/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 901.
    +4
    K: Özür dileyecek? Olanlardan sonra bir faydası olacak mı acaba
    Ş: Bilmiyorum olur mu olmaz mı, kardeşinin kendisine yalan söylediğini de anlamış. Ömer çok pişman yaptığından, arayayım mı şimdi onu
    K: Ara bana ver abi telefonu.

    içeri girdi telefonunu almak için, Şükrü'ye inanmak istiyordum aslında, sonuçta kendimi bildim bileli tanıdığım birisiydi bu adam. Yalan söylemezdi hiç, ilk sorduğumda belki de farkında olmadan tanımıyorum dedi sonradan hatırladı. Bir kaç dakika sonra geldi elinde telefonla, bana verdi çaldığını söyledi. Açtı telefonu bir süre sonra.

    Ö: Efendim Şükrü
    K: Ömer abi merhaba, King ben
    Ö: King? Hangi King?
    K: Kardeşinin söylediği yalandan dolayı vurduğun çocuk
    Ö: Ha tamam, kusura bakma tanıyamadım birden yorgunum çünkü biraz. Nasılsın King
    K: iyi değilim, Şükrü abi anlattı her şeyi.
    Ö: Zaten seni görebilseydim ben anlatacaktım sana nasıl bulduğumu, King kardeşim adına özür dilemek istiyorum senden ben
    K: Aradan 5-6 ay geçmiş şimdi mi özür diliyorsun
    Ö: Benim sana ulaşmam olmazdı o yaşanandan sonra, hadi benim gelmemi geçtim gerizekalı kardeşimin yaptığım tüm uyarılara rağmen oraya gidip yapmasından sonra.
    K: Niye özür diliyorsun
    Ö: Belki öz kardeşim ama şerefsizin tekiymiş onu öğrendim, olayın senin anlattığın gibi olduğunu öğrendim Ali'nin bir arkadaşından, neydi adı şu kız vardı ya mesaj meselesi
    K: Kübra
    Ö: Kübraydı sanki evet, neden böyle bir yalan söyleme ihtiyacı duydu Ali, inan bilmiyorum. Son olanlara değinmek bile istemiyorum zaten, annem babam öğrendi ne yaptığını, Ali'yi elinden zor aldık annemle elinden.
    K: Neden söyleme ihtiyacı duyduğunu söyleyeyim.
    K: ister yanlış anla ister anlama zerre gibimde değil abi, senin kardeşinin pgibolojik sıkıntıları var. Pgiboloğa falan zütürün onu. Kendi kendine bir şeyler uyduruyor, kendisini geçtim çevresindekileri de inandırıyor.
    ···
  2. 902.
    +4
    Telefonum çalmaya başladı, Sena arıyordu. Meşgule atıp "Anneme yardım ediyorum aşk, arıcam ben seni" diye mesaj attım.

    K: Ben ne haldeyim şu anda bunu düşünüyor musun hiç
    Ö: Ne desen haklısın da Ali artık sizi hiç bir şekilde rahatsız edemeyecek King söz veriyorum sana.
    K: Sana neden inanmalıyım şu anda
    Ö: Sen bana dedin ya ister inan ister inanma diye, ben de sana aynısını diyorum ister inan ister inanma ben tüm içtenliğimle söylüyorum sana. Benim yaptığım şey hataydı mesela, Ali'nin yaptığı çok daha büyük hataydı ama hatasını anladı, en azından anladığını düşünüyoruz.
    K: Ben daha fazla konuşmak istemiyorum, özür dilemene ve anlattıklarına inanmış gibi yapıp kapatıyorum.

    Kapattım telefonu verdim Şükrü abiye, eve geçeceğimi söyleyip ayrıldım yanından. Soru soracaktı sordurmadım. Koşarak eve gittim, yüzüme buz gibi su çarptım bir kaç kez Sena'yı arayacaktım kendimi toparlamam lazımdı. Yarım saat toparlanmaya çalıştıktan sonra Sena'yı aradım.

