/i/Sözlük İçi

sözlük içi.
  1. 1.
    +2
    biz de karşı kaldırımdayız, tabi onu orda görünce hemen o tarafa geçmeye yeltendim, az daha
    eziliyordum arabanın birinin altında, okan diyor "tamam lan sakin ol" filan..
    geçtik, yanlarına gittik..aa merhaba selam melam derken, dedim "hayırdır napıyosunuz bu
    yağmurda ya?" gülerek, bir arkadaşımızı bekliyoruz dedi benimki,o an bir kaç saniyeliğine de olsa
    benim moral bi taban yaptı aq..bayılıcam sandım..bir arkadaş ha?
    bu benim sıfatın kaydığını anlayınca, "hemşirelikte okuyan liseden bir kız" filan dedi, bilmiyorum
    bu yüzden mi hemen ben sormadan bunu ekledi ama yine de ben sebebe değil, sonuca
    odaklanmıştım o an, platonik aşkım, başlamadan bitme tehlikesini şimdilik savuşturmuştu.
    sordum,ne yapacaksınız? planınız var mı?
    yoo, o da gelsin öyle bir yerlere gideriz otururuz diye düşünüyorduk dedi,
    işte, tsigalko.. fırsat bu fırsattı.. altı pasta kaleciyle karşı karşıya kalmışsın, yanında da en
    güvendiğin takım arkadaşın var, vur, gol olsun..
    şarkılara devam,
    http://fizy.com/tr#s/1qukrm
    bu sefer dedim ki, "benim bildiğim güzel bir kafe var, (okan öğretti tabi) orayı görmek ister
    misiniz?"
    aa olur tabi filan dedi o şirin sesiyle gülümseyerek..ben o ara uçuyorum..oldu bu iş lan, olacak, ilk
    defa sevdiğin biriyle birlikte olacaksın..ne gaza gelmişim ama..doğmamış çocuğa takım elbise
    biçmişim resmen..
    neyse arkadaşı geldi bunun, hoş bir kız, iyi dedim okanın da canı sıkılmaz, öbür tipsiz kancık da
    gib gibi oturur..rövanşı almış olurum..
    kafeye gittik, biz okanla it gibi ıslanmışız ama..ben hemen kapşonluyu çıkardım üzerimden, ayşen
    elimden aldı, masanın yan tarafındaki kaloriferin üzerine koydu.."hasta olacaksın yaa neden
    şemsiye filan almadın?" diye muzip muzip azarlıyor beni..beni düşünüyor beyler! benim için
    endişeleniyor?!
    o masada bir muhabbet döndü ki..anlatamam, şehirlerimizden, lise hayatımızdan, üniversiteyi
    nasıl bulduğumuzdan, sınıftan, ondan, benden bizden, havaların bozukluğundan* , her şeyden
    ama her şeyden konuştuk..3 saat mi oturduk, 4 mü? bilemiyorum..ama sevdiği kitapları, izlediği
    filmleri, yediği yemekleri, hoşuna giden rengi, evcil hayvanının ismini..pek çok şeyi öğrendim,
    o da beni öğrendi..
    o gün o masada benim için sadece o vardı beyler, gerisi teferruattı, ve inanın havadaki aklımın
    tek dileği, bu durumun onun için de öyle olmasıydı..
    telefon numarasını aldım, yurduna bıraktım, bırakırken sarıldım, gündeki teyzeler gibi
    yanaklarımızı tokuşturarak öptüm (arkadaşça tabi malum)..bilemiyorum ki daha iyisi olabilir
    miydi? kendi yurduma kadar adeta havada yüzerek geldim diyebilirim, ayaklarımın yere değdiğini
    hissetmedim bile..
    o ara biz kafedeyken ebrunun attığı 3 mesajın da farkına ancak gece vardım tabi..
    ha bir de o kancık arkadaşı bile bir an sevimli geldi lan gözüme masada, sanki her şey, bütün
    dünya güzelleşmişti onun yanındayken..
    ebrunun mesajlarına cevap vermedim, saçma sapan naber, napıyon tarzı geyik muhabbetlerini
    yeterince yapmıştım zaten..
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster