1. 1.
    +2 -3
    Adam karısını öldürmekle suçlanıyordu. Tüm deliller aleyhine.. Şahitlerin hepsi dahil. idam cezası yemesi kesin.. Yalnız bir şey ekgib.. Ceset.. Kadın, kocasıyla çıktığı seyahatten dönmemiş, bir daha gören de olmamış.
    Yargıç, sanık avukatından son savunmayı izliyor.
    Avukat "Şu ana kadar ortaya konan bütün belgeler ve dinlenen bütün sanıklar, müvekkilimin suçlu olduğunu gösteriyor. Ama delilleri sunan Sayın Savcı da, konuşan tüm şahitler de yanılıyorlar. Ortada katil falan yok. Çünkü ortada suç yok. Herkesin öldüğünü iddia ettiği kadın, şimdi, mahkeme salonunun sağındaki kapıdan içeri girecek.. Bakın" diyor.. Bütün başlar avukatın eliyle işaret ettiği kapıya dönüyor.. Ancak gelen giden yok. Kapı kapalı.. Saniyeler geçiyor.. Hareket yok. Avukat yargıca dönüyor..
    "Sayın Yargıç.. Ceza hukukunda şüphe sanık lehinedir. Ben işaret ettiğim zaman, başta sayın savcı herkes kapıya döndü. Demek hepsi kadının hayatta olabileceğini düşünüyordu. O zaman mahkumiyet kararı veremezsiniz. Beraat talep ediyorum." Jüri üyelerinin de kafası karışmıştı, ve mahkemeye bir süre ara verildikten sonra tekrar salona gelindi..
    Ve yargıç kararını açıkladı.. "idam!.."
    "Yargıç neye dayanarak vermiş olabilir di bu kararı"...

    Avukat: Sayın yargıç nasıl olur o kapıya bakanlar arasında sizde vardınız diye sorunca Yargıç: Evet siz "şimdi içeri girecek" deyip işaret ettiğinde, herkes başını o kapıya çevirmişti, ben ve savcı dahil..
    Fakat, "Bir tek kişi o kapıya bakmadı Sayın Avukat" dedi... "Sanık kafasını çevirmedi. Çünkü o, kapının açılmayacağından ve içeri kimsenin girmeyeceğinden emindi... "
    ···
   tümünü göster