-
1.
+1Birkaç saniye sonra, karşısında kısa boylu, cılız, soluk be-
nizli bir adam duruyordu.
"Büyük Persky dedikleri sen misin?" diye sordu.
"Muhteşem Persky. Çay ister misin?"
"Hayır, romans istiyorum. Müzik istiyorum. Aşk ve güzellik
istiyorum ."
"Ama çay istemiyorsun ha? inanılmaz. Otur bakalım."
Persky arka tarafa geçti ve Kugelmass'ın kulağına birta-
kım kolilerin, mobilyaların yer değiştirme sesi geldi. Ardından
Persky, küçük rulmanlar üzerine oturtulmuş büyük bir kutuyu
iterek ortaya çıktı. Kutunun tepesindeki birkaç eski ipek mendili
kaldırdı ve üfleyerek tozları dağıttı. Ucuz görünümlü, kötü cila-
lanmış, Çin işi bir dolaptı bu.
"Persky," dedi Kugelmass, "nasıl bir dolandırıcısın sen?"
"Dikkat et şimdi," dedi Persky. "Çok güzel bir nane bu. Ge
çen yıl Pythias Şövalyeleri toplantısı için yaptırmıştım ama son-
ra iş yattı. Dolaba gir."
"Niye, sonra içine kılıç filan sokasın diye mi?"
"Ortada kılıç görüyor musun?"
Kugelmass suratını buruşturdu ve homurdanarak dolaba
girdi. Tam yüzüne denk gelen yerde, kontrplağa yapıştırılmış
iki çirkin yapay elmas dikkatini çekti. "Eğer dalga geçiyorsan ... "
dedi.
"Yok öyle bir şey. Olay şu: Bu dolapta senin yanına bir roman
bırakıp dolabın kapağını kapatır, tepesine de üç kez vurursam, o
kitabın içine girersin."
Kugelmass, inanmadığını göstermek için sırıttı.
"Tanrı bana el verdi sanki," dedi Persky. "Sadece roman da
değil. Öykü olur, oyun olur, şiir olur. Dünyanın en iyi edebiyat
çılarının yarattığı en şahane kadınlarla tanışabilirsin. içinden
kim geçiyorsa. Gücünün yettiği kadar takılırsın artık. Yeter de
başlık yok! burası bom boş!