-
51.
+17 -1ders bitince benim çıkmam lazım kızlarla buluşcam diyip ayrıldı yanımdan.. ben ise yazamadığım ders notlarını sayfaya geçirmekle meşguldüm.. zaten millet sınıfı boşaltmadan kalkmaya niyetim de yoktu.. rahatsız edici bakışları üzerimden bir an önce defetmem lazımdı..
başka bir dersim daha vardı fakat sanırım hande bu dersi almıyordu yada girmemeyi tercih etmişti. bende tek başıma otururken artık yavaş yavaş insanlar beni farketmeye başlamıştı.. hocadan önce sınıfa gelip oturmuştum telefondan snake oynuyodum kızın biri yanıma gelip oturabilirmiyim dedi. ben tabi diyip kenara kaydım.. içimden de diyorum - ulan bu karı milleti tam kaşar. bi kızla görünce hemen geliyolar. önceden nerdeydiniz amk? neyse ders başladı ben tabi zerre kadar giblemedim. arada not alırken kaçırıyor, benim defterden bakıyor ama ben giblemedim. hem neden umursayayım ki telefonunu aldıgım dünyalar güzeli hande dururken? -
52.
+23eve doğru yolculuğa geçtiğimde metrobüste gözlerim onu arar oldu.. yolculuk esnasında kafamda tek bir soru vardı.. ne mesaj atacaktım? - bana liseli veya mal demeyin beyler; gerçekten birşeyler hissediyorsanız karşınızdakine herşey yerle bir oluyor . aklındakini hissettiklerini anlatamadan bir mesaj atmak gerçekten dünyanın en zor işiymiş bunu anlıyodum.. eve giderken ekmek sigara kontor ve rakı aldım.. babam yoldayken aramıştı - "annen balık yapıyor gelirken rakı al oğlum.. senle biraz keyif yapalım".. cebimde yanlış hatırlamıyorsam 18-19 tl para vardı ama haftasonuna kadar idare etmem lazımdı. allahtan market yabancı değildi yazdırdım hesaba pazar günü ödeyeceğim diyip ayrıldım..
keyfim yerindeydi binler.. hem biraz içip rahatladıktan sonra mesaj yerine ararım diyodum.. eve gittiğimde nur yüzlü annem kapıyı açtı elleri yemek hazırlamaktan bulaşık.. bana sarılmasıyla bıraktım yine herşeyimi kapıda.. yorgunluğumu.. stresimi.. herşeyimi.. bir ben, bir annem, bir babam ,bir umudumuz olacaktı bu gece bizle.. abim fabrikada güvenlik görevlisi olduğu için gececiydi.. -
53.
+40 -1anneme yardım ettim zar zor.. tabi izin verse daha çok şey yapacağım ama "git dinlen sen, ben hazırlarım yavrum" diyor başka bişey demiyor.. masaya dizmeye başlamıştım tabakları bardakları.. babam ise haberlere bakıyordu fakat çok belliki sadece gözleri tv ye odaklanmış aklı orda değildi.. ona baktığımı farkedince gülümsedi ben hemen kafamı çevirdim ve tabakları dizmeye başlamıştım...
içimi bir korku kapladı.. " ya okulda yaptığım devamsızlığı öğrenmişse?, 2 gün doğru düzgün okula gitmediğimi biliyorsa üzülecek.. kahredecek kendini biliyorum çünkü babamı"
oturduk masaya güldük yemek yedik, içtik.. ama birşey vardı beni huzursuz eden.. sanki babam biliyordu bu okul olayını...
kadehimizi yudumlarken, babam yüzüne ciddiyet denen o sert çizgilerini yerleştirdi ve ağzında tutmaktan yorulduğu kelimeleri üzerime saldırttı..
babam: " bu gece son defa seninle oturup rakı içiyorum."
ben: neden baba ne yaptım ki ben?
babam: "sürekli sesimin kısılmasından dolayı doktora gittim.. doktor gırtlak kanserisin dedi.. ama iyi huylu dedi" azğında geveleyip durdu.. ve devam etti " tedaviye başlayacagım alkol ve sigarayı bırakıyorum, senin mezuniyet gününde 1 duble annen izin verirse içeriz artık".
