1. 26.
    +3 -3
    merkezine söveni giberim. ilçelerine katılırım. nede olsa ilçe amk.
    özlenilesi memleket *
    ···
  2. 27.
    +2 -4
    çorumdan adam çıkmaz beyler
    ···
  3. 28.
    +3 -3
    bir adam çorumluysa kariyeri hakkında 3 ihtimal vardır

    1- pideci
    2- amele
    3- diğer
    ···
  4. 29.
    +2 -4
    çorumun ta dıbına girim , üniversite için geldiğim bu memlekette ne gib kaldı ne baş kaldı ! gibtiğimin şehrinin insanları bitiriyor zaten olayı türkiye de en çok alevi nüfusu bulunan kent , burda alevilere kesinlikle laf atmıyorum fakat o kadar farklı bir yapıda olmaz dıbına koyim
    ···
  5. 30.
    +1 -5
    tavuk çiftliğinin yanında kerane var burda. ama karılar çok kıro verseler gibmem beleşe yeminle.
    ···
  6. 31.
    +2 -4
    Kadeş Antlaşması Metni

    “Mısır Memleketi Kralı, Büyük Kral, Kahraman Ra-maşe-şa mai Amana’nın Hatti memleketlerinin büyük Kralı Hattuşili ile iyi dostluklarının , kardeşliklerinin ve büyük krallıklarının devamı için yaptıkları antlaşmadır.

    Bunlar, Mısır memleketi Büyük Kralı, bütün memleketlerin kahramanı, Mısır memleketi Kralı, Büyük Kral, kahraman Minmua-rea’nın oğlu, Mısır memleketi Kralı, Büyük Kral, kahraman Min-pahirita’rea’nın torunu, Rea-Maşeşta-Mai Amana’nın, Hatti memleketi Kralı, Büyük Kral, Murşili’nin oğlu, Büyük Kral, Hatti memleketi Kralı, kahraman Şuppiluliuma’nın torunu, Büyük Kral, Hatti memleketi Kralı, kahraman Hattuşili’ye söylediği sözlerdir.

    Aramızda daima olarak iyi kardeşlik ve iyi sulh kurdum. Mısır memleketi ile Hatti memleketi arasındaki münasebetlerde iyi kardeşliğin ve iyi sulhun tesisi için şunları söylüyorum: işte, Mısır memleketi ile Hatti memleketi arasındaki münasebete gelince, ezelden beri tanrı onlar arasında düşmanlığa müsaade etmediğinden antlaşma ebedidir. Büyük Kral, Mısır memleketi Kralı, Rea-Maşeşa Mai Amana, güneş ve fırtına tanrılarının münasebeti gibi öyle edebi bir münasebet tesis etti ki, o aralarında daima düşmanlık yapmağa mani olur.

    Mısır memleketi Kralı, büyük Kral Rea-Maşeşa Mai Amana gümüş bir tablet üzerine kardeşlik Hatti memleketi Kralı, büyük Kral Hattuşili ile bugünden itibaren aramızda iyi sulh ve iyi bir kardeşlik tesisi için bir muahede yaptı. O benim kardeşimdir, ben de onun kardeşiyim ve onunla daima sulh halindeyiz. Bize gelince: Bizim kardeşliğimiz ve sulhumuz evvelce Mısır memleketi arasındaki sulh ve kardeşlikten daha iyi olacaktır.

    Bak, Mısır memleketi Kralı, Büyük Kral Rea-Maşeşa Mai Amana Hatti memleketi Kralı, Büyük Kral Hattuşili ile sulh ve kardeşlik halindedir.

    Bak, Mısır memleketi Kralı Rea-Maşeşa Mai Amana’nın oğulları Hatti memleketi Kralı, Büyük Kral Hattuşili’nin oğulları ile ve kardeşleri ile sulh ve dostluk daimidir. Onlar da bizim gibi kardeş ve sulh halindedir.

    Mısır memleketiyle Hatti memleketi arasındaki münasebete gelince: Onlarda bizim gibi daima kardeşlik ve sulh halindedirler.

