pepee2000 e yaşattığım zor anlar toplaşın

nicke bakın eksiyi basın direk beyler yalan gibiyor yine

dıbına koyayım gözümden yaş geldi

Rezerved

yazık lan sözlüğe nereden giriyormuş onu da öğrensene

bu arada da etrafta uygun yer var mı falan diye kesiyorum. sonra birden bu bana gel sana bişe göstercem dedi.

önce tedirgin oldum. anasının babasının yanına gitmesin diye. sonra ters bişe olursa kaçarım amk dedim ve çocuğu takip ettim.

yolda sordum ellerin neden böyle.

beyler babası bu küçükken annesini bıçaklamış bunun gözü önünde. annesi eve erkek almış işte, orda sık yaşanan bi durum ortam malum.

adam da açmış kadını hem dövmüş hem gibmiş. kadın karşı koymamasına rağmen hastaneden kadına tecavüs teşisi konmuş.

bu da yapma babaaaa falan derken babası o cinnet anıyla bunun elini tost yapma makinesine sokmuş.. siz acıdınız belki ama ben acımadım.

zaten birazdan zütünü gibicem kendimi işime vermeye çalışıyorum.

@18 fantezini gibeyim ahahahahahahaha

neyse beyler konumuza dönelim. bu beni gördü durdu bi an. yerde de bi tak parçası mı ne bulmuş. elinde de çöp. onu karıştırıyo.

böyle sineklerin rıskını yiyo. rahatsız ediyo orda nekadar organizma. sinek böcek varsa. sonra beni farketti, bi iki saniye botlarıma baktı

sonra yavaşça kafasını kaldırdı, bak bak bitmiyorum. zaten pepe çük kadar. bi de eğilmiş sıçar pozisyonda. beni himan falan sandı.

sonra dedim bu bin nerden bilicek diye. neyse kalktı bu el falan salladı bana. parmakları da yamuk yumuk. bence klavyeye basamadığından öyle yazıyo.

ben el salladım bi iki kere. yüzümü göremiyo ama güneş benim arkamda çünkü. neyse eğildim bunun yanına ne yapıyorsun dedim.

elindeki çöpü kırdı tekini bana uzattı. takla oynuyo kendine arkadaş arıyo. dedim multitak mu deşicez senle diye. güldü.

son defa.

reserved hadi beline kuvvet

evet beyler önce kendimden biraz bahsedeyim. 185 boyunda sarışın, mavi gözlü, uzun saçlı sakallı bi elemanım ben.

inci uzun bir vücut yapım var ama kolların kalın böyle sizin gibi vitaminsiz bi bir dangalak değilim.

birgün yine sözlükte bu amfazlası, ömür törpüsü, karides suratlı huur çocuğunun başlıklarına denk geldim.

zaten bunun kiril alfabesine benzeyen o yamuk yumuk harflerinden hiç haz etmiyorum. bunun zütüne lego mu soktular bebekken

böyle oyun hamurundan şekiller yapıp yedirdiler mi.. böyle bunlar var işte kafamda, saydırıyorum. sonra bi kaç gün sonra bir yazardan

bir mesaj geldi. bu pepoşun yaşadığı yer hakkında bilgi içeriyor. ifşa yasak o yüzden paylaşmıyorum sizle. ben de kafaya koydum gidip bi göreyim şu çocuğu.

otobüs geldi işte binerken oçun teki yanında manitası var omuz attı bana. bana attı düşün. sonra baktı tip tip. içimden dedim bu gün hayatının en şanslı günü amk lavuğu seni.

bu günün tadını çıkar dedim. sonra bindim otobüse taktım kulaklığı bu 2000 çıkışlı bine neler yapabilirim diye düşünüyorum.

otobüs bu arada mahallere falan giriyo acaip yerlere gidiyo. en son geldik bi gecekondu mahallesine. bu 2000 in evi de zaten yakın durağa.

tşört ney mk fakiri t-shirt yazamıyan ellerini gibeyim

adamda koydu böyle. biber gazı falan da verdi, maske de verdi. o halimle savaşa gitsem ordu kurarım amk. öyle techizatlıyım.

sonra sözlükteki panpamla koşutuğum gibi bana evin kordinatlarını attı. telefona böyle direk google earth, öyle map falan değil. direk yerini gösteriyo evin okulun falan.

zaten evi de okulunun ordaymış. ben de üstümdeki bu kadar şeyle çok gezmemek adına direk gitmeyi düşünüyodum pepoşun mahallesine.

durağa doğru yürüyorum işte. vardım otobüs bekliyorum.

sonra alışveriş yapmak için çarşıya çıktım. hani bilirsiniz askeri malzeme satan yerler. hertürlü şeyi bulabileceğiniz dükkanlardır.

zaten beni tanırlar orda amk tipimi gören bi daha dönüp bakıyo unutlamaları imkansız. öyle çok yakışıklı bi adam değilim ama dikkat çekiyorum. siyah falan giyinirim hep. kendi çapımda bir tarzım var.

neyse girdim dükkanlara işte adamlar diyorum. arkadaşlarla parti var temalı bişey yapıcaz. hapisane temalı herkes kostüm giyip gelicek. bana kelepçi, cop, muşta, bıçak vs vs

aklınıza gelebilecek türden şeyler lazım dedim.

bu beni bi eve getirdi. kırık dökük bi ev. iki katlı içinde belli tinerciler kalıyo. bilirsiniz o tür evleri. biraz baktım etrafa girişi çıkışı nerede.

muşambayı nereye sersem, nereye bağlasam ipleri diye düşünüyorum.

bu bin de bana hayali arkadaşlarını tanıtıyor. hani bunun gibi birsürü var ya. onlar aslında kendisi beyler. şizofren gibi bişey bu ama tam değil.

kendi de inanmıyo, inanmış gibi yapıp mutlu oluyo. sonra ben bunla çok konuşmuyorum tabi. bana dedi sen çok sessizsin.

güldüm geçiştirdim. diğer pencerelere bakıyorum. ikinci katın balkonu indiğin durağı görüyo. ve oraya kadar da minik bir bahçe var çöplük gibi.

kendi kendime dedim. herşey tamam. ve pepeye döndüm dedim ki.

hazır mısın? neye dedi güldü ? ben de gülümsedim, onun hizasında eğildim, ellerini tuttum ve dedim ki ""yaptıklarının cezasını ödemeye""

yüzü bir andan düşer gibi oldu. ve ben tüm güçümle sol yanağına yumruk atınca komple kendisi düştü.