1. 17401.
    0
    aferin adam ol gel yaz artık
    ···
  2. 17402.
    0
    ya dıbına koyim bitmemiş hala
    ···
  3. 17403.
    0
    "pazar 22.30 gibi geleceğim, fener maçından sonra, görüşmek üzere, hepinize sevgiler.
    (tsigalko okoronkwo ?, 01.12.2012 15:56)"

    bak gelmezsen zencileri çağıracaz
    ···
  4. 17404.
    0
    abi hayat damarlarımdan bi tanesi kopmuşçasına boş yaşıyorum. gel artık pazarını gibeyim
    ···
  5. 17405.
    0
    bekliyoruz reis !
    ···
  6. 17406.
    0
    gel artık gel dıbınakoyim özledik
    ···
  7. 17407.
    0
    sayfa 57ye geçtim
    ···
  8. 17408.
    0
    hay dıbına koyim gene işteyim (:
    ···
  9. 17409.
    0
    Bekliyoruz reis
    ···
  10. 17410.
    0
    en az 10 part at bari panpa sıkıntıdan geberiyoruz amk
    ···
  11. 17411.
    0
    fener yenilicek buda gibsen gelmez
    ···
  12. 17412.
    -1
    (#104568094) hiç gibleme zaten
    ···
  13. 17413.
    0
    lan 2 saate gelmezse orduyu çağıralım*

    selam binler (:
    ···
  14. 17414.
    0
    selam binler özledim amk burayı *
    ···
  15. 17415.
    0
    reserved
    ···
  16. 17416.
    0
    amk bi göz gezdireyim dedim binte yazmaya karar vermiş isabet oldu.
    ···
  17. 17417.
    +1
    selamlar herkese, birazdan başlıyorum ilk part hazır ;)
    ···
  18. 17418.
    0
    yürü be tsi reyiz
    ···
  19. 17419.
    0
    geldin mi la
    ···
  20. 17420.
    +8
    http://fizy.com/#s/1ahq1i

    O yaz..

    Bir başka dopdolu yaz daha..

    Toplam 40 iş günü olan stajımın 30 iş gününü o yaz yapmıştım, yani yaklaşık bir buçuk ayım üniversitemin şehrinde geçti.

    Staj için bile olsa, hemen hemen sadece torpille girilebilen, büyük bir süt fabrikası…babamın bağlantıları ve dostlukları işime yaramıştı.

    Ama sanılanın aksine, bu şekilde kabul edilmek beni gevşetmedi, aksine kamçıladı. Muhtemelen mezun olduğum zaman da iş yerim burası olacaktı, staj, kendimi göstermek ve insanlarla tanışmak için harika bir fırsattı.

    Hemen her bölümünü gördüğüm fabrikada, sıradan yardımcı elemanlardan tutun da (işçi denmiyor, kibarlık olsun diye yardımcı eleman deniyor işçi statüsünde olan çalışanlara) bölüm şeflerine kadar (mühendislerin bir üstü) hemen herkesle tanıştım, konuştum. insan kaynaklarında, arşivde, üretimde, pazarlamada, otomasyon ünitesinde ve laboratuarlarda geçirdiğim günler boyunca, gerek ayak işi yaptım (çöp atma, bankoları temizleme vb.) gerekse, okulda gibindirik versiyonunu gördüğümüz analizleri, gerçek ortamında, baba makineleriyle yapma şansım oldu.

    Sadece kimya laboratuarında yaptığım analiz sayısı, 200-300 vardır herhalde..bir hafta içinde hem de..

    Yani eşek gibi çalıştım af edersiniz, ama çok da keyif aldım..bir kere pudinge, ayrana doydum onu da net söyleyeyim (:

    “Evet” dedim..işte benim ait olduğum yer burası..çalışmam gereken yer..bilerek, isteyerek seçtiğim alanımın ne kadar doğru bir tercih olduğunu bir kez daha anlamıştım…ve tabi bir de okulda öğretilen çoğu şeyin nasıl da angarya ve saçmalıktan ibaret olduğunu..

    insanın o ortamı görünce bir daha derse giresi, o gereksiz teferruatlardan ibaret göstermelik, şekilci deneyleri yapası gelmiyor..hemen yarın gel başla deselerdi, stajdan sonra, vallahi durmazdım..

    Fabrikanın tek kötü yanı, şehir merkezine uzak olmasıydı. Her gün 1,5 saat gidiş ve gelişten, toplamda 3 saat yol yapıyorum..hoş değil tabi..9 vardiyasına yetişebilmek için sabah 6.30 da ayağa dikiliyordum.

    Sağ olsun, birkaç kez ebru alıp bıraktı beni, o zamanlarda, yolun uzunluğu 1 saate düşüyordu ama, bu sefer de ben o yol hiç bitmesin istiyordum (:

    Evime ilk kez geldiği ve terasta sabahladığımız, onun bazı çekincelerinden sıyrılıp, bir zamanlar üzerine kendi ellerimle sardığım zincirlerden kurtulmaya başladığı o romantik geceden sonra, yaz boyunca pek çok kez misafir ettim onu. Çocukların hepsi memleketlerine dönmüş olduğundan iki kat da bize kalmıştı. Bir gün aşağıda, bir gün yukarıda, bir gün salonda, bir gün odalarda takılıyorduk.

    Onun, bana her dokunuşunda vücudumun nasıl alev aldığını, benim onun kollarının, saçlarının arasında kayboluşlarımı uzun uzun anlatmayacağım..ama o yaz, hem sosyal hem de cinsel anlamda epey yol aldık ebruyla..
    Tümünü Göster
    ···