    Mısır memleketi Kralı, büyük Kral Rea-Maşeşa Mai Amana istikbalde her hangi bir şey almak için Hatti memleketine girmeyecektir. Hatti memleketi Kralı, Büyük Kral Hattuşili de istikbalde herhangi bir şey almak için Mısır memleketine girmeyecektir.

    Bak Güneş ve Fırtına tanrılarının Mısır memleketi ile Hatti memleketi için getirmiş oldukları ilahi nizam, onlar arasındaki sulh ve kardeşliktir, düşmanlık değildir. Bak Mısır memleketi Kralı; Büyük Kral Rea-Maşeşa Mai Amana bugünden itibaren iyi durumu muhafazada sebat edecektir. işte Mısır memleketi Hatti memleketi ile daimi sulh ve kardeşlik halindedir.

    Eğer yabancı bir memlekette bir düşman Hatti memleketine gelirse ve Hatti memleketi Kralı, Büyük Kral Hattuşili bana “Ona karşı koymak için bana yardıma gel” diye bir haber gönderirse Mısır memleketi Kralı, Büyük Kral Rea-Maşeşa Mai Amana piyadesini süvarisini gönderecek onu öldürecek, Hatti memleketi için ondan intikam alacak.

    Eğer Hatti memleketi Kralı, Büyük Kral Hattuşili tâbi beylerine kızarsa, onlar ona karşı bir kusurda bulunursa Mısır memleketi Kralı Büyük Kral Rea-Maşeşa Mai Amana’ya haber gönderirse Mısır memleketi Kralı piyadesini ve süvarisini ona gönderir. O kimlere kızmışsa onları imha eder.

    Eğer dış memleketlerden yabancı bir düşman Mısır Kralı kardeşin Rea-Maşeşa Mai Amana’ya ve Mısır memleketine karşı gelirse ve onun kardeşi Hatti memleketi Kralı Hattuşili’ye “Ona karşı koymak için bana yardıma gel” diye bir haber gönderirse Hatti memleketi Kralı Hattuşili piyadesini, süvarisini gönderecek ve benim düşmanımı öldürecek.

    Eğer Mısır Kralı Rea-Maşeşa Mai Amana tâbi beylerden birine kızarsa, onlar ona karşı birleşirlerse ve ben Hatti Kralı kardeşim Hattuşili’ye “Haydi” dersem Hatti memleketi Büyük Kralı Hattuşili piyadelerini ve harb arabalarını gönderecek, o kimlere kızmışsa onların hepsini mahvedecek.

    Bak, Hatti memleketi Kralı Hattuşili’nin oğlu babası Hattuşili’nin bir çok senelerinden sonra Hattuşili’nin yerine Hatti memleketi Kralı olacak. Eğer Hatti memleketinin asilzadeleri ona karşı birleşirlerse Mısır memleketi Kralı, Büyük Kral Rea-Maşeşa Mai Amana piyadelerini ve harp arabalarını Hatti memleketinin hatırı için onlardan intikam almak üzere gönderecek. Hatti memleketinin Kralının ülkesinde asayişi temin ettikten sonra memleketleri Mısır’a dönecekler.

    Eğer bir asilzade Hatti memleketinden kaçarsa böyle bir adam Mısır memleketi Kralı, Büyük Kral Rea Maşeşa Mai Amana’ya iltica ederse vazifesini yerine getirmek için, ister Hatti memleketi Kralı Hattuşili’ye ait olsun, ister ayrı bir şehre ait olsun, onu yakalayacak ve onu Hatti Kralı, Büyük Kral Hattuşili’ye iade edecektir.

    Eğer bir asilzade Mısır memleketi Büyük Kralı Rea-Maşeşa Mai Amana’dan kaçarsa ve böyle birisi Hatti memleketine, Hatti memleketi Kralı Büyük Kral Hattuşili’ye gelirse onu yakalayacak, kardeşi Mısır memleketi Kralı Büyük Kral Rea-Maşeşa Mai Amana’ya iade edecektir.

