burda en kral salaklığımızı anlatıyoruz

78 deyim okurken aklıma geldi unutmadan yazayım

tam hatırlamıyorum, herhalde mektup yollayacaktık dolayısıyla pul lazım oldu.
yıl olmuş 20xx hâlâ mektup gönderenler var amk neyse... pul alma işi bana düştü, ben de pttye sadece para işleri için (para çekme, yatırma, fatura ödemek vs.) giderim. pul almaya pttye gittim sıra numarası falan aldım, o gün de nasıl kalabalık amk zaten yaz sıcağı da var 40-50 dakika sıra bekledim, nihayet sıra geldi. gişede duran kevaşeye pul alıcam dedim, cevabıyla yıkılmıştım. "beyfendi pul almak için sıra beklemenize gerek yok, yan taraftan alabilirdiniz"

79 dayım benzer anıları okudukça aklıma geliyor
oks ye hazırlanırken dersaneye gittiğim zamanlar... dersane halka açık 6 katlı bi binanın, en üst 2 katında. alt katlar boş sayılır, pek işlek değil. bir de asansör var binada, asansörü genelde hocalar kullanıyor, kolay kolay öğrenci göremezsiniz. biz de dersaneye aile baskısıyla, çevre etkisiyle giden fırlama tayfası olarak her iniş çıkışta asansörü kullanır olduk, hocalar birkaç kez uyardı.
tabi bize de söz geçmiyor en heybetli ergen yıllarımız sonuçta, en sonunda bizim yüzümüzden bulunduğumuz kattaki asansör kapısını kilitlediler binemeyelim diye. biz de bir alt kata inip ordan biniyoduk.
binayı temizleyen hademe kadın, temizlik yaparken içi su dolu paspas kovasını, süpürgelerini vs. asansörle katlar arasında taşıyor.
kadının temizlik yaptığı gün, bize asansöre binmeyin falan dedi, dinlemeyeceğimizi de bildiği için temizlik yaparken asansörün kapısını aralık bırakıyor çağıramayalım diye. biz de fırlama tayfası olarak dersten sonra bir alt kata indik 10 dakika boyunca ayakta durarak asansörün düğmesine basılı tuttuk nihayet kapının kapandığı anı yakalayıp yukarı çağırmayı başardık. asansör geldiğinde içinde kadın yoktu ama temizlik kovası ve süpürgesi vardı hepimiz kovaya tükürdük ve asansörle zemin kata kadar indik. bu da böyle salakça bi anımdır

edit: ayraç 90