o karmaşada hala espri yaparak yüzümüzü güldürmeye çalışan güçlü adam benim "babamdı" . yorgun, yılgın, bıkmış, usanmış ama gururundan şerefinden güç alarak dimdik ayakta duran o güçlü adam benim "babamdı".
annem bana güç vermek için sırtımı sıvazlayıp dursada, düşüyodum bu sefer dipsiz bir uçurumdan aşağıya.. herkes biliyordu babamın rahatsızlığını en son bana saklamışlar bu haberi.. dünya ayaklarımın altından kayarken usulca damlayı verdi gözyaşım benden izinsiz... şimdi olmamalıydı bu .. ne yeri ne zamanıydı..
aslında ben bu bölümü anlatmak istemiyodum ama döküldü kelimeler.. artık devdıbını getiremiyorum beyler.. kendime gelince devam edicem.. kusura bakmayın -
54.
+12baş sağlığı mesajlarınız için teşekkür ederim panpalar. mesajlarınıza yoğunluktan dolayı cevap veremediğim için kusura bakmayın.. biraz kötü oldum o yüzden ara verdim müsadenizle hikayeme devam ediyorum.
-
55.
+18o gece ağır bir hüzün kapladı gönlümü.. kaldıramadım kafamı yerden.. bakamadım babamın gözlerine.. çünkü biliyorum ki "o" dev adam benden daha güçlüydü.. güçsüzlüğümle ona bakıp çelme takmak istememiştim umutlarına... babam hiç birşey olmamış gibi saçlarına dokunup usulca kalktı yerinden.. her zamanki gibi uzandı kanepeye izlemeye başladı televizyonu kaldığı yerden..
ben ise hala olup biteni algılamaya anlamaya çalışıyordum. annem mutfakta bulaşık yıkarken ağlıyordu.. görmesemde hissediyordum.. neydi bu huzur denilen meret? neden bize her yaklaştığında arkasına bile bakmadan koşar adım kaçardı? biz ne yapmıştık ki? kimin günahını aldık? neyin diyetini ödüyoruz?
kafamda milyonlarca sorular varken yine bir yanım güçlü ol ! ailenin yanında ol desede.. "öyle kolay değil demesi" diyesim geliyor bu Lanet hayata...
masadaki anason kokusu burnumun direğini sızlatırken, kabul edemem masamızdan bir kişinin eksilmesini...
edit: son cümleme ithafen buyrun dinleyin. http://fizy.com/#s/3wklef . ağlattınız lan yine -
56.
+19cesedimide yanıma alarak yatağa uzandım.. sarhoştum ama beni sarhoş eden içtiğim rakı değil, beni derbeder eden düşüncelerdi.. odamın sessizliğini telefonuma gelen mesaj bozdu.. ama elimi cebime atacak ne takatim vardı ne gücüm.. biliyordum aslında mesaj atan hande den başkası değildi.. ama şimdi ne handenin sırasıydı, ne de bir başkasının..
o gece babamı hep hayal ettim.. ama tahmin ettiğiniz gibi iyi güzel bir şekilde değil.. sanki ölmüş ve ilk günü cenazesi vs. vs. düşüncesiyle bile gözyaşlarım yastığımı sırılsıklam ediyordu... arada annemin siluetini odamın kapısının buzlu camında görüyordum.. beni dinleyip usulca gidiyordu.. annemin siluetini gördüğümde ağlamam bir kat daha artıyor, kafamı yastığa gömerek hıçkırarak ağlıyordum.. o gece ne beni ne annemi ne babamı uyku tuttu.. sabah olmuştu herkese.. ama bize hala geceydi.. hala kabus görüyordum.. -
57.
+11 -1gözlerim kan çanağı olmuş, ruhum bedenimi terkedip gitmiş halde sahafların yolunu tuttum, yolumun üzerinde ispark var hemen onun yanında cami var tam üniversitenin karşısında.. girdim avlusuna ve ağlamaktan şişmiş yüzüme su vurdum.. içeri girip allah a çok sormak istedim neden biz diye.. ama buna ne cesaret edebildim ne de cürret.. babasına küsmüş ufak bir çocuk gibi terkettim camii yi.. dükkanı açtım etrafı süpürdüm.. rafların tozunu aldım.. patron geldiğinde anladı yolunda gitmeyen birşeylerin olduğnu ama ne o sormaya cesaret etti, ne de ben söylemeye.. sustuk..
-
58.
+12okul için yola düştüğümde suskunluğum beni hiç yalnız bırakmadı... ne kitap okuyarak o yolu bitirmek geliyordu içimden.. ne de müzik dinlemek.. sadece babamı düşünmek istiyordum.. başka bir şey yapıp oyalanarak babamı aklımdan çıkarmak, ona ihanet etmiş gibi geliyordu... okula vardığım da meraklı yüzlerin bana baktığını hissediyordum.. tanıyan tanımayan herkes bakıyordu.. neden niçin diye sorgulamak aklıma gelmiyordu zaten...
bir önceki gün panodan sınıfın yerini öğrendiğim için hiç koridora bile çıkmadan direk sınıfa girdim.. Başımı kaldırıp insanlara bakmadan direk en ön sıraya oturdum.. hande ile karşılaşmak içinden bile gelmiyordu -
59.
+23beyler biriniz ismini verdiğim hocanın soyadını söyleyip bu mu diyor?
biriniz metrobüsmü vardı diyor 2 sene önce?
sürekli açık bulma peşindesiniz. metrobüs bak bakalım kaç senedir var dostum.. hem hocanın soyadıda öyle ne olacak beni mi deşifre edeceksin kardesim? ya ben hızlıca yazmaya çalıştıkça siz beni durduruyosunuz sonrada seri ol diyosunuz. ya sorularınıza cevap vereyim yada hikayemi yazayım dostlar.. karar sizindir
edit: kafanıza takılan yada inanmakta güçlük çektiğiniz kısım varsa atın mesaj ben sonra toplu biçimde cevap yazcam size.
edit: ben sizi zorla okuyun demedim kardeslerim. bana nickaltı girin şuku verin demedim. sadece 2-3 kişiyle sohbet ederken konu buralara geldi. sizden bişey istemiyorum ki artniyet arıyosunuz. sadece yazıyorum -
60.
+11dersi dinlemeye tenezzül bile etmiyordum.. boş gözlerle tahtaya bakıyordum.. yemişim ingilizce yi diyip öle defteri karalıyordum ..sonra gözüm handenin karaladıgı yazıya ilişti.. ama bu dikiş bile tutmayan yaram hala kanarken umurumdamıydı ki hande?
ders bitmişti fakat ben dersin bittiğinden bile bihaber oturmaya devam ettim ta ki ince bir ses kulağıma bir şeyler fısıldayana kadar -
61.
+11 -2aramızda geçen diyalog şu şekildeydi;
hande: depresif melankonik takılarak dikkat çekmeye çalışıyorsan hala, başardın dikkatimi yine çektin. ama sunu unutma ben pgiboloji falan okumuyorum.
ben: ( ne diyeceğimi bile bilmezken) - pgiboloji okusanda senin aklın bile almaz ne yaşadığımı.. ben öle etrafında ki zengin veletler gibi babası cebine harçlık koymadı diye buhran geçiren züppelerden değilim kızım. sen git o züpperin yanına ben sana ağır gelirim
hande: sen ağzımdan çıkan iki kelime ye bile değmezsin aslında..
ben: ben aksini inkar etmiyorum zaten.. ben hiç birşeye değmem.
-sinirden gözüm birşey görmüyordu ama onunla kavga etmek bile rahatlatmıştı beni. gariptir ama rahatlamıştım biraz.. -
62.
+13 -1bir hışımla yanımdan uzaklaşırken sanki son kez koklarcasına parfümünü içimin derinliklerine çekip, benden uzaklaşmasını izliyordum.. rahatlamıştım çünkü sorumluluk altına gireceğim sadece babam kalmıştı yanımda.. hande den tamamiyle kurtulmuştum diye düşünüyordum..
O günüm rutin bir şekilde devam etti.. ama akşam eve gidemedim.. babamın bu kadar gurur duyduğu ben!, güçsüz zavallı biri olmuştum.. ve bunu babam görmemeliydi.. tezgahtar arkadasım ahmeti ( ismini atıyorum suanda çünkü hala sahaflarda çalışıyor tanıyan çıkabilir) aradım ve bi ocakbaşında içerken buldum kendimi... içiyordum çünkü nedenlerim vardı.. içiyordum çünkü babamı günden güne gözlerimin önünde kaybediyordum.. içiyordum çünkü... siz hiç aşık olduğunuz bir kıza sırtınızı döndünüz mü? içiyorum çünkü ben döndüm... -
63.
+10 -1içtikçe gülmeye, gülerken ağlamaya devam ediyordum.. gülüyordum çünkü yenildiğimi kabul edemezdim.. rakı kadehimi dudaklarımla buluşturmadan önce hep ağzımdan " sağlığa" sözü döküldü .. saglığa... beynimi uyuşturduğum an anladım ki sağlık; aslında bizim yoktan var ettiğimiz bir hiçmiş.. bunu anladığımda ise gözyaşlarım artık durmuyodu.. bende bırakmıştım artık gözyaşlarımla savaşmayı.. kaybetmiştim ama kimin umrundaki? ahmet ise savaşta yenilen arkadasının yarasını sarmaya çalışıyordu umarsızca..
-
64.
+10 -1eve dönüşüm zor oldu.. sırtımda dünden itibaren varlığını hissettiğim kamburumla birlikte eve girdik.. annem ben eve girene kadar uyumaz.. saat kaç olursa olsun bekler beni sabırla, inatla.. kapıyı açıp beni karşıladığında hayatımda ilk defa tokat yedim, o elini öptüğüm güzel ellerinden.. ağladı.. -
yazık sana dedi.. utan su halinden dedi.. babanın umudu sensin..git aynada bak o umudu ne hale getiriyosun dedi..
aslında sözleri tokattan daha çok acıtmıştı yüzümü.. o sözler beni kendime getirdi.. o gece dünden biraz daha rahattı.. alkolün verdiği yorgunlukla nasıl uyuduğumu bile hatırlamıyordum -
65.
+18 -1babamın tedavisi başlamıştı.. ilaçlarla birlikte sesi günden güne kayboluyordu.. duymakta bile zorluk çekerken kulağımız nöbetteydi, bir şeyler söylediğinde duymazsak kendini kötü hissetmesin diye.. artık yemeklerden tat almamaya başlamıştı.. doktorun verdiği özel yemeklerden hazırlıyordu annem... 29 senelik evliliği boyunca evimizden ekgib olmayan rakının adı bile evimize girmez oldu.. annem hiç babamın sevdiği yemekleri yapmadı bize.. canı çekmesin diye.. bizde babamın yediği yemeklerden yedik büyük bir iştahla.. tatsız tuzsuzdu ama hayatımızda hiç yemediğimiz kadar iştahla yedik babamızla.. atamızla.. canımızla..
-
66.
+9 -1okula artık doğru düzgün gitmiyordum.. babamın emeklisi, abimin maaşı evi döndürmeye babamın ilaç ve tedavisine zor yetiyordu.. çaresizce düzgün bir iş arıyordum.. kitapçıda tezgahtarlık yaparak kazandığım para yetmiyodu apaçık belliydi.. sahaflar ile kapalıçarşı 1 dakika kadar yakındı. orada döviz bürosu olan arnavut bir abi vardı. sürekli gelip dükkana kitap alırdı.. benim patron durumumdan bahsedince çok etkilenmiş bigün kitap almaya geldi ve bana iş teklif etti.. anlaşmamız açık ve netti. okulu aksatmadan gidecektim. boş zamanımda oyalanmadan onun yanında çalışacaktım.. maaşı hiç konusmadım zaten.. para konusmayı seven birisi değilimdir.. zaten parayı sevmediğimi bildiği için bana dükkanında çalışmayı teklif etmiş bunu da çok zaman sonra söylemişti *
-
67.
