/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 301.
    +5
    Kusura bakmayın geç Yazdığım için Sınavlar ve kelebeğin hikayesiyle meşguldüm ama artık yazabilirim umarım hala buradasınızdır ses verirseniz sevinirim.

    Birlikte günübirlik gezmeye gitmiştik demiştim onu anlatmak istiyorum. Bu fikir mavişimden çıkmıştı benimde canıma minneti onunla geçireceğim ve bol bol eğlenebileceğimiz bir gün olacaktı ama ailelerden izin alınması gerekiyordu. Ikimizde ailelerimize sorduk biraz mırın kırın ettiler ama günübirlik olunca izin verdiler Cumartesi günü Edirne'ye gitmeye karar verdik. Aslında Edirne Bursa Arasında gidip geliyorduk ama en son Edirne'de karar kıldık. Cumartesi sabah saat 7 gibi otobüse bindik. Yol yaklaşık 3 saat sürecek gibiydi. ikimizinde uykusu vardı otobüs kalktıktan 10-15 dakika sonra mavişim başını omzuma koydu elleriyle de belime sarıldı ve aşkım benim uykum var kollarında uyusam güzel güzel olur mu dedim niye soruyorsun ki onlar zaten senin dedim yanağımdan bir kere öptü ve bana sarılarak yattı bense onu izlemeye başladım. Bebekler gibiydi o kadar masumdu ki. Birkaç dakika sonra nefes alış verişleri yavaşladı uyumuştu çok yavaş bir şekilde saçlarını okşadım onu uyandırmadan ve birkaç dakika sonra bende Kafamı onun kafasının üzerine koyarak uyuyakalmışım. Yaklaşık 2.5 saat böyle uyuduk sonra otobüsün şehir merkezine girdiğinden bir tümseğin üzerinden geçmesiyle sarsıldık ve bu da bizi uyandırdı. Ilk o kalkmıştı baktı ki ben uyuyorum rahatsız etmek istemedi ama iyice yaklaştığımızdan beni dürttü aşkım hadi kalk neredeyse geldik dedi. Kalktım güzel uyudun mu bakayım dedim hiç bu kadar güzel uyumamıştım anlaşılan o ki evlendikten sonra her gün güzel bir uyku çekeceğim dedi bende pisliğine anlaşılan o ki bana bir daha rahat uyku yok dedim öyle mi beyefendi salonda kanepenizde yatarsınız o zaman gül gibi karınızı ve yatağınızı bırakarak dedi senden rahattır en azından dedim ve dememle bacağıma gelen bir cimcik darbesi beni kendime getirdi. Saka kız saka dedim öptüm yanağından ikimizde birbirimize kızgın kalamıyorduk o da hemen sarıldı. Nihayet otobüsten indik ilk durağımız Selimiye camiiydi. Ben daha önceden Edirne'ye iki kere gittiğimden az çok biliyorduk gidilecek yerleri biraz internet araştırmasıyla bir liste oluşturmuştuk ve ilk durağımız Selimiye camiiydi. Mimar Sina'nın ustalık eseri diye adlandırılan Selimiye Camii'si gerçekten ihtişamlı bir camiiydi. Orada bir rehber bulduk ve arkasına takıldık üniversiteli bir gruptu anladığımız kadarıyla çoğu kisi rehberi dinlemiyordu ama biz merak ettiğimizden Pür dikkat rehberi dinledik bir Sürü bilgi edindik camii hakkında daha sonra içine girdik rehber ters lalenin hikayesini Anlattı daha sonra yerini gösterdi. (Burada anlatmadım ama isteyen olursa onu da anlatabilirim veya Google amcaya sorarsınız (: Daha sonra camiinin icindeki sudan içtik ve rehberin bir sonraki durağının eski camii oldugunu öğrendik ve peşlerine takılıp oraya gittik. Yanlış hatırlamıyorsam mihrabın sağ tarafında hacerül Esved'den (Kabede bulunan tas) bir Parça vardı ve bir rivayete göre önünde dua edenlerin Duası makbul olurmuş bizde orada birlikte daha sınava girmediğimizden sınavımız iyi geçsin ailelerimiz hep iyi olsun ve birlikte bir ömür geçirelim diye dua ettik sonra da tarihi Arasta ve Ali Paşa çarşılarını gezdik. Bizim ailede bir gelenek vardı nereye gidilirse oranın sembolü mahiyetinde bir buzdolabı süsü alınırdı bunu Nesibe'ye anlattım hosuna gitti o da Aldı ama ben 2 tane Alınca hayırdır askım niye iki tane aldın dedi ileride kendi buzdolabımızı koymak için dedim yaaa dedi ve bana sarıldı bu jestim hosuna gitmişti. Ben daha önceden Edirne'ye geldiğimden buzdolabımızda Edirne'ye ait bir süs vardı ama ben yinede aldım laf yememek için. Çarşıları gezdik artık karnımız acıkmıştı iyice. Unlu Edirne köftecisi Osman da piyaz köfte ve yoğurt yedik karnımızı Güzelce doyurduktan sonra gezmeye devam ettik. Aksam saat 9 gibi otobüsümüz vardı ona yetişmemiz gerekiyordu. Kırklıpınar Yağlı güreşlerinin olduğu yere gidecektik ama orada görecek çok bir şey olmadıgından 2. Bayezid Külliyesi'ne gitmeye karar verdik. Külliye eskiden şifahane olarak kullanılıyordu. Akil sağlığı yerinde olmayan kişiler mugibilerle iyileştiriliyordu. Oraya girdiğinizde ortam size gerçekten huzur veriyordu. Eskiden oranın nasıl işlediğini göstermek için Mankenler kullanılmıştı ve odalara girildiğinde ney sesleri size eşlik ediyordu. Bazı odalarda ney seslerine su sesi de karışıyordu ve yüreğinize bir ferahlık veriyordu. Bahçesi de çok güzeldi orada sevdiceğimle oturduk bu sefer ben basımı omzuna koydum ve ne kadar sakin bir yer değil mi dedim evet tıpkı senin kolların gibi dedi özledin mi bakayım diyip açtım kollarımı geldi sarıldı bir mühlet Öylece oturduk kafa dinledik. Sonrasında Meriç Köprüsü'ne gittik Mostar Köprüsü'nü andırıyordu orada da biraz oturduk manzarayı izledik sonra da gezimizi sonlandırmak için Lozan Anıtı'nın olduğu yere gittik akabinde müzeyi gezdik saat 6 olmuştu. Edirne'ye gelip de Edirne ciğeri yememek olmaz diyip ve biraz da acıktığımızdan Ciğer yemeye gittik. Gezmek inanın insani yormaktan çok acıktırıyordu. Ciğerimizi yedik daha otobüse 1.5 saat vardı ve bir parka gittik. Nasıl askım beğendin mi güzel bir gün oldu mu senin için dedim gün sonu değerlendirmeleri Öğrenmek için. Teşekkür ederim askım yaptıgım en güzel gezilerden biriydi hem seninle her şey güzel dedi seninle de her şey güzel askım dedim biraz daha oturduk sınav hakkında konuştuk ve sonra otobüsün kalkma saatine yakın otogara gittik. Ikimizde çok yorulmuştuk ama buna değmişti. Kol kola bir otobüs yolculuğu geçirdik istanbul'a varınca Salih amca bizi aldı yolda nasıl geçti diye sorular sordu bizde çok güzeldi diye cevap verdik anlamıştı yorgun olduğumuzu çok sıkboğaz etmedi bizi. Beni evime Bıraktı teşekkür ettim mavişime de iyi geceler dedim ve eve gittim. Çok güzel bir gün geçirmiştik yine sevdiceğimle gece biraz konuştuk ve yorgun olduğumuzdan birbirimize iyi geceler dileyip yattık.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster