/i/Oyunlar

Hayat bir oyundan ibaret değil midir ?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +4
    Biliyorum ki hepiniz nihilanth ı bebek yüzlü katil olarak tanıdık ama bunu okuyunca bakış aciniz değişecek

    Nihilanthın derinliklerine inıyoruz beyler

    Nihilanth, Black Mesa faciası sırasında Dünya'ya saldırmakta olan Xen güçlerinin lideridir. Bedensel olarak küçük bir gövde üzerinde orantısız şekilde büyük dev bir başı vardır. Görünüşü ciddi derecede anne karnındaki bir fetüse benzemektedir. Nihilanth hareket etmek için mekanik bir cihaz üzerinde havada oturmaktadır. Omurga başından kafasının arkasına kadar uzanan izler vardır. Bu kalıntı izler Nihilanth'ın vücudunun cerrahi bir olaya maruz kaldığının belirtisidir. Vortigauntlar ve Alien Gruntlardaki gibi göğsünün ortasından uzanan bir kolu vardır. Yanlardaki kolları ise anormal derecede uzundur. Bu görünüşteki Nihilanth normal bir insandan yüzlerce kat daha büyük bir vücuda sahiptir.

    Üzerindeki cerrahi izler ve kollarına bağlı olan metal plakalar vardır bu yüzden combine güçleri tarafından köleleştirildiği düşünülmektedir.

    Herneyse reise dönelim. Nihilanth Xen'deki en önemli canlı türüydü ve Xen'in hükümdarıydı. Vortigauntlar tarafından desteklenmekteydi ancak Combine güçleri Xen'e gelip saldırıya başladıklarında işler tamamen değişti. Nihilanth Combine güçleri tarafından sakatlandı ve bazı özelliklerini kaybetti aynı zamanda cerrahi müdahaleye maruz kaldı ve Combine güçlerinin kölesi haline geldi. Kendi ırkından olan diğer tüm canlılar Combine güçleri tarafından yok edildi ve kendi türünün son örneği olarak bırakıldı. Vortigauntlar ise Nihilanth'ın kölesi olmak zorunda bırakıldı. Bu olaylardan sonra Xen'de yeni bir ekosistem kuruldu. Tüm canlı ırklarının özellikleri değiştirildi hatta yeni canlılar getirildi. Nihilanth zar zor ayakta duran bu ekosistemden kurtularak Xen'in iç kısımlarına kaçmayı başardı.

    Black Mesa olayı patlak verdiğinde oluşan Rezonans Cascade yüzünden dünya üzerinde portallar açılmaya başladığında Vortigauntlar bu kabul edilemez kölelik ve işkenceden kurtulmak için dünyaya kaçmaya başlamışlardır. Nihilanth bu sırada hem dünyadaki hemde Xen'deki kuvvetleri yönetmektedir. Kendiside dünyaya kurtuluş gözüyle bakmaktadır.

    Gordon Xen'e girdiğinde onu görmüş ve telepatik yoldan ona nadiren konuşmaya başlamıştır. Bir süre sonra Gordon, Nihilanth'ın bölmesine geldiğinde Nihilanth Freeman'i tanır gibi onun ismini söylemiştir ve bölmesindeki enerji taşlarını kullanarak Gordon'a saldırmaya başlamıştır. Nihilanth enerji taşlarından enerji alarak elleri arasında portal yaratıp bu küresel portalı Gordon'un üzerine yollayabilmektedir. Bu yeteneği bile Nihilanth'ın ne derece değerli bir varlık olduğunu göstermektedir. Bu portal ile Gordon'u diğer Xen canlılarının bulunduğu yere gönderebilmektedir. Aynı zamanda Gordon'un üzerine öldürücü elektrik küreleride yollayabilmektedir. Gordon ilk denemelerde hiçbir şekilde Nihilanth'a hasar verememiştir. Nihilanth ne olursa olsun hasar almamaktadır ve sürekli yanındaki enerji taşlarına yönelmektedir. Bunu farkeden Gordon enerji taşlarını yoketmeye başlamıştır. Enerji taşlarının hepsi yokolduğunda Nihilanth'ın hasar almaya başladığını farketmiştir. Freeman ile girdiği destansı savaş ile Nihilanth sonunun yaklaştığını hisseder ve ilk defa Gordon'a birşeyler söyleme çabası içine girer. Bu söylediği şeyler ciddi önem taşımaktadır ancak Gordon hayatta kalmak için Nihilanth'ı öldürmek zorundadır ve saldırıyı durdurmaz. Gordon yanındaki tüm cephaneyi Nihilanth'ın üzerine döktükten bir süre sonra Nihilanth'ın kafasının açıldığını farkeder. Nihilanth'ın kafası çiçek gibi açılmıştır ve içi parlıyordur. Gordon son hamleyi Nihilanth'ın başının açılan kısmına yaparak Nihilanth'a ciddi hasar verir. Nihilanth bölmesinin tavanına kadar çıkar ve büyük, yeşil rengi bir patlamayla ölür.

