kolpa varoluşlar cenneti

hikayesi dinlemek isteyen varsa yazarım. niçe bile bu hikayeyi yazamaz

istemeyenler şukulasın

%100 ateist bir aileden gelmiyorsaniz, ilk kendinizi bilmeye ba$ladiginizda allah inanci ve korkusunu degi$mez bir gercek gibi algiliyorsunuz.. gerek ailenin gerekse toplumun bu kadar kesinlikle sozettigi bir olgunun aslinda ne kolpa olabilecegine kafaniz basmiyor.. dolayisiyla cevrenizden duydugunuz ateist soylem size anlamsiz geliyor ve soz konusu soylemdeki insanlara "yazik lan bunlara" diye bakiyorsunuz..

misal ilkokul yillarinda bizim ailenin ateist kismi etrafimda muhabbet ederken pek bi tirsardim.. "ulan bunlar koskoca allah hakkinda nasil konu$uyolar yemin ederim simdi carpilcaklar" diye dusunur anlamsiz anlamsiz bakardim.. hatta inanamazdim duyduklarima da "ya imkansiz boyle du$unmeleri kesin uc bucuk atiyolar iclerinde" derdim.. gel gelelim sozlukteki bazi ilkokul 3 beyinlilerin aksine ben buyudum.. okudum ogrendim.. allah korkusundan, "din yok ama allah vardir"a sonra da komple allahsizliga geci$im uzun zaman aldi.. hatta ateist oldugumu kendime itiraf ettigimde bile icimde bir ku$ku yok degildi.. neyse ki az biraz daha buyuyunce artik mutlu ve huzurlu bir ateist olmu$tum..

ateist düsünce yapısına sahip insanlar, pgibolojik olgunluga daha yakın durdugundan, sanırım normal bir insana göre çok fazla olmasada biraz daha sağlıklı çalışan pgiboloji olabilir..

bakınız durumu bir tabloyla anlatmak gerekirse..

şekil-1

evn* |---(-)--->>>>

evn = evrenin varoluş noktası..

evrenin varoluşundan bugune kadar kabaca bir taslak cizecek olursak, bu cizelge üzerinde insanoglunun varolduğu (-) parantez içinde bulunan birim kadardır.. (çok kaba bir hesap, muhtemelen o parantez içinin çok daha ufağı bir dilim..

yani yaklaşık olarak kaba bir denklemle ve benzetmeyle diyebiliriz ki; koca bir konağa girip, bahçesinde 5 dakika duran ve bahçeden atılan bir insanın, o konağın sahibi, yapım yılı, nasıl yapıldığı, kimlerin yaşadığı hakkında atıp tutması, tamamen gerçek olmayan fikirler üreterek tahmin yürütmesi ne kadar "normal"se, bu kişiye akıl sır erdiremeyen mantıklı birisinin pgibolojiside o kadar sağlıksızdır..

sonuç olarak, gözleri bilimsel gerçeklere kapalı olan insanlara nazaran, gözlerini bir nebze olsada açabilmiş insanların pgibolojileri, çok çok daha olmasa bile en azından bir ölçek daha sağlıklıdır.

Türkiye… Ve yalandan, ”olmayan şeyleri varmış gibi” gösteren bütün toplumların yaşadığı yerler. Buralarda “değerli şeylere” sahip olmak o kadar kolay, basit bir simgenin altında... Türküm, Kürdüm, Müslüman’ım, sağcıyım, solcuyum vs. deyip buna göre de bir söyleme sığındın mı bitiyor. Oysa gerçekten değerli olan, gurur duyup övünebileceğimiz şeyleri ancak irademizle, emek vererek ve acı çekerek kazanabiliriz. Simgeler için, kimlikler için bedel ödemek gerekmiyor. Bunlar tesadüfen içine doğduğumuz, hiçbir etkimizin olmadığı varoluşlar. Ayrıca içine doğduğumuz, bize miras kalan şeyler ne kadar değerli olursa olsun, bizim nasıl bir insan olduğumuzu göstermez, nasıl bir ahlaka sahip olduğumuzu hiç göstermez. Sadece bizi tanıtır, tarif etmeye yarar. Kimliğimiz sadece kim olduğumuzu söyleyebilir, nasıl biri olduğumuzu değil. Türkiye’de kimlikler, bu kolpa, yalandan varoluşları öyle öne çıkarıldı ki, karşımızdakilerin insan olduğunu bile unutacak hale geldik. Birkaç yıl sonra kimsenin hatırlamayacağı şeyler dünya bunlardan ibaretmişçesine önemsenmeye başlandı. Bugün ölümcül şekilde söylenen pek çok şey yarın hatırlanmayacak, hatırlansa bile utanç içinde hatırlanacak.

rezerved

efsane olur reserved.