-
173.
0Dümdüz bir yolda yürüyorum, ama yol dümdüz yani. Yolun iki tarafında da ağaçlar dizili düzenli bir şekilde. Yolda da o ağaçlardan dökülen turuncu yapraklar var hep ve yol da sanırım kaldırım taşından yapılmış. Sanki sonu yokmuş gibi çok uzun görünüyor, dümdüz ileri baktığımda iki yandaki ağaçlar birleşiyorlar. Ama hava da baya güzel,, ne çok sıcak ne soğuk tam sevdiğim gibi bir ortam. etrafta da birkaç tane insan var, onlar da yürüyorlar benim gibi, sevgilileri falan var,, ya da ailecek yürüyenler falan var. kuş seslerini de duyabiliyorum
Yolun kenarında da bir çeşme var sağ tarafta.. böyle işlemeli falan gibi bişey. Bildiğin biri bayağı para sayıp hayrat falan yaptırmış heralde.. musluğu yok, sürekli su akıyor çeşmeden. lankk diye dayayıp ağzımı su içiyorum. Su da buz gibi, hoşuma gitti. kafamı falan ıslatıyorum böyle, iyi geliyor.
10 metre ilerde falan bi fincan var yerde.. tabağı da var hatta altında. Alıyorum elime bakıyorum, ne işi var lan bunun burda falan diyorum. Fincan bizim türk kahvesi fincanına benzer ama biraz daha büyük fincan olur ya işte onlardan.. beyaz, üstende işlemeler falan var mavi renkli güzel b işey yani. Napiyim bunla napiyim diye düşünüyorum, sonra da anlamsız bi şekilde çeşmeye dönüp bunla su içiyorum bi bardak. bunu da çeşmenin yanına koyuveriyorum
ilerliyorum yolun tam ortasında bi anahtar var... eski usul anahtarlar vardır ya, hani evlerin oda kapılarının anahtarları, ya da köylerde falan vardır işte onlardan. Anahtar bir ipin ucuna bağlanmış, sahibi boynuna ve ya ne biliyim duvardaki bi çiviye asmak için falan heralde. Anahtarı alıp ipinden tutup sallıyorum ve yolun dışına doğru savuruyorum.
Valla ayıyı gördüğüm gibi ben geldiğim yere topuk.. yardırıyorum ama nasıl bir yardırmak yani.
Sonra duvara rasgeliyorum. Ayı da böyle 50 60 metre falan geride daha.. duvardaki yazıyı sallıyorum,, diyorum ki geçmemek daha tehlikeli amk.. atlıyorum duvardan içeride bir bahçe var. Ev var bir de kullanılmıyomuş gibi. Heralde diyorum hıyar evsahibi kime girmesin bahçesine diye tehlikeli falan yazmış. Tek katlı müstakil ev işte. Bahçede de erik ağaçlrı falan var -
172.
+1@180 teşekkür ederim panpa çoğu şeyde haklısın . paraya zaafım yok diyemem vardır çünkü çocukluğumdan beri arkadaş ortamında hep en az para bende olurdu o yüzden hep çok param olmasını istedim . dava adamı da değilim çünkü ne zaman öyle birşeye kalkışsam hep en çok etkilenen hep en çok zararı alan ben oldum körü körüne bağlandığım için birşeye . sevdiklerimden kastım ailem onlardan uzağım şu an özlüyorum ama böylesi de daha iyi onların yanında değerlerini anlayamıyorum .
aşk konusunda güvensizim haklısın ben bağlanınca çocuk gibi oluyorum mantıklı bir adam gibi düşünemiyorum böyle olunca da ilişki bittiğindeki yıkıklık hissi çok ağır oluyor bende . o yüzden sevgili ayaklarına hiç bakmıyorum nerdeyse 2 senedir çevremde kız yok tabii ki olmasını istemediğimden . kadını küçümsemek demişsin küçümsemekten ziyade bağlanıp canımın yanmamasını istemediğimden .
senin bilinçaltında öyle bir mecnun potansiyeli var ki aşkın kitabını yazabilirsin demişsin o kısma pek güvenemedim ben beceremiyorum bu aşk meşk işlerini elbet bir yerden sonra tak ederim ben . işe yaramaz hatunların faturasını sağlamlara çıkarmam tabii ki ama önce o sağlamı görmem lazım sağlam olduğuna inanmam lazım sonra ona içten davranabilirim .
kolaycı ve tembelsin lafı cuk oturur bana . şu son 1 senedir çok tembelim gerçekten üstümden atmaya çalışıyorum bu tembelliği .
son kısımda genelde haklısın sadece senin kumaşın çok güzel panpa lafını biraz iyimser buldum o kadar . -
171.
