1. 26.
    +1
    arthur rimbaud ile bahsi artırıyorum
    ···
  2. 27.
    0
    Anlamak yok çocuğum, anlar gibi olmak var;
    Akıl için son tavır, saçlarını yolmak var..

    @20 necip fazılın şiirlerine bak panpa
    ···
  3. 28.
    0
    O yeminler, kokular, sonu gelmez öpüşler,

    Dipsiz bir uçurumdan tekrar doğacak mıdır,

    Nasıl yükselirse, göğe taptaze güneşler,

    Güneşler ki en derin denizlerde yıkanır!

    O yeminler, kokular, sonu gelmz öpüşler,
    ···
  4. 29.
    0
    @21 arthur rimbaud gördüm şukunu verdim. nasıl severim onun şiirlerini anlatamam. bende çok ayrı bi yeri var..
    ···
  5. 30.
    0
    @1 yaş kaç panpa öğrenciysen hangi bölüm?
    ···
  6. 31.
    0
    @25 23 panpa. lise terk. aşçıyım
    ···
  7. 32.
    0
    benim de başlığım var lan

    (bkz: buraya herkes en sevdiği şiiri atsın binler)
    ···
  8. 33.
    0
    sevgilim ben şimdi büyük bir kentte seni düşünmekteyim
    elimde uçuk mavi bir kalem cebimde iki paket sigara
    hayatımız geçiyor gözlerimin önünden
    çıkıp gitmelerimiz, su içmelerimiz, öpüştüklerimiz
    "ağlarım aklıma geldikçe gülüştüklerimiz".
    çiçekler, çiçekler, su verdim bu sabah çiçeklere
    o gülün yüzü gülmüyor sensiz
    o köklensin diye pencerede suya koyduğun devetabanı
    hepten hüzünlü bu günlerde
    gür ve çoşkun bir günışığı dadanmış pencereye
    masada tabaklar neşesiz
    koridor ıssız
    banyoda havlular yalnız
    mutfak dersen - derbeder ve pis
    çiti orda duruyor, ekmek kutusu boş
    vantilatör soluksuz
    halılar tozlu
    giysilerim gardropda ve şurda burda
    memo'nun oyuncak sepeti uykularda
    mavi gece lambası hevessiz
    kapı diyor ki açın beni kapayın beni
    perdeler gömlek değiştiren yılanlar gibi
    radyo desen sessiz
    tabure sandalyalardan çekiniyor
    küçük oda karanlık ve ıssız
    her şey seni bekliyor her şey gelmeni
    içeri girmeni
    senin elinin değmesini
    gözünün dokunmasını
    ve her şey tekrarlıyor
    seni nice sevdiğimi

    cemal süreya

    edit:en çok sevdiğimde bu aq her okudugumda hüzünlenirim, değişirim,dünyaya başka gözden bakarım neler olup bittiğini anlamaya çalışırım aq bak yaa gece gece...
    ···
  9. 34.
    +1 -1
    dallardan süzülüp batarken güneş,
    ormanda kayboldu şehvetin kızı...
    bir kucak çalıdan yaktı bir ateş.
    elleri kırmızı, yüzü kırmızı...

    birden tâ omzunda parladı alev,
    boynundan çift örgü düşüp sallandı.
    kapladı ruhunu ateşten bir dev,
    sokuldu... sokuldu... sokuldu yandı...
    nazım hikmet
    ···
  10. 35.
    0
    Şimdiden sonbahar! Neden sonsuz bir güneşin özlemini duyalım, eğer adadıysak kendimizi keşfine ilahı ışığın- mevsimlerin ötesinde ölmüş insanlardan uzakta.
    ···
  11. 36.
    +1
    vay arkadaş.. sözlük şiir seven duygusal arkadaşlarla doluymuş.. nasıl mutlu oldum anlatamam..
    ···
  12. 37.
    0
    Ayışığında oturduk
    Bileğinden öptüm seni

