/i/Devlet

  1. 1.
    +3
    dikkat!

    15 - 16 TEMMUZ SÜRECiNDE ABD VE PKK'NIN TEMEL PLANI

    Sırrı Süreyya Önder ,bölücü örgütün ele başı Öcalan'ın güvenliğinden ve sağlığından endişe ettiklerini, bir heyetle imralı'yı ziyaret etmek istediklerini belirtti. ( CNN Türk, 16:00 Haber Bülteni) . Bu iddia karşısında Adalet Bakanlığı hızlı bir şekilde "Durumu iyi" yanıtını verdi.

    Öncelikle belirtmemiz gerekiyor ki, Türkiye karşısında konumlanan gerici / bölücü odakların hepsi, aynı ölçekte Türk Ulusuna düşmandırlar. Biri daha az, biri daha çok düşman değil. Batı emperyalizminin beslediği temel aktörlerin tehdit boyutu, aynı mesafededir.

    Yalnızca etkinlik zamanları ve eylem sayıları açısından fark görebiliriz aralarında.

    Bu zaman zarfı içerisinde, 15 - 16 Temmuz'dan sonra durumu fırsata çevirmek isteyen bölücü terör örgütü, iktidarın öncelikli tehdit kavrdıbını farklı yorumladığını düşünerek, eylem seviyesini yükseltebilir. Daha da kötüsü, "Müzakere" yeniden, fiili olarak gündeme gelebilir.

    Dün IŞiD' e karşı, PYD/YPG ile ittifak yapanlar, önümüzdeki dönemde Batı emperyalizminin destek verdiği Fethullah Gülen' karşı , bölücü örgütün uzantısı olan HDP ile ilan edilmemiş bir ittifaka gidebilirler. Bu ilan edilmemiş ittifaktan önce Trabzon'da olduğu gibi terör örgütü "sürpriz terör eylemleri" gerçekleştirebilir.

    TSK'nın Bölgedeki Konumu

    Daha önce de defalarca yazdık. ABD'nin Irak'tan sonra, Suriye'ye dönük stratejisi kuzeyde bir Kürt koridoru açarak BOP'u bölgede adım adım hayata geçirmek.

    ABD'nin temel aktörleri olan PKK, PYD/YPG'nin; TSK'nın operasyonları ve etkisiyle sıkıştığı şu günlerde, TSK'ya darbe niteliğinde gerçekleşen 15 - 16 Temmuz'u bir de bu açıdan görmekte fayda var.

    15 - 16 Temmuz cunta girişimiyle hırpalanan, yıpranan, itibarsız hale getirilmeye çalışan bir TSK, en çok bölgede çıkarları olan ABD ve onun temel aktörlerinden olan bölücü terör örgütü ve uzantılarının işine yarayacaktır.

    ABD, bölgesel planlarının önündeki en büyük mukavemet gücü olan TSK'yı etkisizleştirmek ve tamamen kendine yedeklemek istemektedir.

    Her Şey Bitmedi mi?

    Her şey henüz bitmedi. Emperyalizmle bağımızı koparmadığımız sürece de bitmeyecek. Türkiye'deki temel sorunun yalnızca AKP iktidarı olduğunu öne sürmek ne kadar yanlışsa, dönemin yarattığı etki ile ülkemizde ABD destekli cemaatin bitmesi ile "Kötü günler sona eriyor"algısını yaratmak da o kadar sakıncalıdır.

    Evet gerici bir çetenin Türkiye'de temizlenmesi hepimiz için iyi bir durum yaratacaktır. Ancak Türkiye henüz ABD / NATO ablukasından kurtulmadı. Ekonomik, siyasi temellerde hala Batı emperyalizmine bağımlıyız. Üstelik IŞiD ve PKK'nın eylem, kalkışma ve suikastlarından sonra yine ABD destekli bir örgütün yeni eylem ve suikast tehditleri ile yüz yüze bulunmaktayız.

    Birileri Türkiye'de bir milli bağımsızlık savaşı kazandığımız yönünde algı yaratmaya çalışırken, Türkiye Cumhuriyeti'nin temel kurucu güçlerinden biri olan TSK'nın yıpratılma sürecinin başladığı yeni bir dönem de kapıda bekliyor.

    "Ne istedilerse verdik" diyenler, Ergenekon, Balyoz kumpaslarının altına imza atan her odak, içinde bulunduğumuz dönemden sorumludur.

    Her türlü "toptancı" mantık, bizi çıkmaza sürükleyecektir. Toptancı bir mantıkla, kafamıza yerleştirilmeye çalışılan "Ya Cemaatçi sin, ya AKP'li" mantığının dışında, kendi aklımızla düşünce üretmek bizi daha olumlu sonuçlara zütürecektir.

    Yani diyorum ki, tam olarak başaramasak da "Atatürk gibi" düşünmeye çalışalım.

    https://www.facebook.com/...le.php?id=100006232153226
    Mithat Akar

    (alıntıdır)
    ···
   tümünü göster