1. 26.
    +3
    neyse depresyonda geçen 1 ay kadar bi süre sonra zar zor attım omuzundan pisliğini. uzunca bi sürede bu kadar a.g.d. olmamaya karar verdim dışarıya çıktığımda içki bile abartmadan içiyordum. saçlarımı koyu bi renk yaptım. birazcık kilo aldım falan ama baya bi duruldum. it züt başkanlarıyla kız olsun erkek olsun görüşmemeye özen gösterdim.

    tunalıda kızlar orda hayat var hepsinin elinde ciksenüçonlar ayaklarda harley timbırlent botlar ananızı gibsin tüm garibanlaaar!!!

    tunalıda ara sokakta bi mekan bulduk ve her gün orada vakit geçirmeye başladık. gelen kişiler arasında maddi imkanları çok iyi düzeyde insanlarda vardı. kadriyeyle gidip oturduğumuzda artık uzatmalara oynadığı için arandığını(koca) çok belli ediyordu. kalitesiz, daha doğrusu kaliteli ama kişililerin ucuz olduğu ortamlarda çok fazla hata yapıyordu. çok fazla kalbi kırılıyordu. inanılmaz bir şekilde bunlardan asla ders almıyor. gine birine kırıtıyor, yine onunla çıkıyor, çok üstüne düşüyoz ve yine sarhoş oluyor ve yine 2. görüşme nadiren gerçekleşiyordu. hatunda evde kaldım kafası kronikleşmişti. ben kartlarımı bu şekilde oynamadım hiç bi zaman. çünkü evlilik veya anne olmak gibi şeylerin gerekliliğini kavrayamadım. daha doğrusu bu gerçekleşmediği taktirde neden, özellikle bu konuda nihai amaca ulaşmamız gerektiğini. çoğunluğun yaptığı şey yapılmalı doğrusundan da kaçtım sanırım. genelimiz böyle diyor ve bunu yapıyor diye bu kesin doğrudur. hayır aslında tam tersidir. genel de yanılan kişiler oluşturur çoğunluğu, bu yüzden niteliksizdirler.

    aslında her şeyi akışına bıraksa. mesela kariyerine odaklansa olaylar kendiliğinden çözülecek. amaan insan ve onun beyni işte. çevremde bu olayı takıntı haline getiren herkes, gibletinin çok altında insanlara şans verdi ve çok fazla kaybetti.
    ···
  2. 27.
    +1 -1
    oha amk ya okudum hepsini senin nasıl bir ruh halin var lan bu ne amk lan bu ne
    ···
  3. 28.
    +2
    çok uzunca bi süre komada kalmış. beyni durmadan büyüyormuş, o bakımdan kafa tasını söküp karın boşluğuna gömüyolar. en son söylenene göre baya normale dönmüş. bi ara zar zor konuşuyormuş. ben görmedim ama gayet normal olduğunu söylediler.. lan ne kadar acayip.

    bi seferinde de adanaya giderken arabayla gene mıcıra ama bu sefer daha dökmemişler yığın halinde duruyor. ona çakıyolar opel bi arabayı, lan bulursam arabanın capsini koyacağım buraya olamaz böyle bişey. yanında m... diye arkadaşı var. kolu camda dışarıya sarkıkmış. feyyazın burnu kanamıyor adamın kol pelt kopmamış ama işte çok fena.

    hastane zütürüyolar bi köylünün arabasıyla. ilk gittikleri hastanede feyyaz beklerken kesim var diyor doktor, duyuyo. hayır efendi olmaz öyloe şey hooop m... 'yi alıyo başka bi hastaneye zütürüyorlar. m.. anasına avradına sövüyo acıdan bayılacak. diğer gittikleri yerde adam kolu kurtardı. hemen yanında ki hastada, 2 kolunu biçer döver tarzı bi makinaya kaptırmış. onu da dikmişler, iyileştirmişler. m... nin kolu baya normal çalıştı sonradan insan bünyesine bak aq. doktor kolu alıp yan tarafa koyduk sonra geri taktık demiş
    ···
  4. 29.
    +2
    okumayın beyler öylesine diye okumaya başladım ibretten elim ayağım titriyo.
    ···
  5. 30.
    +1 -1
    ben engin hakkımda doğru konuş oç.!!11birbirbi111!!
    ayrıca hikayeni teknik olarak inceledim ve nerden alıntıladığını bana pm atmanı istiyorum daha fazla iddaa edersen seri eksilerim.. henüz hiç eksilemedim..
    ···
  6. 31.
    +2
    ankarada batıkent diye bi mahalle var. burada oturan insanlar ankaralı değiller bence tamamen başka bi dünyada yetişirler ve hepsi birbirine benzer. kötü değillerdir ama sanki ufak bi yerde yetişmiş gibilerdir tüm ergenliklerini batıkentte parkta yaşarlar. ünide genelde gaziye giderler ve bu kombinasyon harikadır çünkü aynı batıkent gibi gazide gerçek bir üniversite değildir. kızılayda sırf gazililerin gitiği mekanlar vardır. özlem batıkentli üniyi gazide okumuş ve bilecikte yükseyini yapmıştı, cerenin arkadaşıydı kütahyadan eskişehire geliyodu bizde de kaldırdı bazen. daha sonra orda bi elemanla sevgili oldu ve genelde orada yaşadı.

    enginle liseden tanışıyolarmış bu kötü kombinasyonlara rağmen özlem fena kız değildi.

    gittiği 2 okulda gerçek okullar değildi ve limitli yetenekleri doğrultusunda ya iş bulamıyor yada uzun soluklu bi yerde çalışamıyordu. ve bi ara aynı kendi gibi bi elemanla tanıştı. ama dediğim gibi içlerinde binlik yoktu. daha doğrusu olamazdı çünkü çoğu durumdan bi haberlerdi aslında. çocuk böyle tekno falan takılıyo, zamanında meh meh meh... şimdi durulmuş falan eskiden vıy vıy vıy... *

    eleman izmire gitti fena olmayan bi iş buldu. özlem bi ara ankarada kaldı. özleme iş konusunda yardımcı olacağını önce bi yerlerde tecrübe kazanmasını sonra izmirde ona işi öğrenince bi yer açacağını söylüyordu. ve özlemin saat 7 den sonra evde olması gerektiğini ekliyordu. kıskançlık gereksiz ve kullanışsız bi şey. neyse en sonunda özlemde gitti izmire bi iş buldu ve oğlan buna sevgililer gününde evlenme teklif etti.

    bana bunların hepsi tamamiyle anlamsız gelmiştir her zaman.

    hatun derin bi depresyondaydı gitmeden önce. engin ve kadriyeyle bi arkadaşımızdan hollanda dan gelen şekerleri. özlemde bizim zeki diye bi arkadaşımız falan gece dışarı çıkacaktı. onu bekleyecekti ama biz evi 2 saat içerisinde batakhane moduna soktuk tabi. banada bi tane versenize ya nasıl bi şey falan diye sordu. verdik aradan 2 saat faşlan geçmjiş biz yeni yeni farkına varıyoruz. ne yaptın yaa dedik ben onu bu günün hatırası olarak saklayacağım (amaan allahıım yaa) dedi. kızım ver şunu allahıa seversen sen içmeycek biz içelim dedik aldık elinden. ben eski erkek arkadaşım çok sigara içtim ama bana bi şey yapmıyo bünyem bi acayip dedi. sağlam bi bongu içirdik yazık zekiye süslenmiş müslenmiş a.g.d. oldu hatun. zeki geldi aldı bunu çıkardı dışarıya sonra gece bize geri bıraktı zehir olmuş bütün gece. bu arada izmirde ki eleman dakka abaşı telefon da ve hatun evdeyim diyo. msn falan açıyo dakka başı (:

    sonraki sabah kalktı evine gitti biz 3-4 gün sonra gene takılacaktk enginden duymuş bende çok merak ediyorum ogün çok acayiptiniz diyor ve oda geldi. allahım hatun çıldırdı, abbiiiee bu ne ya böyle, manyak bi şey buuuuu dedi... bi ara biz enginle arabaya binip eskişehir yoluna gittik. ben arabadan indim yolun tam kenarında ipoddan müzik açıp öle yürüdüm baya bi. lan sonra baktım engin hiç bi yerde yok ben öyle tek başıma kulağımda kulaklık yolda yürüyorum, yanımda tırlar kamyonlar geçiyo. ters yöne yürümeye karar verim. biraz yürüdükten sonra arkamdan engin geldi napıyoruz olum biz! dedi. lan ne bilim dıbına koyayım yürü eve gidelim
    Tümünü Göster
    ···
  7. 32.
    +2
    eskişehirde bahsetiğim elemanla bi ara anadolu ünin şenliklerine gitmiştik. 2 eylül kampüsünün oradaydı. manitasını değilde beni zütürdü. bu 2 arkadaşı daha arabayla gittik arabanın her tarafına alkol sakladık. içeriye alkol sokan ender insanlardandık. çıkardık 3 kağıtlıyı da ateşledik bütün gözler üstümüzde. sonra ben tutturdum en önlere gidelim diye. 20li yaşlarda apaçi eskişehirlilerde ön saflarda gelene geçene pandik pandik yapmaya gelmişler. konserin dıbına koyup bıraktılar. konserde rakçı bi karı var, işte her sene o geliyodu zaten o zamanlar. kapıda didik didik alkol arayıp onları haplı maplı içeri sokmaları çok doğru bi karar tabi ki. üniversite şenlikleri hiç bir türlü zevkli olmazdı orada bu bakımdan. şimdi nasıl bilmiyorum şenlikler varken üninin içi çok eylenceli olurdu. artık alkol almakta yasakmış sanıyorum içeride

    o bakımdan her takun aleni içilip şıçıldığı ve serbest olduğu mekanları ev olsun, park olsun, festival yada konser olsun çok sevmişimdir. festivallere zaten gelen insan profili bellidir, konserlerede çoğu kişi damsız giremez yada ücretler faiştir. bunun dışında, ankara seymenler benzeri parklar dışındaki parklarda, mahallenin gençlerinin sosyalleşip abileriyle esrar içip ortam yapmaları için fırsat verir.

