intihar oranı ve mutsuzluk farklı şeyler. Şu an mutsuzluktan bahsediyoruz intihardan değil.
Neden farklı şeyler? Çünkü bir kişi mutsuz olmasına rağmen intihar etmeyebilir, bunu önleyen sebepleri vardır. Evli ve çocuklu biri çok mutsuz olsa da intihara kolay kolay yeltenmez, çünkü arkada bırakacaklarını düşünür. Ya da bir müslüman böyle bir şeye yeltenmez çünkü bunun öldükten sonra cezasının olduğuna inanır ve başına geleceklerden korkar. Ya da bir gün cennete gireceğine, bir başka deyişle bir gün her şeyin düzeleceğine dair inancı vardır. Bu yüzden mutsuz da olsa sabretmeyi seçer. Ama iskandinav ülkesinde yalnız yaşayan mutsuz bir adamın böyle frenleyici mekanizmaları yoktur ve dolayısıyla yaşama isteği bittiğinde yaşdıbına son verir.
Antidepresan kullanımı da mutsuzlukla aynı şey değildir. Çünkü Afganistan mutsuzluktan kırılırken antidepresan tüketmez çünkü böyle bir şeye erişimi yoktur.
Mutluluk sıralamasına bakınca inançla herhangi bir korelasyon görülmüyor. ikisi alakasız şeyler. Sıralamaya bakınca refah durumu ve özgürlükle doğru orantılı olduğu görülüyor sadece.
Hadisler birkaç asır sonra yazıya dökülmüştür dolayısıyla Kur'an gibi mutlak olamaz. Değiştirilmediklerine dair bir garanti yoktur. Dolayısıyla eğer bir hadisle Kur'an çelişiyorsa Kur'an dikkate alınır.
Linkteki açıklama da hiçbir şey söylemiyor. inanmayan kişi hiçbir mahlukata hakaret ya da cinayet işlemez. Sadece inanmıyordur bu kadar.