/i/Sözlük İçi

sözlük içi.
  1. 176.
    +13 -1
    Sokağın ucuna geldiğimizde kalabalık da azalmıştı. Meryem Hanım benden yana dönüp, “Benim karnım acıktı, sen acıkmadın mı daha?” diye sordu. Ellerimi montumun cebine sokup aşağı çekiştirdim. Yarağım sertliğini koruyordu halen, etraftan fark edilmesini istemiyordum. “Şey, acıktım, ne yiyelim?” dedim heyecanla. “Ben dışarda yemek yemeyi sevmiyorum, eve gidelim. Hem buralar çok kalabalık. Güzel bir köfte yaparım sana, Cemil de çok sever!” deyince, “Olur ama siz alışveriş yapacağınızı söylemiştiniz?” dedim. “Çok kalabalık buralar, alacaklarım da önemli şeyler değil zaten... ” diyerek yanıtlayınca, “iyi tamam o zaman!” dedim karşılığında. 

    Erkenden eve gidecek olmanın heyecanıyla yarağım yeniden hareketlendi. Cemil evde yoktu, ne zaman geleceği de belli değildi. Evde baş başa olacaktık. Acaba Meryem Hanım bunun için mi erkenden eve gitmek istiyordu. Heyecanla yutkundum. Bir süre yan yana sessizce yürüdük. Meryem Hanımın yüzünde gene belli belirsiz bir gülümseme vardı. Siyah topuklu ayakkabılarının çıkardığı sesleri etraftaki gürültü kalabalığına rağmen duyuyordum. Ara ara yan gözle ona bakarken onun da bana baktığını fark ediyordum. 

    Sonrasında bir taksiye atladık. Meryem Hanım ısrarlarıma rağmen taksinin parasını yine kendisi ödedi. Aşağı caddede inmiştik. Bizim sokağa doğru giderken, “Bana Meryem Hanım deme bundan sonra, çok resmi oluyor böyle, kendimi garip hissediyorum. Abla dersen yeterli!” dedi gülümseyerek. “Tamam, öyle olsun!” dedim kibarca. 
    ···
   tümünü göster