    Sonra ayakta öptüm
    Dudağından öptüm seni

    Kapı aralığında öptüm
    Soluğundan öptüm seni

    Bahçede çocuklar vardı
    Çocuğundan öptüm seni

    Evime zütürdüm yatağımda
    Kasığından öptüm seni

    Başka evlerde karşılaştık
    iliğinden öptüm seni

    En sonunda caddelere çıkardım
    Kaynağından öptüm seni

    cemal süreya
    ···
  13. 38.
    0
    @28 adamsın şuku panpa

    panpalar şiire yeni yeni meraklanıyorum ama yazmak için değil amk okumak youtubeden dinlemek için falan varsa cemal süreyya nın ya da onun gibi lirik yazan adamların şiirleri tavsiye etsenize @28i çok beğendim mesela amk
    ···
  14. 39.
    0
    @33 Necip fazıl kısakürek
    özdemir asaf
    arthur rımbaud
    Jorge Luis Borges (anlar)

    bu şairlerin şiirlerini gözden geçir
    ···
  15. 40.
    +1
    Biliyor musun az az yaşıyorsun içimde
    Oysaki seninle güzel olmak var
    Örneğin rakı içiyoruz, içimize bir karanfil düşüyor gibi
    Bir ağaç işliyor tıkır tıkır yanımızda
    Midemdi aklımdı şu kadarcık kalıyor.
    Sen o karanfile eğilimlisin, alıp sana veriyorum işte
    Sen de bir başkasına veriyorsun daha güzel
    O başkası yok mu bir yanındakine veriyor
    Derken karanfil elden ele.
    Görüyorsun ya bir sevdayı büyütüyoruz seninle
    Sana değiniyorum, sana ısınıyorum, bu o değil
    Bak nasıl, beyaza keser gibisine yedi renk
    Birleşiyoruz sessizce.

    edip cansever
    ···
  16. 41.
    0
    Hepiniz uykudayken gökyüzünü boyarım ben uyanır bakarsınız ki mavi
    ···
  17. 42.
    0
    @36 mavi.. aşkın rengi.. mavi..sensizligin rengi.. mavi senin benim bizim rengimiz
    ···
  18. 43.
    0
    sanki hiçbir şey uyaramaz
    içimizdeki sessizliği
    ne söz, ne kelime, ne hiçbir şey
    gözleri getirin gözleri
    başka değil, anlaşıyoruz böylece
    yaprağın daha bir yaprağa değdiği
    o kadar yakın, o kadar uysal
    elleri getirin elleri
    diyorum, bir şeye karşı komaktır günümüzde aşk
    birleşip salıverelim iki tek gölgeyi.

    edip cansever
    ···
  19. 44.
    0
    "yoksa bükülmüş bir nehir gibi mi küpelerinizde
    siz küçük adıyla mı çağırırsınız sessizliği
    öyle mi, ya kim uyandırır sizde
    bu sevişme dalgalarını, aşk seslerini
    bak'ları, duy'ları, okşa'ları, evet'leri
    hele bu elleri, ayakları bu
    gözleri gözleri."

    edip cansever, uyanınca çocuk olmak
    ···
  20. 45.
    0
    Aldanmıyorsam bir zamanlar hayatım, önüne
    bütün gönüllerin açıldığı, yoluna bütün şarapların
    döküldüğü bir şölendi.
    Bir akşamdı dizimi oturttum Güzelliği-Terslik
    edecek oldu-iler tutar yerini bırakmadım ben de.
    Bayrak açtım adalete karşı.
    Aldım başımı kaçtım. Ey büyücüler, size ey
    bahtsızlık, ey nefret, hazinem size emanet.
    Azmettim, söndürdüm içerimde insan ümidi adına
    ne varsa. Bir yırtıcı hayvan amansızlığıyla atıldım
    üzerlerine boğayım diye cümle sevinci.
    Cellatlara seslendim, ısırayım diye ölürken
    mavzerlerin kabzalarını. Seslendim salgınlara,
    boğsunlar istedim, kan içinde, kum içinde beni. Tanrı
    bildim musibeti. Gırtlağıma kadar battım çamurlara.
    Cürümün ayazında kurundum. Hop oturup hop
    kaldırdım çılgınlığı.
    Bana baharın getirdiği iğrenç bir budala kahkahasıydı.
    Derken az önce işte, bir de baktım ki kıkırdamak
    üzereyim; aklıma eski şölenin anahtarlarını aramak
    geldi, dedim belki de yeniden heveslenirim.
    Hayırmış meğer o anahtarın adı-Anlaşıldı ben bir
    düşteymişim.
    "Sen canavar kalacaksın... " falan filan... atıp
    tutmaya başladı başıma bu şirin hasırları ören şeytan.
    "Ölümüne sürsün cümle iştahın, bencilliğin, cümle
    bağışlanmaz günahın."

    Ah, canıma yetti arttı-Kuzum şeytan, ne olur daha
    bir öfkesiz bakıver de benden yana ufak tefek, yolda
    kalmış alçaklıklar vara dursun, sen ki yazarda tasvir,
    öğreticilik vergilerinin yokluğuna vurgunsun, senin için
    kopardım lanetli gün defterimden bu uğursuz yaprakları.
    ···