    K: Aşkım anneme yardım ediyordum özür dilerim açamadım nabıyosun
    S: Önemli değil bebeğim, sesini duymak için aramıştım sadece dayımın kafesindeyim öyle ama eve geçecem şimdi uykum var biraz da
    K: Anladım, tamam öyle yap
    S: Sen iyi misin
    K: iyiyim ne oldu ki
    S: Ne bileyim sesin biraz garip geliyor gibi, çok mu yoruldun
    K: Aynen yoruldum, mutfakta tencerelerin tabakların falan yerlerini değiştirdik biraz fazlaydılar bazılarını kutulara kaldırdık falan
    S: Hee kıyamam ben sana ya, kapatalım hayatım uyu istersen sende, bende eve gidince uyurum biraz akşam konuşuruz yine tamam mı
    K: Tamam bitanem olur, seni seviyorum iyi ki varsın
    S: Sen de iyi ki varsın, ben de seni seviyorum iyi uykular
    K: Sağ ol sanada.

    Telefonu kökten kapattım, anneme uyuyacağımı söyleyip acil bir şey olmadığı sürece uyandırmamasını söyledim ve yatağa attım kendimi. Sakin kafayla düşünmeye ihtiyacım vardı biraz. "Sesi de gayet sakindi aslında özür dilerken ve onları anlatırken, inanmalı mıyım acaba söylediklerine. Neymiş dersini almışmış, hatasını anlamışmış. Ama bunların olmasında Şükrü'nün de suçu var, yarak varda söylüyorsun değil mi okuduğum okulu, aferim sana dıbına koyim ya" kendi kendime söylenirken uyuya kalmışım. Gözümü açtığımda saat 7 olmak üzereydi, baya bi uyumuşum. Telefonumu açtım, hiç donmadı demek ki arayan veya mesaj atan olmamıştı. Sena'ya uyandığımı söyledim, henüz cevap yoktu. Annemin yanına gittim salona, yanına oturdum biraz sohbet ettik, televizyon izledik saat 9 gibi Sena'dan mesaj geldi "Ben de şimdi uyandım" diye. Çatıya çıkıp aradım, bir saat kadar konuştuktan sonra kapadık. Arada mesajlaşıyorduk, tekrar uyumak için yatağa geçtiğimde saat 2 buçuk civarıydı, Sena da henüz uyumamıştı ben de.
    Tümünü Göster
    ···
  3. 903.
    +5
    Aslında kesecektim o günü, yani tek bilemedin 2 parta bölecektim ama 5-6 part aldı sanırım hiç bölmeden.
    Bu geceyi de bitiriyorum, yarın 10:50 gibi falan burada olurum anca.

    iyi geceler cümleten.
    ···
    1. 1.
      +3
      iyi geceler
      ···
    2. 2.
      +2
      iyi geceler panpam
      ···
  4. 904.
    +4
    oh be sonunda öğrendik muhabbeti.
    ···
  5. 905.
    +3
    Bugün geç gelirim geldiğimde büyük ihtimal bitmiş olur şimdi bir tane rez alayım ben.

    REZ

    ···
  6. 906.
    +5
    Dün akşam çıkarken yazmayı unutmuşum, 19 Ağustos'tan devam ediyorum şimdi.

    ---

    Öğlene doğru uyandığımda yan odadan konuşma sesleri geliyordu, biraz daha uyuyabilirim diye kafayı yastığa koydum ama uyumayı başaramadım. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra odama geçtim, kim olduklarını da merak ediyordum gelenlerin. Bir bahane ile odaya girdim, gelen annemin arkadaşıymış ve tek kişi. içeri girmek için bahane olarak kullandığım eşyayı alıp çıktım odadan, mutfağa geçip bir şeyler yedim, bir yandan da Sena ile mesajlaştım. Dağıttığım masayı topluyordum ki telefonum çalmaya başladı "Kesin Sena arıyor" diyip baktım, arayan Tuncaydı.

