çok ciddi felsefe yapmak isteyen gelsin

konu bulup felsefe yapalım diyorum. varsa şöyle adamakıllı 3 kişi sabaha kadar konu bulup tartışabiliriz.

tek bir konu olsun. aslında her ikiside akıcı olabilecek güzel konular. yalnız 1 den fazla konu olursa bütünlük sağlanamaz.

@6 SAKAT FALAN yok arkdaşım. hep laga luga yapacak halimiz yok. az biraz kendini geliştirmeye yönelik, yeni şeyler öğrenebileceğin konular deneyelim dedik.

@10 tam olarak demek istediğim senin anladığın şekilde değildi. ben diyorumki soru tek olsun bizler de cevap üretelim.

dediğim gibi tek soru olursa bütünlük sağlanır. her kafadan bir ses çıkmasın

@14 ---

şimdi senin söylediğin biraz uçuk bir fikir. zira öyle olsaydı bu yanılsama her insanda aynı sonucu vermezdi. düşün, şizofren bir insanın gördüklerini başka bir şizofren aynı şekilde görmüyor. ya da başka bir insan onunla alakalı şeyler hissetmiyor.

bahsettiğin şeyler somut şeyler. somut olan şeylerinde "ya böyle ise" şeklinde sorulara mağruz kalması pek normal değil bence.

fakat şöyle bir şey var ki hepimiz tanrının masa üstü bilgisayarındaki simsler olabiliriz. bu şekilde 5 duyu organımızın algılağıdı herşey aslında tanrının bilgisayarındaki sanal kodlar olabilir.

@32 o dediğinin içinden 8 arkadaş, 4-5 saat tartışarak çıkamadık kardeşim. ben bu durumda susmayı tercih ediyorum.

@37 bak bu benim aklıma hep takılmıştıç benim fikrim şu yönde.

hani öyle gerçekçi rüyalar vardır ya... tam öleceksin mesela sıçrayarak uyanıyorsun. sonra normal hayatına devam ediyorsun..

benim aklımda küçüklükten beri sonraki yaşam hakkında hep böyle bir fikir vardı. aslında yaşamlar rüyadan rüyaya sıçrayarak oluyor gibi. kısaca söylemek gerekirse. sen şimdi kaza geçireceksin, sonra o kaza senin bu dünyadaki ölüm anın olacak.

fakat sen tam kaza geçidiğin an, başka bir dünyada rüyadan uyanıp o dünyada hayatına devam edeceksin. sonra o dünyada yine yanı şekilde yaşdıbını sürdürüp başka bir dünyada rüyadan uyanmak üzere yine aynı şekilde sürdürüeceksin hayatını.

---

şu an gördüğümüz mevcut rüyalar ise önceki hayatlarımızdaki anılar olduğunu düşündüm hep.

@40 o konuda sana şiddetle hak veriyorum. çabalamadan bir şey elde etmek hiç bir zaman insanın egosunu tatmin etmez. cenette vaad edilen;" her istediğin ayağına geliyor" olayı beni bir noktadan sonra mutlu edeceğini düşünmüyorum.

ama öbür taraftan belkide ruhlar alemi bambaşka bir dünyadırç sıkılma kavramı olmayada bilir. yada her günü ilk gün gibi yaşıyorda olabilirsin.

@52

amaç doğrudan fiziğe bağlı. enerji evrende asla yok olmaz. sadece dönüşebilir.

insanın bir kütlesi, buna bağlı olarak bir yoğunlaşmış enerji olduğunu düşünürsek, mevcut enerjinin "ruh" kısmı asla yok olamalı. dolayısıya boyuttan boyuta yolculuk ederek devamlılığını sürdürmelidir.

@55

zaten son 2 cümlede onu belirttim. eğerki cennet bambaşka bir yer, fakat yaşam dünyadaki gibiyse sıkıcı olur.

ama en son cümlede dediğim gibi ise haz alabileceğin bir yer olabilir.

@57 dinelr dogmatiktir. hiç bir şekilde sorgulamaman gerekir tanrıyı.

o amacı insan oğlu hiç bir zaman anlamayacak. çünkü tanrı herşeyi biliyor. dolayısıyla aslında kimin cenette kimin cehenneme gideceğiini doğar doğmaz biliyor.

bu sınav nasıl bir sınav? hiç anlamam gerçektende. belkide sen başka bir boyutta sadece bir deneksin. sadece bir araştırma ürünüsün. ve de senin burda geçirdiğin 70 yıl oradaki bir kaç güne tekabül ediyordur.

sen sims oynarken içindeki adamların; " bu muallak niye bana bunu yapıyor" demesi gibi bir şey.

@60 sen sıçarama konusunu ön plana çıakrmışsın fakat, benim asıl değindiğim nokta rüyanın kendisi. sıçarama olmasına gerek yok. sıradan bir uykudan uyandığını düşün ve dediklerimi sıradan bir uykudan uyanmayla birleştir.

özellikle sıçarama konusuna değinmedim. sadece düşüncemi anlatırken araç olarak kullandım.

@64

platon -devlet

@68 çok sayfa kardeşim. adam hayalindeki olması gereken devleti detaylı bir şekilde yazmış. onu okursan başbakan bile olursun.

@73 belki görülen saçma rüyalar, fizik kurallarının farklı işlediği bir evrendeki aynı bilince sahip bir kişinin senin bilincinle paralellik göstermesi sonucu oluyordur.

mesela bazen rüyamda bir insan görüyrum. fakat hiç tanımıyorum bunu. ama rüyama göre sanki yıllardır arkdaşım gibi geliyor bana. uyandığımda kimdi lan bu diyorum.

@76 senin o dediklerin uyku esansında beyinin çalışma mekanizmasına bağlı testler sonucu hangi bölgede hangi olaylar oluyor şeklinde yapılan analizle ortaya çıkar.

ama öyle rüyalar vardır ki hiç bir anlam veremessin. hayatın boyunca görmediğin şeyleri görürsün.

işte tam bu noktada diğer yaşamından kalan şeyler yine bir şekilde hafızanın derinlikleirnde mevcut, bu sayede de bunları şu anki hayatında rüya biçiminde görüyorsundur.

@94

TINAZTEPE
dötüncü nesil inci sözlük yazarı

senin buraya gelme amacın zaten küfür etmek sevgili aklı yitik birey. sana zorla gel oku demiyoruz. yüzlerce saçma sapan başlık var git orda takıl. burası eğlence platformu ve herkesin eğlence anlayışı faklı.

biz şu an bu şekilde eğleniyoruz. sen de git gece şukulaşması yaparak eğlen. kimse kimseye karışmasın

@96 yukarda yazdıklarım senin için de geçerli

@90

insanın beyni o kadar komplekstirki insan bile bununla başa çıkamaz. kör bir insanın bile kafasında bir "kırmızı" tasfiri vardır emin ol. akar bu senin ya da benim kırmızım değildir. kesinlikle.

aslında senin kırmızın ile benim kırmızımın aynı şey olduğunu bile söylemek güçtür. @32 ye bakarsan dediğim şeyi tam olarak anlarsın.

ama şöyle bir şeyde var. paralel yaşamında da bu iinsan kör olmuş olabilir. yani bizim karışık olarak gördüğümüz rüyaları bu kişi "karışık olarak duyabilir"

benimki sadece düşünce. herhangi bir biyolojik veya fiziksel çerçevde incelemiyorum.

beyler şimdi "uzay bilimleri" okuyan birisi olarak size kesinlikle belirtmek istiyorumki evren sonludur.

sonsuz olan şey ise evrenin genişlediği ortamdır. yani bu evren sürekli genişliyor fakat neyin içinde genişliyor?

uzay dediğimiz şey içinde galaksiler, yıldızlar, vs gibi maddeler olan boşluktur. sonludur. sonu ise maddenin bittiği noktadır. o noktadan sonra ne vardır kimse kestiremez.

yani dünyanın içinde bir balon şişirdiğinizi düşünün ve o balon sürekli büyür. sonsuz olan dünya, sonlu olan balondır.

peki uzay ne kadar büyüktür?

evrenin yaşı 13 milyar yıl, evren ışık hızıyla genişlemeye başlayıp sonra genişleme hızı sürekli düşmektedir. bu hız düştükçe 0 noktasında çekim kuvveti baskın gelecektir ve teoride evren yeniden tek bir noktaya sıkışana kadar küçülecektir.

fakat genişleme hızını sabit düşünürsek (hesap kolay olsu ndiye).

13 milyar yılı saniye cinsinden yazar ve bunu 300.000 km ile çarparsak evrenin yarı çapını buluruz.

bu yarı çapı kürenin hacmi förmülüne yerleştirirsek size evrenin boyunu gösterir.

4/3 x pi x r^3 r=evrenin yarı çapı.

tabiki süreki büyüme hızı yavaşladığı için bu sonuçtan daha küçük bir sonuç olacak. anlaşılması b asity olsun diye hızı zabit aldım.