı olan halkların adları, insan anldıbına gelen jen köküyle birlikte yazılırdı. imparatorla arası iyi olmayan ya da itibarsız halkların adlarının yanına ç’uan yani köpek anldıbına gelen harf konulurdu. Tamamen farklı olan ve gelenekleri itici gelen halkların adına ise c’ung yani böcek takısı eklenirdi.

    M.Ö. 485-425 yılları arasında yaşayan Herodotus, iskitlerin gelenek ve kurumlarıyla ilgili oldukça geniş bilgiler toplamıştır. Gerçi bunlar bir Karadeniz kenti olan Olbia’da yaşayan Yunanlılardan edinilmiş ikinci el bilgilerdi ama belge olarak çok değerlidir.Bu belgede iskitler Yunanlılarla ticaret yapan kültürlü insanlar olarak anlatılır. Ancak neticede Herodotus ilkçağ bilginidir. Nitekim iskitlerden daha uzaklarda yaşayan halklarla ilgili öykülerinde bu insanların bazısının tek gözlü olduğunu, bazısının kış uykusuna yattığını bazısının da keçi ayaklı olduğunu söylemiştir.
    19.yüzyıla gelindiğinde,bu dönemin antropologları, kendilerine tuhaf görünen ve garip geleneklere sahip olan insan topluluklarının yaşam biçimlerini bilimsel araştırma konusu haline getirdiler. Ancak bu işe girişirlerken güttükleri amaç kapsam olarak bir hayli genişti.Bu toplulukların basit olan kültürlerinin yine basit olan temel verilerini değerlendirerek tüm insanlık tarihinin genel motiflerini ortaya koymak istemişlerdi.Bu yöntemin oldukça yetersizliği anlaşılınca kısa bir süre sonra bunun yerini modern antropolojinin kendi amaçları aldı. Artık insan kültüründeki benzerlikler ve farklılıklar hem tanımlanacak hem de açıklanacaktı.

    15.yüzyılın sonunda başlayan coğrafi keşifler, batılı olmayan toplumların, batılılarca uygarlık dışı olarak nitelendirilen yaşantıları hakkında pekçok bilgi sağladı. Yolculuğa çıkan denizciler, kaşifler,tüccarlar, avcılar,askerler ve misyonerler yaptıkları gözlemlerle bu bilgilere katkıda bulundular.Ama bu bilgilerin hiçbirisi bilimsel bir inceleme amacı taşımıyordu. Tümü de maddi çıkarlar sağlamak için derleniyordu. Ticaret yollarının belirlenmesi onlar için çok önemliydi. Batılı hükümetlerin desteğiyle güdülen diğer bir amaç ise anavatana bağlanacak yeni toprakların ve sömürgelerin kazanılmasıydı.Din adamları açısından da başlıca amaç, misyonerlerin yerleşecekleri yerlerin belirlenmesiydi. Elbette Altın Ülkesi gibi bölgeler, gençlik çeşmesi gibi ilginç objeler ve hayal gücünü kışkırtan topraklar gibi yerleri bulabilme umutları da vardı.
    Afrika, Pasifik Adaları ve Asya’daki ilkel topluluklara ait bilgilerin artmasına paralel olarak Avrupa emperyalizmi de genişlemeye başladı. Birkaç tane Avrupa ülkesi batı dışında kalan dünyanın büyük bir bölümünü paylaşmış ve sömürge haline getirmişti.

    Sömürgelerde yaşayan yerli halkın yaşam biçimi konusunda bilgi edinmek için yapılan araştırma ve uygulamalar yöneticiden yöneticiye değişiklik gösteriyordu. Bazıları yerlilerin gelenek ve göreneklerinin karmaşık dokusunu hiç hesaba katmıyor, görevlerini kendi yöntemlerine göre sürdürebileceklerini düşünüyorlardı. Onlara göre yerli yarı insandı, madenlerde veya özel çiftliklerde çalışacak olan ucuz emek kaynağıydı.
    Bu arada keşifler de hızla artmaktaydı. Kaptan James Cook’unPasifik Okyanusu’nda yaptığı üç keşif gezisi birçok ada ve toplumun ortaya çıkarılması ile sonuçlandı. Richard Burton ve John Speke Afrika’da Tanganika Gölü’ne kadar ilerlediller.
    1860’lı yıllara gelindiğinde insanlığın kültürel yönden farklı görünümleri konusunda toplanan bilgiler, antropoloji bilimini örgütlemeye ve elde bulunan çok sayıdaki ayrıntıyı düzenlemeye yetecek kadar genişlemişti.