+1mississippi manTümünü Göster
konformistsin panpa. paraya zaafın var. herkesin vardır ama en azından şu anki ruh halinle senden pek dava adamı çıkmaz. paraya yenilirsin çünkü. yine bu ruh halinde güçlü bir yalnızlık görüyorum. sevdiklerin o dağın ardında sanki. onları hatırlıyor ve kendini sorguluyor olabilirsin. hüzünlü ve biraz da alıştığın şeylerden mahrummuşsun gibi geldin bana. kendini savunmasız hissediyorsun. sanki alıştığın birinin eli omzunda olmalıydı şimdi ya da ateşli alnında elleri... insan bazı şeyleri kaybettiği zaman mı anlıyor acaba? insanoğlunun doğasında var bu panpa, maalesef öyle oluyor. öfkeleniyor, kızıyoruz yok yere ama uzak düşünce ya da ölünce birileri pişman oluyoruz. (umarım kaybetmemişsindir sevdiklerini) sesleri hafiften duyabilmen, bana sadece uzak düştüğü tüyosunu veriyor.
aşka bakışında sonradan seni mutsuz edebilecek şeyler var panpa. güvensizsin aşka. kısmen koyarsın kendini (dizlerine kadar göle girmen). aşk yutabilir seni, çok üzülebilirsin. böyle düşünüyorsun. ama işte o durumda da hakkıyla yaşayamayız aşkı. sen güvenmezsen o da güvenmez ve sığ, çağın çok bildiğimiz yüzeysel ilişkilerinden biri daha peydahlanır. doğru, sonrasında üzülebiliriz. ama en sonunda en çok üzüleceğimiz şey ne biliyo musun? ‘lan ben o göle niye girmedim?’ demek var işte sonra. sana önerim, gir o göle. sen güven. biri hıyarlık ederse üzülürsün en fazla ama pişman olmazsın. senin şu anki ruh halin, hiçbir kadına değer vermeye elverişli değil. kadını küçümsemek seni mutlu etmez panpa. inan bana.
sevgiliye bakışında da aynı sorun var. ısrarla kahve fincanı yerine metal bir kap görüyorsun. bir kadın için şu an hiç ama hiç cazip bir sevgili değilsin. çok da gibimdeydi diyebilirsin ama hayat öyle değil işte. buna mukabil, bütün bunlar aslında kendini korumak ve güçlü tutmak için hissetmeye çalıştıkların. senin bilinçaltında öyle bir mecnun potansiyeli var ki, aşkın kitabını yazabilir. sevdiğin ve güvendiğin zaman onun bütün yaralarını onarır, hayat boyu da yanında olursun. bu konuda umudunu kaybetmemeni öneririm. işe yaramaz hatunların sana bıraktığı ön yargının faturasını, sağlam hatunlara çıkarma, şans tanı onlara, hayata ve kendine.
bilgiye verdiğin değer mükemmel. ama kolaycı ve tembel davranıyorsun. oysa bunun yanlış olduğunu çok iyi biliyorsun. seni hayata bağlayacak şey orda... hedefine asıl, çok kaytarmışsın.
düşmanca değil dostça bir duygun var. o yüzden adaletli birisin. durduk yere kimsenin canını yakmayı sevmezsin. akılcısın, rasyonelsin. ölüme yakın değilsin, yaşamı seviyorsun. senin kumaşın çok güzel panpa. sana önerim sadece kadınlarla ilgili ön yargını yık. kadınsız bir hayat kimseye mutluluk vermez. hele senin gibi birine sadece ‘ilişki’ asla mutluluk vermez. derinlemesine yaşamak için biraz daha pozitif bak onlara. tamam, dikkatli olmak lazım ama kusur gösterdiklerinde yap bunu. en baştan değil. -
170.