    Eğer bir adam veya iki üç adam Hatti memleketinden kaçarsa, Mısır memleketi Kralı, Büyük Kral Rea-Maşeşa Mai Amana’ya gelirse Mısır memleketi Kralı Büyük Kral onları yakalayacak ve kardeşi Hattuşili’ye iade edecek. Mısır Kralı ve Hatti Kralı kardeştirler, bu sebepten onları bu kabahatleri için şiddetle cezalandırmasınlar, onların gözlerinden yaş akmasın, bu şahıslardan karıları ve çocuklarından intikam alınmasın.
    Tümünü Göster
    ···
  7. 32.
    +3 -3
    sayfanın dıbına kodu. çorumlu filan değildir bu . olsa tanırdım amk
    ···
  8. 33.
    +5 -1
    borozan harbi çorumlu galiba amk.
    ···
  9. 34.
    +5 -1
    mezardaki adamı giben bi ilçeleri de var. alaca diye. lan çorumda büyüdüm de hepsinin dıbınakoyum yine de. bi kaç kişi hariç tabi
    ···
  10. 35.
    +1 -5
    Çorum, Yıldırım Beyazıt\'ın fethinden Cumhuriyete kadar Osmanlı yönetiminde kalmıştır. Ankar Savaşından sonra Timur\'un himayesinde Amasya\'da egemenliğini yürüten Çelebi Sultan Mehmet, Çorum\'da bir subaşılık kurarak tüm bu çevreyi Osmanlı yönetiminde tutmuş, 1413 yılında Anadolu\'da birliği sağladıktan sonra, oğlu 11. Murat\'ı Amasya\'ya Vali atamıştır. Bu dönemde Çorum Sancağı\'da Amasya\'ya bağlı idi.

    Çelebi Mehmet\'ten Osmanlılar\'ın yıkılışına kadar geçen süre ile ilgili yeterli bilgi ve belgeye sahip olmamakla birlikte, XVl. Yy\'dan sonra meydana gelen Celali isyanları nedeniyle Çorum\'un yeterince gelişemediği de bir gerçektir.

    Hitit Siyasi Tarihi

    M.Ö. 1800 yılları, Anadolu tarihinin başlangıcı yerli Aglutinant dil grubuna ait Hattiler ve Hint Avrupalı Hititler hakkında ilk bilgilerin edinildiği dönemdir. Bu çağ, Hitit kültürünün başlangıç ve gelişme aşamalarının kaynağıdır. M.Ö 2500-2000 yılları arasında Kuzey Kapadokya ve Orta Karadeniz bölgesinde gelişmiş kültürün temsilcisi Hattiler’ di.

    Şehir devletleri tarafından yönetilen bu bölgenin müstahkem şehirleri, kral mezarları, hazineleri, Hatti kültürünün simgeleridir. M.Ö 2000 yılları sonlarında büyük savaşlar sonucunda çıkan yangınlarla sona eren bu çağı, Asur Ticaret Kolonileri dönemi izler. Yazılı kaynaklardan Hititlerin, Anadolu’ya M.Ö. 3. binin son yıllarında, 2. binin başında küçük gruplar halinde, girmeye başladıkları ihtimali çıkmaktadır. Hititlerin Anadolu’ya kuzey Karadeniz üzerinden veya kuzeydoğudan, Kafkaslar üzerinden geldikleri ve Kızılırmak kavisinin kuzey kesimine yerleşmiş oldukları değerlendirilmektedir.

    Birbirini izleyen akınlarla Orta Anadolu içlerine yayılan Hititler, zamanla etki alanlarını genişletmişler, Hattili Prenslerin arazilerine hakim olmuşlardır.

    Asur Ticaret Kolonilerinin geç evresinde (M.Ö 1800-1730) Kuşşara Kralı Pithana ve oğlu Anitta tarih sahnesine çıktılar. Onlar Hitit diline Naşili adını veren Kaniş/Neşa’yi zaptedip krallığın ilk merkezi yaptılar. M.Ö. 1700’lerde Kuşşara kralı Anitta, Hattuş Krali Pijusti’yi yenip şehrini tahrip ettiğini anlatmaktadır. “Geceleyin yaptığım bir saldırı ile şehri aldım. Yerine yaban otu ektim. Benden sonra her kim kral olur ve Hattuş’u yeniden iskan ederse gökyüzünün Fırtına Tanrısı’nın laneti üzerinde olsun.”

