turk erkeklerindeki igrenc detaylar

hoşgeldin fatmagül.

elinden okadar erkek geçmişki kaşarın artık ayırt edebiliyo amk.

elinden okadar erkek geçmişki kaşarın artık ayırt edebiliyo amk.

zevksizce secilmis, agir kolonya aromali parfumleri

koseli ayakkabilarinin altina giydikleri beyaz coraplari.

beğenmeyen küçük kızına almasın

@22 ne alaka lan sıçacak detay bulamadın galiba

abla bayburttan yazıyor bırakın döksün içini

@1 iş bilenin eline düşmemiş beyler nerde lağım kro varsa ona vermiş, sonrada burda afra tafra yapıyor

polisiye kısmındaki olayların biraz daha toparlanması gerekir. özellikle son iki bölümdür hem çok yavaş ilerliyor, hem dolambaçlı olsun diye zorlama şeylere girişmişler. ama onlar da haklı 90 dakika dizi zorunluluğu fena tepeliyor.

--- spoiler ---
misal 11.bölümde babasının kim olduğunu öğrenen kızın gidip; "yau sen benim babammışın" demek yerine üvey kardeşinin hangi okulda okuduğunu öğrenip, sonra azmedip aynı okul aynı bölümü kazanması(oha) feci zorlama, doldurma bir senaryo matematiği idi.

bu bölümde de baba büyük torbacıyken oğlanı "gibtir git lan benim oğlum değilsin" diye kovması ne ayaktır. bi de babanın uyuşturucu işi nerden çıktı... onu niye soktunuz oraya... yani iki bölümdür cinayetten gayrı büyük uyuşturucu çemberi çıkmakta, olayı kolay yoldan "abi kafa güzeldi adamı kestim", "kafa güzeldi intihar ettirdim" kolaylığına kaçmaktalar. üstelik bunların üstüne olmadık ekstra cinayetler işleniyor. birinde kızın eski sevgilisi anlamsızca güme gitti, öbüründe suçu atmak isteyen kişi adam öldürdü (oha cinayeti örtmek için cinayet).

senaryonun polisiyeden geri kalanı fevkalade güzel. özellikle 12.bölümde ceviz diye tutturan harun'un tırın arkasından çuvala çıkması bombaydı.

--- spoiler ---

hülasa şen yuvanın bitmesiyle meşguliyeti azalan emrah serbes'in senaryoyu yazmasını da diliyoruz. en azından maceralı kısımları... zira 10.bölümde gördük ki gayet tutarlı senaryo yazıyor. dizinin şimdiki senaristi olan eski ev arkadaşına, kırmadan beraber yazalım demesi lazım...

bi de çekim öncesi üç saat bekletip tribünde göstermeyen yönetmen (o gün serdar akar değildi ukelalık yapmayın) bunu okuyosan sana teessüflerimi iletiyorum. çoluk çombalak izledik. saniye göstermedin. senin yüzünden hasta olduk oğlum. artık star magazinde sana sitemimi görürsün(bir zamanlar yeşilçam'ın aranan ismiydi).

bak aklıma sonradan geldi. eğer çatışma sahnesi çekilecekse komedi dizisinden hallice arka sokaklardaki gibi olmasın. çatapat mı patlatıyonuz hocam... ortalık silah sesinden yıkılıyor ama kurşun izi yok. peeh...

@2 1,98 boyum var giber, adetli don gibi bir kenara atarım
saygılar

polisiye kısmındaki olayların biraz daha toparlanması gerekir. özellikle son iki bölümdür hem çok yavaş ilerliyor, hem dolambaçlı olsun diye zorlama şeylere girişmişler. ama onlar da haklı 90 dakika dizi zorunluluğu fena tepeliyor.

--- spoiler ---
misal 11.bölümde babasının kim olduğunu öğrenen kızın gidip; "yau sen benim babammışın" demek yerine üvey kardeşinin hangi okulda okuduğunu öğrenip, sonra azmedip aynı okul aynı bölümü kazanması(oha) feci zorlama, doldurma bir senaryo matematiği idi.

bu bölümde de baba büyük torbacıyken oğlanı "gibtir git lan benim oğlum değilsin" diye kovması ne ayaktır. bi de babanın uyuşturucu işi nerden çıktı... onu niye soktunuz oraya... yani iki bölümdür cinayetten gayrı büyük uyuşturucu çemberi çıkmakta, olayı kolay yoldan "abi kafa güzeldi adamı kestim", "kafa güzeldi intihar ettirdim" kolaylığına kaçmaktalar. üstelik bunların üstüne olmadık ekstra cinayetler işleniyor. birinde kızın eski sevgilisi anlamsızca güme gitti, öbüründe suçu atmak isteyen kişi adam öldürdü (oha cinayeti örtmek için cinayet).

senaryonun polisiyeden geri kalanı fevkalade güzel. özellikle 12.bölümde ceviz diye tutturan harun'un tırın arkasından çuvala çıkması bombaydı.

