Hatta daha da vahim olanı ülkenin başında ki siyasi parti gaflet, sapkınlık veya ihanet içinde olabilir kişisel çıkarları için düşmanla işbirliği yapabilir Gençliğe Hitabe aç oku aga bu da Mustafa Kemal Pasamın Sözleri

Rezerved

Günlerden pazartesi yine sabah kalkıp kahvaltımı yaptım spor için yola koyuldum kendi kendime konuşup duruyorum lan hayat böyle geçermi ne anne var ne baba var napıcaksın böyle diyip düşünüyorum ve tek çıkar yol okumak diyorum bunları kendimle konuşa konuşa vardım gençlik merkezine sporu yaptım bizim çocuklar dedi bowling e gidelim bende lan sanki para var huur evlatları neyle geliyim dedim gençlik merkezinde bowling açılmış o gün hemde beleş gittik oraya bowling oynuyoruz tabi abiniz attımı vuruyor affetmiyorum işte o gün bundan 3.5 yıl 4 yıl öncesi bizim kız yan tarafta bowling oynuyor (oda beleşci çıktı)

Geçirdiğim 3 sene değil o 3 senenin sonunda evlilik olsun derken

ilk önce kendimi tanıtıyım 1.90 boyunda 86 kilo ortalama bi tipe sahip biriyim

Neyse başlıyorum çevremdeki insanlar boyun var spora başla boy var çok yakışır diye diye zorla spora yazdırdılar tabi bizde para yok gittik gençlik merkezinde bedava ya yaparız dedik yazıldık haftanın 3 günü spor oluyordu pazartesi çarşamba ve cumaydı benim günlerim sabahları kalkar kahvaltımı yapar spora giderdim gün geçtikçe biraz daha toparlamaya başladım vücudu ama çok sıkılmıştım sürekli aynı şey ve hiç te hevesim yoktu neyse 2 3 hafta gitmedim spora bu arada ygs ye hazırlanıyodum kafam zaten davul olmuş gidiyim biraz arkadaşlar la kafa dağıtırım dedim zaten 1 hafta daha gitmesem kaydı sileceklerdi

Dertler paylaştıkça azalır dememisler mi Cemil reyiz

Sözlük yazarlarının çoğu böyle başlıkları alıp bi iki oynama yapıp paylaşıyor ulan bişe üretemiyosan bi fikrin yoksa yazma aq

"Yirmi altı yaşındaydım. Amerika'ya yeni gitmiştim. Osgood'un araştırma asistanlığını yapıyorum. Aynı odada John ve Gary adında iki asistan daha var. Bir cumartesi günü ofise gittiğimde Halının üstünde emekleyen bir oğlan çocuğu gördüm. Gary oğlunu getirmişti. Herkes kendi işini yapıyordu. Ben de masama oturdum. Çalışmaya başladım. 

Odada oldukça alçak meşin bir koltuk vardı. Fark ettiğimde, çocuk ona çıkmaya çalışıyordu. Bir bacağını atıyor tutunuyor ama bir türlü koltuğa çıkamıyordu. Çocuk bunu dört beş kez denedi. Baba bir yandan çalışırken bir yandan göz ucuyla oğlunu takip ediyordu. John ise hiç ilgilenmiyordu. Tamamiyle kendi işiyle meşguldü. 

Çocuk yine deneyip çıkamayınca yerimden kalktım. Çocuğun koltuk altlarından tuttum. Hoppa! dedim ve onu meşin koltuğun üstüne bıraktım. Çocuk hiç beklemiyordu. Önce şaşaladı. Sonra koltuğun üstünde öyle kalakaldı. O zaman bilmiyordum. Ama şimdi biliyorum. Benim anlam çerçevem içinde o küçük çocuk benim yeğenimdi ben de onun amcası. içinde büyüdüğüm kasabanın anlam çerçevesi o çocukla aramızdaki ilişkiyi öyle tanımlamıştı. Yeğenim koltuğa çıkmaya çalışıyordu ve amcası olarak ona yardım etmek bana düşerdi. Çünkü babası Gary ve amcası John bir şey yapmaya pek niyetli gözükmüyordu!!! 

