Yorucu bir iş gününden sonra işten çıktın ve seni bekleyen eşinin yanına, evine gitmek için arabana bindin. Çok fazla trafik olduğunu görünce radyoyu açtın ve rastgele bir şarkı dinlemeye başladın. Yaklaşık 40 dakika süren yolculuktan sonra evine varabildin.

içeri girdin ve asansörün yine bozulduğunu fark edince merdivenlerden çıkmaya başladın. Kapıya geldin ve zile bastın. içerden gelen terlik sesleri eşliğinde kapı açıldı ve seni gören karın boynuna atladı.
"Bugün seni çok özledim sevgilim" dedi tatlı sesiyle.
"Ben de seni sevgilim"

edit: Hikaye bitmiştir.

edit: Hepiniz hikayenin mutlu sonla bitmesini istediniz fakat olmadı. Ama en yakın zamanda sizi mutlu edecek, hayallere daldıracak ve ağlamadan 31 çektirecek bir hikaye yazacağım

ulan çok mu şey istiyoruz be.

(Yeter şukulamayın amk alışık degilim)

Istemsizce mutlu olanlar sukulasin sjdbvsksv

Adam konulu ferre yazıyor bildiğin.

Ayakkabılarını çıkardıktan sonra televizyonun karşısındaki ikili koltuğunuza oturdun. Karın yanına geldi ve
"Ne oldu aşkım? Kötü görünüyorsun" dedi meraklı ses tonuyla
"Bugün çok yoruldum sevgilim" diyip alnına bir öpücük kondurdun.
Bir süre sessizlikten sonra
"O zaman ben yemeği hazırlayım aşkım sen otur dinlen" dedi ayaklanırken. Gülümsedin.
Yan koltuktaki kumandayı alıp televizyonu açtın. Saçma Türk dizilerinden ve reklamlardan başka bir şey görmeyince kapattın ve kıyafetlerini değişitirip ellerini yıkadıktan sonra mutfağa yöneldin.

Önündeki malzemelerle salata yapmaya çalışan sevgilinin arkasına geçtin ve yavaşça ellerini beline doladın. Boynuna bir öpücük bıraktın. Sonra sana döndüğünü görünce gülümsedin. Artık gözgözeydiniz. Yavaşça sana yaklaştı ve sen de ona. Dudaklarına doğru geldi ve "Seni seviyorum" diye mırıldandı ve sonrası kısa süren bir öpüşme.

Okuyan var mı beyler?

Yavaşca dudaklarınız birbirinden ayrıldı ve tekrar önüne döndü.
"Şefime nasıl yardım edebilirim?" Diye sordun gülerek.
"Şu salatalıkları soyarsan çok memnun olurum" dedi
Salatalıkları soydun ve salatayı hazırladınız.
"Bundan sonrasını ben hazırlayabilirim sevgilim" diyip gitmeni istedi.
"Yardım ediyorum işte ne var" dedin ısrarcı bir tonla.
Kollarından tuttu ve seni masaya oturttu gülerek; "Oturacaksın!" Dedi kızgın görünmeye çalışarak.

Yemeğin bitimine doğru
"Senin günün nasıl geçti sevgilim" dedin
"Bugün biraz hastaydım pek bir sey yapamadım"
"Neyin var birtanem?"
"Vücudum çok ağrıyor, özellikle omuzlarım."
Ayağa kalktın ve yanına gittin. Üstündeki kıyafeti biraz sıyırıp
"Burası mı?" Dedin omuzlarını öperken
"Biraz daha sağa" dedi gülerek
Yine öptün.
Biraz daha, biraz daha derken boynuna geldin tekrar.
Öptün ve bir süre orada kaldın.
Sonra saçlarını topladın ve omuzlarına masaj yapmaya başladın.
"Rahatladın mı?"
"Biraz"
"Ben seni rahatlatmasını bilirim." Dedin onu kucağına alırken.

sabah uyandın ve karı yok sen bi şizofrenmişsin ve her gece kendini gibiyomussun karşı komsuda aslında annen o incelediğin şey de damacanaymıs

hee kuşlar çiçekler böcekler falan

Yatak odasına kadar kucağında zütürdün. Ve sonra onu yatağa yatırdın. Gülümsedi sana. Tişörtünden tutup çekti ve seni yanına yatırdı. Sonra üstüne çıktı ve öpmeye başladı. Bir süre öpüştükten sonra tişörtünü çıkardın yere attın ve sonra sütyeninin tellerini açtın ve artık sütyen de üzerinden gitmişti. Beyaz ve dolgun göğüsleri artık ortadaydı. Şimdi üstüne çıkma sırası sendeydi. Dudaklarından ve boynundan öperken ellerin yavaşça göğüslerine indi. Biraz okşadıktan sonra altındaki pijamasını ve kilodunu da çıkardın. O da senin kıyafetlerini çıkardı.
Seviştiniz,
Doyana kadar.

Adam tek partta bitirdi sandim amk

Sabah uyandığında saat daha 8'di. Karın da uyanmamıştı. Bugün izinli olduğun aklına geldi ve geri uyudun.
Onun sesiyle uyandın
"Sevgilim hadi kalk artık, saat 12 oldu"
Gözlerini açtığında önünde güzel bir kahvaltı seni bekliyordu.
"Günaydın" dedi o tatlı sesiyle
"Günaydın" diye karşılık verdin.
Sonra yanına geldi ve
"Senin için hazırladım hepsini yiyeceksin" dedi sıcacık gülümsemesiyle.
Dudağına bir öpücük kondurdun ve kahvaltıya başladın.

