Bir anne, karnındayken ölmüş evladına mı daha çok üzülür; yoksa dünyaya gelmiş onunla hatırı sayılır bir zaman geçirmiş evladına mı? Tabiki de doğmamış olana daha az üzülür. Çünkü onu kimse görmedi, duymadı. Ona yüklenilen anlam bir anne, baba veya bir yakın tarafından bir karında dünyaya gelebilmek için gelişmekte olan bir organizmadır. Zihinlerde ona yüklenen anlam şeması henüz çok dardır. Kimse onunla daha bir yaşantı geçirmemiştir. işte bu yüzden bir şeyin değerini belirleyen şeyler anlamlar ve yaşantılardır. Bir şeye çok değer veriyorsanız ona zaman ayırmış ve anlam yüklemişsinizdir. Onu kaybetmekten korkarsınız. Zihninizde ona dair kendinize mutluluk veren bir şema vardır. Hiç kimse bu hazzı kaybetmek istemez. Bu yüzden korkar insan. Kaybetmekten... Kaybederse ne olur peki? işte o zaman yıkım olur ve dünya yasanilmaz hale bile gelebilir. Bu yüzden büyük yıkımlar yaşamamak için insan kendine mutluluk veren değerlere çok geniş anlamlar yüklememelidir. Peki bu sizce nasıl sağlanmalı? Nasıl olacak ki mutluluk veren öğeye kendimizi kaptırmayacağız? Zaaflarımız var; hayalimizdeki kadın profilleri, tam da istediğin gibi bir araba vs. Bunlara ulaşabilecek ortam ve potansiyel oluştuğu zaman nasıl olacak da kendimizi kaptırmayacağız dostlar? irade... Evet irade. iradenin kaynağı ne peki? insan iradesine nasıl şekil verir? Sabrederek... Evet sabır. Sabrın kaynağı ne peki? Sarhoşum biraz kafa gibtiysem affola