Kapıyı açtım, dizlerim titriyor zangır zangır. Ayşe Abla çıktı karşıma sade giyinmiş ufak da bir makyaj yapmış ama çok güzel duruyor. Gelirken kendine göre bir şeyler de yapmış onları uzattı. Mutfağa yerleştirdim sarıldık, benim gözlerim hatun kişiyi arıyor normal olarak. Güldü, gelir birazdan süsleniyor dedi. Babamın yanına oturdu ona da bir duble doldurdum. Yaktı bir sigara, garson şalgam getir bakalım dedi. Açtım dolabı şalgam yok. Kıpkırmızı oldum utançtan, bir saniye geliyorum diye kendime göre bir şeyler geveledim evden ışık hızı ile çıkıp koşmaya başladım, aşağıdaki bakkaldan aldım şalgam suyunu. Çıktım yukarı nasıl terlemişim ama, hemen sildim terimi şalgam doldurdum Ayşe ablaya, gece dört dörtlük ilerlemeliydi benim için hiç ekgib bir şey olmamalıydı. Kapı çaldı benim bu sefer kesin tansiyonum düştü bunun başka bir manası yok çünkü, gözler gitti geldi. Koştum mutfaktan kapıya, bir açtım kapıyı gelmiş iki gözümün çiçeği, gözlerim o anı hiç unutmayacak, o kadar masum, o kadar güzel ki. Elinden tutup kaçmak istedim sahile. Açtım kollarımı, görüşmeyeli belki altı saat olmuş fakat nasıl özlemişim, sarıldım kocaman, çektim güzelim kokusunu ta cigerlerimin içine..