    Şimdi bir takım soruların cevabının verilmesi gerekiyordu.Örneğin bir adam karısının gebeliği boyunca niye hamağında yatıp duruyordu? Veya karısının kızkardeşine neden ‘karım’diyordu? Buna benzer birçok gelenekler ne anlama
    Tümünü Göster
    ···
  7. 52.
    0
    özet geç mal
    ···
  8. 51.
    0
    Bireyciyiz biz hafız, duruşumuz gereği bireycilik ön plandadır bizde bunu sende biliyorsun, toplum bilimine kafamın girmesi gerekir ama uzun yazmışsın saygı duyuyorum.
    ···
  9. 50.
    0
    hay zütünün kılcal damarlarını gibsinler senin öyle güzel açıkladın ki
    ···
  10. 49.
    0
    (bkz: beyler bu baslikta raki iciyorum)
    ···
  11. 48.
    0
    aslında derinlenmesine incelendiğinde konuyla ilgili bir çok farklı lorem ipsum dolor sit amet, consectetuer adipiscing elit, sed diam nonummy nibh euismod tincidunt ut laoreet dolore magna aliquam erat volutpat. ut wisi enim ad minim veniam, quis nostrud exerci tation ullamcorper suscipit lobortis nisl ut aliquip ex ea commodo consequat. duis autem vel eum iriure dolor in hendrerit in vulputate velit esse molestie consequat, vel illum dolore eu feugiat nulla facilisis at vero eros et accumsan et iusto odio dignissim qui blandit praesent luptatum zzril delenit augue duis dolore te feugait nulla facilisi. nam liber tempor cum soluta nobis eleifend option congue nihil imperdiet doming id quod mazim placerat facer possim assum. typi non habent claritatem insitam; est usus legentis in iis qui facit eorum claritatem. investigationes demonstraverunt lectores legere me lius quod ii legunt saepius. claritas est etiam processus dynamicus, qui sequitur mutationem consuetudium lectorum. mirum est notare quam littera gothica, quam nunc putamus parum claram, anteposuerit litterarum formas humanitatis per seacula quarta decima et quinta decima. eodem modo typi, qui nunc nobis videntur parum clari, fiant sollemnes in futurum yani demek istiyorum ki

    ccc iNCi gibER ccc
    ···
  12. 47.
    0
    @ 1 nihilist beyler
    ···
  13. 46.
    0
    özet geçin huur çocukları
    ···
  14. 45.
    0
    bunun özeti bile okunmaz amk
    ···
  15. 44.
    0
    beyler özet geçiyorum :

    .. ………………………………………………………._¸„„„„„„_
    …………………….………………………... „--~*'¯……………….'
    ………….………………………………… („-~~--„¸_………….,/ì'ì
    …….……………………………….¸„-^"¯ : : : : ::: : :¸-¯"¯/'
    ……………………¸„„-^"¯ : : : : :: : : : : : : : '¸„„,-"
    • *¯¯¯'^^*^*'"¯ : : : : : : : : : : : : : :¸-"
    .:.:.:.:.„-^" : : : : : : : : : : : : : : : : :„-"
    :.:.:.:.:.:.:.:.:.:.: : : : : : : : : : ¸„-^¯
    .::.merhaba. : : : : : : : ¸„„-^¯
    :.' : : ' : : : : : : : ;¸„„-~"¯
    :.: : : : : :**/*'ì¸'¯
    :.': : : : :"-„ : : :"
    .:.:.: : : : :" : : : : ,
    :.: : : : : : : : : : : : 'ì
    : : : : : : :, : : : : : :/
    "-„_::::_„-*__„„~"
    ···
  16. 43.
    0
    uzun entry ve nick uyumu beyler
    ···
  17. 42.
    0
    (bkz: nihalle behlülün düğününü basıyoruz beyler)
    (bkz: nihalle behlülün düğününü basıyoruz beyler)
    (bkz: nihalle behlülün düğününü basıyoruz beyler)
    (bkz: nihalle behlülün düğününü basıyoruz beyler)
    (bkz: nihalle behlülün düğününü basıyoruz beyler)
    (bkz: nihalle behlülün düğününü basıyoruz beyler)
    (bkz: nihalle behlülün düğününü basıyoruz beyler)
    (bkz: nihalle behlülün düğününü basıyoruz beyler)
    (bkz: nihalle behlülün düğününü basıyoruz beyler)
    ···
  18. 41.
    0
    özet geçin huur çocukları
    ···
  19. 40.
    0
    okuyorum hacı
    ···
  20. 39.
    0
    sizin gibinizle beyniniz yer değiştirmiş aq
    ···