    K: Efendim abi
    T: Nasılsın King görüşemiyoruz bayadır
    K: iyiyim abi nasıl olayım uğraşıyorum işte bildiğin gibi, sen nasılsın?
    T: iyiyim ben de, işin yoksa bugün salona gelsene takılalım biraz
    K: işim var abi şöyle var kız arkadaşımla buluşcam öğlenden sonra
    T: Hmmmm, pekala o zaman, ne yapalım bende Hakan'ı çağırayım, o gibtiğimin kolsuzu ile oynamaktan keyif alamıyorum ama
    K: O da iyi oynuyor be deme öyle
    T: Tabi canım tabi kesin oynuyor buna gönülden inandım
    K: Kız arkadaşımı evine bıraktıktan sonra uğrayabilirim ama kaçta olur bilmiyorum, şu saat diye söz veremem
    T: Sıkıntı yok, ararsın beni orada olursam gelirsin işte
    K: Yarına kalır dersen yarın hiç olmaz doğum günü çünkü kızın
    T: Ayarlarız dert etme onu, o ses ne lan gülme sesi geliyor arkadan
    K: Annemin arkadaşı var evde de, neye gülüyorlar bilmiyorum artık
    T: Koca karı çenesi de hiç çekilmez ha, sana şimdiden sabır King
    K: Yapacak bir şey yok abi
    T: Neyse ben kapatıyorum, akşam ararsın beni eğer o taraflarda olursam gelirsin
    K: Tamamdır, görüşürüz abi dikkat et kendine
    T: Sen de dikkat et, yengeye selam söyle
    ···
  7. 907.
    +6
    Sena ile 4te buluşacaktık ama bu sefer Aylin hariç herkes olacaktı yanımızda, bir de Gözde hariç, en son karne gününde bir araya gelmiştik, herkes birbirini özlemişti. Sena ile konuştum, 40-45 dakika daha erken alayım seni biraz başbaşa kalalım dedim, olur dedi. Saat 3 gibi evden çıktım, müzik dinleye dinleye Sena'yı almaya gittim. Evin önüne geldiğimde zile bastım, cama çıkmasıyla aşağı inmesi neredeyse bir oldu.

    S: iyi aklına geldi erken gelmek
    K: Biraz başbaşa kalalım istedim ya orada
    S: Diğerleri kaçta gelecek 4 gibi dimi
    K: Evet, o civarda hepsi gelmiş olur hadi gel gidelim biz bir şeyini unutmadın değil mi
    S: Yok hayatım unutmadım gidelim

    Yoldayken herkese mesaj attım saat 4te unutmayın diye, 10 dakikalık bir yürüyüşün ardından Soğukkuyu parkına geldik, her zamanki yerimize doğru gidiyorduk, diğerlerinin gelmesine yarım saat falan vardı. Sena'ya bir şey içmek isteyip istemediğini sordum, kola olsaydı iyi olurdu dedi. Oradaki büfeden iki tane kola aldım geldim oturdum yanına. Bizden 5-10 dakika kadar sonra Ahmetcan geldi.

    K: Olum 4 dedik niye erken geldin
    A: Bana diyene bak saatlerdir burada oturuyor gibisiniz
    S: Yok be yeni geldik biz de 15 dakika olmamıştır bile
    A: Siz niye erken geldiniz
    K: Bize ne bakıyorsun sen biz geliriz, keşke diğerleri de burada olsaydı da gelebilselerdi. Aylin, Okan..
    A: Ve Gözde..
    S: Aslında Aylin gelecek de, diğerleri maalesef. Bu arada Ahmetcan gerçekten çok üzüldüm ben gitmesine de ayrılmanıza da
    A: Yapacak bir şey var mı, yok. Hayat devam ediyor bir şekilde işte.
    ···
  8. 908.
    +4
    Saat 4e doğru Cansu ve Furkan da gelmişti, Burak yoktu piyasada. Aradım onu, yolda olduğunu söyledi. Cansu ve Furkan'a baktığımda şaşırdım çünkü okuldaki hallerinden eser yoktu ve fazlasıyla samimilerdi bu kez. Cansu hala ciddiliğini koruyordu hareketlerinde, konuşmasında falan ama değişik gelmişti. Çok geçmeden Burak da geldi.

    A: Kusura bakmayın ama bir soru sormam gerekiyor
    K: Sor
    A: Bizim grubumuz mahşerin atlıları değil mi
    C: Evet de neden ki
    A: Kafama takıldı da, bizim atlarımız nerde?
    C: Sen ciddi misin şu an
    B: Bu neydi şimdi dıbına koyim
    A: Ne bileyim öyle bi sorasım geldi işte aklıma takıldı çünkü
    S: Sen bence bir daha soru sorma Ahmetcan, sakın.
    K: Aslında sorduğu soru mantıklı bir bakıma, ama mantıklı olduğu kadar mantıksız da aynı zamanda.
    A: Niye hepiniz bana öyle bakıyorsunuz ki onu anlamadım
    F: Aga ben o soruyu sormadığını varsayıyorum, öyle bir soru duymadım ben haberin olsun
    A: Neyse şaka bir yana neler yaptınız bakalım anlatın

    Herkes tek tek ne yaptığını anlattı, tatilinin nasıl geçtiğini anlattı, pek çok yerde güldük ve şaşırdık nasıl oluyor öyle diye. Ahmetcan Gözde'nin olayını nasıl öğrendiğini anlattı, gözleri doldu anlatırken.

    A: Benim düşündüğüm şeyi hepiniz biliyordunuz ben sevgili muhabbetini sevmeyen bir insandım, o benim buna bakış açımı fazlasıyla değiştirmişti ama gitti.
    K: Üzülme be olum sana kız mı yok koskocaman okulda, buluruz sana birini
    C: King haklı, ayrıca kendisi demedi mi sana üniversite sınavından sonra tekrar başlayabiliriz diye
    A: Dedi evet
    C: E o zaman niye üzülüyorsun ki, sadece 2 sene sabredeceksin.
    A: Söylemesi kolay, ben çok alışmıştım ona.
    S: Acaba konuşsak Gözde ile bir şeyler olur mu Cansu ne diyorsun
    C: Ben denedim konuşmayı, sınav döneminde sadece derslerime odaklanmak istiyorum dedi bana.
    F: Ne ara konuştun sen ya
    C: Beni bilmiyor musun bebeğim sen, konuştum işte bir ara boşver
    B: Ben senden korkuyorum Cansu ne yalan söyleyeyim, tamam çok sakin ve çok zeki bir kızsın ama bu kadarı da ne bileyim.
    F: Öyledir benim sevgilim ve ben onun bu haline aşığım işte
    ···
  9. 909.
    +4
    K: Aslında derslerine odaklanacak olması güzel bir düşünce ama herkes hem sevgilisiyle vakit geçirip hem derslerine odaklanamıyor demek ki.
    S: Dimi ama, bizim çok şükür öyle bir sorunumuz yok. Hem birbirimize hem de derslerimize vakit ayırabiliyoruz.
    B: Siz zaten bir garipsiniz, normal bir ilişki değil sizinkisi, okulda kime sorsan bunu söyler. Olum ne güzel lan bütün okulun kıskandığı bir ilişkiniz var
    S: Abartma Burak
    F: Abartmıyor haklı, özellikle King'e çok saygı duyuyor hepsi, üst sınıflar bile. Özellikle o lise 1deki Kocaeli'de okulun önüne gitme olayından sonra.
    K: Ben hiç bir şey yapmadım halbuki saygı görmek için, sadece sevdiğimin yanına gittim o gün.
    C: Şey var ya birde, siz hiç ciddi bir tartışma da yaşamadınız hep neşe dolusunuz. Ona da şaşırıyorum ben, Furkanla ben nerdeyse her hafta tartışıyoruz. Ama bu şekilde devam edin, mükemmel bir ilişkiniz var.
    S: Sanırım hiç öyle bir tartışmamız olmadı dimi hayatım
    K: Hiç hatırlamıyorum, olmadı büyük ihtimalle.

    Saat 6'yı geçiyordu, Furkan'ı babası çağırdığı için gitmesi gerekiyordu, Cansu da onunla birlikte gitti. Ahmetcan da gitti, Burak da gitti ben Sena ile kaldım.