Kahvaltı bittikten sonra banyoya gitmek için yanından ayrıldı. Sen de bir süre sonra yanına, banyoya gittin.

Içeri girdiğinde sana sinsi ama tatlı bir şekilde gülümsedi. Üstünü çıkardın ve yanına geldin. Elindeki lifi alıp yavaşça sırtını okşadın. Arkasına döndü ve tekrar göz göze geldiniz. ince ve kıvrımlı belini kendine doğru çektin ve dudaklarına yapıştın. Artık su ve öpüşme seslerinden başka hiçbir şey duyulmuyordu. Suyu kapattın ve kucağına aldın.
Öpüşmeye devam ettiniz,
Yoruluncaya kadar.

Uzun süren bir sevişmeden sonra son kez birbirinize seni seviyorum diyerek sevişmeye son noktayı koydunuz.
O sağ tarafina dönüp uyumaya hazırlanırken sen balkona çıktın ve bir sigara yaktın.
Düşündün;
Yoldan geçenlerin nereye gittiğini,
Karşı komşudan neden kavga sesleri geldiğini,
Ve karını ne kadar sevdiğini.
Sonra sigaran bitti, gecenin hatrına bir dal daha yaktın.
O da bitince içeri girdin ve karının karşısındaki sandalyeye oturdun.
Yüzünü inceledin.
Beyaz tenini,
Küçük ve dik burnunu,
Pembe dudaklarını,
Altında yeşil iki çift inci olan göz kapaklarını,
Ve kirpiklerini,,
Siyah ve kıvrımlı kirpiklerini tek tek saydın,
Önüne düşen bir parça saçı kulaklarının arkasına sıkıştırıp son kez baktın yüzüne,
Kokusunu içine çekip öptükten sonra yanına uzandın
Derin bir nefes aldın
Ve kollarını ona sardın
Kokusunun içinde gözlerini kapattın ve kendini güzel bir uykuya adadın...

Duştan sonra önceki hafta söz verdiğin için karınla birlikte alışverişe çıktın. Önce giyim sonra ev alışverişi bittiğinde saat geç olmuştu.
Yemeği dışarıda yiyecektiniz. Her zamanki gibi sahildeki pilavcıya gittiniz. Yemeğinizi yiyip sahilde dolaştıktan sonra eve geldiniz.
Eve gelince televizyondan güzel bir film açtın ve yeni aldığınız abur cuburları da yanına aldın. Karın da koltuktaki yerini almıştı, omzun.
Film bittiğinde
"Nasıldı ama?" Diye sordun ama karşılık gelmedi
"Sevgilim?"
O çoktan uyumuştu bile.
Onu kucağına alıp yatağa yatırdın, alnından öptün ve sen de yanına kıvrılıp uyumaya başladın. Yarın işe gidecektin.

Hikaye bitmiştir beyler. Sizi kötü sonla biraz hüsrana uğratsam da bitti.

Şukularınız ve yorumlarınız için teşekkürler. Kendinize iyi bakın.

Yeni hikaye yazacağım beyler merak etmeyin

Saat 8'di ve lanet alarmın yine çalıyordu. Alarmı kapattın. Aslı (karın) hala uyuyordu, onu uyandırmaya kıyamadın.
Elini yüzünü yıkadın, kıyafetlerini giydin ve kendine bir tost yaptın. Son kez karını öpüp evden çıktın.

Sen gittikten yarım saat sonra Aslı telefon sesiyle uyandı. Önceki gün bağırış sesi gelen karşı komşu onu arıyordu. Telefonu açtı. Biraz konuştuktan sonra kapadı. Komşusu onu kahvaltı için çağırıyordu. O da kabul etmişti. Hazırlandıktan sonra komşuya doğru yol aldı.

Karşı komşu 8 aylık hamileydi ve kahvaltıda doğacak çocuğun isminin ne olacağı sohbeti dönmüştü. Bu sohbetler dönerken Aslı'nın aklından kendi çocuğunun da bir gün olacağı geçti. Ve sonra
"Biz de çocuk yapmayı düşünüyoruz. Kız olursa adını Asena ve erkek olursa Mete Han koymayı düşünüyoruz" dedi.

Başına geleceklerden haberi olmadan.

Bir akıl hastasının içleri ısıtan azdıran evliliğe özendiren anıları 31 çekmeyi bırakmasaydım bir postalık hakkı var

Ben vefad ben orgazm

"Bu arada eşin nerde?" Diye sordu Aslı.
"Uyuyor hala" dedi kadın gülümseyerek.
O sırada kapı çaldı. Kadın yerinden kalktı ve kapıyı açtı. Erkek sesleri geliyordu. Kadın yatak odasına eşini çağırmaya gitti. Eşi geldi. Kavga sesleri gelmeye başladı. Sonra kapıyı kapadılar ve adam bağırıp çağırmaya başladı. Karısını dövmeye kalkışınca Aslı ayağa kalktı ve engel olmak istedi ama adamın gözü sinirden hiçbir şey görmüyordu.
Adam odasından silahı aldı ve karısına doğrulttu. Aslı bir an ne yapacağını şaşırmıştı. Ama o sırada olan olmuştu ve adam
"Senden de bebeğinden de borçlardan da nefret ediyorum" diyip kadını vurmuştu bile.

O sırada sen de unuttuğun dosyanı almak için eve geri dönmüştün. Apartmanda bağırış sesleri vardı. Merakla yukarı çıkarken bir silah sesi daha duyuldu.

Ve kapıdan içeri girdiğinde karın kanlar içinde yerde yatıyordu.

Ağlasam mı 31 mi çeksem karar veremdim göz yaşlarımla kayganlaştırdığım yannamı sıvazlıyorum şuan