1. 1526.
    +22
    3 şubat 1216: öğle namazı çıkışında kukuletalı, pelerinli biri yolumu kesti. Eliyle gel işareti yaptı. Baktım bizim deli ibrağam. 'hayrola ibrağam' dedim, 'ağam tebdili kıyafetim, takip et' dedi. Merak ettim, düştüm peşine. Bir miktar yürüdük, güney duvarına kadar geldik. Sonra doğuya kara ormana doğru gittik. Hava kararmaya başladı. inceden tırstım, takıldım delinin peşine gidiyorum, tutsa bir köşeye çekse yardımıma gelen olmaz. 'ibrağam de hele nereye gidiyoruz' diye sordum, 'ağam çok seveceksin, çok hoşuna gidecek' dedi sonra gülmeye başladı. Aklıma geçen sene gördüğüm rüya geldi, iliklerime kadar titredim. Dağın başında deliyle bir başıma, şimdi ıssız bir yamaca kamp kurduk. ibrağam dal toplamaya gitti. Korkudan yatamıyorum. Sırtımı ağaca dayayıp oturdum, belime de kuşağı kat kat bağladım.

    4 şubat 1216: ağacın dibinde uyuyakalmışım, sabah ibrağamın dürtmesi ile uyandım. Hemen kılıca davrandım, ibrağam 'seher vaktidir ağam, namaz eda vaktidir, hem sabah ayazında açıkta yatmak cırcır eder' dedi. Kuşağa baktım bağladığım gibi duruyor. Yola koyulduk. Öğleye doğru bir açıklığa geldik. ibrağam durdu, 'ağam sıkı dur, şimdi sana tayyar babayı gõsterecem' dedi. Yürümekten takatim kalmamış, çaresiz babayı göstermesini bekledim. Bu ağaç dallarından örülü bir tepeciğe çıktı, dalları sağa sola atmaya başladı. Alttan tahta bir sandık göründü. Ancak tekerleri var idi. Üzerinde yanlamasına uzun bir kütük konmuştu. 'ibrağam de hele nedir bu' dedim. 'tayyardır ağam' dedi. bir gevşedim, bir rahatladım ki anlatamam. 'tayyar baba bu mu' dedim. ibrağam 'moğol kafirinin ardından çok düşündüm, rüyanızdaki daş kalaları altetmek içün bize enişteden daha kuvvetli bu tayyarlar lazım.' dedi. En esnek ağaçlar bu ormanda imüş, o sebeple gizliden burada çalışır imüş. ibrağam gibi on adamım ola idi kafiri hallaç pamuğu gibi atar idik.

    7 şubat 1216: yemişliye geri döndüm. Tayyar'ı gizli tutma kararı aldık. ibrağam daş attırabilse de hareket ettiremediğini söyledi. 'bunun daha büyüklerini yap ibrağam' dedim. Hareket sorununu çõzerse yapacakmış. 'ağam bu pıroto tiptir' dedi. Tebessüm ettim 'sen nasıl diyorsan o tiptir ibrağam' dedim. Meczup.

    10 şubat 1216: aksakallarla kurultay'ı toplama emri verdim. Gene kuzey çayırlıktaki keçi yünü çadırda toplandık. Kokudan, sıcaktan Nevrim döndü. 'Allah aşkına bir yıkanın öyle gelin, sarımsağı kim yedi, elli çeşit hacı esansı kokuyor yapmayın eylemeyin' derken kendimden geçmişim.

    12 şubat 1216: emir buyursum, çadırdan yorgan doldurulacak. Teuton meselesini hamdi çavuş ve kaya bey ile müzakere ettik. Önce aşiretin yerini bulalım dedik. 'tiz atlı okçular hazırlana' diye emir buyurdum. Kaç odun ise verilecek.

    14 şubat 1216: süttutmazların esma hatunun oğlu oldu. Göğsü ayı gibi kıllı, bacakları kurt bacağı, beli öküz gibi kuvvetli idi. doğar doğmaz çiğ et ve şarap istedi. Çok pis tırstık, gece gizlice gidip briton duvarlarının dibine bırakıp döndük. Hala şoktayız. Çağ atlatan gençlerden biri 'hep gdo'dan oluyor' dedi. Gözlerime kan yürüdü. 'bu genci lalamın yanına gõtürün eşlik ede' dedim.

    16 şubat 1216: celalddin efendi dün olanları duyunca çok kızdı. Koşup bebeği geri getirelim diye gittik ama nafile, kurt kapmış muhtemelen, veledi bulamadık. Kefaret olarak kırk fakiri doyurmak gerektir diye sofra kurulmasını emrettim. Bedava yemiş var diye ta yenice'den kalkıp gelenler oldu. Artık ses etmiyorum, takatim kalmadı.

    21 şubat 1216: teutonlu şovalye yine gelmiş dün gece. Surların dibinde dolanmış köylüleri kovalamış. Okçular yolladım yenicelinin kuleyi tahkim ettirdim. Sur dibi iyice çapulcu mekanına döndü zaten. Jiletçisi, otçusu ne kadar ipz sapsız varsa doldular. iğreniyorum bu köyden.

    24 şubat 1216: bu sabah köye bir heyet geldi. Taşşak will adamları ile gelmiş. Verdiğimiz desteğe karşılık bize relik getirmişler. Hacı celaleddin efendi benden önce koşup aldı reliği. Seslenmedim.

    27 şubat 1216: william'ın şerefine yemek verdirdim. Zaten ne kadar erzak varsa yemeğe, ziyafete gidiyor. Will yemekte coştukça coştu 'britonların anasını ağlatacam, zaten prenseslerine de çakıyorum' diye bağırmaya başladı, bir yandan da benim kıza bakıyor. Emir verdim, hanımla kızı uzaklaştırdım. Ayrıca bundan sonra erkekler etek giymeyecek, yasakladım. Anamız bacımız var.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster