-
26.
0mekana ulaştığımızda işletmecisi kapıda dikilmiş sigara içiyordu. giriş kapısı, karkasının sağı ve solu diz yüksekliğinde çitlerle bitişik tahta bir eşikten ibaretti. köy veya sahil kasabalarının kırsal olanlarında denk geleceğiniz sonradan eklenmiş kablolara asılı duran ampullerle aydınlatılmıştı bahçesi. mekan samimi ve güzeldi. boydan cam duvarlar yine ahşap pervazlarla örülmüş 150 metre kare kadar bir mekana giriliyordu cıvıl cıvıl bahçeden. güle oynaya içeri girdik. bahçede oturalım dedik önce. adam bize arka bahçeyi tavsiye etti. bir gören bir daha oradan vazgeçmiyormuş. birbirimize bakıp onaylaştık. sonra adamın rehberliğinde arka bahçeye geçtik.
şahane iki büyük ağaç aralarında 10 metre mesafe. diplerinde minderler. mekanın arka bahçesi dağlara manzaralı. daha az ampul ve iki büyük mum ışığı loş bir aydınlık yaratıyordu. ağaçlardan iki metre sonra da yerden 1 metre kadar yüksekte ahşap sundurma tarzı bir oturma alanı vardı. adam güneş doğarken oraya geçmemizi önerdi. kabul ettik.
omleti mehşurmuş adamın. yap dedik. içecekler söylendi. oturduk beklemeye başladık. bir yandan da sigaralar yakıldı bir yandan da elimizde kalan loewe biraları kuruttuk. -
27.
0fatma koluma girip beni biraz uzaklaştırdı gruptan. cem bağıra bağıra samsun asfaltını söylemeye başlayınca diğerleri de katıldılar şarkıya.
fatma - bak. bence her şey normaldir bu hayatta. herkes bir şeyler yaşar veya pişman olur. veya tekrar eder. bu istisnasız herkese olur. benim için önemli olan şimdidir bir de mümkünse yarın. kalanını salla gitsin.
ben - o kadar boşlamamak lazım bence. sonuçta dünden ders almak yarını iyi yapacaktır değil mi?
fatma - olabilir.. şu an leyladan halliceyim. toparlayamıyorum kafamda.
ben - sağlam içtin.
fatma - değil mi? (gruba dönerek) lan daha ne kadar yürüyeceğiz.. tolga?
tolga - (gözlerini kısarak işaret parmağı ile dümdüz ilerleyen yolun sağındaki ışıkları gösterip) naha şurası kıbrıs kafe galiba. ondan önce mekan yokmuş buralarda ki zaten görmedik.
yekta - hızlanalım o zaman!
yavşak gevşek yürümeyi bırakıp ilerideki ışıklarla aramızdaki mesafeyi kapatmaya başladık. -
28.
0ankaralılar restoran, bar ve mutfak departmanlarına dağılmışlardı. sarışın çillim fatma resepsiyona geçecekmiş. ankaralılardan tolga, enis ve cem ile aydın sökeli yekta ve ben aynı odaya yerleştirilmiştik. gün içerisinde sadece odada denk geleceğimiz için bir an önce tanışıp kaynaşmayı uygun gördük.
ben muhasebeden yanlarına geçeceğimi söyledim. iki saat sonra odada buluşmak üzere anlaşıp ayrıldık.
muhasebe müdürü beni peşine taktı. ağaçların içerisinde ön büronun çıkıntı gibi zemin katına bitişik ve arkasından bir merdivenle çıkılan muhasebeye ulaştık. kafein bağımlılığımın başlangıç noktası burasıydı işte. kahve ile burada tanıştım. amk!
içeriyi, personeli ve çalışacağım masayı tanıttı. programdan bahsetti. ve arada kasa turları almam gerektiğini vurguladı. kasa turu nedir diye sorduğumda aldığım cevap canımı sıktı biraz. haftanın iki günü müşterilerin kart ile ödeme yaptıkları noktalarda yanımda taşıyacağım pos cihazı ile kasiyerlik yapacaktım. kalan 4 gün boyunca ofiste bilgisayar başında olacaktım. çaresiz kabul ettim. sonuçta rotasyondan iyi idi.
rotasyon her stajyerin 1 er hafta aralıkla departman değiştirmesiydi. ben onun olmayacağı garantisi ile kabul ettim zaten muhasebeyi. -
29.
0rezerve
-
30.
0reserved
-
31.
0gibik yaa kac gündür girip bakıyom yeni bişe yazdımı diye.. lan züt.. 1 hafta oldu lan.. madem yazmayacan niye umutlandırıyosun
-
32.
0ne anlatıyon la sen
-
33.
0geçen sene (bkz: sene 1995 travma koğuşu) yaşadığım travmayı yeni yeni atlattığım bir bahar ayıydı. Hayatı ve insanlık değerlerini sorgular hale gelmiştim. Antalya da fakültenin merkez bürosu önünde bekleyen kalabalığın arasında üstü başı düzgün tek adam bendim. Kalan herkes yaza çoktan girmiş; plaj havlusu hariç baştan aşağı denize girme modundaydı. Herkesin birer valizi ve sırt çantası vardı neredeyse.
Ofis bir iş hanının içerisinde ikinci kattaydı. Kızlı erkekli küçük bir grup solda toplaşmış kalanlar ve ben sağ tarafta bekliyorduk.
Küçük grup ankara dan gelen ve neredeyse yarım saat içerisinde en azından aynı semtten çıkanlardan oluşmuştu. Çoğu birbirini tanıyor, tanımayan da oracıkta kanka oluveriyordu.
içlerinden sarışın, beyaz tenli, çilli bir kız Haset dolu bakışlarımı fark ettiğinde gözlerimi kaçırdım telaşla.
Sağa sola bakınıp tekrar döndüğümde başka bir kızla konuşmaya başlamıştı.
Güzel kızdı sarışın. -
34.
0reserved
-
35.
0reserved
-
36.
0bu yazdığın hikayelerin kaynağı nedir birader çok merak ettim hepsini kendin yaşamış değilsindir umarım eğer öyleyse çok gibik bi çevren varmış amk.
-
37.
0reserved
-
38.
0bol palmiyeli bir hattın sonuna doğru giriş kapısına ulaştık tatil köyünün. otobüs durduğunda tur rehberi edasıyla en önde oturduğu yerden ayağa kalkan ankaralıların tolga bize dönüp "geldik arkadaşlar, hepimize hayırlı olsun" dedi.
saçma sapan alkış ve yihular eşliğinde otobüsü terk ederken nizamiyeden hallice girişin önüne dizilmemizi istedi güvenlik görevlisi. herkesin ellerindeki staj pusulalarını kontrol ederek sırayla içeri almaya başladılar.
anadoludan almanyaya göç etmiş saf işçi suratlarımız ve ifil ifil gözlerimizle hakiki gerizekalıları andırıyorduk. ben içimde başka bir şey besliyordum, o ayrı. -
39.
0içeride ayrı bir sıra oluşturtup önümüze bir görevli takarak personel lojmanlarına yönlendirdiler bizi. oraya eşyalarımızı bırakıp yerleşmemizi ve 1 saat içerisinde personel müdürünün odasında olmamızı istediler.
kısmi tanışmalar ve yabancı mekanda çabuk ısınmalar yaşayarak lojmanlara ulaştık. çift ranzalı 4 er kişilik odalara yerleştirildik. kızlar sol cenahtaki 5 odaya erkekler sağ cenahtaki 6 odaya paylaştırılmıştı. klimalı, oldukça temiz odalarımızı beğeni mırıltılarıyla keşfedip eşyalarımızı uygun gördüğümüz yerlere sokuşturduk geçici olarak.
odalardan çıkan her grubu koridorda karşılayıp odaların anahtarlarını verdi görevli.
kısaca lojman kurallarını özet geçti hepimize:
1. lojman içerisinde cinsel münasebet yasak.
2. kızların erkeklerin, erkeklerin de kızların odalarına saat 20:00 dan sonra giriş çıkış yapması yasak.
3. odalarda alkol ve yiyecek bulundurmak yasak. sigara serbest.
4. ibadet vb ihtiyaçlar için otelin dışarısında yer alan mescit veya çamaşırhanenin teras katı kullanılabilir.
5. otel içerisinde mesai saatlerinde gezinmek yasak.