+1delidelidelideli
sıkıntılısın panpa. problemlerin var hayatla. ciddi bir iç sıkıntısı yaşıyorsun. yaşamla ilgili enerjin düşük epeyce. pek çok şeyden zevk almaz olmuşsun nedense. üstelik işin en kötüsü umudun da yok. kararsızlıkların içinde kıvranıyorsun sanki. oysa empatisi yüksek, duyarlılığı olan birisin. Niye böyle yalnızlığa kapıldın, üzüldüm panpa. neyse ki yolun sonunda biraz umut yakaladım. var var, umudun var.
aşkın biliyorsun aslında çok güzel olduğunu. üstelik gerçekten ihtiyacın var. bu taktan hayatı sağlam bir aşk çekilir hale getirir. onun insanı nasıl şaşırttığını, nasıl dirilttiğini biliyorsun... lakin hiç inancın kalmamış. sanki güzel bir şey yaşasan yine pişman olacaksın o suyu içtiğine. sıkıntı verecek aşk hep. sanki daima sonunda ebenin dıbını görecekmişsin gibi bir his var içinde. yaşadığın hayal kırıklığı seni buna inandırmış. üstelik sonra bir kez daha... böylece inanmaz olmuşsun aşka. şimdi o’na o değeri verdiğin için (her kimse) çok pişmansın. hiç değmezmiş diyorsun.
sevgiliye bakışın güzel aslında. ama bu konuda birinin danışmanlığına ihtiyaç duyuyor olabilirsin. belki çok etkilendiğin yaşlı biri var, bilmiyorum. ve yabancı birine asla güvenemezsin. o kişi rüştünü ispatlamış olmalı, birilerinin tanıdığı ve sana önerdiği bir sevgili olmalı sanki. ve aslında sen tek başına doğru kişiyi bulabileceğini düşünmüyorsun. daha önce yanıldığın için olabilir bu. ama çok da merhametlisin. kolay terk edemezsin de. sorumluluk sahibisin.
bilgiye verdiğin değer güzel. bence önemli işler yapabilecek birisin.
düşmanca değil, dostça bir tavrın var. o yüzden düşmanlarına karşı büyük öfkeler biriktirmiyor, sadece uzaklaşıyorsun. kibar biri olduğunu düşünüyorum.
inançlı birisin sanırım. ölümden korkun son derece insani ve dozunda. bu seni huzurlu ve daha güzel bir insan yapıyor. -
169.
01- çok geniş dümdüz asfaltı olan ve upuzun bir yoldayım. iki tarafı ağaçlarla dolu hava muhteşem hafif esinti var ağaçlar yemyeşil yolun sonu görünmüyor bile ve yolun çizgileri çok belirgin haa bu arada yol tek şerit ve bomboş ben tam ortasında yürüyorum elimde sigara ve müthiş bi sessizlik var.
2-yolda bi suyla karşılaşıyorum (göl) girmiyorum ama içine manzara niyetine bakıp uzakyaşıyorum geçiyorum orayı.
3-fincana bi anlam veremedim asfaltın ortasına vurup kırdım :(
4-büyük bi anahtar buluyorum kolye olabilecek kadar güzel ve parlak yanıma alıyorum ip takıp boynuma asacağım.
5-vahşi bir ayı ağaçların arasından çıkıyor ve ben hayatımda hiç koşmadığım kadar hızlı koşuyorum ve eğer ki yorulursam ve peşimi bırakmazsa son çare ölü numarası yaparım (bkz: gibmese bari)
6-yüksek duvardan arkasına atlamamak şartıyla arkasına bakıyorum (atlamadan) mayın tarlası olduğunu görüyorum girersem öleceğim o yüzden atlamıyorum.
bekliyorum panpa -
168.