    Hattuşa M.Ö. 17. yy.’ ın ikinci yarısında, Hitit Kralı I. Hattuşili tarafından başkent olarak seçilir. Eski Hitit Devleti’nin kurucusu I. Hattuşili Kızılırmak kavisi içindeki çekirdek ülkede birliği sağladıktan sonra, Kuzey Suriye ve Yukarı Fırat Bölgesi’nde Hurri Ülkesine karşı yönettiği akınlarla, kendisini izleyecek Hitit Krallarına bir Dünya devleti olma amacının işaretini veriyordu. Murşili istilalara güneyde devam ederek ve Suriye’deki şehir devletlerini devreden çıkartarak, Mezopotamya ticaret yollarını kontrol altına aldı. Halep ele geçirildi ve ordu Babil’e kadar ilerleyerek Hammurabi hanedanlığına son verdi.

    Ancak, Murşili’nin Hantili tarafından öldürülmesi bir karışıklık dönemi getirir. Hantili idareyi ele aldıysa da o da öldürüldü. Hantili’den sonra tahta geçen Zidanta ve I. Huzziya’da Hantili ile aynı kaderi paylaşarak öldürüldüler.

    Bu dönemde Hitit devleti, Torosların güneyindeki ülkeleri, Güney ve Güneydoğu Anadolu’daki diğer bölgeleri yeniden Mitanni Krallığı’na kaptırdı.

    Telipinu tahta geçince, saraydaki kan davalarını durdurmayı başardı. Önceki kralların uzak bölgelere yaptıkları seferleri durdurarak, Anadolu’yu kendi içinde tutarlı bir idari teşkilat altına almaya çalıştı. Bu amaçla eyalet sistemini kurdu. Telipinu fermanı olarak bilinen fermanı yayınlayarak, taht verasetini belli kurallara bağladı.

    Geleneksel Hitit tarihi çağ ayrımına göre, Telipinu devrini “Orta Krallık” adı verilen dönem izler. Bu dönem krallarından Tuthaliya I ve Arnuvanda I’in dikkatleri zaman zaman Hitit etki alanının Batı Anadolu’ya uzanması yolunda yoğunlaşmışsa da Hititler I. Hattuşili ve I. Murşili’nin başarılarından sonra, yeniden Kuzey Suriye’de etkili olma isteğinden vazgeçmemişlerdir. Tuthaliya’nın Ege Kıyılarında Aşşuva’ya dek uzanan başarılı bir askeri harekatının anlatıldığı, savaş ganimeti olup Çorum Müzesi’nde sergilenen tunç kılıç üzerindeki yazıt, bu anlamda yorumlanmaktadır..

    Aynı zamanda I. Tuthaliya Hititlerin amansız düşmanı Kaşkalar’ la da başetmek zorunda kalmıştır. Metinlerde Tuthaliya zamanında, Fırat’ın yukarı yatağında kalan bölgelere ve Kuzey Mezopotamya’da Hurrilere karşı yapılan askeri harekatlardan söz edilmektedir. Bu başarılarla I. Tuthaliya’nın Hatti ülkesinde krallığın gücünü yeniden sağladığı anlaşılmaktadır. Ancak I. Tuthaliya’nın hükümdarlık alanı genelde Anadolu ile sınırlı kalmıştır.

    I. Şuppiluliuma tahta geçince, öncelikle Anadolu’ daki hakimiyetini sağlamlaştırmıştır. Daha sonra Suriye ve Kuzey Mezopotamya’ nin bazı bölgelerini Hitit Krallığı’ na katmıştır. Kaşka’ larla savaşmış, Ugarit Kralı II. Nigmedu ile bir anlaşma yapmıştır. Şuppiluliuma Mısır’ da Tutankhamon’ un ölümünden sonra çıkan çatışmaları fırsat bilmiş, Kargamış’ ı alarak Mitanni Krallığı’ na son vermiştir.

    II.Murşili’nin, Anadolu’nun kuzeyindeki ve batısındaki seferleri, Hitit çekirdek ülkesinde vebanın hüküm sürdüğü ve giderek artan Asur etkisiyle Suriye’de huzursuzlukların yaşandığı bir döneme rastlamıştır. Bu arada Asur, Yukarı Mezopotamya’nın batısında Yukarı Belih Bölgesi’ne ve onu sınırlayan Kargamış’a kadar etki alanını genişletmişti.