6. otel misafirleri ile yakın, samimi veya cinsel münasebet kurmak yasak.
7. animatörlerle çiftleşmek yasak.
8. ulu orta küfretmek, şiddet gösterileri, kumar, içki, sigara vb eylemler gerçekleştirmek yasak.
9. herhangi bir sorun halinde personel müdürü aranacak. koridorda yer alan telefonlar kullanılabilir. şift değişimi, antraks veya nöbet için ihtiyaç halinde yanlarındaki listede numaralar mevcut.
görevlinin "sorusu olan var mı" sorusuna "senin varmış mesela" diyen ankara çinçinden cem abimizin espri yaptığını düşünmesine gülmemizi müteakip "hayırlı stajlar" temennimizi paketleyip personel müdürünün yolunu tuttuk. -
40.
0buralar değerlenir
-
41.
0sıra bana geldiğinde gün ışığından faydalanılan gib kadar odaya girip karşımdaki masaya yanaştım. kaytan bıyıklı iyi giyimli bir amca başını kaldırıp boydan süzdü önce beni. hafif gülümseyerek "nihayet" dedi.
gülümsedim ama tırstım da amk. sanki altına çekecekmiş gibi bakıyordu. netekim öyle de oldu aslında. adam personel müdürlüğünü muhasebe müdürlüğü ile beraber yürütüyormuş otelde. muhasebe departmanına eli yüzü düzgün adam lazımmış. stajyer maaşı yerine normal maaş öderiz dedi. bilgisayar başı iş. lotus 123 kullanacam. basit, rahat.
hemen kabul ettim. adam elimi sıktı. kendisini dışarıda beklememi daha sonra beraber muhasebeye geçebileceğimizi söyledi. teşekkür edip dışarıya çıktım. -
42.
0şiddetle bekliyorum
-
43.
0sabaköylü hikayeyi bitir zütoş
-
44.
0panpa hız kesme
-
45.
0otel şahaneydi. sağımızda dubleks ve tripleks villalar, solumuzda iki katlı dörder odalı standart odalar, her yer ağaçlarla kaplı muhteşem bir tatil köyü. yönetim binasının zemin katındaymış personel işleri. müdürün odasının önünde tek sıra olduk. herkes heyecanla sevk alacağı departmanı tahmin etmeye çalışıyor.
daha önce bahsettiğim gibi herkes zirzop yazlık kılıkta ben dik yaka gömlek, keten pantolon ve traşlı bir tiplemeyim. uzaktan baksan biraz romene biraz da jigoloya benziyorumdur. ama o dönem modaydı amk saç jölesi.
girenlerin kimisi mahsun bir ifadeyle çıkıyor dışarı kimisi neşe ile. uzun saçlı üç bin ile züt arası taytlı iki kız kahkahalarla çıktılar. sonradan öğrendik ki animasyon departmanına sevk almışlar. o konuya sonra döneceğim.
-
dumbki ananın memelerinden süt sağıp
-
zalinazurt çok yakışıklısın brom
-
filistin bomba videosu gündemi
-
kapattigim sekmede ne vardi
-
dumbki ananın mezarına kazma kürek dalıp
-
ramşeytn günaydin başlığı açtın mı
-
can tayfa hakkında
-
kastamonu ayısı kayra
-
bi gece kıyıntısı yapak dedik
-
purnalardaki pipiler gercek mi la
-
ferre paylaşsam çaylak atacak
-
e devlet iki asamali giris
-
beyler kurban kesecem ama
-
günaydın tayfa bulduğu yannana yapışıyor
-
19 saattir uyumuyorum neyse
-
uzun pipililer hangi ırktan
-
edevlet iki asamali dogrulama nfcli
-
rumba la rum hesap sms kodu 571085
-
tek korner ve tek golden
-
gran torino dakı kız korelıydı fılıp
-
harbiden sözlük ölmüşs
-
nurten hülya
-
la bizu kim alabilur
-
pikachu son goz doktor git
-
bu ülkeye etsiz çiğköfteyi nasıl alıştırdılar la
-
otuzbirlencektim isteğiim
-
dumbki adlı yazarın bacısı foto attı
-
suriyeli çocuklar hakkında
-
yahudican kayra buraya bakın
-
buzdolabina kola koydum
- / 2