01:Tümünü Göster
ilerliyorum asfalttan bir yolda ıssız biryer çöl gibi sadece bomboş bir yol sadece dağlar ve ben varız hava insanı kavuracak kadar sıcak gökyüzü turkuaz renginde ve ben yürüyorum nereye varacağımı bilmeden ilerliyorum arkama bakmadan
ve rüzgar poyraz gibi sıcak bir rüzgar vuruyor yüzüme ama ben devam ediyorum ve boş bir eve rastlıyorum gölgesinde dinleniyorum. ve yoluma devam ediyorum ilerledikçe yavaş yavaş yeşillenmeye başlıyor ve karşıma bir akıntı çıkıyor
2:
suyun içindeki balıklara bakıyorum suya elimi sokuyorum ve sıcaklığına bakıyorum suya girmiyorum sadece izliyorum. ve sonra bir çok hızlı bir akıntı olduğunu farkediyorum baktığımda ise bir şelale görüyorum ve orda dakikalarca şelaleye bakıyorum etrafında ağaçlar ve kelebekler olan bir şelale bana huzur veriyor ve şelalenin suyundan içiyorum çok temiz ve güzel bir su tadı veriyor ve orada çimenlere uzanıp gökyüzünü izliyorum ilerliyorum ve bir ağaç eve rastlıyorum içerden beni görüp biri davet ediyor ve ben gidiyorum
3:davet eden kişi bana kahve yapıyor fincan üstünde mavi desenler olan bir fincan görüyorum üstünde köpüğü ve sıcak dumanı ve kahveyi içiyorum ama tadı acı geldiği için yere döküyorum ve bırakıp yoluma devam ediyorum sonra pişman olup geri dönüyorum ve adamdan özür diliyorum oda kabul ediyor yoluma devam ediyorum
4:anahtar aynı buydu http://www.google.com.tr/...:171&tx=59&ty=120 anahtarı alıp cebime koyuyorum ilerde lazım olabilir diye ve yoluma devam ediyorum ama biraz düşündükten sonra işe yaramayacığını anlayınca bir yere koyup yoluma devam ediyorum gümüş bir anahtar
5:ayıyı gördüğümde ilk olarak kaskatı kesiliyorum hareket edemiyorum sonra etrafıma bakıp kendimi savunabileceğim bir şey arıyorum ve bulamıyorum sonra kaçmaya başlıyorum ve kendime bir mağara bulup saklanıyorum ama içerden yılan çıkınca bir ağaca tırmanıyorum ve etraf sakinleşince yoluma devam ediyorum
6:duvarın arkasına geçerim herzaman severim bu tür şeyleri arkasına geçtiğimde bir mayın dolu arazi görüyorum ve geri dönüyorum korktuğum ölmekten korktuğum için ve yoluma devam ediyorum -
167.
01) yol toprak sağ tarafında dağ sol tarafında deniz var rüzgar ılık ılık esiyor ağacın sarı yaprakları yerlerde ve yolda nal izleri var
2) yolda giderken önümü nehir kesiyor, nehirin üstündeki tahta köprüden geçiyorum
3)fincan küçük beyaz mavi desenli içinde kahve telveleri var sadece alıp inceliyorum
4)Anahtar sarı ve biraz büyük anahtarı alıp inceliyorum elimde tutarak yoluma devam ediyorum
5)Ayıyı görünca aha sıçtık diyorum hızlıca kaçmaya başlıyorum rüzgar saçlarımı savuruyor kulağımda hızdan dolayı bir uğultu ayı iyice yaklaştı
6)ayıdan kaçarken duvara geldim duvarın üstüne çıkıp geçiyorum arkada erik ağaçlarıyla kaplı bir bahçe toprağı çok önceden sürülmüş erikler yapış yapış toprakta ilerliyorum bahçe bakımsız inşaat bahçesi...
hadi reyiz yapıver analizimi eline sağlık -
166.
0@172
unutmam, mesaj atarım merak etme. -
165.
0yazmaya değilde okumaya üşendim be panpa
-
164.
0@170 hexamet
kısa panpa. soruları lütfen birbirinden ayır, aralık bırak.
ve yolu, suyu ve fincanı uzun anlat lütfen. hayal kuruyorsun sonuçta. -
163.
0@171 tamam ama pm atmayı unutma merakta bırakma
-
162.
