/i/Dertleşme

Derdini anlatmayan derman bulamaz..
  1. 1.
    -1
    ben 18 yaşında, iç anadoluda yaşayan, henüz üniversiteye gitmemiş, üniversite için istanbul'a gitmek isteyen ve temelli olarak istanbul'da yaşama hayali kuran (hayallerimin istanbul dışındaki yerlerde gerçekleşmesi zor old. için) bir kardeşinizim.

    ailem ve akrabalarım: aşırı ak partili, aşırı dindar olmaya çalışan ama dindar olmaya çalışırken batıl'a kaydıklarının farkında olmayan, sorgulamayan, arapça kuran'dan başka bişey okumayan (yanlış anlaşılmasın ben de müslümanım ama arapçasından çok anldıbına önem veriyorum) allah'tan tayyibe tap demiyorlar dediğim, tamamen geçmişten bugune onlara ne söylemişlerse inanılmış bir yapı. az çok azladınız heralde. dexer'e toz kondurmazlar gözleri o kadar körelmişki tayyibin hırsızlığını bile "aldıysa da kim bilir ne için almıştır bla bla bla" diye savunan gerici zihniyet. atatür'kü sevmezler çünkü dini geriletmiştir bla bla.. onlar osmanlı torunudur ama tarihle ilgili hiçbir gibim bilmezler.

    ben ise osmanlı'dan, fatih sultan mehmet'ten, abdulhamid'den ne kadar gurur duyuyorsam, atatürk'le de gurur duyuyorum. osmanlı tarihinide atatürk döneminide biliyorum. birbirinden ayırt etmiyorum. ikiside benim şanlı tarihimdir.

    şimdi kendi aileme bunları söylediğim için "hayırsız evlat" damgası yapıştırıp eleştirenler de olacak, varsın eleştirsin. hayatımda babamdan daha cahil, daha yobaz bir insan tanımadım. aynı şekilde birkaç kişi dışında tüm sülale böyle.

    öyleki, senaryo yazımına, yönetmenliğe kısacası sinemaya olan merakımı dile getirdiğimde "şeytan işi" damgasını yapıştırmıştı annem. gerçi zamanla alıştırdım. benim burada yaşamak istemediğimi ve birçok konuda onların sevmediği taraftan olduğumu biliyorlar. istanbul'a gideceğimide kabullendiler. soran olursa: pgiboloji istiyorum. allah'tan ona laf etmiyorlar. konservatuvar isteseydim onada laf ederlerdi.

    ben ise: müslümanım ama sadece kuran yeter diyenlerden. bu konuda derin araştırmalar yaptım, meallerindeki yanlış çeviriler yüzünden yanlış anlaşılmış ibadetlere kadar buldum-benden önce bulanların sayesinde. köpek girmeyen eve melek girmez, sol elle şeytan yer, kadının şarkı söylemesi haram vs. gibi gerici "uydurma" hadisleri asla kabul etmeyen. insanları dini ile değil insanlığı ile yargılayan, hatta genel olarak herkesin farklı bir hikayesi olduğu için yargılamamaya calısan biri. onun dışında orjinal kalan tüm kutsal kitaplarada inanıyorum.

    not: "tutunamayanlar"ı okurken, lavobaya gittiğimde annem kitaba bakmış "geceleri yatmadan incil okuyorum" cümlesini okumuş ve kitabı yere atmıştı.

    velhasıl kelam kuranı, incili, tevratı hepsini kabul eden, kuran anldıbını okudukça kendimi iyi hisseden, kuranda olmayan ama hadiste olan herşeyi reddeden, kuranda yoksa hadiste de olamaz diyen biriyim.

    ve bana göre önemli olan her zaman "insanlık" tır. bütün dinlerin kaynağı aynıdır. karışıklığa sebep olan yanlış tercümelerdir. bana göre karşılıksız yardım etmek hiçbir ibadetten daha üstün olamaz. türkiyenin %99 unun müslüman olmasıda koca bir yalan. aşırı dindar olan ailemi bile müslüman yerine koymuyorum. inandıkları ve yaptıkları allah'ın dini değil, uydurmalar. islam'a inanmadığı için hristiyanların, yahudilerin, deistlerin vs. direk cehenneme gideceğinide inanmıyorum. bana göre "dinim islam" demesede dünyada, kendini hristayan yahut başka bişey diye tanımlayan milyarlarca müslüman var. neyse bu konu çok uzadı, amacım din tartışması değil kendimi anlatmak.