--- spoiler ---

hülasa şen yuvanın bitmesiyle meşguliyeti azalan emrah serbes'in senaryoyu yazmasını da diliyoruz. en azından maceralı kısımları... zira 10.bölümde gördük ki gayet tutarlı senaryo yazıyor. dizinin şimdiki senaristi olan eski ev arkadaşına, kırmadan beraber yazalım demesi lazım...

bi de çekim öncesi üç saat bekletip tribünde göstermeyen yönetmen (o gün serdar akar değildi ukelalık yapmayın) bunu okuyosan sana teessüflerimi iletiyorum. çoluk çombalak izledik. saniye göstermedin. senin yüzünden hasta olduk oğlum. artık star magazinde sana sitemimi görürsün(bir zamanlar yeşilçam'ın aranan ismiydi).

bak aklıma sonradan geldi. eğer çatışma sahnesi çekilecekse komedi dizisinden hallice arka sokaklardaki gibi olmasın. çatapat mı patlatıyonuz hocam... ortalık silah sesinden yıkılıyor ama kurşun izi yok. peeh...

polisiye kısmındaki olayların biraz daha toparlanması gerekir. özellikle son iki bölümdür hem çok yavaş ilerliyor, hem dolambaçlı olsun diye zorlama şeylere girişmişler. ama onlar da haklı 90 dakika dizi zorunluluğu fena tepeliyor.

--- spoiler ---
misal 11.bölümde babasının kim olduğunu öğrenen kızın gidip; "yau sen benim babammışın" demek yerine üvey kardeşinin hangi okulda okuduğunu öğrenip, sonra azmedip aynı okul aynı bölümü kazanması(oha) feci zorlama, doldurma bir senaryo matematiği idi.

bu bölümde de baba büyük torbacıyken oğlanı "gibtir git lan benim oğlum değilsin" diye kovması ne ayaktır. bi de babanın uyuşturucu işi nerden çıktı... onu niye soktunuz oraya... yani iki bölümdür cinayetten gayrı büyük uyuşturucu çemberi çıkmakta, olayı kolay yoldan "abi kafa güzeldi adamı kestim", "kafa güzeldi intihar ettirdim" kolaylığına kaçmaktalar. üstelik bunların üstüne olmadık ekstra cinayetler işleniyor. birinde kızın eski sevgilisi anlamsızca güme gitti, öbüründe suçu atmak isteyen kişi adam öldürdü (oha cinayeti örtmek için cinayet).

senaryonun polisiyeden geri kalanı fevkalade güzel. özellikle 12.bölümde ceviz diye tutturan harun'un tırın arkasından çuvala çıkması bombaydı.

--- spoiler ---

hülasa şen yuvanın bitmesiyle meşguliyeti azalan emrah serbes'in senaryoyu yazmasını da diliyoruz. en azından maceralı kısımları... zira 10.bölümde gördük ki gayet tutarlı senaryo yazıyor. dizinin şimdiki senaristi olan eski ev arkadaşına, kırmadan beraber yazalım demesi lazım...

bi de çekim öncesi üç saat bekletip tribünde göstermeyen yönetmen (o gün serdar akar değildi ukelalık yapmayın) bunu okuyosan sana teessüflerimi iletiyorum. çoluk çombalak izledik. saniye göstermedin. senin yüzünden hasta olduk oğlum. artık star magazinde sana sitemimi görürsün(bir zamanlar yeşilçam'ın aranan ismiydi).

bak aklıma sonradan geldi. eğer çatışma sahnesi çekilecekse komedi dizisinden hallice arka sokaklardaki gibi olmasın. çatapat mı patlatıyonuz hocam... ortalık silah sesinden yıkılıyor ama kurşun izi yok. peeh...

@1 giblenmiyorsun