    ceren, engin, enginin musatafa diye bi arkadaşı ve ben kaşta bi festivale gitmeye heveslendik. 2 tane çadır vardı ve 1 hafa izin alıp kaşın yolunu tutucaktım. cerenle izmirden, musatafa samsundan enginle ikimiz ankaradan gidecektik. daha sonra olimposta yapmaya karar verdiler velhasıl orada buluştuk.

    içeride here şey serbest olduğu gibi her şeyi de bulabiliyordun. biz zaten ankadan bi dünya yüklü gittik. içeride hem değiş tokuş ortamı hem alıp satma şekli vardı. sabayın 5-6'na kadar müzik sürüyor lsd'den bayılan gençler sahilde biraiçerek! ayılmaya çalışıyorduk o kadar saçma sapan şeyler buldum içtim ki orada anlatamam. ve o kadar saçma insanarla yattım ki nasıl hastalık kapmadan döndüm bilmiyorum. festivalde aşçıdan bizi bi yerden bi yere zütüren şöförüne kadar herkes bir şeyler kullanıyordu. çoğu sahneyi hayal meyal hatırlıyorum. bi ara bi çocuk çok fena görünüyodu. sabah sahilde görünce dün çok kötü görünüyodun ya hepimiz senin için çok endişelendik dedemişim. sonra ceren çantasınımı bi şeyini kaybetti 1 saat aradı herkes saçma sapan sorular soruyo. soru sormayın noluyo bilmiyorum ki dıbına koyayım yaaa dedi *

    dönmemize yakın herkesin birbiriyle arası bozuldu artık. ceren bulduğu izmirli elemanlarla ayrı döndü normalde ankaaya geliyodu. biz enginle otobüste dönerken çok az konuşabildik. ankara döndükten sonra bile 2-3 gün yarım yamalak uyudum ve ruh sağlığımı çok uzun süre toparlayamadım.

    uyuşturucuların içerisinde en çok sakınılması gereken şey kesinlikle pıt. çok ağır pigibotikler de beyninizin çalışma şeklini değiştirir ve sizi başka biri yapar. buna tedavi derler. bende buna extacy tedavisi diyorum.

    1 ay boyunca düzenli olarak hap kullandırdığımız kişi alınır ve yakın arkadaş çevresine bırakılır. ya bütün sosyal hayatın tepetaklak ediyosun. etrafında sürekli arkasında konuştuğun 5-10 tane içici insan kalıyor. ve takunu çıkarana kadar birbirinizle yatıyosunuz kalkıyosunuz. en sonunda kimsenin birbirinin yüzüne bakacak hali kalmayana kadar herkes birbiriyle sevgili oluyor. extacy sosoyal bi uyuşturucu değildir sosyopat bi uyarıcıdır.
    Tümünü Göster
    ···
  8. 33.
    +1
    bu arada kitabını yazsan bunların köşe olursun, bi de para verip alır öyle okurlar.
    burdaki gibi 'okuyanı gibiim' olmaz yani.
    ···
  9. 34.
    +1
    @137 özet:bu kız oruspu
    ···
  10. 35.
    +1
    --spoiler--

    --spoiler--
    ···
  11. 36.
    +1
    kezbanlikla harun abilik arasindaki ince cizgi bu olsa gerek
    ···
  12. 37.
    +1
    tamam. ben okumaya devam edicem yazdıkça. hayatın nasıl bir şekil aldı merak ediyorum. onun dışında bişey sormicam tüylerim diken diken oluyo kollarım titriyo düşününce
    ···
  13. 38.
    -1
    batıkente mahalle demiş amk batıkenten küçük ilçeler var lan türkiyede

    eksiledim
    ···
  14. 39.
    +1
    ne lan bu çingene gibi yazmışsın amk
    ···
  15. 40.
    +1
    "otobüsün çalışıp geri geri gitmeye başladığı an hayatımın en mutlu anlarındandır. böle gibindirik bi an evet. hala hoşuma gider otobüsün hareket anı. bana hayatın fırsatlarla dolu olduğunu hatırlatır, ve kontrolün kesinlikle bizde olmadığını."

    seni yerim la devam et
    çok başarılı
    ···
  16. 41.
    +1
    lan eleman farklı birşey yazıyor amk bıdı bıdı yapmaktan başka bir taka yaramıyosunuz ya okucak olan oksun işte amk hevesini kırmayın.
    ···
  17. 42.
    +1
    @1 dıbına koduğum pgibolojimi bozdun
    ···
  18. 43.
    +1
    ben ne güzel okuyodum panpa.. niye atarlandında
    ···
  19. 44.
    +1
    okudum ve hoşuma gitti elimden geldiğince şukuladım..
    senden tek istedigim özelden yazıyorum..
    ···
  20. 45.
    -1
    okuyanın kız bacısını gibim
    ···