0
@16 şu an farkındaysan yorum yapıyosun. kendince olayları bu şekilde okuyup ismail cem ve genel muhalefet hakkında bir sonuca varmışsın, eyvallah. ancak alt tarafı basit bir yorum. fakat kalkıp da hala "o zamanları görmeye anlamaya yaşınız yetmez" kafası neyin ürünüdür anlamış değilim. karşındaki kimdir, necidir, yaşı kaçtır bilmeden konuşursun, hadi onu geçtim atıyorum 3. reich'da yaşamadım diye de adım gibi bildiğim o dönemin tarihini de bilmiyor mu sayılıyorum? neyin özgüvenidir bu? ülkede tartışma kültürü diye bir şey kalmamış bile, ilginç. oturup iki cümle konuşulamıyor bile. hep bir karşısındakine saldırı refleksi. hatırlıyorum seni, ender kafası çalışan adamlardandın şu sözlükte. düşün artık senin bile geldiğin nokta buysa ne olsun bu ülkeden.
yorumuma gelecek olursak, hala daha "akp o kargaşadan sıyrıldı", hala "sosyal demokrasi umudu ismail cem ile bitmiştir". bu ülkede gerçekten sosyal demokrasi umudu hiçbir zaman oluşmamıştır ki ismail cem ile bitsin. ülkeye nispeten daha uygun bi sosyal demokrasimsi bi şey tip zamanı olabilecekti ki kendi içerisinde yine ayrılıklar ve ardından 12 eylül. gerçi "o zamanları görmeye, anlamaya yaşım yetmez". hayır, zaten iliklerine kadar kemalizmin, o olmasa her türlü muhafazakarlığın içerisine batmış bir ülkede neyin sosyal demokrasisi? kemalizm kendini yenileyemiyorsa, kafa olarak 30'larda kaldıysa, genel halkla çatışıyorsa, sağın yükselişini genel türkiye siyasi tarihinden bağımsız tek bir kişiye ya da tek bir seçim sürecine bağlamak biraz abuk oluyor. hatta şey diyelim daha eğlenceli olmaz mı, fazilet kapanmasaydı akp olmayacaktı, ne dersin? aynı mantık. yani ismail cem yerine x bi kişi de olsa, y partisi de olsa, ama o gün ama başka bir gün bunlar zaten yükselecekti. senin ülken arada direksiyonu kırsa da genel itibariyle hep sağdan gidiyordu zaten. yok kargaşa, yok akp'yi iktidarda tutan chp gibi laflar sadece bahane, gerçeklikten uzak.