    K: Aşkım biz ne yapalım şimdi bir fikrin var mı
    S: Bebeğim ben aslında eve gitsem hiç fena olmaz biliyor musun, biraz uykum gelmeye başladı karnım da acıktı sanki
    K: O zaman ben seni eve bırakayım
    S: Sen ne yapacaksın
    K: Tuncay'ın yanına giderim, gündüz aradı beni söyledim ya sana akşam takılırız dedi diye.
    S: Haa doğru unutmuşum, o zaman öyle yapalım.

    Evine kadar zütürdüm Sena'yı, kapının önünde vedalaştık ve el sallayarak içeri girdi.
    ···
  10. 910.
    +5
    Sokaktan çıktığımda Tuncay'ı aradım, dışarıda olup olmadığını soracaktım.

    T: Efendim King
    K: Abi evde misin dışarıda mısın, akşam ararsın dedin ya
    T: Dışardayım, sen nerdesin
    K: Sena'yı evine bıraktım şimdi onun sokağının oradayım nerdesin geleyim
    T: Adalet'e gel Cihan'a gidelim gibtir et salonu
    K: Cihan derken abi
    T: Var ya olum Cihan internet hiç gitmedin mi
    K: Oha sen Feti dayının orayı mı diyosun
    T: Sen tanıyor musun Feti'yi
    K: Tanımam mı be 7-8 senedir biliyorum kral adamdır
    T: Vay dıbına koyim haberim yok bundan, neyse sen tam olarak nerdesin şu an
    K: Esentepe tarafındayım
    T: Çok da tersmiş, sen Adalet'e gelme direkt Cihan'a gel orada buluşuruz ben geçiyorum şimdi oraya.
    K: Tamamdır abi görüşürüz.

    Niye şaşırdım bilmiyordum, Hürriyet'te oturup dayıyı tanımayan yoktu. Oraya vardığımda saat 7ye geliyordu, girdim içeri.

    F: Ohoo King
    K: Naber dayı
    F: iyidir iyidir seninkiler burdaydı bugün
    K: Hangi benimkiler
    F: Mertle Volkan, Gunz oynadılar 4-5 saat yeni gitti onlar da
    K: Şerefsizlere bak haber de vermiyorlar, neyse dayı birine bakıcam da ben
    ···
  11. 911.
    +4
    11\'de oturduğunu gördüm, yanındaki masa boştu, oraya da ben oturdum. Çok değişik bir oyun oynuyordu.

    K: Bu hangi oyun abi?
    T: Lol, duymadın mı hiç
    K: Yok duymadım, nasıl bir şey
    T: Dota oynadın mı daha önce
    K: Bir kaç kez ama sarmadığı için devam etmedim
    T: Dota gibi mantığı aynı 5v5 işte

    Üyelik isteyip istemediğini sordum, istiyor dedi. Kendi oturduğum yerden bir tane üyelik açtım ve bana kendi oyununun bitmesi gerektiğini söyledi onunla beraber girebilmem için. Neden diye sorduğumda oyundan çıkarsa ban yermiş. 35-40 dakika falan oyunun bitmesini beklerken hesabın eğitim kısmını bitirdim bir şeyler verdi ama ne olduklarını bilmiyordum bir şeyler seçtim durdum hep resimlerden, oyunu bitti ve beni ekledi oyundan, nereye basmam gerektiğini söyledi. Hiç bir şey bilmiyordum oyunla ilgili, çok önceden dota oynamıştım ama hatırlamıyordum nasıl bir şey olduğunu.

    T: Bak şu an şampiyon seçim ekranındayız, şimdi ben sana şunu al desem muhtemelen o kim diyeceksin. Gözüne hoş görüneni al yardımcı olcam ben sana
    K: Kimi alayım bilemedim ki, süre de var galiba. Neyse şunu alıyorum ben o zaman, abi daha önceden dota oynadım ama hiç bir tak hatırlamıyorum ki
    T: Akali almışsın, ben yardımcı olcam sana oyun başlasın da. Mantığı az çok biliyorsundur ama değil mi
    K: Hatırlamıyorum işte

    Oyun başladı, karakter hareket etmiyor. Basıyorum basıyorum gitmiyor.