0delidelidelideli ve missisisippi man
sinemaya gideceğim için aceleye gelmesin diye şimdi yapmıyorum.
dönünce ya da yarın yapacağım, size de pm atacağım. -
161.
0@146 benim kısa mı biraz daha uzatiyim yoksa
-
160.
0@168
hiç sondan başlamıyorum panpa.
kısa yazanları analiz etmiyorum, bence bi kontrol et, kısaysa uzat ve mesaj at bana uzattım diye.
kesinlikle sırayla yapıyorum. -
159.
0panpa neden sondan başlıyosun habire birileri yazıyo bizimkilere sıra gelmiyo
-
158.
0okumaya üşendim aq
-
157.
01-) ufuk çizgisine kadar dümdüz bir yol ve ve yolun sonu düz bir hat şeklinde dağlık .dağlık alana dikkatli baktığımda kıvrımlı bir tırmanış görünüyor. yolda hiçbir trafik levhası yok zaten ne yöne gittiğini bilmiyorum . asfalt bozuk değil arabayla çok rahat hızlanabiliyorum ve genelde motorun kaldırabildiği kadar basıyorum önümde hiçbir şey yok yolda yalnızım. arabam çok gürültülü değil çevredeki sesleri de hafiften duyabiliyorum. yolun geçtiği arazı alabildiğine dümdüz bir ova . etraf kurak değil hafif yeşilimsi . arazide birkaç bodur ağaç var o kadar gerisi savan tipi .hava güneşli açık beyaz bulutlar var ama serin bir hava var gerçekten gökyüzü harika görünüyor ama . arada hafiften yağmur çiseliyor ama çok geçmeden tekrar duruyor. yolda giderken arabanın camından baktığımda arazideki hayvanları görebiliyorum .etraf gayet ıssız tek insan benim çevrede . yanımda da bir tüfek varTümünü Göster
2-)yolda bir göle rastlıyorum . su benim bulunduğum tarafta berrak ama ileri baktıkça rengi yeşile dönüyor yosunlu . suda kıpırdama yok çarşaf gibi dümdüz . gölüm etrafı yeşillik büyükçe ağaçlar var yaprakları yeşil .göldeki yosun kokusu bariz bir şekilde belli ediyor kendini . su soğuk . önce göle birkaç taş atıyorum ve dalgaların kıyıya kadar gelişini izliyorum . etrafı da dinliyorum bu arada . sonra ayakkabılarımı çıkarıyorum paçalarımı sıvayıp diz kapaklarıma kadar giriyorum göle . aslnda tamamen girip yüzmek istiyorum ama hem göle güvenemiyorum hem de çevreye . göl dibe çekebilir beni hem su yılanı da büyük ihtimal vardır durgun su sonuçta yanımda kıyafet olmadığı için çıplak girmek zorundayım o da yemiyor . çevreden her an biri çıkabilir . kıyısında biraz yürüyorum en son yüzümü yıkıyorum saçlarımı ıslatıp çıkıyorum .