    Nihilanth'ın ölmeden önce Gordon'a söylediği sözler ciddi önem taşımaktadır. işte o sözler;

    Comes... another... : "(Yine)Başkası geldi". Gordon'un Xen'e girdiği an Nihilanth'ın söylediği ilk söz. Bu söz Xen'e gelen ilk yabancının Gordon olmadığını göstermektedir.

    Die... you all die... you all die... : "Hepiniz ölün" diyerek kendi düzeninin bozulmasına karşı tepkisini göstermektedir.

    Alone... aren't you alone... aren't you alone... : "Yalnız değil misin?" Burada Gordon'un Xen'e yalnız gelmediğini, birinin desteği ile geldiğini belirtiyor. Bir şeylerin farkında olduğu anlaşılıyor.

    Thieves... you all are thieves... you all are... : "Hırsızsınız, hepiniz hırsızsınız." Muhtemelen hem Combine hemde G-Man'e hırsız dediği düşünülmektedir. Combine güçleri tarafından teknolojilerinin çalınması, G-Man'in aldığı enerji taşlarından birinin dünyada incelenmesi ve Black Mesa faciasının meydana gelmesi.

    FREEEEEMAAAAAANNN! : Gordon'un Nihilanth'ın bölmesine geldiğinde Gordon'a soyadı ile seslenmesi onu tanıdığının bir göstergesidir. Herhangi bir yerden veya kişiden Gordon'un adını duymuş olduğu düşünülmektedir.

    Their slaves... we are their slaves... we are... : "Biz onların kölesiyiz." Combine ırkının kölesi haline geldiğini anlatmaktadır.

    You are man... he is not man... for you he waits... for you... : "Sen bir insansın, o bir insan değil, o seni bekliyor." Bu sözü Gordon'u gittiği her yerde takip eden mavi takım elbiseli G-Man hakkında söylediği düşünülmektedir. Onun insan olmadığını ve bizi beklediğini söylemiştir. Sözlerden G-Man'in insan olmadığı, insan görünümünde başka bir varlık olduğu anlaşılıyor. Gordon'un Nihilanth'ı öldürdükten sonra, G-Man'in Gordon ile iletişime geçmesi Nihilanth'ın sözlerini doğrulamıştır.

    Die now... you die now... die now... : "Öl artık,öl." Gordon'a saldırırken söylediği sözlerden biridir.

    Done... what have you done... : "Ne yaptın?" Gordon'a, kendisini öldürmeye çalışarak ve G-Man'in izlenimi altına girerek nasıl bir hata yaptığını anlatmaya çalışmıştır.

    Ölmeye yakınlaştığında;

    The last... I am the last... : "Sonuncuyum, ben sonuncuyum." Buradan Nihilanth'ın kendi türünün hayatta kalan son örneği olduğunu anlıyoruz. Muhtemelen kendisini Xen'in kurtulması için son bir şans olarak görmekteydi.

    The truth... you can never know... the truth... : "Gerçek, gerçeği asla bilemezsin." Gordon'un içinde bulunduğu durumun ne kadar karmaşık olduğunu belirten sözlerden biridir. Gordon'un bilmediği şeyler olduğunu ve bu sırların çok büyük sırlar olduğunu, Gordon'un bunları asla bilemeyeceğini ima etmiştir.

    Deceive you... will deceive you... : "Seni kullanacak, ihanet edecek." Bir kişi hakkında konuştuğu ve bu kişinin G-Man olduğu düşünülmektedir. Eninde sonunda Gordon'un ihanete uğrayacağını söylemeye çalışıyordur ve onu uyarıyordur.

    Ölüm anında;

    Win... you cannot win... : "Kazanamazsın." Kime ve neye karşı dediği bilinmemektedir.

    aq niye öldurduk ki biz bu biçareyi

    Edit: ben bu amk G man'ine güvenemiyom bence oyunun sonundada combine a galip geldikten sonra G man bize ihanet edicek bizde G man'a karşı destansı bi savaşa girecegiz
    ···
   tümünü göster