-
51.
0kaliteli binmiş
-
52.
0öyle bi bakınayım dedim
-
53.
0canım sıkılıyor amk
-
54.
0uzun yorumu ile gönlüme taht kurmuş , gerçekten herkesi önemseyen , muazzam bir karakter bana göre.
-
55.
0sen mayhem de yok musun amk.
-
56.
0sözlüğümüzün başgavatı ilan ediyorum kendisini. fernandoyu geçip birinci oldu.
-
57.
0kurgusuyla beni etkileyen yazar,onu seviyorum.
tişikirlir sipirmin. -
58.
0adam gibi adam amk
-
59.
0beğendim bu bini kafa yapımız uyuyor.
-
60.
0nickini en çok gördüğüm yazar
-
61.
0bu kaltakla aynı mahallede büyüdük. mevlanakapı da. babası zabıtaydı. alkolik hasta bi adamdı rahmetli, erkenden de gitti zaten. bu anasıyla yoksul, perişan. bizim tuzumuz kuruydu, hacı babam yapmış bi şeyler. bi de zagor vardı. bizim eski evin kiracısının oğlu. babası filimciydi yeşilçamda. cepçilik, arpacılık, her yol vardı itte. ama sevimli, yakışıklı oğlandı. bizimkine aşık etmiş kendini. ben efendi oğlanım, okul mokul takılıyorum o zamanlar. öylece büyüdük gittik işte. ne tak varsa? hep askerliği beklerdim. dört sene kaldı, üç sene kaldı. sonunda o da geldi gittik. bizde de herkes bunu bekliyormuş; gelir gelmez yapıştılar yakama. ev düzüldü, kız bulundu, çeyiz falan filan... nikahlandık. iki taksi bi dükkan verdi peder. dükkanda koltuk moltuk satardım. bi gün bu huur çıkageldi. hiç unutmam, görür görmez cız etti içim. böyle basma bi etek dizine kadar, çorap yok, üstünde açık bi bluz, saçlar maçlar... pırlanta anlayacağın. şunun bunun fiyatını sordu, dalga geçti benimle. kanıma girdi o gün. tabii taktım ben bunu kafaya. ertesi gün bi soruşturma. dediklerine göre yemeyen kalmamış mahallede. ama asıl zagor a kegibmiş. zagor da kaftiden içerde o sıra. bi gün, süslenmiş püslenmiş; zırt geçti dükkanın önünden. yazıldım peşine. tuhafiyeciye gitti, pastaneden çıktı; minibüs otobüs, geldik sağmalcılar a ; benim içimde bi sıkıntı. işi anladım tabii: zagor u ziyarete gidiyo. bi tuhaf oldum, bini de kıskandım. uzatmayalım çaresiz evlendik ötekiyle. o ara zagor içerden çıktı. sonra bi duyduk; kaçmış bunlar. altı ay mı bi sene mi; kayıp. hep rüyalarıma girerdi huur. o gün dükkana gelişini hiç unutamadım. benimkine bile dokunamaz oldum. sonra bi daha duyduk ki iki kişiyi deşmiş zagor: biri polis, ikisinin de gırtlağını kesmiş. karakolda beş gün beş gece işkence buna. arkadaşlarının öcünü alıyorlar. kaltağa da öyle... önce öldü dediler zagor a, sonra komalık. ankara da oluyor bunnar. bizimki bi gün çıkageldi mahalleye. zagor içerde, en iyisinden müebbet. bi sabah dükkana geldim, baktım bu oturuyo. önce tanıyamadım. anlayınca içim cız etti. cız etti de ne? tornaya değmiş gibi oldu. çökmüş, zayıflamış, bembeyaz bi surat. ama bu sefer başka güzel huur. oranın şarkıları gibi. kalktı böyle, dimdik konuşmaya başladı. dedi para lazım, çok para. zagor a avukat tutacakmış. ilerde öderim dedi. esnafız ya bizde, nasıl? diye sormuş bulunduk. huurluk yaparım dedi, istersen metresin olurum. içime bişey oturdu ağlamaya başladım, ama ne ağlamak... işte o gün bu günden beri bu huuryla tam yirmi yıl geçti. uzatmayalım, zagor a müebbet verdiler. ama rahat durmaz ki bin! ha birini şişledi, ha firara teşebbüs; o şehir senin bu şehir benim, cezaevlerini gezip duruyo. huur da peşinden. sonunda dayanamadım: ben de onun peşinden. önce dükkan gitti, ardından