Acaba şuan karşı cinse duyduğumuz aşk gerçek aşk mı? Bana kalırsa değil. Neden değil çünkü bakıyorum da eskiden her şeyin ayrı anlamı ayrı hükümü varmış, saygı ve sevgi çerçevesi içerisinde olaylar gelişirmiş.Şimdi öyle mi kimin eli kimin cebinde belli değil. Zati ben de ona binaen yazıyorum ya gerçek sevgilerin gerçek aşkların olmadığı ilişkiler için. Panpalarım fazla uzatmadan olaya geçelim.
Panpalar hepiniz az çok Yunus Emre ve şeyhi Taptuk emre arasında ki gönül bağını biliyorsunuzdur. Aklımda kaldığı kadarıyla bu iki Allah dostunun arasında geçen "Aşk" konusuna sahip kıssadan hisse tadında konuşmayı sizlerle paylaşmak istiyorum.

Taptuk emre'nin kızı bacım sultan ile Yunus Emre birbirlerine karşı tanıştıkları ilk andan beri derin bir sevgi beslemektedirler. Lakin yunus Emre şeyhinin kızı olması nedeniyle bir türlü şeyhine açılamaz uzaktan uzağa olsa da severler birbirlerini. Tabi ki Taptuk emre'nin bu sevgiden haberi vardır lakin belli etmez.

Yunus emrenin dergaha gelmesinin üzerinden tam 4 yıl geçmiştir. Yunus artık eski yunus değildir.ilk geldiği anla şu anki haliyle dağlar kadar fark vardır.O zaman ki halini yıllar sonra piştim evresi olarak tanımlar yani şu anda piştim evresindedir.Bir gün dün akşam gördüğü rüyasını şeyhine anlatmak için varıverir huzuruna. Anlatır ve şeyhi güzelce yorumlar.Tam huzurdan ayrılacak iken şeyhi "Yunusum dur hele,gel yamacıma da birleştir dizlerini dizlerime" der. Yunus emre söylenildiği gibi başlar ve Taptuk emre'nin ağzından şu cümleler dökülür.
"Aşk bir nesnedir Yunusum! Değmelere verilmeyecek kadar değerli bir nesne.ne altınlar ne zümrütler aşkın yanın da sönük kalırlar. Aşk insanı pişirir, olgunlaştırır,HAMLIĞINI giderir.Bir kızım vardır. gözleri kör, kulakları sağır, dizleri topal. Eğer senin de rızan var ise sana vermek isteriz."der.
Yunus Emre çok şaşırmıştır çünkü bahsettiği bacım sultan değildir.Çünkü bacım sultan çok güzel bir kadındır. Yunus şeyhinin söylediğini sonradan anlar şeyhi aslında nükte etmiştir. söylediklerinin anlamı şudur.

Gözleri kördür çünkü HARAMA BAKMAZ.
Kulakları sağırdır ŞiRKi GÜNAHI iŞiTMEZ. DDizleri topaldır MEŞRU OLMAYAN YOLDA YÜRÜMEZ.

Yunus Emre anladıktan sonra varır şeyhinin huzuruna evlenmeyi onayladığı söyler ve mutlu mesut yaşamaya başlarlar..

Pnpalar beğendiğim bir sohbetti sizin de hoşunuza gideceğini düşündüğüm için paylaştım. Umarım beğenirsiniz.