0
Kişilerin zaten yaratılış konusunda eşit olmaması onların inanç konusuna bir engel değildir. Erkekler yaratılış itibariyle kadınlardan farklıdır kadınlar çok zor yükümlülüklere dayanacak halde yaratılmamışlardır duygusaldırlar ve zariftirler ama erkek serttir zor yükümlülüklere dayanıklılardır duygusal değillerdir. Erkek bir yapıyı inşa eden ise kadın da o yapının içini düzenleyendir. Kadından üstün yaratılmış olması demek de kadının ezildiği anldıbına gelmez. Burada sadece doğruları söylüyor islam'da kadına değer verilir kötü bir varlık olduğu bildirilir mi bildirilmez kadının hayatımızın bir parçası olduğunu söyler.
“Sizi tek bir candan (Adem’den) yaratan, ondan da yanında huzur bulsun diye eşini (Havva’yı) yaratan O’dur. Eşi ile birleşince eşi hafif bir yük yüklendi (hamile kaldı). Onu bir müddet taşıdı. Hamileliği ağırlaşınca, Rableri Allah’a: “Andolsun bize kusursuz bir çocuk verirsen muhakkak şükredenlerden olacağız”, diye dua ettiler”. A’raf su.7 / 189
islam’da, erkekle kadın bir bütünün parçalarıdır. Biri diğeri için vazgeçilmez hayat arkadaşıdır. islamiyet’ten önce toplumda hak ettiği yeri alamayan kadın, islamiyet ile insana yakışır haklara, müstesna bir makama sahip olmuştur.
Erkeğe ait vazifeler kadından istendiği zaman ona zulmedilmiş olur. Zira kadının fizyolojik, biyolojik ve ruh yapısı itibarıyla, erkekten çok farklı olduğu inkâr edilemeyecek kadar açıktır.
“Sizin en hayırlınız kadınlarına karşı huyu en iyi olanlarınızdır. Ben de aileme karşı en hayırlı olanınızım. Kadınlara ancak iyi insanlar güzel davranır, onlara karşı ancak kötü kişiler, ihanet eder.”(ibn Mace, Nikah, 50; Tirmizi. Rada. 11, Menakıb.63; Ahmet b. Hanbel, Müsned, II, 472. El-Camiu’s-sağır, c.2 s.11. H.4012.)
“Ey iman edenler! Kadınlara zorla varis olmanız size helal değildir. Apaçık bir edepsizlik yapmadıkça, onlara verdiğinizin bir kısmını ele geçirmeniz için de kadınları sıkıştırmayın. Onlarla iyi geçinin” (Nisa suresi 4 / 19.)
islam’dan önce Araplar kadına çok kötü muamele ediyorlardı. Kocası ölen kadını, onun miras bıraktığı mal gibi telakki ediyorlar, kadın istemese bile onunla evlenme veya onu başkasıyla evlendirme hakkına sahip olduklarını düşünüyorlardı. Kadını kullanarak maddi menfaat sağlamak yoluna gidiyorlardı. Nisa suresi 19. ayet bütün bu haksızlıklara son vermiş, kadına layık olduğu hakları getirmiştir. Bununla ilgili bir süri ayet de vardır Kur'an'ın okursanız görürsünüz.
“Allah insana kaldıramayacağı yükü yüklemez” (Bakara, 2/286)
Burada anlatılmak istenen de herkes imtihanı başarabilecek güçte ve akılda yaratılmıştır demektir . Senin dediğin konuya gelelim:
Hesap gününde de herkes eşit yargılanacak yani hırsızlık yapan herkese aynı ceza uygulanacak o dünyadaki zenginlikleri fakirlikleri dünyada sahip oldukları makam hesabı etkilemeyecek fakir de zengin de eşit şekilde hesaba çekilecek deniliyor burada.
Tümünü Göster