Hoşbulduk dedi tekrar gülümseyerek, daha sonra tabi annesine ve babasına da hoşgeldiniz dedim. Bir süre oturduktan sonra "Emre senin odana geçelim mi? Sıkıldıım" dedi, ben de tabi dedim. Beyler aynı zamanda üniversitede ek gelir olması için Türkiye'nin en büyük haber sitelerinden birinde yazarlık yapıyorum, ben bu sırada haber yazarken o da odamda oturmuş telefonuyla ilgileniyordu. Bir süre sonra kendini tutamadı "Salakk!" diye bağırdı, bana dediğini sandım, döndüm ve "Bana mı dedin?" dedim.

Hayır Emre, seninle alakası yok dedi ama üzgün görünüyordu. Eski sevgilisi en yakın arkadaşıyla beraber konsere gitmiş ve konserden fotoğraf paylaşmış. Beyler benim arkadaş çevrem vardır ama tabi ki bu fizikle çok da toplum içine karışamıyordum. Çok üzüldüğünü görünce ben yine kendimi ezerek onu güldürdüm, o üzgün kız bir an kahkahalar atmaya başladı. "Ayy Emre sen harika birisin" dedi, bir süre durduktan sonra "Aslında yakışıklı çocuksun, neden zayıflamayı denemiyorsun? inan zayıf olsan seninle evlenirdim" dedi şakayla karışık. Ben "hahaha tabi" diyerek geçiştirdim ve bu yıl YGS'ye girdiği için hemen okul muhabbeti açtım ve konuyu değiştirdim. Ama bu konu bana dank etmişti artık, onu düşünmeden edemiyordum. Ertesi gün sanki ölüm diyetindeydim...

Beyler bu ana kadar hiç zayıflamak istememiştim, özgüveni yüksek, hayatında her şeyi güzel giden ve şişmanlığıyla alay eden birisi olduğum için toplumdan dışlanmıyor bu yüzden benim için büyük bir eksi olduğunu unutuyordum ama bu olay bana hatırlatmıştı.

Devamı geliyor *