Vazifesini yapmış bir amcanın mutluluğu içinde gülümseyerek Gary'e baktım. Neden yaptın? diye sordu. Vazifesini yapmış bir amcanın rahatlığı içinde Çıkmaya çalışıyordu dedim. Gary Ben de biliyordum çıkmaya çalıştığını... Sen niye yaptın? diye üsteledi. Şaşırdım ve sinirlendim. içimden bu Amerikalılara iyilik yaramıyor diye düşündüm. Ama merak etmekten de kendimi alamıyorum. Sonra sordu Sen ne yaptığının farkında mısın? içimden yine sinirlendim. istanbul pgibolojiyi bitirmiş, iki yıl asistanlık yapmış, aydın bir insandım. Ne yaptığımın farkında olmayacak biri değildim. 

Bak dedi. Çocuk koltuğa çıkacağına inanıyordu. Belki yarım saat, belki bir saat uğraşacaktı ama eninde sonunda çıkacaktı. Öyle ucundan tutmuyordu. Çıkacağına inanmış biri olarak kedi yavrusu gibi tutunmuştu. Bırakmayacaktı. Deneyecek, deneyecek, en sonunda çıkacaktı. Çıkınca dönüp bana bakacaktı. Ben de ona çıktın diyecektim. Sonra inecekti. Yine uğraşacaktı. Bir saatte çıktığını belki yirmi dakikada çıkacaktı. Bugün bütün gün onunla uğraşacaktı ve belki de beş dakikada çıkar hale gelecekti. Bu onun bugünkü zaferi olacaktı. Sen onun zaferini çaldın!

Öylece bakakaldım. Bu hayatımda hiç unutmayacağım bir ders olmuştu bana.

Biliyor musunuz iki hafta sonra Gary'e sordum. Neden sadece Çıktın! diyecektin??? Neden Aferin sana oğlum, alkış alkış değil??? Verdiği cevabı hiç unutmayacağım; ''Ben zaferine sadece tanık olurum. Onun benden aferin almak için başarı peşinde koşması doğru değil. Kendisi için başarır ama benim bildiğimi, gözlediğimi, tanık olduğumu bilir!!!"

internet yazısı

Dünya kadar malın olacağına 250 gr olsun sözünün hayat hikayesi benzerleri yaşanıyor ama daha Ünv 1. Sınıf

sebepleri

1- Çeneleri düşüktür

2- Paraya eve arabaya taparlar

3- Kaynana dan nefret ederler

4- Birliktelik istediğin zaman başları ağrır.

5- Geleneksel trip günleri vardır.

6- %70 bakımsız dır.

7- Kendini premses zanneder

dur be gold bu işte bi terslik var üstünmüş diğerleri vay aq

arkadaşlar kazayla küçük harfle yazmışım düzeltme olsun TÜRK olacak

Üniversite öğrencisiyim komsularım internetini paylaşmıyor tek başına da baglatamıyorum bi taktik verin napıyım ben aq

Güldür güldür cü seni

Adam yorgun argın eve döndüğünde 5 yaşındaki 
çocuğunu kapının önünde beklerken buldu.
Çocuk babasına, "Baba bir saatte ne kadar para
kazanıyorsun" diye sordu... Zaten yorgun gelen 
adam, "Bu senin işin değil" diye cevap verdi. 
Bunun üzerine çocuk "Babacım lütfen, bilmek 
istiyorum" diye üsteledi. Adam "illâ da bilmek
istiyorsan 20 milyon" diye cevap verdi. Bunun
üzerine çocuk "Peki bana 10 milyon borç 
verir misin" diye sordu. Adam iyice sinirlenip,
"Benim senin saçma oyuncaklarına veya
benzeri şeylerine ayıracak param yok. Hadi,
derhal odana git ve kapını kapat" dedi.
Çocuk sessizce odasına çıkıp kapıyı kapattı.
Adam sinirli sinirli "Bu çocuk nasıl böyle şeylere
cesaret eder." diye düşündü. Aradan bir saat
geçtikten sonra adam biraz daha sakinleşti ve
çocuğa parayı neden istediğini bile sormadığını 
düşündü, "Belki de gerçekten lazımdı"...
Yukarı çocuğunun odasına çıktı ve kapıyı açtı...  
Yatağında olan çocuğa, "Uyuyor musun" diye
sordu. Çocuk "Hayır" diye cevap verdi...  
"Al bakalım, istediğin 10 milyon. Sana
az önce sert davrandığım için üzgünüm. 
Ama uzun ve yorucu bir gün geçirdim" dedi...  
Çocuk sevinçle haykırdı, "Teşekkürler 
babacığım"... Hemen yastığının altından 
diğer buruşuk paraları çıkardı. Adamın
suratına baktı ve yavaşça paraları saydı.
Bunu gören adam iyice sinirlenerek, "Paran 
olduğu halde neden benden para istiyorsun?...  
Benim, senin saçma çocuk oyunlarına ayıracak
vaktim yok" diye kızdı... Çocuk "Param vardı
ama yeterince yoktu " dedi ve yüzünde 
mahcup bir gülücükle paraları 
babasına uzattı; "işte 20 milyon...  
Şimdi bir saatini alabilir miyim babacım?... "

