/i/Sözlük İçi

sözlük içi.
  1. 1.
    +2
    Bize komando okulunda dağda hayatta kalmak için ve şartları yönetmek için iki temel kural öğrettiler.

    Birincisi şüphe etmek ti..

    Bastığın topraktan baktığın taştan kayadan en ufak sesten kokudan hatta kendi gölgemizden bile şüphe etmeyi öğrettiler..

    Şüphe en etkili uyarıcı refleks şekliydi..

    Bize hainlerle mücadelemizde çok yardımcı oldu kimi zaman bir mayına basmamıza, kimi zaman bir tuzaklamayı fark etmemize, kimi zaman kurulan hain pusuya düşmemizi engelledi..

    Senelerde dağlarda hainlere karşı mücadele ettik vurduk vurulduk herşeyden herkesten şüphe duyduk bir tek inancımıza sarıldık bu sayede hayatta kaldık..

    Bize öğretilen ikinci temel kural ise korkuyu yönetmekti..

    Bizler için ölüm makinesi densede herşeyden önce bizde insanız tabiatımız gereği korkularımız vardı..

    Kimi ölmekten kimi sakat kalmaktan kimi yüksekten kimi karanlıktan kimi ise bilinmezlikten korkar..

    Bize korkularımızın üstüne giderek onları yenerek düşmana karşı silah olarak kullanmayı öğrettiler..

    Mesela çocukluğumdan beridir yüksekten hep çekinirdim yükseğe çıkınca midem bulanmaya başlardı.

    Komando okulunda ve katıldığım kurslarda bunu yenmeyi öğrendim..

    Paraşütçü brövesi almak için kursa gittim teorik eğitimlerden sonra iş gerçek uygulamaya gelmişti uçaktan atlayacaktık kalbim duracak gibi olmuştu herkes sırayla atladı sıra bana geldi atlayışı yaptıran Komutanımız yüzümdeki ifadeden endişemi anlamış ve hadi aslanım sen yaparsın yaparsın demiş sırtımı sıvazlamış ve atlayışı yaptırmıştı..

    ilk atlayıştan sonra paraşütle atlama müptelası oldum diyebilirim korkumu yenmiştim..

    Bu sadece basit bir örnekti..

    ilerleyen yıllarda terörle mücadele ederken çok acı hatılarımız oldu..

    Cehennem vadisinde timce pusuya düştük kalabalık bir hain grup tarafından ateş altına alındık saatlerce çarpıştık üstümüze yağmur gibi yağan mermilerin atılan roketlerin hatti hesabı olmadı..

    çatışma sürerken silah arkadaşlarımın gözlerimin önünde birer ikişer Şehit oluşlarına şahit oldum vücudumun sağ tarafında bir sıcaklık hissettim ama çatışmaya devam ettim sonra yanıbaşımızda patlayan roketle sağar oldum gözlerim kan doldu sesler biranda kesildi en son silahımın üstüne düştüğümü hatırlıyorum, sonrası yok silinmiş..

    Korkuyu yönetmek işte tamda buydu can pazarında bile şartlar ve zaiyat ne olursa olsun son nefese kadar soğuk kanlılığımızı korumak sevk ve idare yeteneğimizi kaybetmemekti..

    Bize yenilmez olmak için herşeyi öğretttiler birşey hariç aramıza giren içimize sızan devşirme hainlere karşı ne yapmamız gerektiği öğretilmedi.

    Ve bize öğretilmeyen bir şey bizi bu curcuna da sadece seyirci kıldı.

    izlemeyle kalsakta kurunun yanında yaşta yanıyordu.

    TSK her bireyi toplum gözünde dejenere bir kurummuş gibi görmeye başlamıştı.

    Beynimde ki kurşunu unutmuştum hatta şehitlerin aileleri gözümün önüne geldi ve hatta hatta şehidim gazim gözlerimin önünde şanlı Türk milleti için nasıl can verdiği dedim bir an gözyaşlarımı sildim yutkundum, curcunanın sabahı ekmek alıp zehir olan gecenin sabahında ağrı kesici almak için birşeyler yemek için...

    Fırında bir kurşun daha sıkıldı askere ekmek yok, param bozuk değildi bozdurup getireyim abi yok abi askere ekmek yok...

    Bu yediğim kurşundan daha ağır geldi.

    Özel Kuvvetler Madde 8:Durum ve şartlar ne olursa olsun teslim ve esarete düşmek düşünülemez,Şehadet esastır.

    Ökk.Mak. Tuğg.Hüseyin Kasap
    Alıntıdır
    ···
   tümünü göster