3-)gördüğüm fincan değil metal bir kap . asker matarasına benziyor biraz . kenarında köşesinde çizikler var çok hafif eziklikler var . önce fincanı kokluyorum herhangi pis bir koku yok biraz tozlanmış o kadar . yanımdaki suyla yıkıyorum iyice temizleniyor . hoşuma gidiyor kabı çantama atıyorum hemen
4-)anahtar eski tip uzun bakır rengini almış bir anahtar . deliğinden uzunca bir ip geçirilmiş büyük ihtimal eski sahibi boynunda taşıyormuş . anahtarı iyice inceliyorum başındaki işlemelere falan bakıyorum eski ve güzel bir anahtar tabi renk de atmış . üzerime siliyorum anahtarı sonra her eski anahtara yaptığım gibi yalıyorum anahtarı . ağzıma çocukluğumdaki metal tadının aynısı geliyor eski anılarım canlanıyor . anahtarı boynuma asıyorum ve her adım atışımda göğüs kafesime hafif hafif vurduğunu hissediyorum
5-)ayıya bakıyorum yeterince uzakta . birkaç saniye etrafıma bakıyorum kaçı yolu için ama bulamıyorum . ağaca tırmanmayı düşünüyorum ama ayıların da ağaca tırmanabildiğini biliyorum tırmanamasa bile ben düşene kadar ağacın altında bekleyeceğini biliyorum . aslında onu öldürmek istemiyorum ne kadar benim için çok tehlikeli de olsa güzel hayvan severim ayıları . tüfeğimi elime alıp dizlerimin üzerine çöküyorum . öldürmek istemediğimden önce korkutmak için ayının hemen üstüne 2 el ateş ediyorum ama etkilenmiyor tek amacı bana saldırmak . tüfeğimi hızlıca doldurup bütün şarjörü ayının üzerine boşaltıyorum ki hem bana saldırma ihtimali kalmasın hem de can çekişmeden ölsün . direk kafasına nişan alıyorum bikaç temiz atış ve ayıyı düşürüyorum
6)bu tip yazılara çok alışkın olduğum için fazla enterese etmeden bakıyorum duvara tırmanıp sırf merakımı gidermek için göz ucuyla bakıyorum . tipik bir askeri mekandan pek farkı yok . ilgimi çekmiyor ve iniyorum duvardan
analizini bekliyorum panpa -
156.
01. hayalinizdeki yolu anlatın. yolda gidin ve ne görüyorsanız yazın. (uçun, kısa olmasın. en önemli soru.)Tümünü Göster
yürüyerek etrafı ağaçsız güneşten sararmış otlarla kaplı yerlerden geçiyorum.o kadar sıcak ki hava sanki buhar çıkıyor yoldan.ben de öylesine terliyorum ki bitsin artık şu yol diye düşünüyorum. yorulmaya da başlıyorum ve ayakkabı ayağımı vuruyor.bir yere oturmak istiyorum ama hiç ağaç yok.ilk amacımın bi ağaç bulmak olduğunu düşünüyorum.yol dümdüz ileriye bakıyorum ama ağaç göremiyorum, sadece erimiş asfalta baktıkça sıcak daha da hissedilir oluyor. asfalttan inip yanındaki kumlu yoldan gitmeye başlıyorum. sonra başka bir yola mı dönsem diyorum ve biraz daha yürüdükten sonra karar veriyorum. eğer yol üstünde ağaç bulamazsam başka yollara döneceğim. yürüyorum ayaklarım acıyor sıcak bunaltıyor, yollarda böcekler var, karıncaları ezmeden geçiyorum, yalnız hissediyorum kendimi bir Allahın kulu yok yolda, herkes evlerinde ya da serin bi yerdedir diye düşünüyorum. neyse gidiyorum ve bir yol buluyorum yine dümdüz bakınca ileride evler görüyorum, hemen o yola geçiyorum ve bir evin gölsesine geçip oturuyorum.
2. yolda bir suya rastlıyorsunuz, suyu anlatın. her türlü su olabilir bu. ne yapıyorsunuz orda, herşeyi anlatın.
Hava o kadar sıcak ki suya rastlamam çok iyi oluyor. içtikçe içiyorum tertemiz bi su bu.içtikçe rahatlıyorum, yanımdaki kaba bu sudan dolduruyorum. elimi yüzümü yıkıyorum ayaklarım yürümekten şişmiş, ayakkabılarımı çıkarıp ayağımı da sokuyorum ohhhhh çok iyi geldi diyorum. sonra bi bakıyorum suyun içinde kurbağa var, zıplıyor.öffff diyorum içtim ben bu sudan deyip hemen kalkıyorum, içtiğime de pişmanım ama dönüşü yok.
3. yola devam ettiniz, bir fincan görüyorsunuz. fincanı anlatın ve sonra ne yaptığınızı.
Bi amca beni görüyor ve gel evladım çok yorgun görünüyorsun sana bi kahve ısmarlıyım diyor,ben de tamam diyorum. oradaki bi kahveden kahve söylüyor ve kahvelerimiz geliyor. mavili beyazlı şekiller oluşturulmuş bi fincan geliyor. çini tarzında bir fincan.alt tabağında da yine mavili beyazlı bir çiçek şekli yapılmış. kahveden biraz tabağına akmış. içiyorum kahvemi yanında lokumlar var, sade kahvemle süper gidiyor.