    Büyük Kralın 9. hükümdarlık yılında Kargamış’ı yöneten Piyaşşili, Kizzuvatna ülkesinde, birlikte bir kült törenine (dini tören) katıldıkları sırada öldü. Suriye’de huzursuzluklar tekrar başladı, Kral’ın ordusunun başına geçerek Kargamış’a gelmesi ve Piyaşşili’nin oğlunu tahta geçirmesiyle Kargamış Ülkesi’ni düzene sokmuş ve Kuzey Suriye yeniden Büyük Hitit Kralı’nın sıkı denetimi altına girmiştir.

    Babası Murşili’nin ardından fazla zorluk çekmeden tahta geçen11. Muvattalli, yirmi yıldan fazla ’’Büyük Kral’’ olarak hüküm sürmüştür. O’ nun küçük kardeşi Hattuşili, askeri birliklerin başı, saray memuru, kuzey sınırının sürekli huzursuz bölgelerinde ve Hattuşa’da Vali olarak Hükümdara birçok alanda hizmet vermiştir. Bu dönemde Muvattalli sarayını, tanrı ve atalarının heykelleri ile birlikte Hattuşa’dan Tarhuntaşşa’ya taşımıştır. Muvattalli zamanında Orta Suriye’deki Amurru bölgesi nedeniyle, Hititler’in anlaşmazlığa düştüğü ülke Mısır’dı. Bu anlaşmazlık Kadeş Savaşı’ na yol açtı. (M.Ö. 1274)

    Günümüzde Mısır’ daki Abydos, Luksor, Abu Simbel’in duvarları ve Ramsesseum’un pylonlarının üzerindeki kabartmalarda, Yakındoğu’nun geçmişindeki en ünlü savaşlardan biri olan Kadeş Savaşı’ nın tasviri görülmektedir. Kabartmalara II.Ramses’in Hitit Kralı II. Muvattalli’yi yenerek elde ettiği zaferin kutlandığı hiyeroglif metinler eşik etmektedir.

    Firavun çok iyi hazırlanarak savaş alanında bizzat bulunmasına rağmen, savaşın asıl galibi Hititler olmuştur. Amurru yeniden Hitit yönetimi altına girmiş, ayrılıkçı yerel kral Benteşina ise Anadolu’ya sürülmüş, Kadeş Kalesi Hitit denetiminde kalmıştır.

    Büyük Kral II. Muvattalli öldüğünde, eski bir kurala uyulmuş ve imparatorluğun en güçlü adamı olan kardeşi Hattuşili yerine, oğlu III. Murşili/Urhi-Teşup tahta geçmiştir. O, başkenti Tarhuntaşşa’dan, yeniden Hattuşa’ya taşımıştır. Büyük Kral ile imparatorluğun ikinci adamı Hattuşili arasındaki uzlaşmacı tutum, zamanla bozulmuş ve Büyük Kral’ın, amcası Hattuşili tarafından tahttan uzaklaştırılmasına neden olmuştur.

    III. Hattuşili bu durumu tanrıların karar verdiği bir “Hak Sorunu” olarak göstermiştir. Yasal bir biçimde tahta geçmediğinin bilincinde olduğu için III. Hattuşili, dini ve diplomatik görevlerine çok sıkı bir şekilde bağlıydı. Kült (Tapınma, ibadet) görevlerinde Büyük Kraliçe Puduhepa kendisine yardımcı olmaktaydı.

    Bölgede II. Muvattalli döneminden ve Kadeş Savaşı’ ndan bu yana II. Ramses hüküm sürmekteydi. Hattuşili Asur ve Babil Hükümdarları ile olduğu gibi, II. Ramses ile de hükümdarlar arasındaki olağan ilişkilerini sürdürmüştür. I. Şuppiluliuma’ dan beri süregelen savaş durumunu sona erdirmiş ve Mısır ile barış antlaşmasını imzalamıştır. Antlaşma Hattuşa’ da ortaya çıkarılan ve günümüzde istanbul Arkeoloji Müzesinde bulunan kil tabletten anlaşılmaktadır.