    siyasi görüşüm: sol görüşe daha yakınım. günümüz partilerinden hiçbirini sevmiyorum. chp den de bir gibim olmaz. ama sol görüşe yakın olduğumu bilin. liberalizme karşıyım.

    pgiboloji ve sinemaya ilgi duyuyorum ve kendimi bu alanlarda geliştirmek istiyorum.

    ha unutmadan: kurban bayramı bana göre yanlış anlaşılmış bir ibadet ve ben et yemeye karşıyım.(sağlık için değil hayvanlar için) vejeteryanım. ailem bunu bilmiyor.

    işte şimdi dert başlıyor:
    farzedelimki şehir dışında istediğim gibi yaşıyorum, bayramlarda nasıl söyleyeceğim kesmek istemediğimi, söylersem beni kesebilirler.

    bu çok önemli bakın unutmuşum: babamın sohbetleri oluyor. geçende sıra bizdeymiş. akrabalar falan var işte. risalei nur okunuyor kuran okunuyor. bu hoca sohbet verirken atatürke yüklendi kadınlarımız açıldı bunun yüzünden falan diye (kuranda başörtüsü yok lan, vallaha yok, yanlış anlaşılmış, kurandaki örtünme göğsünüzü örtün çıplak gezmeyin manası taşıyor, baş kapama yanlış anlaşılmış) neyse efendim bende dayanamayıp cevap vermiştim daha sonra babamdan azar yediğim için sustum. ortamdaki herkes bana kötü gözle bakmıştı. sonra geçen hafta, sohbet verirken bu huur çocuğu kadınların çalışmaması evde durması gerektiğinden bahsetti, yine dayanamayıp konuştum ve yine ters tepki aldım.

    yani derdim açık ve net, kutuplaşma bu kadar netken, bu insanlarla nasıl ilişki kuracağım. demek isteğim ilerde kurban bayramında ne tak yiyeceğim? benle beraber kesmek isteyecekler.
    siyasi görüşümü falan nasıl ifade edeceğim, solculuğu dinsizlik sayıyor lan bunlar. sağcılık zenginin görünü yalamaktır, solculuk fakirliği ortadan kaldırmak. tamamen ekonomik sistemler anasını satayım dinle alakası yok.

    nasıl geçineceğim ben hep susarak mı? birileri öneri yapsın. şuandan bahsetmiyorum bütün geleceğim için söylüyorum. bu kadar karşı karşıya kaldığım bir aile ile iletişim nasıl devam edecek geçinmeye nasıl devam edebilirim? zaten gibtir olup gideceğim geri gelmek gibi bi düşüncemde yok buraya. ama sık sık ziyaret şart. sık sık ziyaret etmekte istiyorum zaten ne olursa olsun ailem. ama burada yaşamak istemiyorum orası ayrı. ziyaretlere geldiğimde falan, nasıl ifade edeceğim oğlum kendimi nasıl..

    ailemle ilişkimi koparmadan, nasıl idare edebilirim bu görüş ayrılıklarını?

    not: sadece öneri istiyorum. gerçekten amacım siyasi tartışma veya din tartışması değil, sadece kendimi anlatmak için yazdım. size uymayan görüşe sahipsem yazmanıza gerek yok.
    "her görüşe saygım da var. ailemin görüşlerinide saygım var, ben sadece bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmalarından ve aşırı önyargılı davranmalarından şikayetçiyim. bu aşırı önyargı yobazlığın kendisiya zaten."

    dipdip not: başörtüsüne saygım sonsuz. amacım başörtülü kardeşlerime laf atmak değil, görüşümü anlatmak. sonuna kadar özgürlükten yanayım ve başörtüyle kendinizi daha iyi hissediyorsanız başörtü takmak, takmamak kadar herkesin en doğal hakkıdır.

    önerileri bekliyorum. nasıl idare edebilirim ailemle ilişkimi?
    ···
   tümünü göster