+9 -1artık dövizcide çalışmaya başladım ve işi hızla öğrendim. özellikle iran ve azerbaycandan gelen para transferlerini takip ediyordum. okulu da aksatmamaya başlamıştım. doktorlar babamın iyiye gittiğini söylüyordu.. artık evde yüzler gülüyordu.. yoruluyordum bazen bünyem kaldırmıyordu bu kadar tempoyu. ama benim yaşamak ve yaşatmak gibi bir mecburiyetim vardı.. gezmek, tozmak, dolaşmak artık bana lüks gelmeye başlamıştı..
-
68.
+16 -1bu zaman zarfı içerisinde hande yi sürekli görüyordum başkalarının yanında.. hani bana lüks gelen şeyleri yapmakta sınır tanımayan züppelerle birlikte.. allah şahit yukarda hiç koymuyodu beyler.. neden koysun ki.. onun yeri orası, benim yerim burası.. ama işin kötü yanı ben haddimi bilirken, hadsizlikte üzerlerine toz kondurmayan bu züppeler üzerime oynamaya başladılar.. derslerde hep en önce otururum, arkadan kağıt atarlar, çekirdek çöpü atarlar.. sabrımın sınırlarını zorlarlardı.. neden böyle yaparlar bilmiyodum ama handenin çevresinde olmaları aslında yeterli benim için.. çekememişler zamanında sanırım kızı benim yanımda görmeye... hande de bu yapılanlara sessiz kalıp sadece olan biteni izlemekle yetiniyodu
-
69.
+11 -1benim bir kavgam varken neden başka bir kavganın içerisine sürüklüyeyim ki kendimi? benim bir kavgam var beyler.. ekmek kavgası... bu zaman zarfı içerisinde vize dönemine girmiştik ben hem çalışıp hem sınavlara çalışıyordum. millet kırtasiyelerden deli gibi ders notları ararken defterim tabiri caizse tam bir hazineydi.. ama yanıma yaklaşamıyordu kimse.. bütün bir dönem yüzüme bile bakmayanlar şimdi hangi yüzle not isteyecekti ki?
iş arama dönemindeyken dersleri aksattığım için yerime imza atan sessiz sevdiğim bir arkadasım vardı. ona yardım etmek benim boynumun borcuydu.. ve onunla kırtasiyeye fotokopi için gittiğimizde karşımıza hande ve züppe tayfası çıktı.. normal olarak arada derse girdikleri için şimdi milletten parayla not satın almak gibi bir uğraş edinmişler kendilerine ve olanlar oldu bana doğru yöneldiler.. -
70.
+5 -1ufak bir ara beyler, 1 duble rakı koyayım geliyorum
-
kamil dayım analiz var mı
-
artik rammstein görmek istemiyorum aq
-
alexmercerfrey ne hayatsız bırıymısın
-
ailem hayatimi mahvetti
-
aidsli bu arada
-
son 2 saat sonra sozluk mesaısı bıtıyor
-
öfff beeeeee
-
zalinazurt sozlukten sılısınsın bılıyorum
-
kanal d dekı kuralsız sokaklar progabandadır
-
şu kadinin boyle poz verebilmesinde
-
namik adli reis sözlüğün en hürmet gören
-
sozluge ekşı gıbı troll doldururlarsa
-
bunla kim doyar la
-
now girl
-
ulkede temizlik havasi
-
inci sözlük bitmiştir beyler r
-
güdümlü fahişe
-
merak edıyorum herkes ıcın mutlu son varmı
-
boyun 192dir ama penisin 15 cm olduğu için
-
fena bir rus ferre sitesi buldum
-
acayip ve joseph modası gectıgını anladı
-
taklatamayan sen sılınsen uzulmemkı
-
sımdı kardes tetıkcılık hızmetı 20 mılyondan
-
tinderdan bir kızla tanıştık buluştuk
-
the vikings hayırdır kardesım cıdı soruyorum
- / 1