4. yola devam ediyorsunuz ve bir anahtar görüyorsunuz. anahtarı anlatın ve onu ne yapıyorsunuz?
bulduğum anahtar bir posta kutusunun anahtarı, küçük ve sarı. hemen yan tarafta bir ev var, galiba bu evin posta kutusunun anahtarı diyorum.eve bakıyorum gündüz vakti tüm perdeler kapalı, demekki evde yoklar diyorum ve kimseye görünmeden eve doğru gidiyorum, posta kutusunu açıyorum ve gelen mektuplara faturalara bakıyorum.
5. yola devam ediyorsunuz, birden karşınıza ayı çıkıyor. vahşi bir ayı size doğru koşuyor. gerisini siz anlatın.
Ayı bana koşuyor ben de etrafa şöyle hızlıca bakıyorum. hemen kaçabileceğim bi ev var mı diye.ama yok ağaç var mı diye bakıyorum, ağaç var ama çıksam ayıya yakalanabilrim deyip, koşmaya başlıyorum, izimi kaybettirmek için tepelerden koşmaya başlıyorum,en sonunda bir tepeden koşup , büyük kayaların olduğu yere doğru gidiyorum. saklana saklana kaçıyorum.
6. ve onca gittiniz, karşınıza yüksek ve boylu boyunca uzun bir duvar çıkıyor. üzerinde 'geçmek tehlikeli ve yasaktır' yazıyor.
ne yaparsınız? eğer duvarın arkasına geçiyorsanız, ya da bakıyorsanız tırmanıp arkada ne var diye, gördüklerinizi yazın.
Duvara tırmanıyorum ve gizlenerek bakıyorum. duvarın arkasında bir çiftlik görüyorum, tehlikeli bir yer gibi görünmüyor. bende duvarın üzerine oturuyorum, ileride bir sürü at var hepsi de çok güzel,en çok kahverengi olanını beğeniyorum,bi tane de ev var önünde bahçe var, domates ve çilekler var. onlardan koparmak için duvardan atlamak istiyorum ama bir köpeğin koşarak bana geldiğini görüyorum, alttan bana havlıyor ve 6 köpek daha geliyor. onların seslerine bir adam elinde tüfekle gelirken görüyorum. hemen geldiğim tarafa doğru atlayıp oradan uzaklaşıyorum. -
155.
0testi yapacak olanlar, özellikle ilk üç soruyu uzun yazsınlar
ve mesaj kutusuna değil buraya yapıştırsınlar.
önce wordde yazıp sonra buraya koymanızı öneririm. -
154.
0@162 storming
sağol panpa, katıldığın için teşekkürler.
-
handsome truth ne haber brom
-
türk kızları cikse düşman değil olm
-
sokie işte hırslanıp hırslanıp buraya yazma
-
memati silindiğin gibi ddosa başladın yine
-
seyis beta kral yapacağın nefret popülaritesini
-
c31k
-
kedi kestik çok vahşiyiz ow yea
-
31sporkulubu oe
-
seyis beta kral günlük mesai
-
mematinin başlıklarıma yazdığı entryleri
-
kayra komsu kizin zeynep napio aga
-
andrew tate den kayra yorumu
-
şu it rahat rahat yazarken fevrican caylak yiyior
-
elmas işçisi memati vs seyis beta kral
-
gran torino panpa seni niye sürmediler
-
10 kilo fazlam var lan
-
axento belgeseli
-
acayip tuhaf nikli yazar
-
karton toplamamız zoruna mı gitti kardaş
-
aslında kimse islama inanmıyor
-
bu axento riyakas miymiş
-
bakircan şizofren olabilir
-
alexandra stan görele konseri
-
her gün bir yazar kadına dönüşsün
-
zorbacan staj defteri
-
ataturk u elestirmek sana mi dustu
-
bakircan babanın şirketi falan yok mu
-
e biz boşuna mı burdayiz
-
makatta yanma ve batma hangi hastalığın
-
beyler adnan menderesi neden idam ettiler
- / 2