    K: Abi hareket etmiyor bu dondu mu acaba
    T: Nasıl hareket etmiyor
    K: Ee al abi w basıyorum gitmiyor
    Kahkaha atmaya başladı

    T: Olum ne w basıyorsun fare ile yönlendircen az önce eğitimde nasıl yaptın
    K: Unuttum
    T: Tabi sürekli başka oyunlarda w ile gittiğin için ahahaha
    K: Abi gülme ilk kez oynuyorum
    T: Neyse tamam hadi şimdi bak bunlar karakterinin skilleri tamam mı oku önce ne işe yaradıklarını, ona göre kullanırsın ilk şunu aç.

    Biraz kafamda canlanmaya başlamıştı dotada neler yaptığım, koridor olayı da var dimi diye sordum evet dedi. O kadar basit hatalar yapıyordum ki, gülmekten oynayamıyordu oyunu.
    ···
  12. 912.
    +3
    Rezervasyon
    ···
  13. 913.
    +4
    Oyunun ortasında kapattım oyunu, niye çıktığımı sordu sarmadığını söyledim. Ban yersem de yerim ne yapayım nasıl olsa oynamam bir daha dedim, güldü yine. Gunza girdim, biraz onda takıldım. Saat 8 buçuk gibi çıktık oradan.

    T: Eve mi gidiyorsun
    K: Aynen abi ya eve geçerim herhalde
    T: Tamam bakalım, sana bir şey söyleyeyim mi o eğitimi yaptığın halde w basarak gitmeye çalışman tam müzelik hareket
    K: Dalga geçme abi bak
    T: Yok yok ne dalga geçecem ama çok komikti
    K: Ben olsam bende gülerdim tabi
    T: Neyse bakalım, sağ ol geldiğin için görüşürüz yine bir ara
    K: Görüşürüz abi

    Ayrıldım ondan, eve geldim. Bilgisayarın başına geçip geçmeme konusunda kararsızdım, belki biraz dinlendikten sonra geçebilirdim. Sena'yı aradım, yarım saat falan konuştuktan sonra kapattım telefonu. Film izlemek istiyordu canım, geçtim bilgisayarın başına, ne izlesem diye düşünürken bakınıyordum sitede, Recep ivedik 2'yi izlemeye başladım. Filmin ilk dakikalarında msnden Cristina yazdı, durdurdum filmi.

    C: Selam King
    K: Selam
    C: Nasılsın
    K: iyiyim sen nasılsın
    C: iyiyim ben de, konuşamadık bir haftadır
    K: Öyle oldu ya
    C: Neler yapıyorsun
    K: Bildiğin gibi sabah uyanıyorum arkadaşlarımla veya sevgilimle buluşacaksam dışardayım, buluşmayacaksam evdeyim bilgisayar başında
    C: O da güzelmiş
    K: Yeni geldim zaten eve 1 saat falan oluyordur belki geleli, dışardaydım tüm gün
    C: Sena ile mi buluştun
    K: Hem Sena yanımdaydı hem sınıf arkadaşlarım yanımdaydı
    C: Ne güzel
    ···
  14. 914.
    +5
    sa beyler iyi geceler
    ···
  15. 915.
    +3
    C: Moralim çok bozuk
    K: Neden ne oldu?
    C: Bir arkadaşımla tartıştım da bugün ondan
    K: Anlatmak istersen dinlerim
    C: Boşver çok önemli bir şey değil
    K: Senin moralini bozduğuna göre önemli bir şey gibi duruyor
    C: Geçer yarına boşver
    K: Anlatacak mısın?
    C: Ben hayatımda sevgili anlamında birini istemiyorum dediğim halde bir arkadaşım benden hoşlandığını söyledi bana, onunla tartıştım
    K: Evet?
    C: Bu kadar başka bir şey yok
    K: Emin misin?
    C: Evet King, eminim
    K: iyi peki bakalım öyle olsun

    Yazmıştım ama eminim dedikten sonra çevrimdışı olmuştu. "Nasıl olsa bir şey olduğunda yazar, baya bozuk herhalde morali" dedim kendi kendime, filmi izlemeye devam ettim. Çok geçmeden telefonum çalmaya başladı, Cristina arıyordu.