    Akadca yazılmıştır. Ayrıca Mısır-Karnak Ramesseum’ da da Mısır hiyeroglifi ile kaleme alınmış kopyaları görülmektedir. II. Ramses ile yapılan barış antlaşması, Hattuşili’ nin hükümdarlık döneminde ulaştığı bir zirvedir. Bu başarı kendisinin rakipleri Asur ve Babil ile Ege’ deki rakibi Ahhiyava karşısındaki konumunu güçlendirmiştir
    Tümünü Göster
    ···
  11. 36.
    +4 -2
    borozan gibecem ha
    ···
  12. 37.
    +1 -4
    nerenin köyü la bura
    ···
  13. 38.
    +1 -4
    muallaklerin memleketi

    zütüne leblebi sokmak ve kahvehanelerde gizli gay partileri düzenlemek burada yaşayanların yegane hobileridir
    ···
  14. 39.
    -5
    çorumun ve çorumluların dıbına koyayım.ne kadar huur çocuğu varsa burdan çıkmış. adam değiller.
    ···
  15. 40.
    +4 -1
    çorumu dinliyorum gözlerim kapalı ,
    önce hafiften biri kerhane diyor..
    yavaş yavaş ilerliyorum
    yollarda abazalar
    yaklaştık , çok yakınlarda
    pekekentlerin hiç durmayan haykırışları...
    çorumu dinliyorum gözlerim kapalı .
    ···
  16. 41.
    +3 -2
    lan bi gibtir git borozan. sayfanın dıbına kodun kalitesi arttı lan
    ···
  17. 42.
    +2 -3
    TUNÇ ÇAĞI (Maden Devri) M.Ö. 3000-1200

    Çorum ilinin antik tarihinde en önemli dönem Tunç çağıdır. Saf bakırlı yetinmeyip, maden filizlerinin arıtılması ve arıtılan madenlerle alaşım yapılması insan yaşdıbının en önemli evrelerinden biridir. M.Ö. 3000 yıllarına kadar süren bu dönem üçe ayrılır Eski, Orta, ve Genç devirleridir.

    Eski Tunç Devri (M.Ö. 3000-2000)

    M.Ö. 3000 yıllarında Anadolu'da etrafı surlarla çevrili kent devletlerinin yaşadığı bilinmektedir. Çorum ve çevresinde etrafı surlarla çevrili pek çok kent devletinin varlığı yapılan arkeolojik kazılarla belirlenmiş durumdadır. Başlangıçta nadir eşyanın yapımında kullanılan Tunç, halka kadar inmiş değildi. Eski Tunç 1. evresinde bazen bakır devir de denmektedir.

    Bu devre 500 yıl kadar sürmüştür. Bu sürenin sonunda Tunç eşyalarının yapımı ve kullanımı bollaşmaya ve halka maledilmeye başlar. Bu dönemde Eski Tunç 11. dönemi denir. 2500-2300 yılları arasındadır.

    Alacahöyük bu dönemin en zengin kent beyliklerinden biri olarak karşımıza çıkar. Eski Tunç 111. döneminde (2300-2000) Anadolu çok sayıda kent beyliklerinden oluşan oldukça renkli etnik bir görünüm sunan kavimler topluluğu halindedir.

    Anadolu'da bu devrede henüz yazı bilinmediğinden,bu yörede bu denli zenginlik beylikleri kurulmuş olan Hitit'lerin çivi yazılı belgelerinden, öğrendiğimize göre Hattilerdir. Bu dönemde yaşayan kavmin Anadolu'daki ismi en eski bilinen yerli kavmi olduğu karşımıza çıkmaktadır.

    Orta Tunç Devri

    Orta Tunç Devri Anadolu'da Asur Ticaret Kolonilerinin ve Eski Hitit Devletinin ortaya çıktığı dönemdir. Eski Tunç çağından yazının çıkmasıyla ayrılır.

    ASUR TiCARET KOLONiLERi ÇAĞI (M.Ö. 1950-1850)

    M.Ö. 11. bin yılı başlarında Anadolu zengin ve o çağın bayındır ülkelerinden biridir. Anadolu'nun bu durumunu bilen Mezopotamyalılar Asur Devletinin önderliğinde bir ticaret ilişkisi içine girdiler. Ticaretin devamlılığının sağlanması için Asurlular bazı Anadolu kentlerinin yanına 9 tane pazar kenti "KARUM"lar kurmuşlardır.

    Boğazköy'de Hattus Karum adıyla kurulan kent bu ticaret merkezlerinden biriydi. Bu kurumlar Asur'a bağlı olup, tüccarlar ve ticarethane ve yol güvenliği için yerli beylere vergi ödüyorlardı. Bu ticaret ilişkileri Anadolu'yu kültürel, ekonomik ve politik yönden etkilemiş M.Ö. 11. bin yıllarından Anadolu yazıyı tanıyarak Tarihi Çağlarına girmiştir.

    Bu çağ sanatında silindir, damga, mühürler, tabletler, insan ve hayvan heykelcikleri ile hayvan biçimli içki kapları (rython) özellik taşır. Çanak Çömlek sanayii, çarkın kullanılmasıyla büyük gelişme göstermiştir. Anadolu'da yaşamakta olan sanat, yerli gelenek ve görenekler mezopotamyadan gelen etkilerle gelişmiş yeni bir ruh ve boyut kazanarak daha sonraki Hitit sanatının temelleri atılmıştır.

    HiTiT ÇAĞI M.Ö. 1650-1200

    Asur Ticaret kolonileri dönemi Anadolu'da sosyal ve siyasal yeni görünüşlerin doğmasını sağlamış, beyliklerle yönetilen Anadolu'da mezopotamya'daki gibi merkezi devlet fikri gelişmiş ve iç mücadelerle başlamıştır.

    Hint Avrupalı bir kavim olan ve M.Ö. 1850'lerde Anadolu'ya gelen Hititler; önceleri Anadolu'nun yerli halkı yanında paralı asker olarak çalışmışlardır.

    Asurluların Anadolu'dan çıkmak zorunda kalmaları sırasındaki mücadelelerde askeri ve idari yönden temayüz ederek devlet idaresini ellerine almışlardır. Anadolu'nun yerli halkıyla kaynaşan Hititler, Anadolu'daki beylikleri birleştirip, siyasi birlik sağlayıp Hitit Devletini kurmuşlardır. Bu devletin kurucusu Labarna, başkenti Çorum ili Boğazkale ilçesi Boğazköy (Hattusas)dür. Hititlerin adı Anadolu'nun yerli kavmi olan Hattilerden gelmektedir.

    Hitit tarihi M.Ö. 1650-1450 eski krallık ve M.Ö. 1450-1200 Hitit imparatorluk Devri olmak üzere iki safhada incelenir. Hititler Anadolu'da hakimiyeti kurduktan sonra Suriye'ye seferler yapmışlardır. Mısır'la yaptıkları Kadeş Savaşı sonrası, tarihteki ilk yazılı anlaşma olan Kadeş Anlaşmasını yapmışlardır.

    Hitit Devletinin kuruluşundan itibaren sanattaki mezopotamya'lı unsurlar kaybolmaya başlayıp, Anadolu'nun yerli sanatıyla birleşmiştir. Sanatta boyutlar büyümüş anıtsal ve monimental eserler ortaya çıkmıştır. Büyük Mabetler, Saraylar, Sosyal Yapılar, kaya kabartmaları ve ortosdadlarla önceki sanattan ayrılır. M.Ö. 1200 yıllarında deniz kavimleri gücü ve kuzeyden Kaşka saldırılarıyla zayıflayan Hitit Devleti yıkıldı. Başta Boğazköy olmak üzere bütün Hitit şehirleri yakılıp talan edildi.
    Tümünü Göster
    ···
  18. 43.
    +2 -3
    uzun uzun yazan ellerini zütüne sokayım senin ibinenin cocugu
    ···
  19. 44.
    -4
    bir gün bir yılanla bir çorumluyu aynı çuvala koymuşlar, yılan isyan etmiş çorumlu beni sokuyo diye.

    çorum'dan adam çıkmaz. tüm çorumluları zütünden gibeyim.
    ···
  20. 45.
    +3 -1
    Çorumluya laf eden oruspu çocuğudur şimdi gibtirin gidin
    ···