/i/Bilim

"hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir. ilimin ve fennin dışında mürşit aramak gaflettir, dalalettir, cehalettir".
M.K ATATÜRK
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +8
    Eminim yer altı serisini izlemişsinizdir ve o dev solucanları görmüşsünüzdür. Peki size bunlar gerçekten var desem? Evet panpalar gibtir deli diyebilirsiniz ama araştırmalarıma göre böyle bir şey var ve edindiğim bilgileri sizlerle paylaşıyorum

    MOĞOL ÖLÜM SOLUCANI

    • 4 adım boyundaki bu yaratıklar ansızın yüzeye çıkarak ani bir hareketle avlarını öldürmektedirler. Avları arasında insan da vardır. Bunu nasıl yaptıklarını kimse bilmiyor. Bazılarına göre avlarına ölümcül bir zehir tükürmektedirler. Bir kısım araştırmacılara göre ise güçlü bir elektrik akımı saçarak düşmanlarını öldürürler. Her iki durumda da topraktan aniden çıkıp uzun mesafereleri aşarak bu işi yapabildikleri anlatılır.
    Batılı kriptozoolojistler (bilinmeyen canlıları araştıran alimler) bu canavarlara kısaca ‘Moğol Ölüm Solucanı’ demektedirler.

    • Önceleri efsane olarak kabul gören bu varlıkların yaşadıklarına dair ortaya çıkan yeni deliller araştırmacıların bu konudaki fikirlerini değiştirmiştir.
    Ivan Mackerle bu canavarları araştıranlar içerisinde en meşhur olan kişidir. Ciltler dolusu tanık beyanı ve garip ölüm vakıalarının raporlarını değerlendirdiğinde Mackerle bu soluncanların varlıklarını efsaneden fazlası olduğu sonucuna varmıştır.
    Mackerle, bölgeye yaptığı gezi sırasında yerli tercümanının kendisine, “çocukluğu sırasında çöle gelen araştırma ekibinden Batılı bir jeologun yere kazık çakarken aniden düşüp öldüğünü ve daha sonra kumun içinden şişman bir soluncanın çıkarak olay yerinden uzaklaştığını gördüğünü” anlattığını söylemektedir.

    Olgoy Korkoy (Moğolca: Олгой-Хорхой, "Olgoy Horhoy"), Moğolların çölde yaşadığına inandıkları devâsa bir solucan görünümündeki canavardır.
    Bir çöl canavarı olduğu düşünülen bu yaratığın varlığı ispatlanamamıştır. Fakat Moğol halkının büyük bir kısmının bu canlının gerçekten var olduğuna inandıkları bilinmektedir.

    Gobi çölünün kızgın kumlarının altında yerli Moğolların bile ismini ağızlarına almaktan korktukları yaratığın dikenleri ve kızıl kahverengi bir görünüşü olduğu söylenir. Eğer onları anmaları gerekiyorsa, bu yaratıklara ‘Allghoi khorkhoi’ diyorlar. Bu kelimenin anlamı “bağırsak solucan”dır. Şişko ve kırmızı renkli yılana benzeyen bu yaratıklara ineğin bağırsağını anımsattıklarından bu isim verilmektedir.Bu varlıklara ilişkin filmler çekilmektedir. Hatta bilgisayar oyunlarında bir kendilerine yer bulabilmektedirler.

    Moğol Göçebelerine göre bu canlılar her şeyi yeşile çeviren asitli bir sıvı çıkarmaktadırlar. Bu sıvı öylesine zehirlidir ki temas halinde ölüm ani ve kaçınılmazdır.
    1990 senesine kadar Moğolistan Sovyetlerin kontrolü altında ulaşılması zor bir ülke olduğundan bu yaratıklar hakkında Batılı araştırmacıların bilgileri bulunmamaktaydı.

    Asit kustuğu veya uzaktan elektrik boşalmasına benzer bir etki ile zarar verebildiğine inanılır. Boyunun 2 ile 5 metre arasında değiştiği söylenir. Kurak ve özellikle kumlu bölgelerde yaşar. Çünkü asıl hareket kabiliyetini kumda sağlayabilmektedir. Haziran ve Temmuz aylarında daha çok görüldüğü söylenir. Kış aylarında ise yeraltında uykuya yattığı öne sürülür.
    Bir kısım araştırmacıya göre Gobi Çölü solucanların yaşayamayacakları kadar sıcak bir ortamdır. Kimilerine göre anlatılan yaratıklar kum kertenkelesi olmalıdır. Baskın görüşe göre ise bu canavarlar henüz keşfedilmemiş bir tür yılandır.
    ···
   tümünü göster