taksiler. karı terk etti, peder kapıları kapadı. yunus gibi aşk uğruna düştük yollara. iş bilmem, zanaat yok. bu durmuyo hiç. ilk yıllar ufak kahpeliklere başladı, sonra alıştı. gözünü yumup yatıyo milletin altına. gel dönelim diye çok yalvardım. evlenelim, pederi kandırırım, zagor a bakarız: yok. kancık köpek gibi izini sürüyo itin. naptı buna anlamadım. kaç defa dönüp gittim istanbul a. yeminler ettim. doktorlar, hocalar kar etmedi. her seferinde yine peşinde buldum kendimi. bi keresinde döndüm, biriyle evlenmiş bu, hamile. beni abisiyim diye yutturduk herife. nedense rahatladım, oh dedim, kurtuluyorum. bu da akıllanmış görünüyo. yüzü gözü düzelmiş, çocuk diyo başka bişe demiyo. sinop ta oluyo bunnar. ben de döndüm istanbul a. doğumuna yakın, zagor bi isyana karışıyor gene. hemen paketleyip diyarbakır cezaevine postalıyorlar. çok geçmeden bizimki depreşiyo gene; o haliyle kalk git sen diyarbakır a, üç gün ortadan kaybol... herif kafayı yiyo tabii. dönünce bi dayak buna: eşek sudan gelinceye kadar. kızın sakatlığı bu yüzden. sonra çocuğu doğuruyo. uzun zaman anlaşılmamış. ortaya çıkınca bi gece esrarı çekip takıyo herife bıçağı. çocuğu da alıp vın diyarbakır a, zagor un peşine. allahtan herif delikanlı çıkıyo da şikayet etmiyo. ben o ara istanbul da taksiden yolumu buluyorum. epey bi zaman böyle geçti. yine her gece rüyalarımda bu. zagor un diyarbakır cezaevinde olduğunu duymuştum o sıra. bi gece bi büyükle eve geldim. hepsini içtim. zurnayım tabi. bi ara gözümü açıp baktım: karlı dağlar geçiyo. bi daa açtım, başımda bi çocuk, kalk abi, diyarbakır a geldik diyo. baktım, sahiden diyarbakır dayım. bi soruşturma. kale mahallesi vardır oranın, bi gecekonduda buldum, malımı bilmez miyim? görünce hiç şaşırmadı. hiç bişe demedik. o gece oturup düşündüm. oğlum bekir dedim kendi kendime, yolu yok çekeceksin. isyan etmenin faydası yok, kaderin böyle, yol belli, eğ başını, usul usul yürü şimdi. o gün bugün usul usul yürüyorum işte.Tümünü Göster
-
62.
0--spoiler--Tümünü Göster
kankalar, ben ve sevgilim 23 yaşındayız. üniversitede halk dansları topluluğunda 2. sınıftayken tanıştık. şu an 4. sınıftayız. yani iki yıllık bir birlikteliğimiz var. bu sevgililik dönemimiz boyunca biz halk danslarını 3. sınıftayken bırakıp latin danslarına başladık. ikimizin de dans deneyimi olmasına rağmen latin daha zordu.
bu senenin, yani 4. sınıfın başında üniversiteyi bu sene kazanmış bir eleman topluluğa geldi. hazırlık okuyormuş.. her neyse eleman 6 yaşımdan beri dansla ilgileniyorum da yapmadığım dans yoktu da diyerek ilk günden topluluktaki bütün kızları etkiledi. gülçin (sevgilim) bile hayranlıkla izliyordu eleman dans ederken. bozuluyordum tabii bir yandan. zira kıskanıyordum.. allah var eleman tan sağ türkten halliceydi. hem dans olarak hem tip olarak.
aklımın ucundan geçmezdi ama gülçin'in bununla arkamdan bir şeyler yapacağı. o yüzden rahattım da. çünkü ona güveniyordum. beni çok seviyordu. dönemin son 2 çalışması kalmıştı biri cuma günü 6'da diğeri c.tesi günü. perşembe günü gülçin'le bizde kalmıstık her şey çok güzeldi. cuma öğle vakitlerinde telefonla mesajlaşıyordu sürekli. kimle oldugunu sorunca kız arkadaşlarının isimlerini söylüyodu. benim de bakmak adetim değildir. "ya benim çıkmam lazım sedayla buluşcaz." dedi. "iyi tamam" dedim.
