seçimi yakından takip eden birisi olarak bu dramı bizzat sosyal medyada hissedip yasamıs bulunmaktayım.

dram ki ne dram hem de!

seçimden günler öncesinden kendilerince oluşturdukları "dip dalgayla" özellikle sosyal medyadan birinci turda kazandıklarını söyleyebilecek cürrete gidebilmisler daha sonra seçim sonuçlarının açıklanmasıyla sağlam bir dumuru alıp, yönlendirildikleri aa haber ajansına dil uzatmaya, sataşmaya, kendilerince hınç almaya kalkışmışlardır.

fakat saatler yavaş yavaş ilerledikçe birbirleri arasındaki çözülmeler hızlanmıs birbirlerine girmeye başlamışlardır. ama ne var ki hâlâ aralarında sandıkların yüzde doksanına yakını açılmasına rağmen ikinci tura kalabileceklerini umutlayan yalancı poh pohçuları hâlâ da mevcut bulunmaktadır o saatlerde.

tabi bu arada "ince" neredesin diye ağlaşanlar da çıkmıştır. çok güvendikleri "adilseçim.net" ortamında ise hala kazanacaklarını iddia etmeye de devam etmektedirler.

fakat bununla bitmez dram. sözcüleri bülent tezcan'ın onlara küçük bir sürprizi vardır. seçim ikinci tura kaldı yalanına inananların sayısı hiç az değildir. tabi daha sonra kaybettiklerini açıklayınca o çok güvendikleri sözcüleri dünyada yaşanabilecek ağır güven yıkımlarından birini yasatmaktadır onlara.

ama bununla da kalsa iyi. daha da bitmez. "ince" neredesin diye ağlayan kitlelerine su serpecek açıklama yine çok güvendikleri(!) fox tv kanalındaki çok güvendikleri(!) spikerlerin birisinden gelir: adam kazandı!

ve bu son sokuda kaldıramayan son umut tacirlerinin de birçoğu pes ederek yenildiklerini hani böyle yavas yavas acı acı hissederek kabul etmistir.

fakat bu dram bir başka dramdır. sok gibidir, travma gibidir. belki de hâlâ su saatlerde bile kazanmıs olduklarını düsünen bir chp'li bir inceci görebilirsiniz bir arastırma yaparak.:)