    C: Yazarak anlatılacak bir şey değil ondan aradım
    K: Msnden arasaydın ya
    C: Olsun bak şimdi detaylıca anlatayım sana
    C: Benim sınıfımda Kevin diye bir çocuk var, ben bugün Emily ile buluştuğumda o da geldi bizimle, bunun ne işi var diye sorduğumda seninle konuşacakmış falan dedi Emily.
    C: Tamam dedim konuşsun, ama en baştan söylüyorum benden hoşlandığını söyleyeceksen hiç şansın yok Kevin, ben hayatımda birini istemiyorum dedim.
    C: Bana ben senden hoşlanıyordum, Dennis ile beni karıştırma o huur çocuğu falan dedi.
    C: Neyse, sonra ben kimseyi istemiyorum dediğimde ne dedi biliyor musun
    C: O fotoğraf paylaştığın çocuk sevgilin mi şu an diye sordu, senden bahsetti
    C: Dedim ne sevgilisi ya deli misin sen o benim en samimi arkadaşım, hiç birinizin bilmediği şeyleri bilen ilk ve tek kişi o ne sevgilisi
    C: Diyo ki bana hiç birimizin bilmediği şeyleri biliyorsa sevgilindir
    C: Saçmalama bak sana burdan bir çakarım dedim sinirden gülmeye başladım
    K: Şimdi ben doğru mu anladım, yanlışsam düzelt. Seninle benim Erdekte beraber çektiğimiz fotoğrafa bakıp beni senin sevgilin sandı öyle mi, ama bu çocukta senden hoşlanan birisi
    C: Aynen öyle
    C: Neyse dur anlatayım bak daha neler neler dicem
    C: Sevgilin değilse o zaman şansım var, tekrar söylüyorum ben senden hoşlanıyorum dedi
    C: Sevgilim o benim, var mı sevgilim yeter be yeter diye bağırdım
    C: Bu seferde hani hayatında birini istemiyordun diye sormaya başladı
    C: Kafayı kırmak üzereydim, hiç bir şey demeden eve geri döndüm ne yaptılar bilmiyorum.
    K: Tek sorum var, sakat mı bu çocuk
    C: Sakatmış bilmiyordum bak ahahaha
    K: Yani pek normal gelmedi bana dikkatli ol da
    C: Amaan ne olacak daha bulaşmaz o bana

    Uzun bir süre konuştuk, kapattı telefonu sonra. Benimde ne filmi izleyesim kaldı ne bilgisayarın başında oturasım kaldı. Yatağa geçip bir süre Sena ile mesajlaştıktan sonra uyumaya çalıştım.
    Tümünü Göster
    ···
  16. 916.
    +4
    Saat 1e geliyor, Sena'nın doğum gününe eğer şimdi başlarsam yarım kalacak o yüzden yarın başlamam ve yarım bırakmamam daha iyi olur.

    iyi geceler cümleten, yarın 10da başlarım yazmaya büyük ihtimalle, ters bir şey olursa yazarım yine buraya.
    ···
  17. 917.
    +3
    Herkese selam, saat 10'da geliyorum bugün.

    Lise 3 için olanlar ne kadar uzun sürer bilmiyorum zaten çok fazla şey de yok lise 3te, lise 4 baya bir uzun sürecek, lise 3ü atlayıp atlamama konusunda kararsızım, size bırakıyorum bunu.
    ···
    1. 1.
      +1
      Panpa ilerideki hikayeyi etkileyecek bir olay varsa anlat yoksa da sen bilirsin
      ···
      1. 1.
        0
        Öyle oha dıbına koyim bu yüzden bunlar oldu dedirtecek bir şey yok, bakıcaz artık
        ···
    2. 2.
      +1
      Anlat panpa
      ···
      1. 1.
        +2
        Toparlarım o zaman biraz o seneyi
        ···
    3. 3.
      +1
      Anlat bence
      ···
    4. diğerleri 1
  18. 918.
    +2
    Rezerve
    ···
  19. 919.
    +3
    20 Ağustos'tan devam ediyorum.