zaman ilerledikçe benim de canım sıkılmaya başladı. bari erkenden salona gideyim de ısınayım dedim. saat 5'te salondaydım. kapıyı açtım içeri girdim. gülçin'le bu eleman dans ediyordu ve içerde sadece ikisi vardı. bir an irkildim. kendimi toparlayıp yanlarına gittim. gülümseyerek, "güzeldi" dedim ve alkışladım. önümde eğilerek selam verdiler. hani hiç bir şey yokmuş da her şey doğal akışındaymıs gibi. parodiyi bozmadım. o an yuttum.
kıllanmaya başlıyordum. gülçin'in her hareketini göz hapsine almaya başladım. birlikte çok mutluyduk ama geçen süre zarfında aklımda soru işaretleri vardı. bildiğiniz yalancı mutlulugu oynuyordum. takip ettim gülçin'i bir apartmana girdi. bilenler bilir, bornova migrosun orda hep öğrenciler kalır. her neyse. çıktığı kata kadar takip ettim. kapının kapanıs sesisinden hangi ev oldugunu tahmin ettim. hiç konuşmadan içeri girmişti gülçin. bu beni kıllandırdı baya. aşağı indim. migrosun önüne gittim. bir sigara yaktım. içim içimi yiyor. acaba kimin evi orası. sigara bittikten sonra o eve gittim. nefesimi tuttum kapıyı çaldım. "kim o?" erkek sesiydi. "ben" dedim sorgulamadan açtı kapıyı. evet tahmin edeceğiniz üzere 6 yaşından beri dans eden ozan'dı amk. altında pantolon vardı. üzerindeyse hiç bir şey yoktu. şok oldum. o an bayılacak gibiydim. metin oldum kendimi toparladım. "cumartesi günkü çalışma iptalmiş. telefonun yoktu geçerken haber vereyim dedim" dedim. "aa hadi ya sağ ol" dedi. "önemli değil" dedim. "evi nerden biliyodun" diye sinsice sordu. "bir kere bu apartmana girdiğini gördüm. kapıcaya sordum. daireni söyledi" dedim. "haa peki" dedi. "oldu görüşürüz... "
olay gerçekleşeli 3 hafta oldu. sevgilime biricik aşkıma durumu bildiğimi söylemedim. ama çıldıracak gibi oluyorum aklıma geldikçe. onu kaybetmek de istemiyorum. onu çok seviyorum. elim kolum bağlı ne yapacağımı bilemiyorum. nasıl yapar bunu. hem benimle beraber olup bir yandan o çocukla gününü gün eder. inanamıyorum. hiç bu kadar çaresiz olmamıştım...
--spoiler--
sevgilisinin biriyle gibiştiği eve gidiyor. gibiştiklerini biliyor ve çocuğun dıbına koymadan evden çıkıp gidiyor. hayatımda gördüğüm en karaktersiz erkek. gibini kes zütüne sok huur çocuğu. -
63.
0hayır, liseli olamazsın:)
-
64.
0yemin ederim salak bu çocuk.. neslinin yüz karası
-
65.
0adam gibi adam yardımsever panpa
-
66.
0çok mal bu amk
-
67.
0kız olsam ilk vereceğim erkek
-
68.
0kopek skerken kitlendinmi way amk
-
69.
0ccc incinin gercek sahipleri cccc
-
70.
0hemen buraya komik bişeyler yazmalıyım
-
arwen ın anasına atlıyorum
-
gwynplaine seni 7 parçaya bölüpp
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 06 05 2025
-
osbircekipgidecem nickinde bir yazar var
-
ruby arweni savunuyor
-
yatağin kenarinda tak var
-
aramiza girip ortalıgı bulandiran kızları istemyoz
-
normal11ey hesabın tek seferlik açıldı
-
kayranın sessizliği
-
adam kandirmis kizi icine bosalmis
-
o değilde melisa diye biri varmış
-
kayra neden incicileri
-
ucan kedi gelmis hosgeldin hadi domal
-
iki lafı birleştiremeyen
-
sokie sesin fazla çıkıyor
-
sokie yalnız değildir
-
sözlük bir gün eski ihtişdıbına kavuşursa
-
sokie sözlüğün turnusolu
-
dünya düzdür tepsi gibidir
-
arwen sözlüke çok dostun var
-
başarısızlığın ete kemiğe bürünmüş hali
-
çok bunalıyorum geçmiyor yıllardır
-
arkadaşlar yapmayın bence
-
olm siz de çakamiyorsunuz diye dusmansiniz
-
burrata kokulu
-
bugün haysevi gördüm
-
özgür özele saldıran adam benden zengin
-
eve tak sineği girmiş amk
-
protez taşaklarımla gurur duyorum
-
arwenin sokie ile tatlı tatlı atışması
- / 3