O fotoğraf ta ki ADAM gibi bi ADAM san katılmadıgın yeri söyle de tartışalım

Çomar diyen insanların %70 inin çomar olduklarının farkında olmaması ne kadar komik

-bildikleri tek şey dini kollonoyosonoz
-ayakkabı kutusundan milyonloor çoktooo
-çomar dedikleri kişinin anasına küfür ediyor
-Yol köprü vs gibi şeyleri yaptı diyerek dalga geçerler bulunduğum yer chp Belediyesi arabayı sürecek yolumuz yok yolun önemini burda anladım
-çomar diyenlerin %90 ı müslüman olup şeriat la dalga geçerler bilmezler Allahın emirleri olduğunu (şeriat bende istemiyorum ama bunu uygun dille belirtip saygı gösteriyorum)
-Erdoğan a tapıyosunuz der
-çarşafa karşıdır kendileri ama özgürlük diye diye meydanlarda gezerler.

Peki kardeşim neden insanın görüşüne saygı göstermiyosun da dalga geçiyor sun adam ister akp ye ister MHP ye ister chp ye veya başka bi partiye verir yada hiç kullanmaz SANANE kardeşim adam cahil yada bilgili SANANE
Asıl cahil ler senin gibi karşında ki insanı kendinden alcak ta gören şeref yoksun u insanlardır

Hayırlı geceler

yaratıcı olmadığımı öğretti aq sizin gibi hikaye falan uydurup şuku alamıyorum

Üç öğrenci babaları ile öğünmektedir, birincisi: Benim babam çok usta tamircidir, en külüstür arabayı bile jet gibi çalışır hale getirir, ikincisi benim babam çok büyük sıvacıdır en çirkin evi bile bir sıvadı mı güp güzel hale getirir, sonuncu öğrenci benim babam körlerin gözlerin bir anda iyi eder, tekerlekli sandalyedekileri yürütür hatta kolu olmayanların kollarını çıkartır, iki öğrenci dönüp sormuşlar Baban evliyamı? Çocuk cevap vermiş hayır zabıta!

Günümüzde suriyeliler üzerinde zabıtaların etkisi

olmak üzere arkadaşlar lütfen saygı çerçevesinde yıl dönümünde ne hediye alsam fikirlerinizi yazın suana kadar tek 1 sefer hediye aldım aq

Kültürü coğrafi konumu isminin nerden geldiği ı falan filan

Yıllardır gider gelirim bayburtlu olmayıp gezmek için gelen insan daha görmedim

istanbula 1.150 km uzaklıkta olan Erzurum, Trabzon, Gümüşhane,Erzincan gibi illerin dibinde olan yerde kardeşim *

Böyle bi soru beklemiyodum

Sorun anlatıyım ne kadar delikanlı bi memleket olduğunu merak ettikleriniz i açıklaya açıklaya aydınlatıyım sizi cahil ler

Şuan ülkede en yetkili insan Cumhurbaşkanımız yasalarla birlikte korunan Cumhurbaşkanımız vatana ihanet dışı yargılanamaz Cumhurbaşkanımız

acaba neden anayasa değişiyor ve Başkanlık Sistemi isteniyor aslında Cumhurbaşkanlığı daha korunaklı bi makam olduğu halde

Amaç siyaset değil fikrinizi merak ettim

-Klagib her hafta 2 3 kere elektrik ve suyun kesilmesi

- Yaşadığım yerden biliyorum godaman insanlar yüzünden onların cebi yüzünden gecikmiş hizmetler

- Yine yaşadığım yerden biliyorum minibüsle giderken yoğurt olsan ayran olursun o derece kötü ve bozuk yollar

- Dur bi artı gördüm ağaçlara çok önem veriyorlar ve bu durum çok hoş

- Toplu taşıma araçlarının bilmiyorum belediyeyle alakası var mı ama çöplük gibi ve geç geliyor

- Alt yapı çok zayıf sürekli kanal taşmaları

( daha yeni taşındım gördüğüm ekgibler )

bunu niye yazdım bilmiyorum ama sinirimi burdan çıkarmak istedim galiba

varmı eklemek istediğiniz