    ---

    Öğlene doğru kahvaltımı yaptım, evden çıkarken anneme arkadaşta kalacağımı söyledim. Bir kaç gün önce Sena ile gezerken gözü bir mağazanın vitrinine takılmıştı, krem rengi tüylü müylü bir üsttü gördüğü şey, biraz baktığım kadarıyla yazın da kışın da giyilebilir bir şeydi, sanırım kollarında fermuarları falan vardı, hem uzun kol hem sıfır kol. Yaklaşık yarım saat süren otobüsle yaptığım yolculuktan indikten sonra aylar önce kazandığım ve henüz dokunmadığım paranın birazını bozdurdum, fiyatını bilmiyordum çünkü alacağım şeyin. Mağazanın önüne geldim, hala orada olduğu gibi duruyordu, girdim içeri. 15-16 yaşında bir kızın giyip giyemeyeceğini sordum, kilosunu ve boyunu sordular söyledim. Bir dakika dedi soruları soran adam ve bir yere gitti. Adamı beklerken Sena aradı beni.

    S: Nerdesin canım
    K: Annem bir şeyler almaya göndermişti beni, onları almak için Heykel'e geldim oradayım şu an, ne oldu
    S: Bir şey olmadı, annemler geldi de seni sordular nerde diye, ne zaman geleceksin
    K: Bir saniye, listeye baktım şimdi bir de aldıklarıma baktım az bir şey kalmış, geri dönüş süresi, aldıklarımı eve bırakma falan derken 1 saati bulur herhalde gelmem
    S: Tamam hayatım, kafeye gelirsin direkt
    K: Tamam canım, orada görüşürüz

    Ben telefonla konuşurken adam çoktan gelmişti geri, uygun dedi. Gördüğüm şeyden emin olmak için bir kaç soru sordum, yazın da kışın da giyilebilir olduğunu doğruladı, omuz kısmında fermuar olduğunu, gerektiği zaman kolların ayrılabileceğini gösterdi. Bugün doğum günü hediyesi olacağını ve ona göre paketlemeleri gerektiğini rica ettim, gülerek olur dedi adam. Tam 210 lira verdim o üste, çok da güzeldi, Sena'ya da yakışacağını biliyordum ve o kadar çok bakmıştı ki o gün buna, almam gerekiyordu bunu.
    ···
  20. 920.
    +3
    Otobüsle geri dönerken bir yandan müzik dinliyor bir yandan da Sena'nın tepkisini merak ediyordum. Birden müzik kesildi, ne oldu diye telefona baktığımda Cansu'nun aradığını gördüm.

    K: He söyle
    C: He söyle ne, nabıyosun
    K: iyi Heykel'e gelmiştim bir şey almak için, şimdi dönüyorum Hürriyet'e.
    C: Tamam, şey dicem ben sana Sena'nın doğum günü ya bugün, ben gelemicem rahatsızım biraz benim için de kutlarsın doğum gününü olur mu
    K: Olur kutlarım da sana ne oldu
    C: Komik gelebilir ama üşütmüşüm galiba ben
    K: Bu sıcakta?
    C: Bir şeyler olmuş işte bilmiyorum ama hastayım yani iyi değilim
    K: Neyse tamam, kutlarım senin yerine de geçmiş olsun, niye aradın ki mesaj atsaydın keşke
    C: Ne uğraşacam mesajla iki saat böyle takır takır söylemek varken
    K: Sen de haklısın tabi, ee kızım sen arasana Sena'yı o zaman niye bana söylüyorsun
    C: Ayy benim kafa iyice gitmiş ya, evet doğru diyorsun ben onu niye aramıyorum ki, kapat hadi

    Kapattım telefonu, anlam verememiştim hele Cansu'nun böyle bir şeyi düşünememesine, garip gelmişti birden. Ben buraya gelirken trafik olan yerler şimdi bomboştu, 20 dakika bile sürmemişti Hürriyet'e geri gelmem. Otobüsten indim, saate baktığımda 1 buçuğu geçmişti, yavaş yavaş kafenin yolundan gitmeye başladım. Bir yandan elimdeki poşete bakıyordum, hala nasıl tepki vereceğini kestirememiştim ama çok sevineceği kesindi ve onu o halde görmek için sabırsızlanıyordum.
    ···